Başpehlivanlar

Murataltug

Dekan
Katılım
15 Ekim 2017
Mesajlar
5,873
Reaksiyon puanı
3,096
Puanları
293
Yaş
39
Çayırın Sultanları; Kırkpınar Başpehlivanları

Adalı Halil, Ahmet Taşcı, Ali Gürbüz, Cengiz Elbeye,Fatih Atlı, İsmail Balaban, Kel Aliço,Kırkpınar, Koca Yusuf,Mehmet Yeşilyeşil, Orhan Okulu, Recep Kara
Onlar; Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşlerinin yapıldığı Kırkpınar Er Meydanı çayırlarının unutulmaz başpehlivanları…

Onlar; Osmanlı’nın son yüzyılında bazılarının isimlerine rivayetlerden ve tarihi kayıtlardan ulaşabildiğimiz, bazılarının namını unutulmaz pehlivan tefrikalarından aklımıza nakşettiğimiz Cumhuriyet döneminde göğsümüzü kabartan, Kırkpınar Çayırının Sultanları…
Onlar; “Türk gibi kuvvetli” sözünün ete kemiğe bürünenleri…

Osmanlı Kırkpınar başpehlivanları hakkında ne yazık ki yeterli bilgiye sahip değiliz. Bugüne rivayetler ve cılız kaynaklarla isimlerini taşımış başpehlivanlardan adına ulaşabildiklerimiz şunlardır.Hraça İdris, Ali Şeyh Cemaleddin Er ŞücaDemir Baba Turgut Reis İpçi Hüseyin Zünnunoğlu İbrahim Paşa Seren Hüseyin Paşa

MOLLA İZZET :

Silivrili Molla İzzet’in Kırkpınar başpehlivanı olduğu biliniyor. Fakat bu başarısının senesi ne yazık ki tesbit edilememiştir.

KIZILCIKLI MAHMUT :

Romanya’nın Dobruca kentinde 1878 de doğan Kızılcıklı Mahmut, Romanya’da ve dünyada tanınan bir pehlivandır. Cumhuriyet öncesi Kırkpınar’da başpehlivan olmuş; 1908, 1909, 1919 ve 1922’de Amerika’da yaptığı bütün güreşleri, Paris’te yaptığı 27 müsabakayı birincilikle bitirerek ününü tüm dünyaya duyurmuştur. Cumhuriyet sonrası hayatını Eskişehir’de geçirmiş ve gözlerini yummuştur.

KEL ALİÇO ( 27 Yıl ) :

Kel Aliço, ünlü bir yağlı güreşçidir. 1845 de doğan Aliço, Bulgaristan’ın Plevne ili İSKAR KOYNARE köyünden göç etmiştir. Balkan Harbi sırasında KOYNARE köyü ve bu köye 16 Km mesafede bulunan Lofça ilinin Lukovit köyünden ayrılmak zorunda kalan Pomaklar bu gün Edirne İpsala Aliçopehlivan köyünde yaşamaktadır.

Saçsız başından dolayı “kel” takma adıyla anılan Aliço, çok sert ve acımasız güreştiğinden “Gaddar Ali” olarak anılırdı. Güreşe küçük yaşta başladı. Yalnız döneminin değil, Türk güreşinin en büyük pehlivanlarından biri olarak tanındı.

Abdülaziz’in ilgisini çekerek huzur güreşlerine katıldı. Yıldız Sarayı’nda “şamdancıbaşı”lığa kadar yükseldi. Kırkpınar’da aralıksız 27 yıl başpehlivanlığı kazandı. 70 yaşındayken çırağı Adalı Halil’i yendiğinde Adalı, Aliço’dan 25 yaş küçüktü. 1922 de ölen Kel Aliço’nun mezarı İpsala’nın Aliço pehlivan köyündedir.

KOCA YUSUF PEHLİVAN ( 1885 ):

Koca Yusuf, Bulgaristan sınırlarında Şumnu Kasabası’nın Karalar Köyü’nde dünyaya geldi. İsveç güreş tarihçisi William Baster’a göre 1857 de doğmuştur. Babasının adı İsmail’dir. Babası ve dedesi Yusuf’un ilk güreş ustaları oldu. Çocukluğu, Bulgarların Türk köylerini bastığı bir ortamda geçti.

