GeceBekcisi
Asistan
- Katılım
- 7 Ekim 2010
- Mesajlar
- 210
- Reaksiyon puanı
- 9
- Puanları
- 0
Öncelikle spyware'in tanımına bir bakalım:Android bu tanımlara göre bir spyware'dir; çünkü:
- (Google Mail entegrasyonu sayesinde) alıp gönderdiğiniz yazılı mesajları (sms, mail vs)
- (Google Calendar entegrasyonu sayesinde) takvim bilgilerinizi
- (Google Adwords ve Analytics sayesinde) gezdiğiniz websitelerini
- GPS ve GSM şebekeleri kullanılarak hesaplanılan nerede olduğunuza dair bilgileri
- ve benim bilmediğim daha başka kimbilir neleri neleri
(Türkçe açıklamadaki ikinci paragraftan ötürü, kısmen) sizin bilginiz ve isteğiniz dışında Google ile paylaşır ve Google elde ettiği bu verilere göre size sizin profilinize uygun reklamlar gösterir. Bu nedenle Google'ın tüm servis ve ürünleri, kişisel mahremiyetinizin ihlaline karşılık ücretsizdir. Konuyla ilgili daha önceki bir yazıma göz atalım isterseniz:Bir de (kendi ifadesine göre) eski bir Google çalışanının ağzından Google'a (ve dolayısı ile Android'e) dair itirafları okuyalım:
@ http://www.virusguvenlik.com/spyware-nedir/
Spyware veya Türkçe ismi ile casus programlar bilgisayarınızda casusluk yapmak için yaratılmış programlardır.
Bu programlar kullandığınız masum görünen ve genelde internetten "Bedava" diye reklamını görüp indirdiğiniz programlar ile bilgisayarınıza bulaşan programcıklardır. Çoğunlukla dikkat etmediğimiz EULA (Son Kullanıcı Lisans Sözleşmesi) içersinde programla birlikte kuruluçağı belirtilir ve biz "I Agree" dediğimiz an herşeyi kabul etmiş oluyoruz.
Tam anlamı ile virüs olarak adlandırılamayan bu programların temel amaçları kuruldukları bilgisayarda bilgi toplamak ve bu bilgileri bu programları yaratan kişilere göndermektir.
--------------------------------------------------
@ http://en.wikipedia.org/wiki/Spyware
Spyware is a type of malware that is installed on computers and collects little bits of information at a time about users without their knowledge.
While the term spyware suggests that software that secretly monitors the user's computing, the functions of spyware extend well beyond simple monitoring. Spyware programs can collect various types of personal information, such as Internet surfing habits and sites that have been visited, but can also interfere with user control of the computer in other ways, such as installing additional software and redirecting Web browser activity.
- (Google Mail entegrasyonu sayesinde) alıp gönderdiğiniz yazılı mesajları (sms, mail vs)
- (Google Calendar entegrasyonu sayesinde) takvim bilgilerinizi
- (Google Adwords ve Analytics sayesinde) gezdiğiniz websitelerini
- GPS ve GSM şebekeleri kullanılarak hesaplanılan nerede olduğunuza dair bilgileri
- ve benim bilmediğim daha başka kimbilir neleri neleri
(Türkçe açıklamadaki ikinci paragraftan ötürü, kısmen) sizin bilginiz ve isteğiniz dışında Google ile paylaşır ve Google elde ettiği bu verilere göre size sizin profilinize uygun reklamlar gösterir. Bu nedenle Google'ın tüm servis ve ürünleri, kişisel mahremiyetinizin ihlaline karşılık ücretsizdir. Konuyla ilgili daha önceki bir yazıma göz atalım isterseniz:
Özgürlük karşılıksız elde edilemez. Karşılıksız bir hizmet (1) alıyorsanız, karşılığını özgürlüklerinizi satarak ödüyorsunuz demektir. Buna en güzel örnek, Amerika'daki Lakehead Üniversitesi'dir (2)
--------------------------------------------------
(1) Android şu an ücretsiz. Chrome OS'un da ücretsiz olacağı düşünülüyor.
