Murataltug
Dekan
- Katılım
- 15 Ekim 2017
- Mesajlar
- 5,873
- Reaksiyon puanı
- 3,096
- Puanları
- 293
- Yaş
- 39
Allah yıcâbır hakı’l-beled tiykun hâkımu veled. Allah, yöneticisi çocuk olan memlekete yardım etsin
ba‘dı’l-mahkemi nıt‘allemı‘l ifede.Mahkemeden sonra nasıl ifade vereceğimizi öğreniyoruz
beytı’l-baqara rahû lı-beytı’l-ıhmara lı’r-ravbe.
İnek sahipleri, dişi eşek sahiplerinden mayalık yoğurt istemeye gitti
dikı’l-fasîh mı’l-bayza-yseh.
Cins horoz yumurtadayken öter
eyne lı-taqtaq nesec.Dokuma tezgahının sesini çıkaran herkes kumaş dokuyamaz!
eyş lı-tızra‘ hak tıhsıt.Ne ekersen onu biçersin
ğalemıtı’c-cırbe mın ra’sı’l-‘ayn tışrab.Uyuz keçi, pınarın başından su içer.
Harab mın tehtı’l-vekfe vıqı‘ tehti’l-merzib.Dam akıntısının altından kaçıp su oluğunun altına düştü
ıdmo‘ı-l‘ayn bı’d-deyn.
Göz yaşı borçladır
ıl-‘ayn mezenye Göz terazidir
ıl-kelb mo ye’kıl lahmıtı’l-kelb.
İt, itin etini yemez
İt itin kuyruğuna basmaz
ıd-davm yıhzen ‘at-tırrâş.
Meşe ağaçları, genç fidanlar için üzülecek
ıhtırımı’l-kelb lı-hâtır sâhıbu.
Köpeğe, sahibinin hatırı için değer ver.
ıhmar yıqa‘ fı neqabe davrılıh mo’yfut havnak Bir geçitte düşen eşek bir daha aynı yerden geçmez
Mümin aynı delikten iki kez ısırılmaz.” hadis i şerif
ıl-ımsammıd yırammıd
Harcamaya kıyamayan küllenir.
ıl-qareçiye mo’tqul lebenî hâmızvi.Çingene, “yoğurdum ekşi” demez.
ı‘ti’l-‘acîn lı-hıbbâzıtû lev te’kılu kıllu.Ekmeğin hepsini yiyecek olsada, ekmek pişirmesini iyi bilene ver.
ıd-devle ‘ad-devli u’ddıhhen ale’l-‘ımeye.Zenginlik zenginliği
duman ise körleri bulur
ıl-verde ıthallif şevke u’ş-şevke ıthallif verde.Gülden diken, dikenden gül biter
ız-zip ye’kıl u mo ye’kıl methumvi.Kurt yese de yemese de töhmet altındadır
iykun mo nı‘rıf ımne u abune tınqul ıs-sılatin kıc-cebûne.
Ebeveynimizi tanımazsak, “sultanların çocuklarıyız” deriz.
lahmıt lıdras mo’tşabbı
Diş arasında kalan et karın doyurmaz
le-tsevvid vıççık ut-bayyız vıççı’l-‘âlem.Kendi yüzünü kara edip el alemin yüzünü ak çıkarma
lı-yıhvi cemel ti‘allı beb dâru.
Evinde deve barındıran kişi avlu kapısını yüksek yapacak
li-ydıq bebı’l-‘âlem ıl-‘âlem yıddıqûn bebu El alemin kapısını çalanın kapısını da el alem çalar
lı-ygeddi mo-yğaddi.Dilenen kimse yemek yediremez
kelbe dırrâta mo’tcib tâji ‘ıdde.
Asil olmayan dişi köpeğin koşucu yavrusu olmaz
qalbî ‘ale veledi u qalb veledî ale’l-hacar Gönlüm çocuğumda
çocuğumun gönlü ise taşta
mın yavm lı-lıhku zîğenî men-tele mınqârî. Civcilerim büyüdüğünden beri gagam dolmadı
min-ra’yî u tedbiri hıntıtî ekelit ış‘irî.Görüşüm ve tedbirim yüzünden buğdayım arpamı yedi
râhıt ır-rıhâ nı‘dî halfı‘ç-çıkçâke.