Koca Yusuf dönemin ünlü pehlivanları Şumnulu Dursun Nasuhçulu Kel İsmail Pehlivan ve Pomak Osman tarafından yetiştirildi. Kırkpınar tarihinde 26 yıl boyunca üstüste başpehlivanlığı elinde bulunduran ve Sultan Abdülaziz’in başpehlivanı Kel Aliço ile 1885 yılında berabere kaldı.

karşılaşma sonucu ülkenin başpehlivanlığı ünvanını aldı. Kel Aliço’nun çırağı ve 18 yıl Kırkpınar başpehlivanlığını elinde bulunduran Adalı Halil’i iki kez yendi. Sultan Abdülaziz, Sultan V. Murat ve Sultan II. Abdülhamit döneminde pek çok güreş yaptı. Koca Yusuf ile çarpışan Kara Ahmet, Katrancı Mehmet, gibi ünlü pehlivanlar,üstün bir pehlivan olduğunu kabul ettiler.

Koca Yusuf’u yenebilen tek pehlivan Kavalalı Çolak Mümin Pehlivan dır 1894 yılında Rami’de yapılan ve Kel Aliço’nun hakem olduğu karşılaşmada Çolak Mümin, Koca Yusuf’u açık düşürmüştür. Hakem Aliço yusufu yenik sayınca Yusuf tek yenilgisini almıştır. Çolak Mümin’in maçta sakatlanmış ögüreş hayatına devam edememiştir

Fransız güreşçi Joseph Doublier ile tanışıp Fransa’da güreş teklifi alması hayatını değiştirdi. Yusuf, yurtdışına çıkmayı kabul etmediyse de Müslümanların güçlü olduğunu ispat etmenin cihat olduğu şeklindeki ulema açıklamaları üzerine 1897’de Avrupa’ya gitti ve Paris’te minder güreşinin kurallarını öğrendi. İlk maçını Sabés ile yaptı ve onu yendi.

Fransa’da 3 yıl kaldı (1894-1897). Bu dönemde güreştiği ve döneminin önemli sporcuları yendi. İngiliz güreşçi Tom Cannon’u da yendikten sonra Avrupa’da rakip bulamaz hale geldi. Paris’te bir sirkte, Türk güreşçi Hergeleci Mahmut Pehlivan ile yaptığı ancak polis müdahalesi ile durdurulabilen karşılaşma, gelmiş geçmiş en acımasız güreş karşılaşması olarak hatırlanır.

Avrupa’da büyük ün kazanınca Amerikalı organizatörler onu New York’a davet ettiler. ABD’de menajeri William Brady oldu. Bu ülkede yaptığı 33 karşılaşmada yendiği sporcular arasında George Bothner, Ewan Lewis, Dan McLeod vardır. Şikago’da dünya şampiyonu Evan Lewis’i üst üste iki defa yendikten sonra yurda dönmeye karar verdi.

Yaptığı güreşlerde yenilmemesi ve heybeti dolayısıyla ABD’de kendisine The Terrible Turk (Korkunç Türk) ünvanı verilmiştir. ABD’ye gelişinden önce hiç yenilgi almayan Yusuf İsmail, 26 Mart 1898’de Ernest Roeber ile yaptığı maçta diskalifiye oldu. Madison Square Garden’da yapılan maçta rakibini ringden dışarı atması, Roeber’in öldüğünü düşünen seyircilerin ayaklanmasına ve Yusuf’a karşı linç girişimine neden oldu.

İki rakip, Metropolitan Opera Evi’nde 30 Nisan günü tekrar karşı karşıya geldi. Aralarındaki itişmelere menejerlerin müdahale etmesi sonucu olay büyüyüp seyirciler arasında bir ayaklanma olunca karşılaşma iptal edildi Opera Evi güreş karşılaşmalarına kapatıldı.

