- Katılım
- 14 Nisan 2010
- Mesajlar
- 8,797
- Reaksiyon puanı
- 523
- Puanları
- 1,293
- Yaş
- 36
Tam yüreğimin ortasında büyük bir yumruk gibi duruyor sözlerim
Susmaktan yoruldum, artık konuşacağım. Nefes alamıyor gibiyim, her şeyi bırakıp kaçacağım.
Kırgınım Kızgınım Sessizim ama sözsüz değilim. Yılgınlığım umutsuzluktan değil, yorgunluktan ve artık almıyor aklım insanın kötülüğünü, namertliğini
Ne varsa arkamda bırakabileceğim, hepsini bırakıp gitmek istiyorum. Çıplak ve yalnız ama onurlu bir hayatın peşinde, her zaman olduğu gibi başım dik yürümek istiyorum.
Lafım çok, hepsini cebimde taşıyorum ama harcamam; sözlerim sadece anlayabilene. Kinim çok ama bileyemem çünkü nefret bile ancak düşmanlığını söyleyebilecek kadar yiğit olabilene. Ne yazık yüzümün kötü yarısını görmek isteyenlere, oysa dostluğum daha güçlüdür elini uzatabilene.
İnsan ve egosu; hiç doymayan ve durmayan bir canavar gibi Kendi fırtınasını yaratıyor kötülük; etrafında ne varsa silip süpürüyor. Farkında değil canavar ama kendi ipini çekiyor.
Ne çok kelimem var hiç söylemediğim. Boğazımda dizilip duruyorlar. Aklımın ortası pazar yeri, hepsi bir ağızdan bağırıyorlar. Birbirine karışıyor sesler, insanlar, renkler, olaylar.. Birbirine karışıyor beyaz, gri ve siyah, hatta kırmızılar; hepsi sonunda karaya çalıyorlar.
Yanımdan geçiyor sahte tebessümlü, gözlerinde şeytan oturan kadınlar. İçim acıyor kendilerini böylesine çirkinleştirdiği için insanlar. Hepsi basit oysa; bir ekmek, bir su ve sonrası ölüm, toprak yani, neyin kavgasındasın be adam, be kadın, be insan?
Boş bir sokak, uzun ve karanlık bir yol, görsen yürümekten korkarsın. Tam yanımda duran, yüzüme bakan, sesimi duyanların yüreğine gidiyor. Ben o yoldan geçemem; ne imanım izin verir, ne insanlığım, ne onurum
Ben durduğum yerdeyim, tam burada; sevginin kenarında, kötülüğün birkaç adım uzağında. Mecbur kalmadıkça gitmediğim bir puslu griliğin yakınında ama en çok beyazda Ben sevginin yamacında yaşarım, tam burada, kıyısında Aşkın eteklerine sarılırım, ona teslim olurum, onunla var olurum.
Düşmanmış, şeytanmış, kötüymüş bana nafile; aşkın oduyla yanarım, bir tek aşktan gelene kapım açıktır, ona saygı duyarım.
Candan Ünal
Kırgınım Kızgınım Sessizim ama sözsüz değilim. Yılgınlığım umutsuzluktan değil, yorgunluktan ve artık almıyor aklım insanın kötülüğünü, namertliğini
Ne varsa arkamda bırakabileceğim, hepsini bırakıp gitmek istiyorum. Çıplak ve yalnız ama onurlu bir hayatın peşinde, her zaman olduğu gibi başım dik yürümek istiyorum.
Lafım çok, hepsini cebimde taşıyorum ama harcamam; sözlerim sadece anlayabilene. Kinim çok ama bileyemem çünkü nefret bile ancak düşmanlığını söyleyebilecek kadar yiğit olabilene. Ne yazık yüzümün kötü yarısını görmek isteyenlere, oysa dostluğum daha güçlüdür elini uzatabilene.
İnsan ve egosu; hiç doymayan ve durmayan bir canavar gibi Kendi fırtınasını yaratıyor kötülük; etrafında ne varsa silip süpürüyor. Farkında değil canavar ama kendi ipini çekiyor.
Ne çok kelimem var hiç söylemediğim. Boğazımda dizilip duruyorlar. Aklımın ortası pazar yeri, hepsi bir ağızdan bağırıyorlar. Birbirine karışıyor sesler, insanlar, renkler, olaylar.. Birbirine karışıyor beyaz, gri ve siyah, hatta kırmızılar; hepsi sonunda karaya çalıyorlar.
Yanımdan geçiyor sahte tebessümlü, gözlerinde şeytan oturan kadınlar. İçim acıyor kendilerini böylesine çirkinleştirdiği için insanlar. Hepsi basit oysa; bir ekmek, bir su ve sonrası ölüm, toprak yani, neyin kavgasındasın be adam, be kadın, be insan?
Boş bir sokak, uzun ve karanlık bir yol, görsen yürümekten korkarsın. Tam yanımda duran, yüzüme bakan, sesimi duyanların yüreğine gidiyor. Ben o yoldan geçemem; ne imanım izin verir, ne insanlığım, ne onurum
Ben durduğum yerdeyim, tam burada; sevginin kenarında, kötülüğün birkaç adım uzağında. Mecbur kalmadıkça gitmediğim bir puslu griliğin yakınında ama en çok beyazda Ben sevginin yamacında yaşarım, tam burada, kıyısında Aşkın eteklerine sarılırım, ona teslim olurum, onunla var olurum.
Düşmanmış, şeytanmış, kötüymüş bana nafile; aşkın oduyla yanarım, bir tek aşktan gelene kapım açıktır, ona saygı duyarım.
Candan Ünal