Ebu talib

Bu konuyu okuyanlar

Murataltug

Müdavim
Katılım
15 Ekim 2017
Mesajlar
5,873
Reaksiyon puanı
3,096
Puanları
113
Yaş
38
EBU TALİB
Ebu Talib Resul-i ekrem efendimizin amcası hazret-i Ali’nin babasıdır. Peygamber efendimizin dedesi Abdülmuttalib vefat edince, Ebu Talib’in yanında kaldı.ebu talib Hicretten üç yıl önce, seksen yaşını geçmiş olarak vefat etti.

EBU TALİB
Peygamber efendimizin dedesi Abdülmuttalib, sekiz yaşındaki yetim efendimizi himaye etmesi için oğlu Ebu Talib’e vasiyette bulundu. Peygamber efendimiz, dedesinin vefatından sonra amcası Ebu Talib’in yanında kaldı.Kureyş’in ileri gelenlerinden olan Ebu Talib, Peygamber efendimize sevgi ve şefkat gösterdi. O’nu kendi çocuklarından çok sever,onsuz uyumaz,onsuz bir yere gitmez ve başlamaz, O’na ayrı sofra kurdururdu.

EBU TALİB
Sevgili Peygamberimiz on iki yaşlarındayken, Ebu Talib, Şam seferine O’nu da götürdü.Busra yakınlarında bir manastırın rahibi Bahira, Resulullah efendimizin peygamberlik alametlerini görerek, Ebu Talib’e O’nu götürmemesini söyledi.
Ebu Talib, ömrü boyunca, Peygamber efendimizi yanından ayırmadı. O’nu ölünceye korudu. Sevgili Peygamberimizin hazret-i Hadice ile evlenmesinde mühim hizmetleri oldu.

EBU TALİB
Peygamber efendimiz İslama davet ettiğinde başta amcası Ebu Leheb ve akrabaları O’na karşı çıktılar amcası Ebu Talib kabul etmemesine rağmen karşı çıkmadı. O’na yardımcı oldu. efendimize himayede bulundu. Müşriklerin tehditlerine karşı koydu. Müslümanlara yardım etti. Muhasaranın kaldırılmasında mühim rol oynadı.

EBU TALİB
Ebu Talib hastalandı müşrikler toplanarak Ebu Talib’e gittiler ve Senin büyüklüğüne inanıyor, üstünlüğünü kabul ediyoruz.sana, muhalefet etmedik. Korkarız ki, Muhammed bizimle uğraşır, husumet devam eder. Bizi barıştır birbirimize taarruz etmeyelim.” Ebu Talib efendimizi çağırtıp; “Kureyş’in ileri gelenleri senden dinlerine karışmamanı rica ediyorlar. kabul edersen, sana biat ederler dedi.

EBU TALİB
alemlerin efendisi ebu bekire buyurdu ki: “Ey Amca! Ben onları davet etmek istiyorum
La ilahe illallah” derseniz ve putları kaldırıp atarsanız.”müşrikler hemen bizden,başka bir şey iste!..” dediler.efendimiz; “Siz, güneşi ellerime koysanız ben başkasını istemem buyurdu. Müşrikler; “Ya Muhammed! acayip bir teklifte bulunuyorsun. Biz sana riayet etmek istiyoruz, sen bizim hatırımızı hoş etmiyorsun!” diyerek, kalkıp gittiler.

EBU TALİB
Ebu Talib, Peygamber efendimize; “Senin Kureyş’ten istediğin gayet yerindeydi. Doğru söyledin.” dedi. Amcasının sözü, Resulullah efendimizi ümitlendirdi “Ey amca! Bir kere «La ilahe illallah.» de! kıyamet günü sana şefaat edeyim.” buyurdu.Ebu Talib“Halkın, ölmekten korktu Müslüman oldu diye ayıplamalarından korkuyorum. Yoksa, hatırını hoş ederdim.” diyerek nefsine ağır geldiğini söyledi ve vefat etti. Vefat ettiğinde seksen yaşını geçmişti

EBU TALİB
Peygamber Efendimizin (asm) amcası ve Hazreti Ali'nin babası Ebu Talib, 535 yılında doğdu. Abdülmuttalib ve Fatıma bint Amr bintin evladı olarak dünyaya geldi. Asıl adı Abdülmenaf olup, Talib adlı oğlundan ötürü, Talib'in babası anlamına gelen "Ebu Talib" lakabıyla tanınmaktadır. Künyesi Ebu Talib Abdülmenaf bin Abdülmuttalib bin Haşim el-Kureyşi el-Haşimi şeklindedir.

