Aşkın Âb-ı Hayatı!

[Alem-i Sır]

AŞKIN ÂB-I HAYATI

Sen aşkımsın sevgilim
Gözlerimden akan her damla
Çok acı bir âb-ı yah oluyor bana
Senin özleminle akıyor; kana, kana!

Seninle benim, akan her gözyaşımız
Bizim aşkımız, âb-ı hayatımız
Olsun ve bir kadehte dolsun
Ab-ı leziz ve âb-ı revan olsun

Aşkın şarabı, bir âb-ı hayattır
O suyun bir damlası, âb-ı rûy olur
Ol âb-ı hayattan içen, âşıklar!
Âlem-i aşkta, ebedi âbad olurlar.

Dursun artık âb-ı çeşm, bitsin ayrılık
Zaten gönülde, âb-ı zen oldu artık
Âlem-i aşkımızda olalım abak
Gönüller bir olsun, sonsuza dek yaşasak.
Alem-i Sır
​

​

* * * * *
Ab-ı Yah: Buzlu soğuk su.
Âb-ı Hayat: Ebedi hayata sebep olan hayat suyu.
Âb-ı Leziz: Tatlı su.
Âb-ı Revan: Kalpteki ferahlık.
Âb-ı Rûy: Yüzsuyu, şeref, haysiyet, nâmus.
Âbad: Ebedler. Sonsuz gelecek zamanlar. Mamur, şen.
Abat: 1. Bayındır. 2. Şen, rahat.
Bayındır: Gelişip güzelleşmesi, hayat şartlarının uygun duruma getirilmesi
için üzerinde çalışılmış olan, bakımlı, imar edilmiş, mamur (yer), abat.
Âb-ı Çe şm: Gözyaşı.
Âb-ı Zen: Küçük havuz. Su birikintisi. Yumuşak lâtif sözlerle hatır alan…
Âbak: İcab etmek, lâzım olmak. Yapışmak.