eray045
Rektör
- Katılım
- 12 Nisan 2008
- Mesajlar
- 12,600
- Reaksiyon puanı
- 250
- Puanları
- 243
Frankfurt Savcılığı Sözcüsü Doris Müller-Scheu, Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in, “Türkiye’de kurulmuş Deniz Feneri ile Almanya’da kurulmuş Deniz Feneri ayrı ayrı kurumlardır.” sözlerini GAZETEPORT’a değerlendirdi. Müller-Scheu, “Bakan bu iki derneğin ayrı kurumlar olduğunu nerden biliyor. Henüz bu konuda sonuçlanmış bir soruşturma ve yargı süreci olmadı Türkiye’de. Ayrıca, Frankfurt Mahkemesi bu iki derneğin beraber çalıştığı, aralarında para akışı olduğunu karara bağladı.” şeklinde konuştu.
Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin önceki gün resmi bir temas çerçevesinde bulunduğu Hollanda’da Deniz Feneri soruşturmasının Türkiye ayağına ilişkin olarak gelen soruları cevaplarken,”Türkiye’de kurulmuş Deniz Feneri ile Almanya’da kurulmuş Deniz Feneri’nin ayrı ayrı kurumlardır.” şeklinde bir açıklamada bulundu. Frankfurt Mahkemesi’nde mahkumiyetle sonuçlanan Almanya’daki Deniz Feneri davasının soruşturmasını yürüten Frankfurt Savcılığı ise, Bakan Şahin’den farklı düşünüyor. Frankfurt Savcılığı Sözcüsü Doris Müller-Scheu Bakan Şahin’in Almanya ve Türkiye’deki Deniz Feneri derneklerinin birbirinden ayrı kurumlar olduğu yönündeki açıklamasını GAZETEPORT’a değerlendirdi.
Savcılık Sözcüsü Müller-Scheu bu değerlendirme kapsamında şunları dile getirdi: “Bakan nerden biliyor bu iki derneğin birbirinden ayrı kurumlar olduğunu? Henüz bu konuda sonuçlanmış bir soruşturma ve yargı süreci olmadı Türkiye’de. İsimleri farklı, tamam. Bağlı oldukları dernekler yasası da farklı. Ancak Frankfurt Mahkemesi bu iki derneğin beraber çalıştığını ve aralarında para akışı olduğunu karara bağladı. Ne tesadüf ki, isimleri aynı değil ama isimleri aynı olmasa da, beraber çalıştıkları ortada. Ayrıca Almanya’daki Deniz Feneri Derneği’nin Türkiye’deki Kanal 7 arasında para akışı olduğu Mahkeme kararıyla sabit. Kanal 7 ile Türkiye’deki Deniz Feneri arasındaki para akışı da biliniyor. Tüm bunlar Frankfurt’taki dava sonunda Almanya’da açıklığa kavuşmuş hususlar.” Sözcü Müller Scheu, Deniz Feneri dava dosyasının neden hala Ankara’ya gönderilmediğine ilişkin olarak ise, şunları söyledi:
“Mahkeme kararı açıklandığında hemen yürürlüğe girecek şekilde açıklanmış olduğu için, gerekçeli kararın yazılması için bir zaman sınırlaması konulmamıştı. Ayrıca, gerekçeli kararın yazılması için sanıklara mahkemece atanan avukatların ücretlerinin ödenmesi beklendi. Bunlardan dolayı biraz usun sürdü yazılması ancak şu anda gerekçeli karar yazılmış vaziyette, bazı işlemlerden sonra çok yakında bize intikal edecek. Biz de hemen Ankara’ya göndereceğiz. Ankara bizden tüm dosyayı istemedi. Adli yardım çerçevesinde bazı şahıslarla ilgili bölümleri istedi. Gerekçeli karar elimize ulaşır ulaşmaz Ankara’nın istediği bölümleri yollayacağız.”
http://www.gazeteport.com.tr/GUNCEL/NEWS/GP_373680
Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin önceki gün resmi bir temas çerçevesinde bulunduğu Hollanda’da Deniz Feneri soruşturmasının Türkiye ayağına ilişkin olarak gelen soruları cevaplarken,”Türkiye’de kurulmuş Deniz Feneri ile Almanya’da kurulmuş Deniz Feneri’nin ayrı ayrı kurumlardır.” şeklinde bir açıklamada bulundu. Frankfurt Mahkemesi’nde mahkumiyetle sonuçlanan Almanya’daki Deniz Feneri davasının soruşturmasını yürüten Frankfurt Savcılığı ise, Bakan Şahin’den farklı düşünüyor. Frankfurt Savcılığı Sözcüsü Doris Müller-Scheu Bakan Şahin’in Almanya ve Türkiye’deki Deniz Feneri derneklerinin birbirinden ayrı kurumlar olduğu yönündeki açıklamasını GAZETEPORT’a değerlendirdi.
Savcılık Sözcüsü Müller-Scheu bu değerlendirme kapsamında şunları dile getirdi: “Bakan nerden biliyor bu iki derneğin birbirinden ayrı kurumlar olduğunu? Henüz bu konuda sonuçlanmış bir soruşturma ve yargı süreci olmadı Türkiye’de. İsimleri farklı, tamam. Bağlı oldukları dernekler yasası da farklı. Ancak Frankfurt Mahkemesi bu iki derneğin beraber çalıştığını ve aralarında para akışı olduğunu karara bağladı. Ne tesadüf ki, isimleri aynı değil ama isimleri aynı olmasa da, beraber çalıştıkları ortada. Ayrıca Almanya’daki Deniz Feneri Derneği’nin Türkiye’deki Kanal 7 arasında para akışı olduğu Mahkeme kararıyla sabit. Kanal 7 ile Türkiye’deki Deniz Feneri arasındaki para akışı da biliniyor. Tüm bunlar Frankfurt’taki dava sonunda Almanya’da açıklığa kavuşmuş hususlar.” Sözcü Müller Scheu, Deniz Feneri dava dosyasının neden hala Ankara’ya gönderilmediğine ilişkin olarak ise, şunları söyledi:
“Mahkeme kararı açıklandığında hemen yürürlüğe girecek şekilde açıklanmış olduğu için, gerekçeli kararın yazılması için bir zaman sınırlaması konulmamıştı. Ayrıca, gerekçeli kararın yazılması için sanıklara mahkemece atanan avukatların ücretlerinin ödenmesi beklendi. Bunlardan dolayı biraz usun sürdü yazılması ancak şu anda gerekçeli karar yazılmış vaziyette, bazı işlemlerden sonra çok yakında bize intikal edecek. Biz de hemen Ankara’ya göndereceğiz. Ankara bizden tüm dosyayı istemedi. Adli yardım çerçevesinde bazı şahıslarla ilgili bölümleri istedi. Gerekçeli karar elimize ulaşır ulaşmaz Ankara’nın istediği bölümleri yollayacağız.”
http://www.gazeteport.com.tr/GUNCEL/NEWS/GP_373680