- Katılım
- 5 Kasım 2007
- Mesajlar
- 9,864
- Reaksiyon puanı
- 255
- Puanları
- 1,263
Aykut Işıklar Fenerbahçe'nin rövanş maçı öncesinde önemli bir konuya değindi.
Aykut Işıklar Fenerbahçe'nin İstanbul'daki Chelsea zaferinden sonra rövanş maçı öncesinde önemli bir konuya değindi.
Işıklar, Beşiktaş'ın bu yıl Şampiyonlar Ligi gruplarında İstanbul'da karşılaştığı İngiliz devi Liverpool'u 2-1 yenmesinden 15 gün sonra İngiltere'de 8-0 gibi çok farklı bir skorla mağlup olması sonrasında Fenerbahçe'nin de aynı akibete uğrama olasılığını kaleme aldı. İşte Işıklar'ın konu ile ilgili yazısı...
Kusura bakmayın, dost acı söyler. Fenerbahçe taraftarına 'tecrübeli futbol seyircisi' olarak birkaç uyarım var. Artık ayaklarınızı yere değdirin. Gerçekleri düşünme zamanı geldi. Yoksa çok üzülürsünüz. Bu alaturka muhabbet bitsin artık, Batılı gibi olup, her şeyi tadında bırakalım. Ne çok sevinelim ne üzüntüden hayatımızı karartalım.
Haftaya Fenerbahçe, Londra'dan Beşiktaş'ın Liverpool'den geldiği gibi dönerse ne olacak? Fenerbahçe bitmiş, Türk futbolu çökmüş mü olacak? Yoo sadece iki ülke arasındaki futbol farkı açıkça ortaya çıkacak. Bir maçlık sonuç, gerçek değer değildir. Aziz Yıldırım da Galatasaray'ın UEFA Kupası'nı bu mantıkla küçümsüyor. Ki haklıdır. Aynı Galatasaray şimdi Avrupa'nın köy takımlarına yeniliyor. Şayet ertesi yıl da final oynasa idi, o zaman Galatasaray dünya devi sayılırdı. İki üç yıl önce grup elemelerinden sıfır puanla çıkan Fenerbahçe bu yıl sadece kapıyı araladı.
Önümüzdeki iki yıl Avrupa'da alacağı sonuçlar ile nerede durduğunu gösterecek. Şimdi konuma geçiyorum. Chelsea maçının skoruna çok sevindiniz. Dünya devini öyle veya böyle yenmek büyük başarıdır. Tamam iyi güzel. Maçı beyninizde geriye sarıp tekrar izleyin. Daha ilk 15 dakikasında Fenerbahçe sahasından çıkamadı. Kaleye şut atamadı. Drogba bencillik yapmayıp arkadaşlarına pas verse, ilk yarı 3 farkla biterdi. İkinci yarı Fenerbahçe topa daha çok hakim idi ama bilinçsiz idi... O iki mucize gol olmasa...
Veya adamlara bu skor yetmese... Sakın Sevilla ile Chelsea'yı bir tutmayın. Bu takımın savunması, tam saha presi, fizik kondisyonu, teknik kapasitesi çok üstün. Sevilla, Chelsea'nın yanında Kasımpaşa kalır. Her zaman eğri oturalım doğru konuşalım. İki takım arasında nasıl maddi açıdan çok fark var ise oynadıkları futbol olarak da fark var. 500 milyon Euro ile 100 milyon Euro arasındaki fark kadar. Adamlar 20. dakikada 'Londra'da nasıl olsa bunlara fark atarız' psikolojisi ile oynadılar.
Çünkü arkalarında çok büyük paralar dönüyor. İngiltere kumar cenneti. Böyle maçlara bahis olarak milyon poundlar yatırılıyor. Şayet İngiliz takımı İstanbul'da yense idi, müşterek bahiste ilgi görmezdi. Oysa şimdi sürpriz maçlar listesinde. Fenerbahçe'ye para yatıranlar çok olacak. Yani Chelsea-Fenerbahçe maçı iyi kumar yaptı. Liverpool da Beşiktaş'a aynı cilveyi yaptı. 90 dakika tek kale oynayıp, yenilip gitti. Sonra ne oldu? Yazmaya bile elim varmıyor. Sevgili Fenerbahçe taraftarı sevinmek güzel ama gerçekçi olmak daha güzel. Bugünden itibaren kendinizi her türlü sonuca hazırlayın.
