Avukatın cinliği

  • Konuyu başlatan Konuyu başlatan amidi
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

amidi

Doçent
Katılım
10 Kasım 2010
Mesajlar
631
Reaksiyon puanı
8
Puanları
18
44997715354.jpg


İnternetten tanıştığı sevgilisini öldüren avukat, şizofren raporuyla cezadan kurtulduktan sonra, iyileştiğine dair yeni bir rapor alarak mesleğine döndü
İstanbul'da avukatlık yapan Mustafa Gökhan Karakaya, 10 yıl önce eşinden boşandığı dönemde internette Bursa'da bir doktorla evli olan Derya Dinç ile tanıştı. İkili, gizli gizli buluşmaya başladı. Derya Dinç'ten şüphelenen kocası, eşini takip edince aldatıldığını ortaya çıkardı ve evliliğini bitirdi. İstanbul'daki ailesinin yanına dönen ve bir avukatlık bürosunda sekreter olarak çalışmaya başlayan Derya Dinç, kısa bir süre sonra da avukat sevgilisi ile birlikte yaşamaya başladı. Ancak kısa süre sonra iki sevgili arasında kavgalar başladı.

ENSESİNDEN TEK KURŞUN

18 Mart 2002'de çıkan tartışmanın ardından Derya Dinç, evi terk edeceğini söyleyince, çılgına dönen Avukat Karakaya, genç kadını ensesinden tek kurşunla vurarak öldürdü. İlk ifadesinde sevgilisini evi terk etmek istediği için vurduğunu söyleyen Karakaya, tutuklanarak cezaevine gönderildi. Hakkında, Üsküdar 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde "Kasten adam öldürmek" suçundan dava açılan Karakaya, mahkemede önceki ifadelerini reddetti ve sevgilisini nasıl öldürdüğünü hatırlamadığını söyledi. Ayrıca olaydan önce de psikolojik tedavi gördüğünü iddia etti. Muayeneye gönderilen Karakaya'ya, Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Dairesi tarafından "Paranoid Şizofreni" teşhisi koydu. Bunun üzerine Karakaya, mahkemenin kararıyla Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne yatırıldı.

CEZA VERİLMEDİ

Sanık avukatın ağabeyi Hakan Karakaya da Üsküdar 4. Sulh Hukuk Mahkemesi'ne başvurarak, kardeşinin rahatsızlığı nedeniyle kendisinin vasi olarak tayin edilmesini istedi. Cinayet davasını görüşen Üsküdar 1. Ağır Ceza Mahkemesi ise olaydan tam 1 yıl sonra Adli Tıp Kurumu'nun raporu doğrultusunda Karakaya'nın suçu akıl hastalığının sonucu işlemiş olduğu ve ceza ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle, ceza verilmesine yer olmadığına karar verdi. Ayrıca bir yıl süreyle iyileşene kadar akıl hastalıkları hastanesinde tutulup tedavi edilmesine hükmetti. Hastanede "Depresif bozukluk ve anti sosyal narsistik kişilik bozukluğu" tanısıyla tedavi edilen Karakaya, bir süre sonra taburcu edildi.

AVUKATLIĞA DEVAM EDİYOR

Ardından Karakaya'nın avukatı Üsküdar 4. Sulh Hukuk Mahkemesi'ne başvurarak, müvekkilinin iyileştiği gerekçesiyle vasilik tayini davasının iptalini istedi. Mahkeme de Haydarpaşa Numune Hastanesi'ne sevk etti. Hastane, 26 Ocak 2005 tarihinde verdiği raporda, Karakaya'nın iyileştiği ve vasi ya da kayyum tayinine lüzum bulunmadığı yönünde rapor verdi. Mahkeme de vasi talebini reddetti. Davalar sonucu baro tarafından avukatlıktan atılmak üzere olan Karakaya, mahkeme kararları ve raporları baroya sunarak, mesleğine devam etti.

'TİCARİ DAVALARA BAKIYORUM'
Muhabirimizin, İstanbul barosu kayıtlarında da yer alan Kadıköy'deki bürosunda telefonla ulaştığı Karakaya, ceza davalarına bakmadığını, sadece ticari davalara baktığını söylemekle yetindi.

