- Katılım
- 29 Haziran 2007
- Mesajlar
- 64,457
- Reaksiyon puanı
- 529
- Puanları
- 0
Namaz, kulun bütün meşguliyetlerden sıyrılıp Allaha yönelmesi... Dua, ilahi hazinesinden talepte bulunması... Hacet namazı ise bu ikisinin buluştuğu, ihtiyaç sahiplerine lütfedilmiş bir ibadet.
İnsan hayatı hep bir koşuşturma, hep bir imtihandır. Eğitim, iş, aile hayatı derken sürekli bir mücadele gerektirir. Ve insan kendi açısından daima en mükemmelini ister. İyi bir eğitim almak, iyi bir işte çalışmak, huzurlu bir yuva kurmak... Bunlara ulaşmaya çalışırken de sürekli engeller çıkar karşısına, yüce Yaratıcıya sığınıp dualarla aşması gereken... Sadece dünyevi arzular ya da sıkıntılar da değildir bizi duaya yönlendiren. Kimi zaman manevi değerler uğruna mücadele eder, İslamın güzelliğini her yerde duyurmak için çaba harcarız. Ülkemizin içinde bulunduğu sıkıntılı dönemlerin bir an önce aşılması için üzerimize düşen gayreti gösteririz ancak zahmetsiz rahmet olmaz misali genellikle bu yollar dikenlerle dolu olur. İşte o zaman Allaha sığınıp, Ona el açarak yolumuzun açılmasını dileriz. Kısacası dünyevi, uhrevi ya da büyük küçük tüm dert ve arzularımız için en güzel silahtır duamız. Dua etmenin de çeşitli yolları vardır. Bunlardan biri de hacet namazı...
Hacet namazı, kulların çok da farkına varamadığı muhteşem bir hazine. Rivayete göre bir yaz günü Hazreti Enese (ra) bahçıvanı gelerek, yağmur yağmadığından ve bahçenin kuruduğundan yakınır. Bu haber üzerine Hazreti Enes, Resûlullahın, Herhangi bir ihtiyacı olan kimse iki rekât namaz kıldıktan sonra Allaha dua etsin. şeklindeki tavsiyesini hatırlar. Su isteyerek abdest alıp namaza durur. Selam verdikten sonra bahçıvanına, Gökyüzünde bir şey görebiliyor musun? diye sorar. Bahçıvan, Göremiyorum. der. Hz. Enes, tekrar içeri girip namaz kılmaya devam eder. Birkaç kez bahçıvana, Gökyüzünde bir şey görebiliyor musun? diye sorunca adam, Kuş kanadı gibi bir bulut görüyorum. der. Bunun üzerine Hz. Enes, namazını ve duasını sürdürür. Az sonra bahçıvan, Hazreti Enesin yanına gelir ve Gök bulutla kaplandı ve yağmur yağmaya başladı. der. Bunun üzerine Enes (ra), Haydi, ata bin de yağmurun nerelere kadar yağdığına bak. der. Bahçıvan, etrafı dolaştığında, yağmurun sadece Hazreti Enesin büyük bahçesine yağdığını görür. (İbn-i Sad, et-Tabakâtül-Kübrâ, c. 7: 21-22)
Hacet namazının değerini bilmiyoruz
Kuran-ı Kerimin Bakara Sûresinin 153. ayetinde Ey iman edenler! Allahtan sabırla ve namazla yardım isteyin. Şüphesiz ki Allah, sabredenlerle beraberdir. buyruluyor. Bu ayet de duanın namazla desteklenmesindeki önemi açıkça vurguluyor. Cemil Tokpınar, çeşitli nafile ibadetleri derlediği Can Simitleri kitabında, hacet namazı gibi bir hazineden insanların istifade edemediğinden yakınıyor: Biz müminler hacet namazı gibi benzersiz bir hazinemiz olmasına rağmen bu namazdan hakkıyla istifade edemiyoruz. Maalesef yaptığımız bir ankete katılan