Sakın ola ki, size gaz veren medyaya inanmayın. Bizim derdimiz sizin duygularınızı gıdıklayıp çok gazete satmak veya çok izlenmek. Halka doğruları iletmek aklımıza bile gelmez. İşimiz duygu sömürüsü yapmak. Çok da kolay iş. Haftaya Fenerbahçe Londra'dan beş gol yiyerek gelince de atılacak manşetler, söylenecek sözler bile hazır. 'Şans bize gülmedi, top kaleyi sevmedi, o şut gol olmalıydı' gibi. Biz beş gol yiyen kalecilere görevini yaptı diyoruz. Takım 3-0 mağlup, maçın bitmesine 30 dakika kalmış spiker 'Neden olmasın' diye bağırıyor. Hay Allah seni bildiği gibi yapsın.
Son Chelsea maçında İlker Yasin'in yorumları Türk mizahının en güzel örneğidir. Her on dakikada bir karar değiştirdi İlker. Topu sağa mı sola mı alacağını bilemedi. Dün bütün gazeteleri okudum. Bir tane aklı başında spor yazarı da iki takım arasındaki teknik farkı yazmamış. İkinci maç için beyninden geçen düşüncesini dürüstçe bildirmemiş. Hep halkı kandırmak, hep umut vermek. Bizim de öyle kötü bir huyumuz var ki, isteklerimizi gerçek gibi görüyoruz. Gerçeklerden rahatsız oluyoruz. Kandırılmaya alışmışız, sanki istiyoruz, hoşlanıyoruz. Şimdi bu maçı Londra'da Chelsea 6-1 alır dersem bana hepiniz düşman olursunuz değil mi?
Eee olun ne yapalım. Bu mantıkla devam ettiğimiz, gerçekleri görüp kendimizi aşamadığımız sürece Galatasaray'ın UEFA, Milli Takım'ın Dünya 3'üncülüğü ile avunup dururuz. Dost acı söyler. Tekrar ediyorum. Bu Chelsea, Fenerbahçe'yi Londra'da çok zor duruma düşürür. Her türlü sonuca kendinizi alıştırın. Spor yazarları gibi komik hayaller kurmayın.
Fenerbahçe'nin dünya devleri arasında ilk 8 takım arasına girmesi bile muhteşem başarıdır. Kulübünüz ile gurur duyun, Londra'da farklı yenilseniz bile 'Yaşa Fenerbahçe' diye bağırmaya devam edin. Ve o büyük başkanınız Aziz Yıldırım'ın kıymetini bilin. Bir Galatasaraylı olarak Fenerbahçe'nin başarısını değil, Aziz Yıldırım'ı kıskanıyorum.
Kaynak
Aykut Işıklar Fenerbahçe'nin İstanbul'daki Chelsea zaferinden sonra rövanş maçı öncesinde önemli bir konuya değindi.
Işıklar, Beşiktaş'ın bu yıl Şampiyonlar Ligi gruplarında İstanbul'da karşılaştığı İngiliz devi Liverpool'u 2-1 yenmesinden 15 gün sonra İngiltere'de 8-0 gibi çok farklı bir skorla mağlup olması sonrasında Fenerbahçe'nin de aynı akibete uğrama olasılığını kaleme aldı. İşte Işıklar'ın konu ile ilgili yazısı...
Kusura bakmayın, dost acı söyler. Fenerbahçe taraftarına 'tecrübeli futbol seyircisi' olarak birkaç uyarım var. Artık ayaklarınızı yere değdirin. Gerçekleri düşünme zamanı geldi. Yoksa çok üzülürsünüz. Bu alaturka muhabbet bitsin artık, Batılı gibi olup, her şeyi tadında bırakalım. Ne çok sevinelim ne üzüntüden hayatımızı karartalım.
Haftaya Fenerbahçe, Londra'dan Beşiktaş'ın Liverpool'den geldiği gibi dönerse ne olacak? Fenerbahçe bitmiş, Türk futbolu çökmüş mü olacak? Yoo sadece iki ülke arasındaki futbol farkı açıkça ortaya çıkacak. Bir maçlık sonuç, gerçek değer değildir. Aziz Yıldırım da Galatasaray'ın UEFA Kupası'nı bu mantıkla küçümsüyor. Ki haklıdır. Aynı Galatasaray şimdi Avrupa'nın köy takımlarına yeniliyor. Şayet ertesi yıl da final oynasa idi, o zaman Galatasaray dünya devi sayılırdı. İki üç yıl önce grup elemelerinden sıfır puanla çıkan Fenerbahçe bu yıl sadece kapıyı araladı.