21 Mayıs 1898’de Fransız transatlantiği ile Koca Yusufun, gemisi 4 Temmuz sabahı New York Sable Adası’nda çarpışmış tüm yolcular ve mürettebat boğularak ölmüştür.Koca Yusufun koca gövdesinin sandalı devireceği korkusuyla filikadakiler kürek ve baltalarla yusufun ellerine vurarak bileklerini kesmiş bu olay yusufun boğularak can vermesine neden olmuştur

Ölümünden sonra adı, Türkiye Denizcilik İşletmelerine bağlı, Haliç Tersanesinde 40 Tonluk bir yüzer vince verilmiştir. 2001 de Bin Yılın Türkleri Hatıra Para Serisi’nde Koca Yusuf portreli hatıra para yer almıştır. Hayatı, gazeteci-yazar Halil Delice tarafından “Cihan’ı Titreten Türk Koca Yusuf Yalnızca Güle Yenildi” adıyla kitaplaştırılmıştır. Hayatının belgesel yapılması için “Koca Yusuf Türkiye’de” adlı bir araştırma projesi başlatılmıştır.

Koca Yusuf’un cesedinin Atlas Okyanusu’nda kaybolduğu sanılmaktadır. şair Sunay Akın Önce Çocuklar ve Kadınlar adlı kitabında “Okyanusa Yenilen Güreşçi”bölümünde Azor Adaları’nda mezarının bulunduğu iddiasına yer vermiştir. adalara vuran gemi yolculara ait 20 cesetten heybetli değişik kılıklı olanının Yusuf olabileceğini iddia eden yazar, cesedin kilise mezarlığına defnedildiğini belirtmiştir.

ADALI HALİL ( 1906 ) :

Adalı Halil 1871 de Edirne’nin Adaiçi bölgesindeki Kilise köyünde doğdu. Babası Kara Mehmed meşhur bir pehlivandı. Adalı Halil, babasının teşvikiyle küçük yaşta güreşe başladı ve ilk güreş derslerini babasından aldı. Kırkpınar’da 26 sene başpehlivan olan meşhur Aliço’ya çırak oldu. güreşin bütün inceliklerini öğrendi. 1.98 boyunda, 130-135 kilo ağırlığında, devrinin iri pehlivanlarından idi.

Koca Yusuf ve Kurtdereli gibi yağlı güreşin ustalarıyla karşılaştı.Kurtdereli Mehmed Pehlivan’la Avrupadaki bütün rakiplerini yendi. Avrupa’da rakip kalmayınca Amerika’ya geçti. rakiplerini kısa zamanda yendi ve “Türk arslanı” diye anılmaya başladı. bir güreşçinin kaburgalarını kırmasıyla halkın elinden güç kurtulmuştur. Kırkpınar başpehlivanlığını 18 yıl korumuştur.

Oğlu Mustafa da bir süre pehlivanlık yapmasının ardından Atatürk’ün faytoncusu olmuş ve Mustafa Kemal’in ölümünden sonra hayatını Silivri’de sürdürerek “Sinop” soyadını almıştır.

Edirne’de 1927 de vefat eden Adalı Halil’in kabri, Kasımpaşa Camii önünde bulunmaktadır. Kırkpınar pehlivanlarının güreşten önce Adalı Halil’in kabrini ziyaret etmeleri gelenektir Ustası Kel Aliço 70 yaşına geldiğinde yaptıkları karşılaşmayı ustasına kaybetmiştir.

ÇOLAK MÜMİN ( MOLLA MÜMİN ) :

Kavalalı bir çiflik ağasının dokuz oğlundan biri olan Mümin lakabını kolunda olan özrü sebebiyle almıştır. Dini eğitimi için babası tarafından İstanbul’a gönderilmiş, Medrese eğitimi ve hocalığı sebebiyle Molla Mümin ya da Çolak Molla lakaplarıyla da anılmıştır.

2. Abdülhamit’in ilk yıllarında pehlivanlığa başladı Çolak Mümin’i üne kavuşturan Adalı Halil’i yenerek başpehlivan olmuştur.. Cami çıkışı yanlışlıkla vurulan Çolak Mümin 1915 yılında hayata gözlerini yummuştur.