Değirmen elden gitmiş; biz mandalın peşinden koşuyoruz.
tûlu tulu’d-dahle u ‘aklu ‘aklı’s-sahle. Selvi boylu, kuzu akıllı
veseh ideyne yizhek ‘aleyne.
Elimizin kiri bizimle alay ediyor
vıççık keme vıççı’l-cecevi.
Tavuk yüzlüsün Reddedildiği halde vazgeçmeyen, yüzsüz insanlar için söylenen atasözü
zivenı’l-beled u le hıntıtı’l-celeb.
Dışarıdan gelecek buğdaya memleketin delice otunu tercih ederim
Araplar; "atasözü" karşılığı olarak, masal amşâl sözünü kullanmışlardır. Bu sözcük, Sâmî dillerdeki ile aynıdır
Zamanın ilacı, ona sabretmektir"
Olgunluğun tacı alçak
gönüllülüktür
Alçakgönüllülük, şeref ağıdır."
Komşu, sonra ev."
Güzellik, elbise ile değildir."
Sırtımı, elim gibi hiç bir el kaşımadı."
Doğru söz, bana bir dost bırakmadı."
Her başın, bir baş ağrısı vardır."
Bilge kişiyi gönder, nasihat etme.."
"Âlim yanılınca, âlem yanılır."
Tedbir, geçimin yarısıdır.
Tecrübe dili, en doğrusudur
Yırtığın devası, onu dikmendir
Yaşarsan, görmediğini görürsün.
Rüzgâr, bazen gemilerin istemediği yönden eser."
İnsanın, her arzu ettiği şey olmaz.
Sıkıntıdayken, ne kardeş ne dost yardır."
Dile itaat, pişmanlıktır."
Dilim seni dilim dilim dileyim, her başıma geleni senden bileyim"
"Yalancının ömrü kısadır.
Köpek, kendi evinde havlamaz."
îyilik eken, şükür biçer".
Kendisine iyilik etmeyen, başkasına da etmez."
Köpeklerin havlaması, buluta zarar vermez." "ît ürür, kervan yürür"
Bir kelimeye sabretmeyen, birçok kelime işitir."
Her yabancı, (diğer) yabancının akrabasıdır."
Her derdin, bir devası vardır."
Affetmenin bazısı ,zayıflıktır."
Nice savaş vardır ki, bir sözden parlamış tutuşmuştur
Seyrek ziyaret et ki, sevgi artsın."
Cahilin kızgınlığı sözünde, akıllının kızgınlığı ise,işindedir
Dilin uzunluğu, eceli kısaltır."
Dilini tutan, başını kurtarır
Bedenin zekâtı, hastalıklardır
Kötülük, eskidir."
Lokman hekim oğluna şu nasihati verir Bir kelimeye sabretmeyen, birçok kelime işitir."
Hasta olmadan önce, doktora başvur." Bu nasihati, Lokman hekim oğluna vermiştir
Hem arzu edersin, hem şikayet edersin."
Başkasından almayı seversin, ama senden alınmasını istemezsin,
Boşboğaz, cehenneme girdi, "odun yaş" "dedi.
Boşboğazı cehenneme atmışlar, "odun yaş" diye bağırmış" türkçe atasözü
Arslanın ağzında nasip boldur
Kendisi isterse ,üstüne düşer (ısrarla ister), kendisinden istenirse, geciktirir."
Yanlış anladı, yanlış cevap verdi."
Kelebekten daha cahil mumun kendisini yakacağını bilmeyen kelebek, ona
yaklaşınca yanar ve ölür.
Satın aldığın zaman, pazarı hatırla."
Şiddetli susuzluk, rezil edici bir şekilde suya kanmaktan daha iyidir."
Başkasının kölesi, sana nisbetle senin gibi hürdür."
İki ilim, bir ilimden daha iyidir."
Her gözde, sevdiği şey güzeldir.
Gönül kimi severse, güzel odur türkçe atasözü
Para, para ile kazanılır.