(2) Maddi avantajından dolayı bilgi işlem altyapısını Google'a ücretsiz yaptıran Lakehead Üniversitesi, bunun sonucunda öğrencilerine ve öğretim üyelerine mecburen "artık üniversitenin bilgisayar sistemi üzerinde özel bilgileri (öğrenci notları dahil) paylaşmamalarını" söylemek zorunda kalıyor
Kaynak: http://www.theglobeandmail.com/news/technology/article675014.ece
Eighteen months ago, Lakehead University in Thunder Bay, Ont., had an outdated computer system that was crashing daily and in desperate need of an overhaul. A new installation would have cost more than $1-million and taken months to implement. Google's service, however, took just 30 days to set up, didn't cost the university a penny and gave nearly 8,000 students and faculty leading-edge software, said Michael Pawlowski, Lakehead's vice-president of administration and finance.
U.S.-based Google spotlighted the university as one of the first to adopt its software model of the future, and today Mr. Pawlowski boasts the move was the right thing for Lakehead, saving it hundreds of thousands of dollars in annual operating costs. But he notes one trade-off: The faculty was told not to transmit any private data over the system, including student marks.
Son olarak, aşağıdaki videoları da izlemenizi öneririm:@ http://www.engadgetmobile.com/2009/...t-part-xlv-symbians-lee-williams-rips-into-a/
Google'ın reklam motoru Doubleclick'te çalışmış olduğum için Google'ın ifadelerinin aslında ne anlama geldiğini bir çoklarından daha iyi biliyorum. Google için kullanıcıları değirmeninde öğütülecek birer tahıldır. Google için "ücretsiz" demek, hayatı boyunca 1.600.000$ ila 8.000.000$ arası değere (Google için değeriniz budur) sahip olan tüketiciler demektir ve Google hiç bir şekilde bu kaynağının elinden alınmasına izin vermeyecektir.
Son kullanıcıya ulaşmak her zaman iletişim dünyasında sorun oldu, Google için de durum böyleydi. 90'larda mobil web'in gelir kaynakları için bir sorun olabileceğini fark ettiler ve gittikçe daha müdahaleci şekilde kullanıcı verilerini ve profillerini toplayabilmek için "değerli hediyeler veren hayırsever Google" maskesini takınıp Android'i geliştirdiler.
Tüm uygulamalar ücretsizdi! Hayatımla başa çıkmamda yardımcı oluyorlardı ve hep benimleydiler, bu nasıl kötü birşey olabilirdi ki? Peki sizce Android cihazınız size her yıl 100.000$ ederi kadar değer sağlıyor mu? Google için sağlıyor..
Google, Android stratejisini akıllı telefonları aptallaştırmak - yani iPhone üzerine kurdu. Apple'ın telefonunda sunduğu aynı anda yalnızca tek uygulama çalıştırma özelliği oyunun kurallarını değiştiren bir atılımdı, AMA ETKİLERİ OLUMLU DEĞİLDİ. Kullanımı gereğinden fazla kolay olan bir aygıt, mobil anlamda dünyadaki en az gelişmiş ülkelerden birinin -Amerika Birleşik Devletleri'nin- teknik anlamda geri ve modern bir akıllı telefonu kullanma becerisinden yoksun aciz halkı için Hızır gibi tam vaktinde yetişmişti. Apple'ın geliştirdiği ürün modeli, güzel fakat aptal bir ürün anlamına geliyordu; yani yürürken sakız çiğneyemeyen bir "süper model" gibiydi.