HERGELECİ İBRAHİM ( 1914 ) :

Hergeleci İbrahim, 1848 de Bulgaristanın Deliorman bölgesinde yer alan Razgrad ilinin İslopol köyünde doğmuş güreş sanatını Torlaklı Deli Hafız’dan öğrenmiştir Döneminin nam salmış pehlivanları arasında ufak tefek kaldığı halde çok özel bir güreş ustasıdır.Hergelecilik (at çobanlığı) yaptığı için “Hergeleci” lakabıyla anılmıştır.

müsabakalarda yurt dışında adından söz ettiren güreşçi Adalı Halili yenmiş ancak Koca Yusufu yenememiştir. 1914 de Kırk Pınar Baş Pehlivanı olmuştur. Hergeleci İbrahim, 1899 yılında Paris’te Dünya şampiyonluğu kazanan Ahmet Kara’nın ustasıdır. 1917 Yılında hayata gözlerini yummuştur.



Cumhuriyet Dönemi Başpehlivanları

Cumhuriyet dönemi başpehlivanları ile ilgili çok fazla bilgi bulunmaktadır. 1934 de Gostivarlı Mülayim Pehlivan ile Tekirdağlı Hüseyin Pehlivan yenişememişlerdir. 1947 Yılında Düzceli İbrahim ATAY ile Hayrabolulu Süleyman ERTAŞ başpehlivanlığa güreşirken diskalifiye edilmişlerdir.

1962 Yılına gelindiğinde ise başpehlivanlık güreşleri yapılamamıştır. Aynı durum 1970 yılında da tekrar etmiş, başpehlivan seçilememiştir. 1975 Yılında ise dönemin şartları gereği Kırkpınar Yağlı Güreşleri yarıda kesilmiştir.

ARNAVUT BENLİ ABDULLAH ( 1924 ) :

Arnavut Benli Abdullah, Cumhuriyet dönemi Kırkpınar’ın ilk başpehlivanlarındandır. Tekrar yurtdışına çıktığı için hakkında anı olarak fazla bir şey yoktur.

GEÇKİNLİ KÖYÜ’nden YUSUF BOZKURT ( 1925 ) :

Bulgaristan`ın Şumnu Kasabası Uyvan köyünden Edirne Geçkinli köyüne göç etmiştir Cumhuriyet tarihinin ikinci başpehlivanıdır.Hemşehrisi Mehmet Akıncı`nın ifadesi ile yiğit ve sert bir güreşçidir Çaprazı kuvvetlidir. Dürüst, çalışkan iyi yürekli bir insandır. Çiftçilik yapar, Kırkpınar ağalığı yapmıştır. Yunanistan`da kalan Kırkpınarın son başpehlivanlarındandır. 1976 yılında ölmüştür.

ÇÖMEK KÖYLÜ KARA EMİN PEHLİVAN ( 1926 ) :

Edirne’nin ender yetiştirdiği tam Rumelili eski pehlivan Kara Emin, 1926 da Kırkpınar başpehlivanı olmuştur. Adalı Halil ile mezarları pehlivanlar tekkesinde yan yanadır. Kırkpınar Güreşleri başlamazdan mezarlar ziyaret edilir. Dualar okunur; başarı için umut beklenir.

MANİSALI RIFAT PEHLİVAN ( 1927 ) :

1927 Başpehlivanıdır. Oğlu Niyazi Güreşen Kırkpınar’a çok emeği geçmiş bir pehlivandır. Kule hakemliği yapmakta olup 1984 yılında Kırkpınar`a hizmet ödülü almıştır. Beş boyda birincilik almıştır.
Rıfat 1898 yılında Makedonya`nın Strumca Kasabası`nda dünyaya gelmiş. Sonra Türkiye`ye göç ederek Manisa`ya yerleşmişlerdir.

