1 Aralık Dünya AIDS Günü

Bu konuyu okuyanlar

Rint

Profesör
Katılım
8 Nisan 2013
Mesajlar
1,654
Reaksiyon puanı
360
Puanları
83
Arkadaşlar merhaba,

Kimsenin umursamadığı ve hakkında kulaktan dolma bilgilerin olduğu bir hastalık... Buyrun 5 dakikamızı ayırıp bu hastalığın ne olduğunu öğrenelim bilinçlenelim lütfen...

AIDS NEDİR?

AIDS ya da EBES, HIV etkeni nedeniyle insanlarda bağışıklık sisteminin çökmesine neden olan bulaşıcı bir hastalık.AIDS sözcüğü, İngilizce Acquired Immune Deficiency Syndrome(Edinilmiş Bağışıklık Eksikliği Sendromu)... HIV (İnsan bağışıklık yetmezliği virüsü), bağışıklık sistemine yavaş yavaş nüfuz ederek vücudun enfeksiyonlara karşı direncini yok eder ve bireyi çeşitli rahatsızlıklara karşı korunmasız hale getirerek sonunda ölümüne sebebiyet verir.AIDS, HIV enfeksiyonunun son aşamasıdır ve bu süreçte ölümcül enfeksiyonlara ve kansere sıklıkla rastlanır.Kanında HIV taşıyan kişiye HIV pozitif denir. Kavram bütünlüğü sağlamak açısından yaygın olarak HIV/AIDS birleşik terimi kullanılır.


HIV virüsü kana bulaştıktan sonra uzun yıllar belirti vermeyebilir ve kişi kendini iyi hissedebilir.Bazı vakalarda, HIV pozitif bir kimsenin 8 ila 10 yıl AIDS'e yakalanmadığı görülmüştür.Bulaşma gerçekleştikten en az 3 ay sonra yapılan ELISA testleri en doğru sonucu verir.

---------------------------------------------------------------------------


BELİRTİLERİ NELERDİR?

HIV bulaştıktan sonra, AIDS hastalığı belirtileri kişinin yaşam koşullarına ve vücut direncine göre birkaç yıl içinde, hatta bazen daha uzun süre sonra ortaya çıkar. HIV bulaştığı vücutta çeşitli hücrelere, özellikle CD4T kan hücrelerine yerleşerek çoğalır. Zarar gören CD4T hücreleri giderek azalır ve bunun sonucu olarak vücudun bağışıklık sistemi yıkıma uğrar.
- Vücut direnci zayıflayan hastada, normalde zararsız olan, hafif geçen ya da ender rastlanan bazı hastalıklar belirir.
- Lenf bezlerinde büyümeler
- Ağız ve deride tekrarlayan uçuk, yara ve lekeler,
- Nedeni bilinmeyen uzun süreli ateş, gece terlemeleri, kilo kaybı, ishal, öksürük görülür.
- Tüberküloz, pamukçuk, diğer bakteri, mantar ve protozoan hastalıkları fırsatçı enfeksiyonlar ortaya çıkar.

Kişide bu belirtilerin ancak birkaç tanesinin bir arada bulunması durumunda AIDS düşünülebilir. Kaposi sarkomu ve bazı lenfomalar da HIV enfeksiyonunu düşündüren önemli belirtilerdendir. Kesin tanı için anti-HIV (ELISA) testi yapılır.

---------------------------------------------------------------------------


BULAŞMA YOLLARI?

HIV; kan ve kan ürünleri, sperm veya diğer cinsel sıvılar üzerinden insandan insana bulaşır.Ayrıca plasenta ya da süt yoluyla anneden bebeğine bulaşabilir.Öksürükle, hapşırıkla ya da el sıkışmak gibi olağan temaslarla bulaşmaz.Bu virüs oldukça hassastır ve vücut dışında havada ve suda uzun süre yaşayamaz. Bu nedenle bulaşması için vücut sıvılarının doğrudan teması gerekir. Frengi, genital herpes (uçuk), bel soğukluğu (gonore) ve klamidya gibi cinsel hastalıkların cinsel bölgelerde yol açtığı yaralar ve doku bozulmaları, HIV bulaşma riskini artırır.

Cinsel ilişki

Virüsün bulaşması vajinal, anal veya oral seks sırasında gerçekleşebildiği gibi, ateşli öpüşme sırasında tükürük transferi ile çok çok az da olsa bulaşma ihtimali vardır. Bununla birlikte tükürükteki HIV miktarı çok düşüktür ve dünyada kayıtlı milyonlarca AIDS vakasından sadece 'bir' tanesinde bulaşma metodu öpüşmedir.Bu vakada ise her iki tarafın da şiddetli diş eti kanamasından muzdarip olduğu ve bulaşmanın nedeninin muhtemelen tükürük değil kan olduğu görülmüştür.Şu an dünyada HIV'in en yaygın bulaşma yöntemi homoseksüelcinsel ilişkidir. Ayrıca korunmasız anal ilişki esnasında HIV bulaşma riski, korunmasız vajinal ilişkiden daha yüksektir.