müminlerin yüzde 47si hacet namazını hiç kılmadığını söyledi. Tokpınar, hacet namazının önemine dikkat çekmek için kitabında şöyle bir örnek veriyor: Sahabelerden Ebu Mılâk (ra) isminde ticaretle uğraşan bir zat vardı. Bir defasında ticaret için yolculuk yapıyordu. O zamanlarda yol güvenliği yoktu. Bu yüzden karşısına silahlı bir eşkıya çıktı. Neyin varsa çıkar, seni öldüreceğim. dedi. Bu tehdit karşısında Ebu Mılâk, Maksadın mal almaksa al. dedi. Hırsız ise malı almakla birlikte izini de kaybettirmek istiyordu. Ben sadece senin canını istiyorum. dedi. Ebu Mılâk da hırsızdan namaz kılması için izin istedi. Hırsızın izin vermesiyle birlikte Ebu Mılâk, namaz kılarak dua etti. Duasını üç defa tekrarlayan Ebu Mılak, duayı bitirir bitirmez silahlı bir atlının hırsıza hızla yaklaştığını gördü ve atlı, hırsızı bir mızrak saplayarak öldürdü. Ebu Mılâk, kim olduğu sorduğu atlıdan, melek olduğunu ve kıldığı namazla, ettiği dua vesilesiyle kendisine geldiği cevabını aldı: Şunu bil ki abdest alıp dört rekat namaz kılan ve bu duayı yapan kimsenin, zorda olsun veya olmasın duası kabul edilir. (İbn-i Hâcer, el-İsâbe, c. 4:182)
Hacet namazı nasıl kılınır?
Hacet namazı iki, dört ya da on iki rekat şeklinde kılınabilir. Efendimizden (sas) edilen bir rivayete göre hacet namazının ilk rekatında Fatihadan sonra üç defa Ayetel-Kürsi, diğer rekatlarda da Fatihadan sonra sırasıyla birer defa İhlas, Felak ve Nas sûreleri okunur. Namazın bitiminde Allaha hamd ve sena, Peygamber Efendimize (sas) de salat ve selamdan sonra hacet duası olarak bilinen şu dua okunur:
Allahümme innî eselüke tevfîka ehlil-hüdâ ve amele ehlil yakîni ve münâsahete ehlit-tevbeti ve azme ehlis-sabri ve cidde ehlil-haşyeti ve talebe ehlirrağbeti ve teabbüde ehlil-verai ve irfâne ehlil-ilmi hattâ ehâfek. Allahümme innî eselüke mehâfeten tahcizünî an masiyetike hatta amele bi-tâatike amelen estehikku bihî rızâke ve hatta ünâsıhake bit-tevbeti havfen minke ve hattâ uhlisa leken-nasîhate hubben leke ve hattâ etevekkele aleyke fîl-umûri husni zannın bike. Subhâne hâlikın-nûr.
Duanın anlamı ise şöyle: Allahım, Senden hidayet ehlinin başarısını, yakîn ehlinin amellerini, tevbe ehlinin öğütleşmesini, sabır ehlinin azmini, haşyet ehlinin ciddiyetini, rağbet ehlinin talebini, verâ ehlinin ibadetini, ilim ehlinin irfanını isterim ki, Senden gereği gibi korkayım. Allahım Senden öyle bir korku isterim ki, o beni Sana isyandan men etsin. Tâ ki, Sana itaat ile öyle amel edeyim ki, onunla Senin rızana ereyim. Senden korkarak tevbeyle Sana döneyim. Sırf Senin sevgini kazanmak için hâlis nasihat edeyim. Her işte Sana güvenip Sana dayanayım. Sana güzel zan besleyeyim. Nûrun yaratıcısı Allahı teşbih ederim. Kimi kaynaklarda hacet namazının kılınma vakti yatsı namazından sonra olarak geçse de kişi kendi halet-i ruhiyesine göre anlık bir sıkıntıya düştüğünde ya da Allahtan herhangi bir dileği olduğunda bu namazı kılabilir.
Zaman