1991 yılında 95 yaşında ölen Manisalı Rıfat Pehlivan Sındırgılı Şerif Gacaroğlu, İbrahim Filiz Mehmet, Akif Taşçı, Rıza Taşçı gibi pehlivanları yetiştirmiştir.oğlu Niyazi Güreşen`in yağlı güreş ve Kırkpınar`a çok emekleri geçmiştir. Unutulmaz kişiler arasındadır 1930 da Atatürkün düzenlediği Ankara güreşlerinde birinci olmuştur.Manisa`nın Zeytinliova kasabasında 17.01.1991 yılı Pazartesi günü ölmüştür.

KAYIKÇIOĞLU AHMET ( 1928 ) :

Kayıkççıoğlu Ahmet 1928 de başpehlivan olmuştur.Kırklareli`nin pehlivanları ile ünlü Mandıra Kasabası`ndandır. Mandıra`nın gelişmesinde emeği geçmiştir. Her yıl adlarına güreşler ve şenlikler yapılır. Pek çok çırak yetiştirmiştir.
Tekirdağlı Hüseyin ve Hayrabolu`lu Süleyman Pehlivanların ustasıdır. Güreşi bıraktıktan sonra ustalık ve Kırkpınar`da hakemlik yapmıştır. Yağlı güreşi en iyi bilenlerdendir

GOSTİVARLI MÜLAYİM ( 1929 – 1934 ) :

Çok kuvvetli bir adamdı. Rakibini havaya kaldırır döndürerek sırtını yere getirirmiş. Tekirdağlı’yı bile yendiği ancak hakem heyetince kabul edilmediği rivayet edilir.

KARA ALİ ACAR ( 1930-31-32-33 ) :

Bandırma`Erikli Köyü`nde 1900 de doğmuştur. 1930, 1931, 1932, 1933 te üst üste 4 yıl başpehlivan olmuştur. Ailede pehlivanlığı sürdüren ender başpehlivanlardandır. Oğlu Hasan Acar Kırkpınar başpehlivanı olmuş, torunu Sabri Acar ünlü başpehlivanlarındandır. Çok haysiyetli, oğullarına bile tarafsız dürüst bir pehlivandı. 10.08.1981 yılında yine aynı köyünde ölmüştür.

TEKİRDAĞLI HÜSEYİN ALKAYA

Ünlü güreş ustası. 1908 de Bulgaristan Kırcaali Kasabası Alkaya Köyü`nde doğmuştur.
1935 de İstanbul Halkevi`nin düzenlediği güreşlerde tüm rakiplerini yenmiştir. Fransa`da Fransızların rakip tanımadıkları 4 güreşçilerini 30 bin Fransız karşısında 15`er dakikada yenerek ününü dünyaya duyurmuştur.

“Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü`nden gönderilen kırmızı renkli güzel bir deriden yapılmış üzerinde altı ok işaretli flama Fahrettin Altay tarafından Tekirdağlıya takılmıştır.
1935 ile 1942 yıllarında 8 yıl Kırkpınar başpehlivanı olmuştur. 12.11.1982 de ölen Başpehlivan Tekirdağ şehir mezarlığında toprağa verilmiştir.

BABAESKİLİ İBRAHİM ERDİ ( 1943 – 1945 ) :

1910 yılında Babaeski Ertuğrul Köyü`nde doğmuştur.1936 da güreşe başlamış, 1943 de Tekirdağlı Hüseyin`i yenerek, 1945 de Manisalı Halil`in güreşi bırakmasıyla iki kez başpehlivan olmuştur.

Bir anıda ondan şu şekilde bahsedilmektedir
“Kırkpınar’ı her yıl ziyaret eder, hatıralarını anlatır gönlü hoş ederdi. 1989 da Kırkpınar`a gelmiş eski günleri anmışlardır. çay ısmarladım, davul zurna nameleri arasında eski günleri anmışlardı Kırkpınar ve diğer ygüreşlerinden söz etmişdi. Son hatıraları imiş. 18.09.1987 günü öldüğünü radyo söyledi. Ne hazin an! pehlivan levhasında onun adı yazıyordu Gayret ve emeğini karşılığı ölümsüzlük bu demek belki de.”