Doğum kontrol hapları ve lateks olmayan prezervatifler,HIV'den koruma sağlayamaz. HIV hem bir erkekten hem de bir kadından bulaşabilir. Herhangi bir cinsel hastalık, HIV bulaşma ihtimalini daha yükseltir. HIV' in iki tipi mevcuttur. Tip II de kadından erkeğe bulaşma ihtimali Tip I de ise erkekten kadına bulaşma ihtimali daha yüksektir. Afrika' da 2. tip, Avrupa ve Amerika da ise 1 nci tip daha sık görülür.

Kan nakli ve ortak şırınga kullanımı

HIV'in, şırıngalarını ortak kullanan damardan uyuşturucu bağımlıları arasında yayılma oranı oldukça yüksektir. Kanda HIV'i tespit ve ısı ile yoketme yöntemlerinin geliştirilmesinden önce virüs, kan nakli ile de bulaşmaktaydı ve geçmişte birçok hemofili hastası bu nedenle virüse yakalandı. Günümüzde kan nakli ile HIV bulaşma riski çok çok düşüktür. Çok nadiren sağlık personelinin de enfekte olmuş iğnelerin kazara batması sonucu bu virüse yakalandığı görülmektedir.

Anne sütü ve plasenta

HIV, plasenta ya da süt yoluyla virüsü taşıyan anneden bebeğine bulaşır. Günümüzde doğuma yakın dönemlerde anneye ve bebeğe uygulanan ilaç tedavileriyle bebeğin virüse yakalanma riski azaltılabilmektedir.

HIV/AIDS şu yollarla bulaşmaz...

HIV/AIDS gündelik temaslarla, aynı odada bulunma, aynı okulda okuma, aynı havayı soluma gibi yollarla bulaşmaz.HIV sağlıklı deriden geçmez.Bunun dışında HIV/AIDS şu yollarla da 'bulaşmaz':


  • El sıkışma, deriye dokunma, okşama, kucaklama, sosyal öpüşme
  • Tükürük, gözyaşı, ter, aksırık, öksürük, idrar, dışkı
  • Yiyecekler, içecekler, çatal, kaşık, bardak, tabak, telefon vs.
  • Tuvalet, duş, musluk, yüzme havuzu, deniz, sauna, hamam vs.
  • Sivrisinek ve diğer böceklerin sokması
  • HIV pozitif bir kimse ile aynı ortamda kedi, köpek ve diğer hayvanlarla birlikte yaşamak

---------------------------------------------------------------------------

KORUNMA YÖNTEMLERİ?


  • Korunmasız cinsel ilişkiye girilmemelidir. Prezervatifin sağlam olmasına dikkat edilmeli, prezervatife zarar verebileceği için vazelin gibi petrol bazlı kayganlaştırıcılar kullanılmamalıdır. Kadın ve erkek prezervatifi veya iki erkek prezervatifi birlikte kullanılmamalıdır. Bu davranış sürtünmeyi arttıracağı için prezervatifin yırtılmasına sebep olabilir.
  • Kan nakli sırasında, AIDS testi yapılmamış kontrolsüz kan kesinlikle kullanılmamalıdır.
  • Kullanılmış ve dezenfekte edilmemiş şırınga, iğne, cerrahi aletler, jilet, makas, diş hekimliği aletleri, akupunktur iğneleri kesinlikle kullanılmamalıdır. Tek kullanımlık araç-gereçler yeniden kullanılmamalı, kullanılan aletler kesinlikle dezenfekte ya da sterilize edilmelidir.
  • HIV pozitif kişi, test sonucunu öğrendikten sonra kesinlikle kan bağışlamamalıdır.
  • HIV bulunduran sperm sıvısı, genital sıvı ya da kanın yaralı bir dokuya teması engellenmelidir.
  • Açık yaralar, vücuda virüsün girişini engellemek için bantla kapatılmalıdır.
---------------------------------------------------------------------------

DESTEK MERKEZLERİ?

Tüm dünyada HIV/AIDS programları önleme, tedavi, bakım ve destek başlıklarında ele alınmaktadır. HIV/AIDS son yıllarda tedavide meydana gelen gelişmeler sayesinde, düzenli tedavi gerektiren bir hastalık olarak değişim göstermiş, HIV ile yaşayanların sağlıklı bir yaşam sürmeleri mümkün hale gelmiştir. Ancak HIV/AIDS ile ilgili toplumsal önyargılar HIV tanısını ve tedaviyi zorlaştırmaktadır. Bu bağlamda HIV ile yaşayan kişilerin tanıyı kabullenmesi, psikolojik sorunları atlatması ve tedaviyi kabullenip uyumlu bir şekilde sürdürmesi ve kısaca “HIV ile yaşama”ya geçmesi için destek çalışmaları son derece önemlidir.

---------------------------------------------------------------------------


Arkadaşlar daha fazla uzalatıla bilir bunlar ama bilmeniz gereken temel şeyleri paylaştım sizinle. İnsanız bilmediğimiz sayısız hastalık olabilir bu gayet doğal ancak en büyük sorun hastalığı bilmemek değil yanlış bilmek... Kendiniz ve çevreniz toplumumuz için lütfen bu hassas olalım... Sağlıklı mutlu günler, iyi forumlar...



Kaynak
 

neskalii

Profesör
Katılım
25 Mayıs 2008
Mesajlar
3,932
Reaksiyon puanı
23
Puanları
38
Yaş
38
Allah hepsine şifa versin..
 
Üst