Tüm Apple cihazlarının tek bir amacı vardır: "şeytani Microsoft imparatorluğunu yenmek ve daha çok Mac satmak". iPhone'u kullanabilmek için iTunes'un hayatınıza sokulmasının nedeni de budur. iPhone'un mükemmel ekosistemi (uygulama dağarcığı ve desteği) hakkında çok yazılıp çizildi, ama yazıp çizenler gerçek akıllı telefonların bir ekosisteme ihtiyaç duymadan tek başına yaşayıp hayatta kalabileceğini ve dünyaya WiFi/3G gibi teknolojilerle bağlı kalabileceklerini, karınlarına bağlı bir kablo olmadan da hepsi bir arada bir deneyim sunabileceklerini unuttular.
iPhone Google'a iki şey gösterdi
1) Tüm segmentinin kontrolünü bir "dar görüşlü"ye yani daha az kapsamlı, daha az kullanışlı, daha az özgür (En öne çıkan hareketi "1984" reklamı olan bir firma için ironik bir durum) bir cihaza kaptırabilmişti.
2) Amerikalılar gelişmiş bir akıllı telefonda standart olarak bulunması gereken uygulamalara/özelliklere fazladan para ödeyecek kadar aptaldı.
(Bunları yazarken bir yandan da Nokia marka akıllı telefonları kullandığım hayatım boyunca sadece 3 uygulama satın aldığımı farkediyorum: 9300'ım için Wayfinder, (Nokia Messaging çıkmadan önce) E71'm için Profimail ve N97'm için Gravity. İhtiyacım olan herşey Nokia tarafından cihazın ücretine dail edilerek zaten bana sunuluyordu..)
Apple'dan aldığı dersler itibarıyle Google daha az ücretsiz uygulama, daha basit bir arayüz, "açık kaynaklı" koda daha fazla müdahale sunma yolunu seçti. Gelir kaynaklarını (yazar "tarlalarını" ifadesini kullanıyor) devasa miktarda iPhone'a kaptırmak, Google'ı cihaz üreticileri için bir vaha haline getirdi. Artık Motorola, Dell, HTC vs cihaz üretebilmek için Apple, Nokia, Microsoft vs şirketlere para kaptırmak zorunda değildi, bunun yerine ürettikleri donanımları Google!a ücretsiz bir şekilde teslim etmek pazarda güncel kalabilmek için yeterliydi. IBM, Compaq ve HP'nin öğrendiği gibi bu üreticiler de zamanla insanların donanımı değil, yazılımı kullandığını ve Google'ın sunduğu kullanıcı deneyimi hükümdarlığını sürerken buna arkalarını dönmenin onları yetersiz bırakacağını öğrendiler.
Taşınabilirliğin özü özgürlüktür ve "özgürlüğün ücretsiz olmadığı" bilnen bir klişedir. Apple bile şişirilmiş tüketici görüşü ve kontrol hastası oluşu konusunda açıkken, tüm platformlar arasında en kötüsü Google'ınkilerdir; zira Google ürünlerini kullanmak için ödediğiniz bedeller konusunda size yalan söylenmekte. Aralarında yalnızca Nokia, daha iyi bir cihaz deneyimi için Symbian'ı açık kaynaklı hale getirmekle, Maemo ve Betalabs ile kendisinin en insaniyetli firma olduğunu göstermeyi başardı.
>> Peki Google, (bunun ancak ufak bir kısmını harcayabilen) tüketicilerden nasıl yılda 100.000$ kazanabiliyor?