HAYRABOLULU SÜLEYMAN ( 1944 – 1950 ) :

1944 ve 1950 yıllarında olmak üzere iki defa Kırkpınar başpehlivanı olmuştur. Canlı ve sempatik, güreşe uygun hareketlerinden dolayı güreşi sevenler tarafından çok tutulurdu. Güreş hayatı süresince Atan Kardeşler`in en büyük rakibi olmuştur.

SINDIRGILI ŞERİF ÜNALl ( 1946 – 1949 ) :

1915 yılında Sındırgı`da doğmuştur. 15 yaşında güreşe başlamış, boy boy güreşerek 1946, 1949 yılları başpehlivanı olmuştur. Mehmet Ali Yağcı gibi ünlü çıraklar yetiştirmiştir. Ağır cüssesi ile tanınmış, uzun yıllar Kırkpınar da kule hakemliği yapmıştır.

DÜZCELİ ÇOLAK İSMAİL ATAY ( 1947 ) :

1918 yılında Düzce`nin Çakırlar Çiftlik Köyü`nde doğmuştur. 1936 yılında güreşe başlamıştır. 1938 yılında minder güreşlerinde milli takıma seçilmiştir. 1946 yılında Kırkpınar başpehlivan güreşlerine başlamıştır. Bu yılların ünlü pehlivanları ile güreşmiş, 1947 yılında Hayrabolulu Süleyman ile berabere kalmıştır.

KIRKLARELİ KULELİ KÖYÜ’nden MUSTAFA YENİCİ

Bulgaristan Razgrat Kazası, Karaağaç Köyü`nde doğdu. Dört oğlu bir kızı vardır. Güreşi sürdüren ender ailelerindendir. Oğlu Ahmet başa güreşmektedir. Torunu Habil Yenicİ Kırkpınar` da dereceler almaktadır.Mustafa Yenici 1948 de Kırkpınar Başpehlivanı olmuştur. Bundan hayatı boyunca mutluluk duymuştur 25.12.1983 de 74 yaşında Kuleli`de ölmüştür. Mezarı oradadır.

İRFAN ALTAN ( 1951 – 1953 – 1955 ) :

1928 de İzmit`in Büyükderbent Hikmetiyede doğmuştur. 1944 te güreşe başlamış boy boy güreşerek atak gücü ile ünlü pehlivanları yenerek 1951, 1953, 1955 yılları Kırkpınar Başpehlivanı olmuştur. Ağır sıklette Helsinki Olimpiyatları`nda minder güreşi de yapmış dördüncü olmuştur. Türkiye`nin tanınmış otobüs işletmecilerindendir.


TARZAN MEHMET ( 1952 ) :

1952 de Kırkpınar Başpehlivanı olmuştur. karakucak güreşlerinde şampiyonlukları vardır. Güçlü adaleli bir pehlivandır. Balıkesir Kepsüt Durak Köyü`nde çiftçilik yapmakta, çalışmaları spora ilgisi yörede konuşulmaktadır. Çalışıp soğuk su banyosu ile dinçliğini, tarzanlığını koruduğu söylenmektedir.

SAMSUNLU İBRAHİM KARACAK ( 1954 – 1956 – 1959 – 1960 ) :

1954, 1956, 1959, 1960 yıllarında Başpehlivan olmuştur.1958 yılında minderde dünya üçüncüsü olmuştur. Centilmenliği ve efendiliği ile Kırkpınar’ların en sevilen ve sayılan pehlivanları arasına girmiştir. Kırkpınar`larda kule hakemliği, Samsun bölge müdürlüğünde güreş antrenörlüğü yapmıştır.

BANDIRMALI KARA HASAN ACAR ( 1957 ) :

1957 yılında Kırkpınar başpehlivanlığını kazanmıştır.Dededen toruna kadar Kırkpınar`da başpehlivanlık alan tek ailedir. Hasan Acar`ın bilhassa Sezai Kanmaz ile yaptığı güreşlerde yağlı güreşin bütün inceliklerini görmek mümkün idi.
Oğlu Sabri Acar da geleneği devam ettirmiş, Kırkpınar`da başpehlivan olmuştur.

