- Katılım
- 7 Eylül 2006
- Mesajlar
- 12,440
- Reaksiyon puanı
- 398
- Puanları
- 263
Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınıp serbest bırakılan statejist ve yazar Erol Mütercimler nasıl gözaltına alındığını anlattı. SKYTURK´te Saynur Tezel´in konuğu olan Mütercimler neler yaşadığını nasıl hissettiğini izleyicilerle paylaştı.
Mütercimler, kendisini almaya gelen polislerin biri hariç hepsinin çok kibar olduğunu söyledi.
POLİSLER EVE AYAKKABILARINI ÇIKARIP GİRDİ
"14 polis eve geldi. Eve girerken istisnasız hepsi ayakkabılarını çıkardı. Bir kişi hariç hepsi çok nazikti. Ben bu işin dersini veriyorum. Tabii ki iyi polis kötü polisi oynayacaklar ki karşısındakileri çözebilsinler"
TEK NÜSHA OSMANLICA KİTABI ALMIŞLAR
Mütercimler evden alınanlar arasında "Hamidiye Gemisi" kitabının Osmanlıca basımına çok üzüldüğünü belirtti. "O Türkiye'de tektir. Türkiye'nin kültür hazinesidir. Niye aldıklarını bilmiyorum? Umarım geri gelir" dedi. Kitabı alansa Mütercimler'in "kötü polis" olarak anlattığı kişi almış. Üstelik de kitabın ilk sayfasını yırtmış.
HOCAM DİYE HİTAP ETTİLER
Mütercimler polislerin kendine "Hocam" diye hitap ettiklerini söyledi. Yazar polislere "Mutfağım emrinizdedir" dese de onlar yemeklerini hep dışarıdan getirtmişler. Tüm polisler eve gelen Mütercimler'in annesini elini tek tek öpmüş... "Ben biraz titizim" diyen Mütercimler polislerin her şeyi aldıkları gibi yerine koyduklarını da söyledi.
HÜCRE DEMEK HAKSIZLIK OLUR
Mütercimler gözaltında kaldıkları hücrenin çok temiz olduğunu üstüne basa basa söyledi. Kaldıkları yeri şöyle anlattı: "Aslında hücre demek haksızlık olur. Çok temiz iki kişilik odalar. Ama biz tek kişi kaldık. '24 saat sıcak su var. İstediğiniz zaman banyo yapabilirsiniz' dediler." Mütercimler diğer süreçleri şöyle anlattı: MEDYANIN YAPIĞINI NE POLİSLER NE SAVCI YAPTIErgenekon Soruşturması kapsamında gözaltına alınan ve serbest bırakılan Stratejist Yazar DR. Erol Mütercimler bir kısım medyaya yüklenerek "Medyanın bir kısmı ahlak, etik herşeyini yitirmiş.. Medyanın yaptığını ne polis yaptı ne savcılar yaptı" dedi...
İÇİM ACIDI
"Orada otururken 'Benim burada ne işim var?' diye düşündüm. Hiçbir şey bulamadım. Ama bana yöneltilen suçlamayı öğrendiğimde yıkıldım. Terör örgütünün üyesi olarak karşılarındaydım. Teröristtim yani. İBDA-C'ci, PKK'lı gibiydim... İçim acıdı yani... 25 senemi verdim. Atatürk biyografisinin sonuna geldim. Bir Türk'ün hazırladığı ilk Atatürk biyografisi olacak ve terörist olarak suçlanıyorum...
ONLARIN KARŞISINDA HAMAMBÖCEĞİSİNİZ
Emniyette ifade verirken susma hakkımı kullandım. İfade alanların karşısında siz hamamböceğisiniz... Yaptıkları işten zevk alıyorlar. Çok ustalar. "Zevk almasak yapar mıyız" dediler bana.
POLİSLERDEN İSTEDİĞİ TEK ŞEY
Emniyetten savcılığa giderken polislerden tek şey istedim. "Arabaya inerken de binerken de elinizle başımı bastırmayın. O görüntüden nefret ediyorum" dedim. "Tamam ama kolunuza girmek zorundayız" dediler.
KENDİMİ ÇOK ACİZ HİSSETTİM
Mütercimler en çok dinleme kayıtlarını gördüğünde etkilenmiş. "Nefret ettim, internetten de nefret ettim, cep telefonundan da. Bundan sonra artık cep telefonu kullanmayacağım" diyor. "Gördüm ki özel hayatımız diye bir şey yok. İnsanların sevgilisiyle konuşması, mahremi, küfürleri her şey ellerinde. İnsan orada kendini çırılçıplak hissediyor. Kendimi çok aciz hissettim"
kaynak
