Call of Duty' de Trabzon görevi!

Bu konuyu okuyanlar

MoMentS

Asistan
Katılım
21 Eylül 2019
Mesajlar
227
Reaksiyon puanı
127
Puanları
43
Yaş
28
Bu bölüme rağmen türkçe dil desteği vermezlerse Almayın! para vermeyin şunlara.
 
Katılım
15 Eylül 2020
Mesajlar
136
Reaksiyon puanı
181
Puanları
43
Gerçekçilik adı altında her şeyimi kısıtlayan oyunları pek sevmiyorum. Çok gerçekçi oyun yapıyoruz falan diyorlar ama aslı yok. Sinir bozucu bir zorluk gerçekçi yapar sanıyorlar. 5 tane bomba taşıyabilirsin, 2 tüfek taşıyabilirsin, düşmanların kafasına sıksan bile ölmezler ama sen tek yersin, siperden sakın ha çıkma bak gebertirler, haritayı dolaşmanın gereksiz olduğuna karar verip görünmez duvar çektik, gerçekte çok rahat tırmanabileceğin yerlere tırmanamazsın zaten sonu hiç iyi bir yere çıkmıyor...

Call of Duty 6'dan beri seride en ufak bir gelişme yok. Bir ara çakma Titanfall yapmışlardı, onu da pek beceremediler. Aynı oyunun görüntüsünü geliştirip aynı fiyattan her yıl tekrar satıyorlar. First Person Shooter olarak geçiyor ama ne zaman oynamayı denesem siperler arasında Sam Fisher gibi kaçıştığımı hissediyorum.

İİlk oynadığı oyun Call of Duty olanlar için "gerçekçilik" sinir bozucu gelmeyebilir, daha iyisini görmedikleri için en iyisini oynuyoruz sanabilirler. Her ne kadar özünü biraz da olsa zedeleyip korku FPS olmaya çalıştıysa da DOOM 3 çoğu yönden Call of Duty'yi geride bırakır benim gözümde.

Call of Duty benim için sistemi düşük olan çocukların torrent indirdiği sıradan bir oyun. Oynayalar zaten fragman çok hoşuna gittiği için denemiyor, ünlü olduğu için çoktan eski bir oyununu denemiş ve sevmiş oluyor.

Neden seviyorsun diye sorunca verebileceği cevap "Call of Duty işte, sevilmez mi?" oluyor. Ben sevmiyorum dediğim zaman ise sanki oynayanlar gerizekalıdır demişim gibi "savunmaya" geçiyor.

DOOM Eternal gibi bir shooter değil, her şey çok "gerçekçi" şekilde kısıtlı. Dishonored gibi bir özgürlük sunmuyor, haritanın her şeyi görünmez duvarlarla çevrili. Splinter Cell gibi bir gizlilik yok, sadece siperden sipere gitmek ve uzun menzilli silah kullanmak var. Özel güçler yok, çift zıplama falan zaten hal getire. Her yerden bir şeyler almışlar ama hiçbirini becerememişler.

Yine de Trabzon'da geçmesi hoşuma gitti, belki diğer oyunlar da burayı fark etmeye başlar. Crysis bile Türkiye'ye yer vermemişti.
 

Fakehero

366. Gün
Emektar
Katılım
5 Aralık 2019
Mesajlar
5,340
Reaksiyon puanı
5,394
Puanları
113
Yaş
35
DOOM Eternal gibi bir shooter değil, her şey çok "gerçekçi" şekilde kısıtlı. Dishonored gibi bir özgürlük sunmuyor, haritanın her şeyi görünmez duvarlarla çevrili. Splinter Cell gibi bir gizlilik yok, sadece siperden sipere gitmek ve uzun menzilli silah kullanmak var. Özel güçler yok, çift zıplama falan zaten hal getire. Her yerden bir şeyler almışlar ama hiçbirini becerememişler.

Yine de Trabzon'da geçmesi hoşuma gitti, belki diğer oyunlar da burayı fark etmeye başlar. Crysis bile Türkiye'ye yer vermemişti.

Doom,Dishonored ve Splinter Cell içerik olarak birbirinden farklı oyunlar. COD ise bunlarla aynı tarzda bir oyun serisi değil. Özel güç ve çift zıplama yapan bir asker göster günümüzde. Mümkün olmayan bir hareket eklersen o oyunun gerçekçilik iddiası ortadan kalkar. Ayrıca Crysis ise Türkiyede geçmek zorunda olan bir oyun değildi.
 

Son mesajlar

Üst