ADAPAZARLI ADİL ATAN ( 1958 ) :

Yağlı güreşe Adapazarı`nda başladı. minder güreşine geçti. Her iki stilde de büyük başarılar gösterdi. 1952`de olimpiyat üçüncülüğünü, 1954` de dünya ikinciliğini, 1956`da dünya şampiyonluğunu kazandı.1958 de Kırkpınar başpehlivanı olan Adil Atan hareketli ve sert güreşleriyle sonuca giden bir pehlivan olarak tanınmıştır. 18.4.1989`da öldü.

SINDIRGILI MEHMET ALİ YAĞCI

Sındırgılı Mehmet Ali Yağcı, Sındırgılı Şerifin çırağı olarak güreşe başlamış, 1961,1962 ve 1964 te Kırkpınar başpehlivanı olmuştur. Boyu ve gücü ile tam bir yağlı güreş pehlivanıdır Efendiliği ve dürüstlüğü ile tanınan Yağcı, güreşi bıraktıktan sonra uzun yıllar Kırkpınar’da kule hakemliği yapmıştır.güreş federasyonunca hakem olarak görevlendirildiği Elmalı güreşlerinde kalp yetmezliğinden öldüğünde 48 yaşındaydı. Oğlu Başol Yağcı baba mesleğini sürdürmektedir.

ADAPAZARLI SEZAİ KANMAZ ( 1963 ) :

Adapazarı`na bağlı Çerkez Çaybaşı Köyü`nde
1935 te doğmuştur.boy güreşlerinde güreşmiştir. 1963 te çetin ve güç güreşlerden sonra Kırkpınar Başpehlivanı olmuştur. Güreş ailede gelenek olmuştur. Hareketli ve centilmen bir güreşçidir. 1984 te Kırkpınar hatıra plaketi verilmiştir.

BABAESKİLİ NAZMİ UZUN ( 1969 ) :

1959 yılında güreşe başlamış, yurdun her yanında güreşmiştir. Bir süre Alpullu Şeker Fabrikası Güreş takımında çalışan Nazmi Uzun 1963`ten sonra yağlı güreşe ağırlık vermiş ve 1969 yılında Kırkpınar başpehlivanı olmuştur.

HASAN ŞAHİN (1971 ) :

1971 yılı Kırkpınar başpehlivanı olmuştur. Hüseyin Çokal ve birçok pehlivana ustalık yapmıştır. 1984 yılı Kırkpınar hizmet ödülü almıştır. Halen hakemlik ve yağlı güreş antrenörlüğü yapmaktadır.

AKHİSARLI MUSTAFA YILDIZ ( 1972 – 1981 ) :

Manisa`nın Akhisar Kazası`nın Sazana Köyü`nde doğmuştur. Güreşe Manisa yöresinde başlayan Mustafa Yıldız, 1967 yılından itibaren başpehlivanlık güreşlerine çıkmaya başlamış, 1972 ve 1981 yıllarında başpehlivan olmuştur. 2001 yılında ölmüştür.

ORDULU DAVUT YILMAZ ( 1973 ) :

Ordu Kumru Karağaç Köyü`nde doğdu Mahalli ve bölgesel güreşlerden sonra 1969 da büyük orta, 1970 yılında başaltı güreşleri birincisi olmuştur. Cumhuriyetin 50. yıl şenliklerinde 1973 yılı Kırkpınarda dört pehlivanı çetin güreşlerden sonra pes ettirerek kemeri almıştır. Çok ilgi ve sevgi görmüş. Fakat güreş hayatının da sonu olmuş Kırkpınar`da görülmemiştir.

KARAMÜRSELLİ AYDIN DEMİR ( 1976- 1977 – 1978 ) :

Karamürsellidir. 1976, 1977, 1978 yıllarında üç defa başpehlivanlık almış altın kemere sahip olmuştur. Kara Ali, Sabri Acar, Davut Yılmaz, Nazmi Uzun, Mustafa Yıldız gibi güçlü pehlivanlar arasından sbaşpehlivan olmuştur. Kadir Birlik gibi birçok pehlivana hocalık yapmaktadır. Kırkpınar başhakemliği de yapmaktadır.