Önümüzdeki iki yıl Avrupa'da alacağı sonuçlar ile nerede durduğunu gösterecek. Şimdi konuma geçiyorum. Chelsea maçının skoruna çok sevindiniz. Dünya devini öyle veya böyle yenmek büyük başarıdır. Tamam iyi güzel. Maçı beyninizde geriye sarıp tekrar izleyin. Daha ilk 15 dakikasında Fenerbahçe sahasından çıkamadı. Kaleye şut atamadı. Drogba bencillik yapmayıp arkadaşlarına pas verse, ilk yarı 3 farkla biterdi. İkinci yarı Fenerbahçe topa daha çok hakim idi ama bilinçsiz idi... O iki mucize gol olmasa...
Veya adamlara bu skor yetmese... Sakın Sevilla ile Chelsea'yı bir tutmayın. Bu takımın savunması, tam saha presi, fizik kondisyonu, teknik kapasitesi çok üstün. Sevilla, Chelsea'nın yanında Kasımpaşa kalır. Her zaman eğri oturalım doğru konuşalım. İki takım arasında nasıl maddi açıdan çok fark var ise oynadıkları futbol olarak da fark var. 500 milyon Euro ile 100 milyon Euro arasındaki fark kadar. Adamlar 20. dakikada 'Londra'da nasıl olsa bunlara fark atarız' psikolojisi ile oynadılar.
Çünkü arkalarında çok büyük paralar dönüyor. İngiltere kumar cenneti. Böyle maçlara bahis olarak milyon poundlar yatırılıyor. Şayet İngiliz takımı İstanbul'da yense idi, müşterek bahiste ilgi görmezdi. Oysa şimdi sürpriz maçlar listesinde. Fenerbahçe'ye para yatıranlar çok olacak. Yani Chelsea-Fenerbahçe maçı iyi kumar yaptı. Liverpool da Beşiktaş'a aynı cilveyi yaptı. 90 dakika tek kale oynayıp, yenilip gitti. Sonra ne oldu? Yazmaya bile elim varmıyor. Sevgili Fenerbahçe taraftarı sevinmek güzel ama gerçekçi olmak daha güzel. Bugünden itibaren kendinizi her türlü sonuca hazırlayın.
Sakın ola ki, size gaz veren medyaya inanmayın. Bizim derdimiz sizin duygularınızı gıdıklayıp çok gazete satmak veya çok izlenmek. Halka doğruları iletmek aklımıza bile gelmez. İşimiz duygu sömürüsü yapmak. Çok da kolay iş. Haftaya Fenerbahçe Londra'dan beş gol yiyerek gelince de atılacak manşetler, söylenecek sözler bile hazır. 'Şans bize gülmedi, top kaleyi sevmedi, o şut gol olmalıydı' gibi. Biz beş gol yiyen kalecilere görevini yaptı diyoruz. Takım 3-0 mağlup, maçın bitmesine 30 dakika kalmış spiker 'Neden olmasın' diye bağırıyor. Hay Allah seni bildiği gibi yapsın.
Son Chelsea maçında İlker Yasin'in yorumları Türk mizahının en güzel örneğidir. Her on dakikada bir karar değiştirdi İlker. Topu sağa mı sola mı alacağını bilemedi. Dün bütün gazeteleri okudum. Bir tane aklı başında spor yazarı da iki takım arasındaki teknik farkı yazmamış. İkinci maç için beyninden geçen düşüncesini dürüstçe bildirmemiş. Hep halkı kandırmak, hep umut vermek. Bizim de öyle kötü bir huyumuz var ki, isteklerimizi gerçek gibi görüyoruz. Gerçeklerden rahatsız oluyoruz. Kandırılmaya alışmışız, sanki istiyoruz, hoşlanıyoruz. Şimdi bu maçı Londra'da Chelsea 6-1 alır dersem bana hepiniz düşman olursunuz değil mi?
Eee olun ne yapalım. Bu mantıkla devam ettiğimiz, gerçekleri görüp kendimizi aşamadığımız sürece Galatasaray'ın UEFA, Milli Takım'ın Dünya 3'üncülüğü ile avunup dururuz. Dost acı söyler. Tekrar ediyorum. Bu Chelsea, Fenerbahçe'yi Londra'da çok zor duruma düşürür. Her türlü sonuca kendinizi alıştırın. Spor yazarları gibi komik hayaller kurmayın.
Fenerbahçe'nin dünya devleri arasında ilk 8 takım arasına girmesi bile muhteşem başarıdır. Kulübünüz ile gurur duyun, Londra'da farklı yenilseniz bile 'Yaşa Fenerbahçe' diye bağırmaya devam edin. Ve o büyük başkanınız Aziz Yıldırım'ın kıymetini bilin. Bir Galatasaraylı olarak Fenerbahçe'nin başarısını değil, Aziz Yıldırım'ı kıskanıyorum.
Kaynak