Asimetrik

eray045

Rektör
Katılım
12 Nisan 2008
Mesajlar
12,600
Reaksiyon puanı
250
Puanları
243
"Doğruları konuşmak için en az iki kişi gerekir; biri doğru söyleyen, biri doğru anlayan" demiş Victor Hugo... "Çünkü yalanları dinlemek de, yalan söylemenin bir çeşididir aslında!"

*

Güzel laf di mi?

*

Ama size kötü bir haberim var.

Victor’un böyle bir lafı yok!

Kıçımdan uydurdum.

*

Adım gibi eminim ki, uydurduğumu itiraf etmeseydim, çoğunuz inanırdınız... Hatta, bu süslü lafı not edip, eşe dosta satmaya kalkan bile olurdu... Çünkü, adamın biri imzasıyla, fotoğrafıyla köşe yazıyorsa koca gazetede, çıkıp ahkám kesiyorsa televizyonda; "gazeteci" sanıyorsunuz, "doğru" kabul ediyorsunuz.

*

Genelkurmay Başkanı’nın, "Türk Silahlı Kuvvetleri’ne karşı medya üzerinden asimetrik psikolojik harekát yürütülüyor" dediği, işte bu.

*

Akıllarında ihanet.

Vicdanlarında nefret taşıyorlar.

Ceplerinde sarı basın kartı...

*

"Demokratım, özgürlükçüyüm, aydınım" ayaklarıyla, gözümüzün içine baka baka yalan söylüyorlar. Süsleyerek... Haysiyet cellatlığı yapıyorlar. "Papağan efekti" yaratıyorlar. Okuyan, inanıyor. İnanmakla kalmıyor, başkalarına anlatıyor.

*

Bu sinsi tuzağı, ne Genelkurmay bozabilir, ne MİT, ne de herhangi bir siyasi iktidar... Siz bozabilirsiniz... Vatandaş.

*

İnanmayın kardeşim...

"Kim bu dangoz?" diye sorun.

"Bugün bize duayen diye kakalanan bu badem bıyıklı 5 sene önce ne iş yapıyormuş acaba?" diye merak edin... "Bu ülkede doğdum, bu ülkede büyüdüm, hayatım boyunca adını bile duymadığım adam, benim haberim olmadan nasıl olmuş da otorite olmuş?" diye sorgulayın...

*

"Belge" dedikleri, káğıt parçası çıktı...

Bunları da, káğıt mendil gibi buruşturun.

Atın hayatınızdan.

*

Netice itibariyle...

Ne demiş Albert Camus?

"Ajan basın, bunu da yazın!"

Yılmaz ÖZDİL
 

pesimist

Rektör
Emektar
Katılım
30 Eylül 2005
Mesajlar
18,668
Reaksiyon puanı
2,162
Puanları
3,358
Yaş
41
Ne güzel yazmış adam helal valla
 

PRoMeTuS

Profesör
Katılım
17 Mayıs 2007
Mesajlar
1,617
Reaksiyon puanı
5
Puanları
218
bir yılmaz özdil klasiği daha diyelim :D bu adam baya iyi yazıyor.. tebrikler..
 

mseker32

Asistan
Katılım
26 Eylül 2008
Mesajlar
114
Reaksiyon puanı
3
Puanları
0
ahkam kesene bak! aslı olmayan uydurma ortada 'kağıt parçası' bile diyebileceğiniz hiç bir belge olmadan onca insanı mahkum edin, gazteniz ve televizyonlşarınız aracılığıyla intihar etmelerine bile neden olun, sonra da çıkın namus ahlakı vermyue kalkın! sevsinler... patronundan büyük bir aferin almışındır yılmaz, bu sipariş yazın için!
 

evowinds

Dekan
Katılım
2 Kasım 2008
Mesajlar
9,100
Reaksiyon puanı
174
Puanları
243
bu adamı kim bu sıfatlarla yargılayacak?Yandaş medya gazetecisi...:)Size Nasrettin Hoca'nın bir kıssasını hatırlatayım "kör dövüşü". uzun uzun yazmayacağım. Fakat yaptıkları bu. İnsanımızın gözleri bağlı maalesef. Ve biri çıkıp bizleri kapıştırıyor. Herşeyi -bu yazı da dahil- sorgulamadan inanmayın derim, son tahlilde...
 

braveheart.fb

Profesör
Katılım
21 Mart 2009
Mesajlar
1,985
Reaksiyon puanı
92
Puanları
228
Şimdi yazarın dediklerini satır satır analiz edelim. ve aslında yazarın her cümlesi kendi tabiriyle "kıçından" nasıl uydurduğuna bakalım .