Doğrudan pazarlama ile. Google Checkout (Google'ın Amerika'daki ödeme servisi) ile yılda yüzlerce, hatta binlerce dolar harcıyor olsanız bile, kendiniz hakkında sağladığınız bilgiler Google için yüz binlerce dolar değerindedir. Kendiniz hakkında sağladığınız bilgiler yalnızca sizin üzerinizde kullanılmakla (GMail'de maillerinizin okunması ve "alakalı" reklamların gösterilmesi ile) kalmayıp sizin gibi milyonlarca insanın verileri ile harmanlanıp, karıştırılıp düzenlenilip milyarlarca hatta trilyonlarca kez reklam verenlere satılıyor. Tüm yazdığınız blog yazıları, arama çubuğuna her yazdığınız adres ve Google'a ulaşmak için kullandığınız IP adreslerinizin tümü kayıt ve gözlem altında. Grand Central (veya Google Voice, Google'ın yalnızca Amerika'da hizmet veren ücretsiz telefon uygulaması) size bırakılan her türlü sesli mesajı çözüyor, aradığınız veya sizi arayan tüm numaraları kaydediyor ve telefon sistemini kullandığınız için adres bilgilerinizi elinizde tutuyor. Siz yalnızca şebekenizin (GSM veya sabit hat şebekesi) sizin adresinizi bildiğinizi sanırken, bu durumda adresinizi Google da biliyor oluyor. Ve son adım olarak muhteşem Android telefonunuz GSM vericilerini ve GPS şebekesini kullanarak anlık yerinizi kesin olarak size bildiriyor, bu durumda yerinizi Google da biliyor oluyor.
Siz lisans sözleşmelerinizi okumuş ve Google için "açık bir kitap" olmayı kabul etmiş olsanız bile; Android cihazınızdan sizinle iletişim kuran, Gmail adresinize mail gönderen herkesin bilgileri kendilerinden izin alınmadan toplanıyor. Latitude servisine eklediğiniz arkadaşlarınız ve Google Maps üzerinde işaretlediğiniz her yer ile Google'ın sizi daha iyi tanımasını sağlamakla kalmayıp, sizin ve arkadaşlarınızın da karasal adreslerini Google'a teslim etmiş oluyorsunuz. (Satın aldığınız bir ürünün ardına Gmail hesabınıza gönderilen, üzerinde karasal adresinizi barındıran fatura örneğini kim okuyor sanıyorsunuz? Google.)
Amerikalılar yazılım geliştirme/pazarlama konusunda mükemmel fakat taşınabilir cihaz kullanıcıları olarak sağılacak inek gibidirler. Apple, RIM ve Microsoft'un Nokia'ya karşı tek avantajı, Amerikan tüketicisinin zayıflıklarını daha iyi bilmeleridir. RIM'in akıllı telefon piyasasına yeni atıldığını unutmayalım, Blackberry'ler her zaman öncelikli ve genel olarak e-mail aygıtlarıydılar. Hem WiFi'si olmayan akıllı telefon olur mu hiç?
Hala Android cihazınızın Google'a 100.000$ kadar değer sağladığını düşünmüyorsanız, Google'ın yalnızca arama yapan insanlardan oluşmayan değer kavramını gözden geçirin...
.....
Bir takım gizli bilgilere sahibim, bu nedenle bu rakamları telaffuz edebiliyorum. 100.000$ rakamı, bilinen ve henüz duyrulmamış servislere dayalı bir rakamdır. Düşünsenize; pekiştirilmiş gerçekliğe (augmented reality), konum farkındalığına, internet bağlantısına sahip bir cihazla ödeme yapabiliyorsunuz.
Google'ın ücretsiz bir dolaşım (navigasyon) uygulaması geliştirmesi, bu değerlendirmeyi nasıl değiştirir, biraz düşünelim. Google ücretsiz bir dolaşım servisi geliştiriyor ve siz de kaydoluyorsunuz. Zaten Gmail kullanıyordunuz, Google başlangıç sayfanız ve Google Checkout kullanıyorsunuz - gayet tipik (Amerika için tipik) bir kullanıcısınız. Evinizden yeni bir restorana gitmek istiyorsunuz ve işte tam burada Google sizden ücretsiz (!) hizmetinin bedelini tahsil etmeye başlıyor.
Evinizden restorana doğru yola çıktınız ve Google'ın uygulaması rota hesaplaması yapıyor. Hesaplamaya göre restorana gitmek için (diyelim ki) Atatürk ve Cumhuriyet caddelerini kullanabiliyorsunuz. Google'ın Atatürk Caddesi'nde 1, Cumhuriyet Caddesi'nde 5 müşterisi varsa sizce uygulama sizi hangi caddeden götürecektir?
