amidi
Doçent
- Katılım
- 10 Kasım 2010
- Mesajlar
- 631
- Reaksiyon puanı
- 8
- Puanları
- 18
Dans yarışmasında kucaklarda zıplatılmak suretiyle şöhrete kavuşturulan ve elendikten sonra da sap gibi ortada bırakılan zavallı Defne Joy Foster, şimdilerde yine gündemde.
Defne Joy Fosterın, bir medya cinayetine kurban gittiğini yazdığımız için şahsımzı mesaj bombardımanı altında bırakın it-kopuk takımı da yeni bilgilerin ortaya çıkmasının ardından, kuyruk kıstırmış durumda.
Defne aşkları yalanmış, Defne onlar için paparazzilerin servis ettiği frikikleri ile yalnızca bir fantezi ürünü imiş!..
Bizim içinse, bir kurban...
Defne Cinayetini ele almak suretiyle gençlere verdiğimiz mesaj:
Popüler kültürün etki alanından çıkın. Adam gibi işinize, gücünüze, derslerinize asılın. Kalıcı başarılar peşinde koşun; şarkıdır, türküdür, danstır, maçtır... Yer bitirir adamı!..
Bitirir ve dönüp arkasına bakmaz bile!..
İşte zavallı maktul Defne Joy Fosterın son gelişmelerle daha da acıklı hale gelen serüveni...
Son gelişme; hani evli barklı ve de çoluklu çocuklu Defnenin gece yarısında evine gittiği Kerem Altan diyordu ya:
Aramızda duygusal yakınlaşma oldu, daha ileri gitmedik!..
Bu duygusal yakınlaşmanın kaç kişilik bir grup arasında gerçekleştiği belirsiz...
Kadıköy Cumhuriyet Savcısı Davut Dağ tarafından yürütülen soruşturma acayip bir noktaya gelmiş durumda.
Adli Tıp Kurumunun raporu, duygusal yakınlaşmanın meydana geldiği evde, iki kişinin daha bulunduğunu ortaya koymuş.
Artı iki kişi; biri erkek biri dişi!..
Şimdi; Kerem Altanın doktor bulmak için çılgınca koşuşturmaları bir yanda ve o gece evde iki kişinin daha bulunduğunun tespit edilişi diğer yanda!..
O gece, iki erkek iki dişi dört kişi arasında neler yaşandı?
O artı iki kişi; doktor arama faaliyetine niçin destek vermedi?..
Bize tepki yağdıran it-kopuk takımı, Defne Joy Fosterı gerçekten seviyor olsaydı, en az dört kişilik olayın aydınlanlanması için baskı yapardı..
Hayır dertleri o değil.
Biz o yazımızda bu zavallıların suratlarına ayna tuttuk; nasıl kullanıldıklarını ve popüler kültürün kendilerini nasıl karanlığa sürüklediğini gördüler.
Dönüş için çok geç olduğu zannıyla, aynayı tutan bendenize saldırdılar...
Şimdi ise, gruplar halinde bir araya geldikleri evlerinde, hayatlarının en çılgın, en ölümcül zevklerini yaşıyorlar!..
Ah bu magazin dünyası; al işte bir sakat durum daha...
Ali Taran denilen Yetenek-siz, kendisine boyunca evlâtlar veren kanser hastası Karısı Selma Hanıma tekmeyi bastıktan sadece 18 gün sonra, evlâdı emsâli bir kız (!!!) ile evleniyor...
Ayşe Özyılmazel denilen şarkıcı-yazar (!!!) ile aşkları bir zamandır, gökyüzünden habersiz devam ediyormuş.
Bu ilişkiyi mutlu sona bağlamak istemişler...
Muhteşem bir düğün, sosyete orada!..
Ali Taranı yıllarca omuzunda taşıyan, kanser hastası olduğu anlaşılır anlaşılmaz da terk edilen zavallı kadın diyor ki:
Ayşeye tavsiyem dikkat etsin, benim gibi hastalanmasın!..
Ayşe mi?..
O bu durumdan mesut; elinde kanser olmayacağına dair sağlam bir senet bulunduğundan pek rahat!..