EBU TALİB
Peygamber Efendimizin (asm) babası ve annesi vefat edince dedesi tarafından yetiştirildi. Abdülmuttalib, hastalanınca oğullarını ve Hazreti Muhammed'i (asm) çağırarak, mübarek torununa bakmalarını istedi"Vefatımdan sonra hangi amcanı istiyorsun?"sorusu üzerine Hazreti Muhammed amcası Ebu Talib'in boynuna sarılarak onu istedi Bu seçim Abdülmuttalib'in hoşuna gitti ve oğluna şu vasiyette bulundu:

EBU TALİB
Peygamber efendimizin dedesi abdulmuttalip oğlu ebu talibe şu vasiyette bulundu Onu sana emanet ediyorum. O, İlahi emanettir. Onu canın ve başın pahasına koruyacağına söz ver ki, gözlerim arkada kalmasın Ebu Talib Sen merak etme babacığım. Onu öz çocuklarıma,kendi canıma tercih edeceğimden emin olabilirsin. Hayatta hiç kimsenin zarar vermesine müsaade etmeyeceğime söz veriyorum."diye karşılık verdi

EBU TALİB
Kainatın Efendisini (asm) himayesine alan Ebu Talib, son derece fakir ailesi kalabalık idi. geçim sıkıntısı çekiyordu. Çok merhametli ve dürüsttü Kureyşlilerce çok sevilip hürmet görüyordu. Üstün vasıfları ve şahsiyetiyle ileri gelenlerdendi.Ebu Talib adeta bir istisna idi.

EBU TALİB
Ebu Talib, Peygamber Efendimiz (asm)'e alaka göstererek gittiği her yere onu götürür, kendisiyle sohbet eder, yetişmesine önem verirdi. Evinde O olmadan sofra kurulmaz, sofrada Ebu Talib, "Muhammedim nerede, çağırın gelsin." demek suretiyle hassasiyetini belirtirdi.

EBU TALİB
Peygamber Efendimiz (asm) ebu talibe sevgi ve saygıyı göstererek büyükleri sofraya oturmadan yemek yemezdi. Onun bulunduğu her sofra bereketlenir ve herkes doymuş bir vaziyette kalkardı.

EBU TALİB
Ebu Talib'in cahilliyenin çirkinliklerine bulaşmamış böyle bir yaşantı yaşamamıştır Hiçbir zaman içki içmezdi, Kainatın Efendisi (asm)'i himaye etmeye layıktı Kabe'nin perdedarlığı ve hac mevsiminde hacılara su içirme hizmetinde bulunuyordu hizmetler masraf gerektirdiğinden imkanlarının elvermemesinden dolayı kardeşi Hazreti Abbas'a devretti

EBU TALİB
Ebu Talib, Suriye'ye gitmeye karar verdi Hazreti Muhammed (asm)'i yanında götürmeye karar verdi ve böylece yine yanından ayırmadı Suriyede Bahira tarafından misafir edildiler Bahira Peygamber Efendimizi (asm) görüp, onun kutsal kitaplarda müjdelenen peygamber olduğunu anladı

EBU TALİB
Rahip bahira Ebu Talib'i yanına çağırarak şu tavsiyelerde bulundu Yeğenini hemen memleketine götür. Onu hasetçi Yahudilerden koru. Yahudiler çocuğu fark ederlerse ona kötülükte bulunurlar. senin yeğenin büyük şan ve nam kazanacaktır. Durma, onu götür."dedi
Bu tavsiye üzerine Ebu Talib Şam'a gitmedi geri döndü.