Tam olarak iyileşmesi söz konusu değildir
İsmini vermeyen bir psikiyatr hastalığın seyriyle ilgili şunları söyledi: Bu tür hastalıklarda, en iyi şekilde tedavi olsa dahi, iyileşme oranı yüzde 10'dur. Bu hastalar mutlaka ve mutlaka hastanede yatmalı, en az 3 yıl sürekli gözetim altında tutulmalıdır. Taburcu olduktan sonra da takip edilmesi gerekir. Paranoid şizofreni hastaların tam iyileşmesi söz konusu değildir. Cinayet işleyen bir kişinin tekrar gözden geçirilmesi gerekir. Çünkü hastalıklarının tekrarlama olasılığı her zaman mümkündür ve hastalık kararlarında etkili olur. En küçük bir kıvılcım hastalığın tekrarına neden olabilir. Hele sürekli toplum içersinde olan bir kişinin hastalığı, en küçük bir stres ve gerginlikte tekrar nüksedebilir.

Hukukcu Görüşü
Şizofreni raporu yeniden incelenmeli
bullet.jpg
Prof. Dr. Süheyl Donay (Ceza Hukukçusu): Ceza yasasına göre cinayet ya da hırsızlık gibi ağır cezalık ya da yüz kızartıcı suçları işleyenler kamu hizmetinden de men edilir. Sanığın bu olayda ceza almamış olması, işlediği suçu ortadan kaldırmaz. Bağlı olduğu baro, eski raporları değerlendirip, yeni bir rapor isteyip ne yapacağına karar verir.
bullet.jpg
Zafer Köken (Antalya Baro ): Şizofren ve akıl hastası olan bir kişi avukatlık yapamaz. Avukatlık Kanunu'nun 5'inci maddesinin (H) bendine göre; avukatlığı sürekli olarak gereği gibi yapmaya engel vücut veya akılca malul olanların avukatlık mesleğine kabul istemi reddolunur. Avukatlık Kanunu'nda 4667 sayılı yasa ile yapılan değişiklikle, yüz kızartıcı suçlardan hüküm giymiş olanların cezası ertelenmiş, paraya çevrilmiş veya affa uğramış olsa da avukatlığa kabul edilmezler. İsmini vermeyen bir hukukçu ise şunları söyledi: TCK'ya göre akıl hastalığı nedeniyle suç işleyen kişiye ceza verilemiyor ama sağlık kurumunda tedavi altında tutulması gerekiyor. İyileştiği tespit edilirse taburcu edilebiliyor ama belirli süreler izlenmesi gerekiyor. Şizofreni hastası bir kişinin avukatlık yapması, Avukatlık Kanunu'nda kısıtlıların avukatlık yapamayacağı düzenlemesine aykırıdır. Şizofreni raporunun yeniden incelenmesi, bu raporun hangi koşullarda verildiğinin değerlendirilmesi gerekir. Mahkeme bittikten sonra iyileştim şeklindeki başvuru, şizofren raporunun şaibeli hale getirir

KARAKAYA İÇİN EVLİLİĞİNİ BİTİRDİ
Derya Dinç Bursa'da bir doktorla evliydi. Mustafa Karakaya da eşinden yeni boşanmıştı. İkili internette tanıştı ve daha sonra Derya Dinç boşanarak Karakaya ile yaşamaya başladı. Ancak bir süre sonra ikili ardasında çıkan bir kavgada Derya Dinç onu terk edeceğini söyleyince Karakaya silahla öldürdü.

Naim KAZANDIOĞLU SABAH
 

ShadowFix

..........
Katılım
14 Mayıs 2008
Mesajlar
2,570
Reaksiyon puanı
77
Puanları
228
Yaş
41
Bakın bakın, nasıl Bir Türkiye de yaşıyoruz. onun cezası ölümdür.
 

ŞAH_PARS07

Asistan
Katılım
22 Ocak 2011
Mesajlar
151
Reaksiyon puanı
1
Puanları
0
Yasalarımız yeniden düzenlenmeli bence...
Adam kendi rapor alıyor kendi düzeliyor bu nasıl iş anlamıyorum...
 

blgram

Profesör
Katılım
27 Kasım 2009
Mesajlar
1,522
Reaksiyon puanı
18
Puanları
218
Bir kişi bir kötülük yapmaya kanunlar yüzünden korkuyorsa orda sorun var demektir . Ülkemizde kanunların eksikliğini, yetersizliğini bilmeyen yoktur zaten . Ama sorun şu biri vergi kaçırmaktan korkmuyor ve diğer kişilerin haklarını umursamıyorsa ne bileyim mesela komşusunu rahatsız edecek derecede müzik açmak , eğlence yapmak . Komşusu rahatsız mı oluyor hiç umursamadan . Bu kişiler aslında birer katil , bu kişiler zorda kaldığında seni beni dolandırır , gerekirse öldürür bile . Sırf hapise yatmaktan korkuyordur yakalanmayacağını ve yırtacağını bilirse seni beni takmaz bile .
 
Üst