- Katılım
- 2 Haziran 2005
- Mesajlar
- 13,887
- Reaksiyon puanı
- 2,155
- Puanları
- 113
Uzun zamandır ihtiyacım olan bir günü geride bıraktım desem yalan olmaz herhalde.
Ciddi anlamda konsantrasyon veya daha doğru bir tabirle odaklanma sorunum var.
Bu sorun için görüşlerine önem verdiğim yakın dostlarımdan tutun da psikologlara kadar çok sayıda kişi ile görüştüm ve ilginç öneriler aldım. Bu çözümleri belki ilerleyen zamanlarda anlatırım ama ortak nokta hobilerine zaman ayır tavsiyesi oldu.
Şu sıralar ben de öyle yapmaya çalışıyorum ve ortaya enteresan işler çıkıyor. İlk sırayı, daha önce hiç keşfetmediğim yerleri görmek alıyor. Hatta bu konuda oldukça iyi olduğumu bile söyleyebilirim. Aracımı alalı 1 yıl olmasına rağmen geride 46.000 km yol bıraktığımı gördüm.
Bir keresinde alınan bu mesafe, enteresan bir konuşmanın da yapılmasına vesile oldu. Hatırlamışken onu da yazayım.
Her 10.000 kmde bir yapılan bakım için düzenli olarak gittiğim Maslaktaki Nissan Yetkili Servisi Sportura vardım ve aracımı teslim etmek istediğimde oradaki usta Yanlış anlamayın ama acaba korsan taksicilik mi yapıyorsunuz? dedi. Güldüm, istediği cevabı vermeden bu soruyu neden sorduğunu ilettim Abi, bir iki hafta önce geldin, arabanda şirket logosu da yok, ne çabuk 10.000 km yaptın? dedi.
Dünyanın çevresinin Ekvator üzerinden (yani en geniş yer) 40.075 km olduğunu hatırlatayım. Sanıyorum araba ile gezme konusunda vardığım noktayı en güzel bu sohbet ifade edebilirdi.
Kahvaltı yaptığımız yer.
Böyle gezmelerden birinde iki güzellik keşfettim. Birisi, evde hazırladığın kahvaltılık malzemeleri doldurduğun piknik sepetiyle Belgrad Ormanında kahvaltı yapmak. Diğeri de İstanbulun Karadenize bakan tarafındaki saklı cennetlerden biri olan Gümüşdere Plajında güneşlenmek.
Bu Pazar, ikisini de yaptım.
Bu da hikayenin geri kalan kısmı arkadaşlar.
Ciddi anlamda konsantrasyon veya daha doğru bir tabirle odaklanma sorunum var.
Bu sorun için görüşlerine önem verdiğim yakın dostlarımdan tutun da psikologlara kadar çok sayıda kişi ile görüştüm ve ilginç öneriler aldım. Bu çözümleri belki ilerleyen zamanlarda anlatırım ama ortak nokta hobilerine zaman ayır tavsiyesi oldu.
Şu sıralar ben de öyle yapmaya çalışıyorum ve ortaya enteresan işler çıkıyor. İlk sırayı, daha önce hiç keşfetmediğim yerleri görmek alıyor. Hatta bu konuda oldukça iyi olduğumu bile söyleyebilirim. Aracımı alalı 1 yıl olmasına rağmen geride 46.000 km yol bıraktığımı gördüm.
Bir keresinde alınan bu mesafe, enteresan bir konuşmanın da yapılmasına vesile oldu. Hatırlamışken onu da yazayım.
Her 10.000 kmde bir yapılan bakım için düzenli olarak gittiğim Maslaktaki Nissan Yetkili Servisi Sportura vardım ve aracımı teslim etmek istediğimde oradaki usta Yanlış anlamayın ama acaba korsan taksicilik mi yapıyorsunuz? dedi. Güldüm, istediği cevabı vermeden bu soruyu neden sorduğunu ilettim Abi, bir iki hafta önce geldin, arabanda şirket logosu da yok, ne çabuk 10.000 km yaptın? dedi.
Dünyanın çevresinin Ekvator üzerinden (yani en geniş yer) 40.075 km olduğunu hatırlatayım. Sanıyorum araba ile gezme konusunda vardığım noktayı en güzel bu sohbet ifade edebilirdi.
Kahvaltı yaptığımız yer.
Böyle gezmelerden birinde iki güzellik keşfettim. Birisi, evde hazırladığın kahvaltılık malzemeleri doldurduğun piknik sepetiyle Belgrad Ormanında kahvaltı yapmak. Diğeri de İstanbulun Karadenize bakan tarafındaki saklı cennetlerden biri olan Gümüşdere Plajında güneşlenmek.
Bu Pazar, ikisini de yaptım.
Bu da hikayenin geri kalan kısmı arkadaşlar.