Yazık filmi başa sarıyoruz

Bu konuyu okuyanlar

Ozgurky

Profesör
Katılım
26 Nisan 2009
Mesajlar
2,698
Reaksiyon puanı
14
Puanları
38
660260_detay.jpg




Fatih Altaylı yazdı...

Hele bir ramazan çıksın dendi ama terör bu, recep, şaban demeden şehit ederken, ramazanı mı boş geçecek!
Bu kez 10’u birden.
Aslına bakarsanız arada da boş durmuyor terör.
Her gün bir iki canımızı alıyor. 10’u birden olunca “dank” ediyor kafamıza.
Bizim işimiz de zor. Her gün şehit haberi diye manşetlere çeksek “Terör örgütünün de istediği bu zaten” diyor uzmanlar, “Silahlı propaganda bu”.
12 canımızı birden alınca manşet yapıyoruz. İçimiz sızlıyor, “Tek tek vurulup gidenlerin günahı ne? Onlar da şehit değil mi?” diye.
Terörle mücadele zor biliyoruz, ama terörü haberleştirmek de zor.
Nasıl etsek acaba.
Belli ki, terör inatlaşmak derdinde.
Selahattin Demirtaş “üzülüyor”, “Bizi terör örgütüyle bir tutuyor Başbakan” diye.
Peki bu ne Selahattin Bey kardeşim.
Emrinde olduğunuz örgüt üzerinde bu kadar mı hükmünüz yok, “Durun bir, konuşalım” diyemiyor musunuz!
“Partimiz” dediğiniz şey terör örgütünün, KCK’nın, DTK’nın “illegal bildirilerini” legalize etmek için “seçilmişin ağzından okuma” yeri mi?
10 can gitti.
Çok üzgünüz ama aslında her gün üzgünüz. Zaten her gün canlar gidiyor, teker teker.
Ve terör örgütü adına konuşanlar yine “haklarımız” falan diye konuya girip “diyalog” diyecekler.
Ulan serseriler, katiller.
Sizden çok konuşmak isteyen biziz.
Ama siz “yaşam hakkı” diye bir şey duydunuz mu?
İlk saygı onadır, ona, yaşam hakkına.
Yaşam hakkı yokken, başka hak mı konuşulur.
Yaşam hakkı derken, sadece şehitlerimizin yaşam hakkından da söz ettiğimi zannetmeyin.
Kandırıp kandırıp dağa çıkardığınız yaşamların haklarından da söz ediyorum.
Kimini kurşun önüne attığınız, kimini de dağda kendiniz infaz ettiğiniz yaşamların hakkından.
Bilmem farkında mısınız, bu ülkenin aklı başında Kürt’ünün de, aklı başında Türk’ünün de sabrı tükendi.
Bunu gördük ve anlattık.
Anlamadınız.
Keşke biraz aklınız, biraz izanınız olsaydı.
Ama olsa zaten orada ne işiniz olurdu ki!

OSMAN PAŞA GİBİSİ LAZIM
“Terörle mücadelede askeri zafiyet var mı?”
Son zamanlarda hem siyasette, hem medyada bu soru sıkça sorulur oldu. Özellikle de bazı gazeteler bunu biraz da “asap bozucu” bir şekilde gözümüze soktular. Şimdi yine “Yazmıştık” diyeceğim ve ayıp olacak ama bununla ilgili “Kaygımı” altı-yedi yıl önce “uyarı” şeklinde yazmıştım. Ve o dönem Kara Kuvvetleri Komutanı olan İlker Başbuğ ile bu yüzden “tartışmıştık”. Yazının özünde, “Öcalan’ın yakalanmasından sonra Genelkurmay önemli bir hata yaptı. Bölgedeki savaşçı birliklerin üst ve orta komuta kademelerindeki ‘tecrübeli ve savaşı bilen’ komutanlar bölgeden geri çekildi. Yerine çok daha monşer komutanlar atandı. Tecrübeli askerler kızağa alındı. Kalan kahramanlar ise yeni komutanların tavrından rahatsız oldukları için uzun süredir gönüllü olarak görev yaptıkları bölgeden ya başka yerlere tayinlerini istediler ya da emekliliklerini” demiş ve bir de Barzani örneği vermiştim: “Çok değil birkaç yıl önce Kuzey Irak’ta görev yapan Türk yarbayların karşısında ‘Komutanım’ diye selam duran bir Barzani vardı. Yeni gidenler Barzani’nin karşısında esas duruşa geçiyorlar.” Bu yazımın önemi o günlerde pek anlaşılmadı. Çünkü Öcalan’ın yakalanmasının şoku sürüyordu ve terör örgütü “savunma” konumuna geçmişti. Ortada bir sorun var gibi durmuyordu. Elbette ki, askerlikte kişilerin teker teker çok önemi yok gibi görünür. Benzer eğitim almış, aynı tornadan çıkmışlardır ama tecrübe diye bir şey vardır. Bilgi vardır, donanım vardır. Karşılarındaki teröristleri isim isim tanıyan, huyunu suyunu bilen askerler vardı bölgede. Çoğunu şahsen tanıma fırsatına eriştim. Diyeceğim odur ki, terörsüz geçen sürenin rehavetinin acısını çekiyoruz hâlâ. Kabahat askerde mi? Bence değil. Terörsüz geçen sürede, siyaset bir şey yapmadı. 1999 ila 2003 arası “boş geçti”. Şimdi o boşluğun acısıdır çıkan. Hem siyaseten, hem askeri olarak. Şimdi yeniden bir mücadele başlayacak gibi duruyor. Bir süre önce bölgedeki PKK yandaşı Kürtlerle tartışan bir Kürt aydınının söylediğini aktarayım size: “Saçmalayıp duruyorsunuz. Osman Pamukoğlu bölgede olsaydı, bunları söylüyor olabilir miydiniz.” Bu laf önemlidir bence. Bence çağırsınlar Osman Pamukoğlu’nu yine göreve. Sivil olarak. Kötü siyasetçi ama iyi askerdir. Faydalanın tecrübesinden. Hem de illegale sapmadan. Delikanlı gibi.


 
Üst