Başbakan kayboldu, her şey normaldi!

Bu konuyu okuyanlar

*SiRiNe*

Müdavim
Katılım
22 Kasım 2007
Mesajlar
5,336
Reaksiyon puanı
2
Puanları
0
Ankara dün sabah bomba bir haberle güne uyandı:

Başbakan kayıptı!

Geceyarısı Katar’dan dönmüş, uçaktan inip evine gitmişti...

Sabah çok erken saatlerde de kimselere haber vermeden sırra kadem basmıştı!

Yanında olabileceği düşünülen korumalarından ve kurmay heyetindeki üç kişiden de haber alınamıyordu!

İnanabiliyor musunuz; Başbakan kayıptı ve ülkede hayat sanki hiçbir şey olmamış gibi sürüyordu:

Onun çok önem verdiği borsa da umursamamıştı bu haberi, piyasalar da!

Oysa benzer bir olay başka ülkede meydana gelse hayat durur, piyasalar yangın yerine dönerdi!

Bizde ise “haber” derdindeki gazetecilerden başka merak eden yoktu!


***

Sonunda beklenen haber Eskişehir’deki DHA muhabirinden geldi:

Başbakan Mihalgazi İlçesi’ne bağlı Sakarılıca beldesindeki kaplıcalara gitmişti...

“Başbakan bulundu” haberini okuyunca, VATAN’ın internet sitesindeki okur yorumlarına göz attım. Biri isyan ediyordu:

“Neden buluyorsunuz karrrrdeşiiiim!”

Okurumuz çok içten isyan etmiş olmalı ki; DHA yeni bir haber geçti ve Başbakan’ın Sakarılıca’da olmadığının anlaşıldığını duyurdu!

Başbakan’ın “kayıplığı” ise yaklaşık 10 saat sürdü...

Sonunda da “evinde” olduğu, hiçbir yere gitmediği ortaya çıktı!

Belli ki on saat boyunca kıs kıs gülerek izlemişti olup bitenleri!


***

Neşeniz bol olsun Recep Tayyip Bey...

Ama o ünlü “Yalancı Çoban” şarkısını hatırlamanızı öneririm!

Hani sürüsünü bir gün gerçekten kurt kapar da kimseler inanmaz...

Siz de bir gün Allah korusun gerçekten kaybolacak olursanız; dünkü “gazeteci ilgisi”ni çok beklersiniz!

Umarım böyle bir şey olmaz da dünkü oyununuz hoş bir anı olarak kişisel tarihinizi süsler!

Ve neşenizi bozmak gibi olacak ama...

Dünkü oyun aslında sizin için de çok önemli bir mesajla sonuçlandı:

Görüldü ki; hakkınızdaki haberleri biz gazetecilerden başka kimse umursamıyor, ciddiye almıyor... Yandaşlarınız bile!

Haydi; biraz da bunun için gülün!


*****

ŞİKÂYET!

AKP’li bir grup milletvekilli, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Başkanı’na gitmiş ve partileri hakkında açılan kapatma davası konusunda Türk yargısını şikâyet etmiş...

Bununla da kalmayıp, Başkan’ın bir kınama açıklaması yapmasını istemiş!

Bunu da bizzat Başkan açıklamış!

Benzer bir iddiayı da önceki gün Baykal gündeme getirmiş, Başbakan’ın, ABD Başkan Yardımcısı Cheney’den kapatma davası konusunda destek istediğini öne sürmüştü!

Şimdi diyeceksiniz ki “Kendi yargısını yabancı ülkelere şikâyet eden bir iktidar olur mu?”

Ülkesini Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne şikâyet eden bir ailenin reisi, bugün aynı ülkenin en saygın koltuğunda oturabiliyorsa neden olmasın?

Neden korksunlar, çekinsinler ki?

Unutmayın; “mazlum” edebiyatında sınır ve kural yoktur!

Yeter ki ağlamayı becer...


*****

GÜNÜN SORUSU

Partileri hakkında kapatılma davası açılmasından sonra 10. Yıl Marşı söylemeye başlayan AKP’liler, önümüzdeki 23 Nisan törenlerinde topluca Anıtkabir’i ziyaret etmeyi de düşünüyorlar mı?


*****

Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın kızı evleniyor; takılar ne olacak?

Hatırlarsınız; Cumhurbaşkanı Gül’ün kızı evlendiğinde, “Takılar ne olacak” diye tutturmuştum...

Çünkü bu düğün, Sayın Gül’ün koltuğundan dolayı olağanüstü bir ilgi görecek, davetlilerin hepsi kendilerini katılmak zorunda hissedecekti!

Sonuçta da öyle oldu...

Gül ailesi de, takıların bir bölümünü “bazı şehit aileleri”ne bağışladıklarını açıkladı; konu kapandı...

Bu pazar günü ise Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın kızı evleniyor... Haberlere göre Sayın Kılıç da, hakkında kapatma davası olan AKP’nin önde gelen isimleri başta olmak üzere çok sayıda “ünlü” ismi düğüne davet etmiş...

Bu nedenle aynı çağrıyı ona da yineliyorum:

Genç çiftin arkadaşlarının, akrabalarının ve komşularının takacağı takılar analarının ak sütü gibi helal olsun...

Ama “babanın koltuğu” nedeniyle bu düğüne katılacak davetlilerin takacağı takılar mutlaka bağışlanmalı!

Haydi Sayın Kılıç...

Çözün bu meseleyi!


Mustafa Mutlu / Vatan Gazetesi
 

amesfa

Müdavim
Emektar
Katılım
10 Eylül 2007
Mesajlar
9,863
Reaksiyon puanı
150
Puanları
63
Şirinecim teşekkür mesajını daha sonrada yazabilirsin ard arda mesaj yazmak yok dimi. :)
 

*SiRiNe*

Müdavim
Katılım
22 Kasım 2007
Mesajlar
5,336
Reaksiyon puanı
2
Puanları
0
evet öle ama dayanamadımmm sana teşekkür etmek istedimmm :p

ama bi daha omas ^^
 

*SiRiNe*

Müdavim
Katılım
22 Kasım 2007
Mesajlar
5,336
Reaksiyon puanı
2
Puanları
0
Rica ederim kullanıcı ;)

Okuyan gözlerin zarar görmesin :p
 
Üst