bera_ramazan
Öğrenci
- Katılım
- 20 Kasım 2010
- Mesajlar
- 81
- Reaksiyon puanı
- 26
- Puanları
- 18
Modern tıp, düşünce, irade, duygu ve ahlâkın merkezinin beyin olduğunu gösterdiği hâlde, Kur’an-ı Kerim’de bu fonksiyonlar hep “kalp” kelimesiyle anlatılır:
• “Yeryüzünde dolaşmadılar mı ki, düşünecek kalpleri olsun?” (Hac 22/46)
• “Onların kalpleri var; fakat onunla anlamazlar.” (A‘râf 7/179)
Bu ifadeler, ilk bakışta bilimsel gerçekliğe aykırı görünebilir. Oysa mesele, Kur’an’ın sanatsal ve sembolik üslûbunu gözetmeden okumaktan kaynaklanır.
İnsanlık tarihi boyunca duygular, düşünceler ve kişilik özellikleri hep kalp üzerinden tanımlanmıştır:
• Kötü biri için “taş kalpli”,
• Uysal biri için “pamuk kalpli”,
• Üzüntüde “kalbimi kırdın”,
• Aşkta “kalbimi çaldı” deriz.
Halbuki kalp ne kırlır ne taş olur nede çalınır aslında kalbe yüklenen manalar onu duyguların merkezi haline getirmiştir. Öyleki sevgi, aşk anlatılır ve çilirken hep kalp resmi ile simgelenmesi de bu sebepledir.
Kur’an da, kavimlerinin günlük dilinde yerleşik olan bu sembolü mecazî ve estetik bir üslûpla kullanır. Böylece hem halkın zihnine kolayca yerleşir hem de mesajın edebî gücü artar. Kısacası Kur’an’ın “kalp”i, bilimsel bir organ adı değil; düşünce, irade, ahlâk ve duyguların birlikte işlediği sembolik merkezdir.
• “Yeryüzünde dolaşmadılar mı ki, düşünecek kalpleri olsun?” (Hac 22/46)
• “Onların kalpleri var; fakat onunla anlamazlar.” (A‘râf 7/179)
Bu ifadeler, ilk bakışta bilimsel gerçekliğe aykırı görünebilir. Oysa mesele, Kur’an’ın sanatsal ve sembolik üslûbunu gözetmeden okumaktan kaynaklanır.
İnsanlık tarihi boyunca duygular, düşünceler ve kişilik özellikleri hep kalp üzerinden tanımlanmıştır:
• Kötü biri için “taş kalpli”,
• Uysal biri için “pamuk kalpli”,
• Üzüntüde “kalbimi kırdın”,
• Aşkta “kalbimi çaldı” deriz.
Halbuki kalp ne kırlır ne taş olur nede çalınır aslında kalbe yüklenen manalar onu duyguların merkezi haline getirmiştir. Öyleki sevgi, aşk anlatılır ve çilirken hep kalp resmi ile simgelenmesi de bu sebepledir.

Kur’an da, kavimlerinin günlük dilinde yerleşik olan bu sembolü mecazî ve estetik bir üslûpla kullanır. Böylece hem halkın zihnine kolayca yerleşir hem de mesajın edebî gücü artar. Kısacası Kur’an’ın “kalp”i, bilimsel bir organ adı değil; düşünce, irade, ahlâk ve duyguların birlikte işlediği sembolik merkezdir.