Bazen, birileri bir tanıdığıma selam söylüyor. Genellikle de unutuyorum, söylemiyorum. Selamı iletmemenin bir vebali var mı? Selam söylediklerinde ne yapmalıyız?
Öncelikle ifade etmek gerekir ki dinimizde selâm vermek sünnet, verilen selamı almak da vaciptir. Buradan hareketle selam veren sünnet, selamı alan da vacip sevabı kazanır gibi görünse de aslında ikisinin de vacip sevabı olması mümkündür. Çünkü selam veren kimse de netice itibarıyla bir vacibe vesile olur.
SELAM! DİYEREK SELAMLAMAK DOĞRU DEĞİL
Selamlaşmanın sünnet oluşu şu hadis-i şerife ve Efendimizin uygulamalarına dayanır: Aranızda selamı yayın.
Verilen selamı almanın vacip olması ise şu âyet istinad etmektedir: Şayet size selam verilirse, siz de ondan daha güzel bir tarzda selamı alın, en azından verilen selamın misli ile karşılık verin! (Nisâ Sûresi, 86)
Ayrıca Peygamber Efendimiz, küçüklerin büyüklerine, yürüyenlerin oturanlara, sayıları az olanların da çok olanlara selâm vermelerini tavsiye etmiştir.
Selam esselamün aleyküm denilerek verilir. Muhatabımızı selam sözcüğüyle selamlamamız uygun değil. Bu ibare dinimizin Müslümanlar için tavsiye ettiği selam şekli değil.
ÜZERİMİZE ALDIĞIMIZ SELAMI ULAŞTIRMAK VACİP
Selâm göndermenin bir yolu başka birisini aracı olarak kullanmaktır. Böyle bir durumda aracı da selâmın iletilmesine vesile olduğu için sevap kazanacaktır. Fakat bunun bir mesuliyet olduğu da unutulmamalıdır. Çünkü bir insanın üzerine aldığı selâmı ilgili kişiye ulaştırması vaciptir. Kişi önemsemediğinden veya ihmalinden ötürü selâmı yerine ulaştırmazsa, vebal altında kalacaktır. Fakat Efendimiz (sas) uyku, zorlanma ve unutmadan dolayı günahın kaldırıldığını haber verdiği için, unutma durumu bundan müstesnadır. Çünkü insan, iradî ve kastî olarak yapmış olduğu fiillerinden dolayı hesaba çekilecektir.
ALEYKÜM SELAM DİYEREK SORUMLULUKTAN KURTULAMAYIZ
Selamı gönderene aleyküm selam diye karşılık vermek yeterli değil. Çünkü o kişi bize selam vermiyor. Eğer selâmı yerine ulaştıramayacağımızı düşünüyorsak veya ulaştırmamız zor olacak ise daha baştan bunu ifade etmek bizi söz konusu vebalden kurtaracaktır.
Ya da böyle bir durumda, Görürsem/Unutmazsam selâmınızı iletirim. gibi bir kayıtla bu emaneti üzerimize almak daha ihtiyatlı bir davranış olacaktır.
Öncelikle ifade etmek gerekir ki dinimizde selâm vermek sünnet, verilen selamı almak da vaciptir. Buradan hareketle selam veren sünnet, selamı alan da vacip sevabı kazanır gibi görünse de aslında ikisinin de vacip sevabı olması mümkündür. Çünkü selam veren kimse de netice itibarıyla bir vacibe vesile olur.
SELAM! DİYEREK SELAMLAMAK DOĞRU DEĞİL
Selamlaşmanın sünnet oluşu şu hadis-i şerife ve Efendimizin uygulamalarına dayanır: Aranızda selamı yayın.
Verilen selamı almanın vacip olması ise şu âyet istinad etmektedir: Şayet size selam verilirse, siz de ondan daha güzel bir tarzda selamı alın, en azından verilen selamın misli ile karşılık verin! (Nisâ Sûresi, 86)
Ayrıca Peygamber Efendimiz, küçüklerin büyüklerine, yürüyenlerin oturanlara, sayıları az olanların da çok olanlara selâm vermelerini tavsiye etmiştir.
Selam esselamün aleyküm denilerek verilir. Muhatabımızı selam sözcüğüyle selamlamamız uygun değil. Bu ibare dinimizin Müslümanlar için tavsiye ettiği selam şekli değil.
ÜZERİMİZE ALDIĞIMIZ SELAMI ULAŞTIRMAK VACİP
Selâm göndermenin bir yolu başka birisini aracı olarak kullanmaktır. Böyle bir durumda aracı da selâmın iletilmesine vesile olduğu için sevap kazanacaktır. Fakat bunun bir mesuliyet olduğu da unutulmamalıdır. Çünkü bir insanın üzerine aldığı selâmı ilgili kişiye ulaştırması vaciptir. Kişi önemsemediğinden veya ihmalinden ötürü selâmı yerine ulaştırmazsa, vebal altında kalacaktır. Fakat Efendimiz (sas) uyku, zorlanma ve unutmadan dolayı günahın kaldırıldığını haber verdiği için, unutma durumu bundan müstesnadır. Çünkü insan, iradî ve kastî olarak yapmış olduğu fiillerinden dolayı hesaba çekilecektir.
ALEYKÜM SELAM DİYEREK SORUMLULUKTAN KURTULAMAYIZ
Selamı gönderene aleyküm selam diye karşılık vermek yeterli değil. Çünkü o kişi bize selam vermiyor. Eğer selâmı yerine ulaştıramayacağımızı düşünüyorsak veya ulaştırmamız zor olacak ise daha baştan bunu ifade etmek bizi söz konusu vebalden kurtaracaktır.
Ya da böyle bir durumda, Görürsem/Unutmazsam selâmınızı iletirim. gibi bir kayıtla bu emaneti üzerimize almak daha ihtiyatlı bir davranış olacaktır.
Son düzenleme: