AŞk Olsun!...

Gfbercan

Asistan
Katılım
19 Mart 2009
Mesajlar
183
Reaksiyon puanı
3
Puanları
18
Tasavvufta şöyle güzel bir adet varmış:

Dervişin biri, yine bir dervişler topluluğu içerisine gelip, selam vererek oturduktan sonra, topluluk gelen dervişe "Merhaba!!" yerine "Aşk olsun!!" dermiş... Derviş de "Aşkınız cemal olsun efendim!!" diye mukabele edermiş... Bu sefer topluluk "Cemaliniz nur olsun!!" dediğinde, derviş "Nurunuz ayn olsun!!" dermiş ve böylece selamlaşma bitermiş....

Tasavvufta aşk o derece içselleştirilmiş, o derece özümsenmiş ki.... Selamlaşma bile aşk üzerine kurulmuş... Tasavvufta bütün diyalogların böyle kalbi incelikler içerisinde cereyan etmesi ne kadar hoş değil mi?....

Bir de günümüzdeki selamlaşma diyaloglarını düşünün....

" - Nabers lan !!"

" - Selam moruk !!"

Tasavvuftaki aşk anlayışı, elbette "televole aşkı" türünde bir aşk anlayışı değildir... Günümüzde, bir çok temel kavramda olduğu gibi "aşk" kavramı da "kavram kargaşası" içerisine sokularak, gerçek anlamından kopartılmış ve çok daha farklı anlamlarda kullanılır olmuştur.... Artık yaşanan bazı edepsizliklerin bile "aşk" olarak nitelendirildiği hepimizin malumudur....

Yine bahse konu yazıda; Tasavvufta "Aşk nedir" diye sorulsa, "Aşk, Maşukun rızasıdır" cevabının alınacağı kayıtlıdır.... Kanaatimce "aşk", en kısa ve öz olarak ancak bu şekilde tanımlanabilirdi... Maşuk ise, hakiki aşkta elbette ALLAH'tır...

Düşünceler davranışları, davranışlar da düşünceleri etkiliyorsa; ve insan... ki onun ruhi, fikri ve hatta bedeni yapısı böyle bir etkileşim sonucu şekilleniyorsa; Tasavvufun, hayatın her bir anını hiçbir boşluk bırakmadan neden çepeçevre kuşattığını çok daha iyi anlıyorsunuz.... Velev ki, bu bir selamlaşma anı olsa bile.... Boşluğa asla izin yok.... Size atılan "irtibatı koparmayalım" formatı dolayısıyla, siz artık bir pergelsiniz.... Bir ayağınız olması gereken noktada sabit, diğer ayağınız yetmiş iki milleti dolaşmakta.... Ama irtibatı koparmadan... Boşluk bırakmadan ....

Yukarıdaki selamlaşmada dikkatimi çeken en önemli husus, selamlaşmayı sona erdiren "Nurunuz ayn olsun" cümlesidir....

NURUNUZ AYN OLSUN !!! ...

Kaynak


 

respector

Asistan
Katılım
15 Mart 2009
Mesajlar
475
Reaksiyon puanı
2
Puanları
0
Merhaba: Arapça bir sözcüktür ve mir heba'dan gelir. mir, ok demektir. Heba ise ziyan...

Çölde karşılaşan yabancı iki araptan biri düşman kötü niyetli olmadığını ispat etmek için bir ok alıp karşıdakinin gözlerinin önünde kırarak "mir heba" der böylelikle niyetini belli edermiş. "Okum ziyan olsun, benden size zarar gelmez" manasına gelen bu söz günümüze merhaba olarak gelmiştir.

Kaynak: Üni'deki Tarih hocam
 

Gfbercan

Asistan
Katılım
19 Mart 2009
Mesajlar
183
Reaksiyon puanı
3
Puanları
18
Merhaba: Arapça bir sözcüktür ve mir heba'dan gelir. mir, ok demektir. Heba ise ziyan...

Çölde karşılaşan yabancı iki araptan biri düşman kötü niyetli olmadığını ispat etmek için bir ok alıp karşıdakinin gözlerinin önünde kırarak "mir heba" der böylelikle niyetini belli edermiş. "Okum ziyan olsun, benden size zarar gelmez" manasına gelen bu söz günümüze merhaba olarak gelmiştir.

Kaynak: Üni'deki Tarih hocam

konuda merhaba demenın kotu birşey oldugu ile alakalı anlam yok ayrıca anlattıgınız olay şu şekilde olmakta idi

eski zamanlarda iki yolcu karşılaştıklarında henüz aralarındaki mesafe uzakken, niyetlerinin kötü olmadığı belirtmek için ellerindeki yayı gerer ve ters bir yöne oklarını fırlatırlarmış. bunu yaparlarken de mir heba" diye bağırırlarmış.
mir arapça ok, heba ise boşa gitmek anlamındadır.
okum boşa gitsin diyerek bağıran yolcular bir birlerine zararları olmadığını göstermek amacıyla mir hebayı kullanmışlardır

Konu İlahi Aşk İle ilgilidir siz farklı anlıyor olabilirsiniz tabi

Ayrıca Merhaba diyen birisine aleykum selam da denilebilmektedir selam vermiş sayılmaktadır.
 

respector

Asistan
Katılım
15 Mart 2009
Mesajlar
475
Reaksiyon puanı
2
Puanları
0
Ben herhangi bir şeyi kötülemek için yazmadım. Merhaba'nın anlamı da böyle bir konuda aradan çıksın istedim. Ansiklopedik zenginleştirme yani... Dikkat edersen ne bir ima yapmışım ne fazladan bir cümle eklemişim...
 
Üst