Eğitimi de sağlam; babası meşhur ve de ileri yaşlı Şarkıcı Neco da, kendi durumundaki bir kızla evlilik yapmıştı!..
Ne güzel misaller değil mi?..
Serdar Arseven
Defne Joy Fosterın, bir medya cinayetine kurban gittiğini yazdığımız için şahsımzı mesaj bombardımanı altında bırakın it-kopuk takımı da yeni bilgilerin ortaya çıkmasının ardından, kuyruk kıstırmış durumda.
Defne aşkları yalanmış, Defne onlar için paparazzilerin servis ettiği frikikleri ile yalnızca bir fantezi ürünü imiş!..
Bizim içinse, bir kurban...
Defne Cinayetini ele almak suretiyle gençlere verdiğimiz mesaj:
Popüler kültürün etki alanından çıkın. Adam gibi işinize, gücünüze, derslerinize asılın. Kalıcı başarılar peşinde koşun; şarkıdır, türküdür, danstır, maçtır... Yer bitirir adamı!..
Bitirir ve dönüp arkasına bakmaz bile!..
İşte zavallı maktul Defne Joy Fosterın son gelişmelerle daha da acıklı hale gelen serüveni...
Son gelişme; hani evli barklı ve de çoluklu çocuklu Defnenin gece yarısında evine gittiği Kerem Altan diyordu ya:
Aramızda duygusal yakınlaşma oldu, daha ileri gitmedik!..
Bu duygusal yakınlaşmanın kaç kişilik bir grup arasında gerçekleştiği belirsiz...
Kadıköy Cumhuriyet Savcısı Davut Dağ tarafından yürütülen soruşturma acayip bir noktaya gelmiş durumda.
Adli Tıp Kurumunun raporu, duygusal yakınlaşmanın meydana geldiği evde, iki kişinin daha bulunduğunu ortaya koymuş.
Artı iki kişi; biri erkek biri dişi!..
Şimdi; Kerem Altanın doktor bulmak için çılgınca koşuşturmaları bir yanda ve o gece evde iki kişinin daha bulunduğunun tespit edilişi diğer yanda!..
O gece, iki erkek iki dişi dört kişi arasında neler yaşandı?
O artı iki kişi; doktor arama faaliyetine niçin destek vermedi?..
Bize tepki yağdıran it-kopuk takımı, Defne Joy Fosterı gerçekten seviyor olsaydı, en az dört kişilik olayın aydınlanlanması için baskı yapardı..
Hayır dertleri o değil.
Biz o yazımızda bu zavallıların suratlarına ayna tuttuk; nasıl kullanıldıklarını ve popüler kültürün kendilerini nasıl karanlığa sürüklediğini gördüler.
Dönüş için çok geç olduğu zannıyla, aynayı tutan bendenize saldırdılar...
Şimdi ise, gruplar halinde bir araya geldikleri evlerinde, hayatlarının en çılgın, en ölümcül zevklerini yaşıyorlar!..
Ah bu magazin dünyası; al işte bir sakat durum daha...
Ali Taran denilen Yetenek-siz, kendisine boyunca evlâtlar veren kanser hastası Karısı Selma Hanıma tekmeyi bastıktan sadece 18 gün sonra, evlâdı emsâli bir kız (!!!) ile evleniyor...
Ayşe Özyılmazel denilen şarkıcı-yazar (!!!) ile aşkları bir zamandır, gökyüzünden habersiz devam ediyormuş.
Bu ilişkiyi mutlu sona bağlamak istemişler...
Muhteşem bir düğün, sosyete orada!..
Ali Taranı yıllarca omuzunda taşıyan, kanser hastası olduğu anlaşılır anlaşılmaz da terk edilen zavallı kadın diyor ki:
Ayşeye tavsiyem dikkat etsin, benim gibi hastalanmasın!..
Ayşe mi?..
O bu durumdan mesut; elinde kanser olmayacağına dair sağlam bir senet bulunduğundan pek rahat!..
Eğitimi de sağlam; babası meşhur ve de ileri yaşlı Şarkıcı Neco da, kendi durumundaki bir kızla evlilik yapmıştı!..
Ne güzel misaller değil mi?..
Serdar Arseven