EBU TALİB
İslam'a davet edilme şerefine nail olan ilklerden biri Hazreti Ali'dir. Ebu Talib,yeğeni ve oğlunun namaz kıldıklarını öğrenince atalarının dinine bağlı kalacağını beyan etmiş onlara ilişmemiş Peygamber Efendimizi (asm) ömrünün sonuna kadar savunmuştur

EBU TALİB
İnsanların İslam'a davet edilmeleriyle müşriklerin baskıları arttı. Müslümanlar ablukaya alındı Ebu Talib Haşim ve Muttalib oğullarını yardıma çağırdı. Ebu Leheb hariç Ebu Talib'in etrafında toplanarak boykot ve ambargolardan etkilenme pahasına sıkıntıya katlanarak Müslümanlar safına geçtiler

EBU TALİB
Ebu Talib'in desteğinden Peygamber Efendimize (asm) zarar veremeyen müşrikler O'nu teslim etmesini istediler.kabul etmediği gibi, iman etmemiş olmasına rağmen efendimizi korumaktan vazgeçmedi.

EBU TALİB
Ebu Talib'in yaşı ilerledi hastalığı şiddetlendi. Efendimiz (asm), kendisini bağrına basıp şefkatiyle büyüten, kendisi için her türlü tehlikeyi göze alan amcasını kaybedeceğine üzülüyordu. Müslüman olup ebedi saadete ulaşması için gayret gösteriyordu. Amcasına hastalığında şehadet getirmesini kendisine ahirette şefaatçi olabileceğini söyledi.

EBU TALİB
Efendimiz amcası ebu talibe şehadet getirmesini söyleyince Ebu Talib sana ve bunaklık atfetmeleri korkusu olmasaydı, istediğini söyleyip sana tabi olurdum. Kureyş,ölümden korktuğumu söylemesin diye sehadet etmeyeceğim."diye karşılık verdi. Peygamber Efendimizin (asm) beklediği cevabı vermesi nasip olmadı. Görüş birliği olmamakla beraber, İslam ulemasının ekseriyetine göre, iman etmeden son nefesini verdi

EBU TALİB
Herkesin Efendimize (asm) sırtını döndüğü, Müslümanların eziyet ve işkencelere maruz kaldığı dönemde Ebu Talib'in desteği çok büyüktü Peygamber Efendimiz (asm) ve tüm müminlerin arzusu, Ebu Talib'in Müslüman olması idi. Ancak, gerçekleşmedi.

kainatta en büyük hak ve hakikat imandır. Bediüzzaman Hazretlerine, II. Dünya Savaşından daha önemli bir dava mı var, ilgilenmiyorsun" diye soranlara şu cevabı vermiştir Her bir insanın başında ebedi hayat davası var. ...eğer İngiliz ve Almanlar serveti kuvveti aklı varsa, yalnızca o dâvâyı kazanmak için bütününü sarf edecek... iman vesikası olmazsa itikadı sağlam elde etmezse,dâvâyı kaybeder.kaybettiğinin yerini hangi şey doldurabilir

EBU TALİB
Ebu Talib'in imanı Bediüzzaman a sorulmuştur. Risale nin cevabı, net ve çok önemli bir tespittir. Ebu Talib'in, Hazreti Muhammed Aleyhisselam'a gösterdiği muhabbet peygamberliğine değil şahsı ve zatınadır

EBU TALİB
"Ebu Talib risalede şöyle anlatılır ebu talib Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın risaletini değil, şahsını,severdi. Onun şefkati ve muhabbeti, zayie gitmeyecektir. Cenâb-ı Hakkın Habib-i Ekremini sevmiş ve himaye etmiş ve taraftar olan Ebu Talib'in, inkâra ve inada değil, hicab ve asabiyet-i kavmiye gibi hissiyata makbul bir iman getirmemesi üzerine, Cehenneme gitse de, Cehennem içinde cenneti, hâlk edebilir. Kışta bazı baharı hâlk ettiği zindan saraya çevirdiği gibi, cehennemi, hususî bir cennete çevirebilir."

kendisine iman edilmediği halde kullarından zuhur eden güzel haslet ve amelleri karşılıksız bırakmayan Cenab-ı Hakk'ın bu sıfatı merhametinin azametine çok güzel bir örnek teşkil etmektedir.
Selam ve dua ile...
 

Murataltug

Müdavim
Katılım
15 Ekim 2017
Mesajlar
5,873
Reaksiyon puanı
3,096
Puanları
113
Yaş
38
Ebu Talib ra efendimizin amca
ve hz Ali’nin babasıdır efendimizin dedesi Abdülmuttalib vefat edince, Ebu Talib’in yanında kalmışdır
 
Üst