Para, parayı çeker
O, katranı, tam uyuzun olduğu yere sürer."
Yangında, balığını kızarttı. Gizli yapılan hileleri ifade etmek için kullanılır.
ba‘dı’l-mahkemi nıt‘allemı‘l ifede.Mahkemeden sonra nasıl ifade vereceğimizi öğreniyoruz
beytı’l-baqara rahû lı-beytı’l-ıhmara lı’r-ravbe.
İnek sahipleri, dişi eşek sahiplerinden mayalık yoğurt istemeye gitti
dikı’l-fasîh mı’l-bayza-yseh.
Cins horoz yumurtadayken öter
eyne lı-taqtaq nesec.Dokuma tezgahının sesini çıkaran herkes kumaş dokuyamaz!
eyş lı-tızra‘ hak tıhsıt.Ne ekersen onu biçersin
ğalemıtı’c-cırbe mın ra’sı’l-‘ayn tışrab.Uyuz keçi, pınarın başından su içer.
Harab mın tehtı’l-vekfe vıqı‘ tehti’l-merzib.Dam akıntısının altından kaçıp su oluğunun altına düştü
ıdmo‘ı-l‘ayn bı’d-deyn.
Göz yaşı borçladır
ıl-‘ayn mezenye Göz terazidir
ıl-kelb mo ye’kıl lahmıtı’l-kelb.
İt, itin etini yemez
İt itin kuyruğuna basmaz
ıd-davm yıhzen ‘at-tırrâş.
Meşe ağaçları, genç fidanlar için üzülecek
ıhtırımı’l-kelb lı-hâtır sâhıbu.
Köpeğe, sahibinin hatırı için değer ver.
ıhmar yıqa‘ fı neqabe davrılıh mo’yfut havnak Bir geçitte düşen eşek bir daha aynı yerden geçmez
Mümin aynı delikten iki kez ısırılmaz.” hadis i şerif
ıl-ımsammıd yırammıd
Harcamaya kıyamayan küllenir.
ıl-qareçiye mo’tqul lebenî hâmızvi.Çingene, “yoğurdum ekşi” demez.
ı‘ti’l-‘acîn lı-hıbbâzıtû lev te’kılu kıllu.Ekmeğin hepsini yiyecek olsada, ekmek pişirmesini iyi bilene ver.
ıd-devle ‘ad-devli u’ddıhhen ale’l-‘ımeye.Zenginlik zenginliği
duman ise körleri bulur
ıl-verde ıthallif şevke u’ş-şevke ıthallif verde.Gülden diken, dikenden gül biter
ız-zip ye’kıl u mo ye’kıl methumvi.Kurt yese de yemese de töhmet altındadır
iykun mo nı‘rıf ımne u abune tınqul ıs-sılatin kıc-cebûne.
Ebeveynimizi tanımazsak, “sultanların çocuklarıyız” deriz.
lahmıt lıdras mo’tşabbı
Diş arasında kalan et karın doyurmaz
le-tsevvid vıççık ut-bayyız vıççı’l-‘âlem.Kendi yüzünü kara edip el alemin yüzünü ak çıkarma
lı-yıhvi cemel ti‘allı beb dâru.
Evinde deve barındıran kişi avlu kapısını yüksek yapacak
li-ydıq bebı’l-‘âlem ıl-‘âlem yıddıqûn bebu El alemin kapısını çalanın kapısını da el alem çalar
lı-ygeddi mo-yğaddi.Dilenen kimse yemek yediremez
kelbe dırrâta mo’tcib tâji ‘ıdde.
Asil olmayan dişi köpeğin koşucu yavrusu olmaz
qalbî ‘ale veledi u qalb veledî ale’l-hacar Gönlüm çocuğumda
çocuğumun gönlü ise taşta
mın yavm lı-lıhku zîğenî men-tele mınqârî. Civcilerim büyüdüğünden beri gagam dolmadı
min-ra’yî u tedbiri hıntıtî ekelit ış‘irî.Görüşüm ve tedbirim yüzünden buğdayım arpamı yedi
râhıt ır-rıhâ nı‘dî halfı‘ç-çıkçâke.