Bu şekilde kullanıcıları manipüle etmek çok kolaydır. Bir sonraki adım ise rotanızı yakın zamanda yaptığınız aramalara göre düzenlemektir. Mesela son zamanlarda Google'da Sümerbank pijamalarını arıyorduysanız, ve Atatürk Caddesi'nde Google'ın Sümerbank pijamaları satan bir müşterisi varsa, Google'ın uygulaması sizi Atatürk Caddesi'ni kullanacak şekilde rota hesaplayabilir.
Bir diğer adım ise rotanızı mail hesabınıza göre düzenlemektir. Misal, gittigidiyor'dan son zamanlarda bir saat için 70 TL'lik bir teklif verdiyseniz, Google'ın uygulaması aynı saati 65 TL'ye satan Google müşterisinin olduğu caddeden gidecek şekilde rotanızı hesaplayabilir ve sizi ikna etmek için ek indirim bile uygulatabilir.
--------------------------------------------------
Having worked at Doubleclick (googles ad serving engine) I understand better then most the dis-intermediation that google feeds off of. Google views it's users as grist for its mill. Free in google speak equates to a customer who has a lifetime value of between $1,600,000 to $8,000,000 - that is what you are worth to Google. In no way will Google allow anyone to poach that golden egg.
Just as the "last mile" was always the challenge in the communication world. The disconnected user was Googles Achillies heel - in the late 90's they realized that the mobile web would harm the golden egg- thus their benevolence bestowed on the peasants,,, Android, all in the name of gathering and profiling the user in increasingly intrusive ways.
But the apps are FREE! They help me with my life, now they are with me ALL the time, how can this be bad? Is your Android phone giving you $100,000 worth of value per year? It is to Google.
Google have even changed Andriods strategy based on the dumbing down of the smartphone - the iPhone. The single tasking feature phone introduced by Apple was a game changer. BUT NOT IN A POSITIVE FASHION. One of the least sophisticated mobile countries in the world -the United States of America- who's vast population is so technically backwards and incapable of managing a modern smartphone was ripe for a consumer device that was sufficiently simple to use. Using the super model axiom Apple developed a product that was beautiful, yet not intellectually challenging - and just like a super model it can't walk and chew gum at the same time.
All of Apples devices have only one purpose - defeat the evil Microsoft emprire and sell more Mac's. Hence the absolute need to introduce iTunes into your ilife to use the iPhone. Much is written about the iPhone wonderful eco-system. The pundits forget that true smart phones don't need an eco system, they survive and thrive stand alone, connected to the rest of the world via wifi, G3, G4, GX... they provide the user with a converged experience without an umbilical cord.
The iPhone showed Google two things 1) It had lost control of this entire segment of the population to the "notion of less". Less sophistication, less usability, less freedom (ironic for the company who's iconic moment was the "1984" commercial). 2)Americans are stupid enough to actually pay for applications that should be standard kit on an advanced smartphone. (As an aside I realize that over the entire span of my use of Nokia smartphones I have only bought 3 apps - Wayfinder for my 9300, Profimail for my E71{pre Nokia Messaging} and Gravity on the N97. Every thing else has been provided by Nokia at no cost as part of my handset purchase.)
So Google has moved to less free apps, simpler UI, more intrusion into the "open source" code based in it's lessons from Apple. The loss of huge swathes of America to the iPhone and the inability to get traction has turned google into a peditor on the ODM scene. Motorola, Dell, HTC, etc... who no longer have the deep pockets of Apple, Nokia, Microsoft to develop and refine mobile OS's are selling their hardware souls to Google in an attempt to stay relavent as handset makers. All these ODM's will learn, as did IBM,Compaq, HP that people use software not hardware and by turning over the reigns of the user experience to Google they will become increasingly irrelevent.
The mobile as a concept was about freedom and the old cliche is that freedom is not free. Of all the mobile platforms Googles is the worst since they lie about the price that you pay for it's use. Apple at least is open about its blatant consumerist bias and control freak nature. Nokia has shown itself to be the most benevolent - Symbian to open source, Maemo, Betalabs all in the name of a better handset experience.