BANDIRMALI SABRİ ACAR ( 1979 – 1985 ) :

1945 te Bandırma Erikli Köyü`nde doğdu. Babası Hasan Acar, dedesi Kara Ali Acar pehlivanlardır. Geleneği sürdürmüş dede ve babası gibi başpehlivan olmuştur. Güreşe 1961 de başlamıştır. Sakin görünüşlü efendi hali ile tam bir pehlivandır.

1.82 cm boyu 100 kilo ağırlığı ile tam bir pehlivandır İlk defa 1979 yda başpehlivan olmuştur. 1985 te çok zevkli ve çetin güreşlerden sonra güçlü rakiplerini yenerek başpehlivanlığı almıştır. Altın kemeri almakta kararlı olduğunu söylemiş fakat son yıllarda güreşi bırakmıştır.

MEHMET GÜÇLÜ ( 1980 ) :

1952 de Muğla`nın MilasKızılcayıkık Köyü`nde doğdu 1980 de Kırkpınar`başpehlivanı oldu Güçlü yapısı, acı kuvveti ile tanınır. Tanınmış güreş otoriteleri Mehmet Güçlü`nün vücut yapısına hayranlıklarını belirtmişlerdir. Minder güreşlerinde memleketimizi başarı ile temsil etmiştir. Kırkpınar kule hakemliği yapmaktadır.

HÜSEYİN ÇOKAL ( 1982 – 1983 – 1984 ) :

Denizlinin Kale Kazası Kızılağaç Köyü`nde 1950 de doğdu Askerlikten sonra güreşe başladı Maden Tetkik güreş kulübünde güreşçi olarak çalıştı 1982, 1983, 1984 yıllan Kırkpınar başpehlivanı oldu Altın kemerin sahibi olan ender güreşçilerdendir Efendiliği, güvenli tavrı ile güreş tutmaktadır.

Kırkpınar baş güreşlerine yeni bir hava ve canlılık getirmiştir. 1985 yılında Kırkpınar`a kolu kırıldığı için çıkamamıştır,mide ameliyatı geçirdiği için 1986 Nisan ayı içinde bir jübile ile güreşi bıraktığını söylemiştir. Halen Kırkpınar kule hakemliği yapmaktadır.

BALIKESİRLİ İBRAHİM GÜMÜŞ ( 1986 ) :

Hataylı Recep Kılıç ( 1987 ) 1957 yılında Hatay`ın Erzin İlçesi`nde doğmuştur. Güreşe Hatay`da başlamış Ankara`da mindere devam etmiştir. İlk kez milli mayoyu giymiş Avrupa şampiyonluklarına katılmış dereceye girememiştir.

Yüksek tahsilini yapmış ve güreş tekniği ve taktiği adlı 150 sayfalık bir kitap yazmıştır. Mali olanaksızlıklar nedeni ile yağlı güreşlere katılmış Anadolu`yu dolaşmıştır. Çok efendi ve temiz güreşen bir güreşçidir. 1987 yılında Kırkpınar başpehlivanı olmuştur.

RECEP GÜRBÜZ ( 1988 ) :

Antalyalı Recep GÜRBÜZ, küçük yapısına rağmen çok güçlü rakiplerini yenmiş 1988 de Kırkpınar başpehlivanı olmuştur. Kayınpederi Pehlivan Mehmet tarafından çalıştırılmıştır. Kırkpınar`da boylan aşarak başpehlivan olmuştur. beyin uru teşhisi ile hasta olduğundan 1989 Kırkpınar güreşlerine katılamamıştır. 18.05.1989 tarihinde ölmüştür. Güreşte acı kayıptır.
20171109_210819.png
20171109_210842.png
 

Murataltug

Dekan
Katılım
15 Ekim 2017
Mesajlar
5,873
Reaksiyon puanı
3,096
Puanları
293
Yaş
39
Çayırın Sultanları; Kırkpınar Başpehlivanları Adalı Halil, Ahmet Taşcı, Ali Gürbüz, Cengiz Elbeye
Fatih Atlı, İsmail Balaban, Kel Aliço,Kırkpınar, Koca Yusuf Mehmet Yeşilyeşil, Orhan Okulu,

 
Üst