Değirmen elden gitmiş; biz mandalın peşinden koşuyoruz.
tûlu tulu’d-dahle u ‘aklu ‘aklı’s-sahle. Selvi boylu, kuzu akıllı
veseh ideyne yizhek ‘aleyne.
Elimizin kiri bizimle alay ediyor
vıççık keme vıççı’l-cecevi.
Tavuk yüzlüsün Reddedildiği halde vazgeçmeyen, yüzsüz insanlar için söylenen atasözü
zivenı’l-beled u le hıntıtı’l-celeb.
Dışarıdan gelecek buğdaya memleketin delice otunu tercih ederim
Araplar; "atasözü" karşılığı olarak, masal amşâl sözünü kullanmışlardır. Bu sözcük, Sâmî dillerdeki ile aynıdır
Zamanın ilacı, ona sabretmektir"
Olgunluğun tacı alçak
gönüllülüktür
Alçakgönüllülük, şeref ağıdır."
Komşu, sonra ev."
Güzellik, elbise ile değildir."
Sırtımı, elim gibi hiç bir el kaşımadı."
Doğru söz, bana bir dost bırakmadı."
Her başın, bir baş ağrısı vardır."
Bilge kişiyi gönder, nasihat etme.."
"Âlim yanılınca, âlem yanılır."
Tedbir, geçimin yarısıdır.
Tecrübe dili, en doğrusudur
Yırtığın devası, onu dikmendir
Yaşarsan, görmediğini görürsün.
Rüzgâr, bazen gemilerin istemediği yönden eser."
İnsanın, her arzu ettiği şey olmaz.
Sıkıntıdayken, ne kardeş ne dost yardır."
Dile itaat, pişmanlıktır."
Dilim seni dilim dilim dileyim, her başıma geleni senden bileyim"
"Yalancının ömrü kısadır.
Köpek, kendi evinde havlamaz."
îyilik eken, şükür biçer".
Kendisine iyilik etmeyen, başkasına da etmez."
Köpeklerin havlaması, buluta zarar vermez." "ît ürür, kervan yürür"
Bir kelimeye sabretmeyen, birçok kelime işitir."
Her yabancı, (diğer) yabancının akrabasıdır."
Her derdin, bir devası vardır."
Affetmenin bazısı ,zayıflıktır."
Nice savaş vardır ki, bir sözden parlamış tutuşmuştur
Seyrek ziyaret et ki, sevgi artsın."
Cahilin kızgınlığı sözünde, akıllının kızgınlığı ise,işindedir
Dilin uzunluğu, eceli kısaltır."
Dilini tutan, başını kurtarır
Bedenin zekâtı, hastalıklardır
Kötülük, eskidir."
Lokman hekim oğluna şu nasihati verir Bir kelimeye sabretmeyen, birçok kelime işitir."
Hasta olmadan önce, doktora başvur." Bu nasihati, Lokman hekim oğluna vermiştir
Hem arzu edersin, hem şikayet edersin."
Başkasından almayı seversin, ama senden alınmasını istemezsin,
Boşboğaz, cehenneme girdi, "odun yaş" "dedi.
Boşboğazı cehenneme atmışlar, "odun yaş" diye bağırmış" türkçe atasözü
Arslanın ağzında nasip boldur
Kendisi isterse ,üstüne düşer (ısrarla ister), kendisinden istenirse, geciktirir."
Yanlış anladı, yanlış cevap verdi."
Kelebekten daha cahil mumun kendisini yakacağını bilmeyen kelebek, ona
yaklaşınca yanar ve ölür.
Satın aldığın zaman, pazarı hatırla."
Şiddetli susuzluk, rezil edici bir şekilde suya kanmaktan daha iyidir."
Başkasının kölesi, sana nisbetle senin gibi hürdür."
İki ilim, bir ilimden daha iyidir."
Her gözde, sevdiği şey güzeldir.
Gönül kimi severse, güzel odur türkçe atasözü
Para, para ile kazanılır.
Para, parayı çeker
O, katranı, tam uyuzun olduğu yere sürer."
Yangında, balığını kızarttı. Gizli yapılan hileleri ifade etmek için kullanılır.