Yazar önce "yazar" kimliğiyle bir laf atıyor ortaya. sonra "nasıl inandınız dimi" diyerek kendince Bize ders veriyor. Yani yazar "bak yazarlarda "salama" yazılar yazarak sizi kandırabililer", diyor. OYsa bu tavır yazarın halktan kopuk olduğunun açık bir göstergesi niteliğinde. Zira "okuyucu kitlesi" yılar önce bu gerçeğin farkına vardı. ve başta bu yazar olmak üzere bir çok yazarın dediklerini "akıl sözgeçeninden" geçirip "muhakemesini" yapmaktadır.


Yazar, "Akıllarında ihanet.,Vicdanlarında nefret taşıyorlar.Ceplerinde sarı basın kartı.. " Diye Suçladığı gazete anladığım kadarıyla -en başta- taraf gazetesi oluyor.. "Demokratım, özgürlükçüyüm, aydınım" Sloganı atığını düşündğü bu gazetelere dil uzatırken, "Gözümüzün içine baka baka yalan söylüyorlar." demekte. Oysa Yazar gerçeklere sırt çevirmese, ön yargılı davranmasa gazetelerin ortaya çıkardığı belgelerin (yazarın tabiriyle "birer kağıt parçası" olan o belgelerin) Ayındılık Türkiyenin önüne konmak istenen birer duvar olduğunu anlardı.

Zira O belgelerin bir "kanıt" olduğu sonucuna varan sadece ilgili gazeteler ve yazarları değil, aynı zamanda bu ülkede bu ülkenin "Hukuki değerlerine" gönül vermiş savcılarda aynı şeyi düşünmekte.

Ama yazara göre biz kandırılmaktayız. Tabi Bununla yetinsek yine iyi. Birde kendimizi kandırdığımız yetmiyormuş gibi başkalarınada anlatarak onlarıda kandırmaktayız.

Yazar "İnanmayın kardeşim..." nidaları atacağına Gözünü açıp bizim kandırıldığımızı düşündüğü "gerçekler" üzerinde biraz kafa yorsa kanımca daha isabetli olur. Zira kendisi kandırıldığı yetmiyormuş gibi birde bunu köşesinde "Papağan efekti" yaratarak başkalarını anlatmaktadır.
 

PRoMeTuS

Profesör
Katılım
17 Mayıs 2007
Mesajlar
1,617
Reaksiyon puanı
5
Puanları
218
senin yazınıda analiz edelim o zaman!! yazarlar gazateler, hukuçular ortaya çıkmış bir kağıdı belge olarak düşünüyorlarmış!...
kanıt ?
-yok
ne var ?
-düşünce!..

(sen gece yatağa girdiğinde neleri düşündüğünü bi getir aklına. hepsi olsaydı kraldik yada ünlü bir golcü!!....)

sen bence; O kağıdın belge olup olmadığı kanıtlanıncaya kadar böyle bir yazı yazmanın ne kadar mantıklı olduğunu düşün, başkasının ne düşündüğünü söylemeden...
 

bodof

Asistan
Katılım
2 Haziran 2009
Mesajlar
141
Reaksiyon puanı
3
Puanları
0
...
Zira O belgelerin bir "kanıt" olduğu sonucuna varan sadece ilgili gazeteler ve yazarları değil, aynı zamanda bu ülkede bu ülkenin "Hukuki değerlerine" gönül vermiş savcılarda aynı şeyi düşünmekte.
...

"hukuki değerlere" bu kadar gönül veren bir insan nasıl olurda hukuğun verdiği "bu döküman belge değildir" kararına inanmayıp,saygı duymayıp başka bir düşüncede olur? o zaman ben o kişinin ya hukuki değerlere inancından yada düşüncesinden şüphe ederim. hatta hala daha bir "bilgisayar çıktı"sının belge olduğuna inanan kimseler varsa photoshop/word vb programlar ile istenilen kişiye istenilen şekilde belge hazırlanabileceğini hatırlatırım.. unutmayın "ıslak imza" olmadan, imza atılırken kalemi nerede bastırıp bastırmadığı anlaşılmadığı sürece hiçbir şekilde gerçek değildir döküman. 1+1=2.
 
Üst