>> How is it possible for google to make 100,000 per year off a consumer who grosses only a fraction of that?
Fundamental direct marketing. Yes you may only spend hundreds, or thousands with google checkout in any given year, but the data that you provide google is worth hundreds of thousands. Not only is your data used directly re-targeting you (Reading your e-mails on g-mail and targeting ads), but compliled, abstracted, aggregated that data is sold billions, if not trillions, of times for all those ad impressions. All those blog posts you make. All the sites you search, if google is your home page...every url you type into the address bar is tracked, not to mention the TCP/IP tracking. Grand central / wave transcribes every voicemail that is left... every number you dial, or dials you, gets a reverse append to a terrestrial (postal) address - you think your carrier is the only one who knows your postal address - think again, google now knows. Your wonderful Android phone now can be cell tri-angulate your position, turn on GPS, use Google maps and you become geo-coded.
Even if you have read the license agreement and are o.k. with being an open book to google, everyone who contacts you on your Android phone, sends an e-mail to your g-mail account gets data mined without their permission. You add friends to latitude, book mark places in maps... not only does google understand you better but will link that terrestrial address to a google profile (Remember that Amazon reciept sent to your g-mail account, with your postal address? google read that information).
Americans are brilliant as sofware developers/marketers.... Absolute cattle as mobile users. The only advantage Apple, RIM (Which is Canadian, you know that big country above you?) and Microsoft have is that they know the sloth of the american consumer better then Nokia. Also remember that RIM has just moved into the smartphone realm. The BB has always been am e-mail appliance first and foremost... "smartphone" with out WiFi - please.
So if you don't think that your Android phone is worth $100,000 check googles valuation, that doesn't come from people typing in search terms.
.....
I do have information that is not public, which drives those numbers. gg55 I appreciate your due diligence, but valuation as you describe it is Market Cap, that tends to be backwards looking based on the information that is publicly available about products and services that are known . The interesting thing about google is that they have a very complex outlook on data services. Marketing data's value is not linear, but exponential. The $100k number is based on services that may or may not be publicly disclosed or available yet. But just think about this Augmented reality, location aware, web connected smartphone that also functions as a payment device.
Now that Forbes has broken the story that google is developing a free turn by turn navi app think about how this changes the valuation. So google will provide a turn by turn navi app, you sign up for the service. You also use g-mail, google is your search page and you use google checkout a typical user. You want to go from your home to a new restaurant. Google is going to have you "pay" for the "free" navigation app with ads, and you will say "so what"! This is where the do no evil comes into play.
So you're going from home to the restaurant. Google's app is going to calculate the route. The app calculates that you can go down either Elm street or Maple street. Google has 1 client on Elm street and 5 clients on Maple street, which way will the app send you? This form user manipulation is very simple. Next step for google is that they tie your route into your recent searches. If you have been searching for UGG boots on the web the app will calculate that it is better for you to go down Elm street since googles client on ELM is a shoe shop that sells UGG's. The next step is that navigation is tied into your g-mail account. google knows that you bought a coffee maker from Amazon for $79.00 with shipping. On Maple street one of the clients is Bed, Bath & Beyond. As you are a mile away an ad with a coupon for 20% off pops up for that same coffee maker netting the price to $63.75 including tax
[video=youtube;hrontojPWEE]http://www.youtube.com/watch?v=hrontojPWEE[/video]
[video=youtube;R7yfV6RzE30]http://www.youtube.com/watch?v=R7yfV6RzE30[/video]
[video=youtube;y_QVCODzwws]http://www.youtube.com/watch?v=y_QVCODzwws[/video]
[video=youtube;R7yfV6RzE30]http://www.youtube.com/watch?v=R7yfV6RzE30[/video]
[video=youtube;y_QVCODzwws]http://www.youtube.com/watch?v=y_QVCODzwws[/video]