Fethullah Gülen CIA Ortaklığı

Bu konuyu okuyanlar

Thun

Asistan
Katılım
25 Mart 2008
Mesajlar
102
Reaksiyon puanı
0
Puanları
16
ethullah Gülen yıllardır Amerika'da yaşıyor. Fakat, Amerika'da kalmaya devam edebilmesi için, "Yeşil Kart" alabilmesi gerekti.

Gülen, Yeşil Kart alabilmek için açtığı davayı kaybetti. Çünkü, Gülen'de Yeşil Kart verilen kişilerde aranan,"olağanüstü yetenekte olması... ulusal ve uluslararası toplumda mesleğinde en üst düzeyde bulunması" gibi nitelikler bulunmuyormuş!

Gülen'in asıl mesleği, Amerikan ajanlığı, din tüccarlığıdır. Bu açıdan Gülen, mesleğinin en üst düzeylerinden birisidir. Fakat, mahkemeye bu mesleğini söylemek yerine, kendini "eğitimci" diye pazarlamaya kalkışmış. Bu iddiasını kanıtlamak için sunduğu belgeler ise geçersiz sayılmış.

Demek ki; Fethullah, "yeşil dolar"ları bastırıp, dünyanın dört bir yanında okul kurarak elde ettiğini sandığı eğitimci pozisyonunu(!) mahkemeye kabul ettirememiş.

Gülen'in en yakın dostlarının kimler olduğunu bir kez daha gösteren gelişme de bunun üzerine yaşanıyor. Gülen, belgelerle kabul ettiremediği "liyakatını(!)", dostlarından topladığı referans mektupları ile kanıtlamaya çalışıyor.


CIA Gülen'e Kefil

Gülen için referans mektubu verenlerden bir kaçının kimlikleri şöyle;

* George Fidas; CIA'dan Analiz ve Prodüksüyon Direktörü olarak emekli oldu. CIA'nın Balkan politikaları uzmanı ve halen Washington Universitesi Uluslarası İlişkiler Bölümü'nde ders veriyor.

Mahkemeye sunulan destek mektuplarında ilk sırada yer alıyor.

* Graham Fuller: Eski CIA ajanı ve yine eski "National Intelligence Council" (Ulusal İstihbarat Konseyi) Başkan Yardımcısı. "RAND Corporation"da danışmanlık hizmeti veriyor.

* Morton Abramowitz; ABD'nin eski Ankara Büyükelçisi.

Listede bunlar dışında da, Gülen'e kefil olan pek çok Amerika'lı isim var.

CIA ajanları ile Fethullah'ın bu "güven" ilişkisinin, elbette geçerli nedenleri vardır. Bunun en bilinen nedeni, Gülen'in Amerikan islamcılığının savunucusu ve yayıcısı olmasıdır.

Ki, 2003 yılında ülkemize gelen, Graham Fuller Fethullah Gülen'i de şu sözlerle savunuyordu; "Fethullah Gülen'in radikal İslamcı olduğunu düşünmek bana zor geliyor. Kesinlikle değil, bu yöndeki görüşlere katılmıyorum" dedi. Elbette Fuller haklıydı, Gülen'in islamcılığını tarif edecek kelime, "Radikal İslamcılık" değil, ancak "Amerikan İslamcılığı" kelimesi olabilirdi. Gülen islamcılığı, Amerika için çok gerekli ve yararlı bir islamcılıktı. O süreçte Türkiye'de aranır durumda olan Gülen'in Amerika tarafından iade edilmemesinin nedeni de buydu.


Müslümanları Amerikan Emperyalizmine Peşkeş Çeken Gülen

2003 rakamlarına göre, Gülen'in denetiminde dünyanın dört bir yanındaki dershane ve okul sayısı 570'dir. Bu okulların ne işe yaradığına ilişkin fikir verebilecek örneklerden biri Rusya Federasyonu'nda yaşananlar olmuştu.

Kuşkusuz ki, Gülen'e CIA'cıların kefil olmasının nedenleri var. Bunun başında Gülen'in dünyanın çeşitli bölgelerinde kurduğu okullar ve dershanelerde Amerikan politikalarının yayılmasına hizmet etmesi, Amerikan çıkarları için çalışıyor olması geliyor.

Rusya Federasyonu, 2001'den sonra, Gülen'e ait 16 okulu kapattı, 2003'te Gülen okullarında çalışan 10 öğretmeni sınır dışı etti, 2006'da sınır dışı edilen öğretmen sayısı 50'ye yakındı. Rus gizli servisi, bu okullarda Rusya Federasyonu'nun ulusal güvenliğine aykırı eğitim ve öğretim yapıldığını söylüyor, bu okullarda çalışan öğretmenlerin, ABD ve İngiltere adına ajanlık yaptığı, Türki cumhuriyetlerde darbe girişimlerine karıştığının saptandığı açıklanıyordu. Gülen'in Rusya temsilcisinin Rusya'ya girişi yasaklanıyordu.

Yine, Gülen'in Özbekistan'daki okulları da, Devlet Başkanı İslam Kerimov'a yönelik suikasta adı karışanlardan bazılarının Gülen cemaatine mensup olduğu gerekçesiyle 1999-2000 yıllarında kapatılmıştı.

Gülen'in ayrıca Azerbaycan, Nahçıvan, Kazakistan, Kırgızistan, Türkmenistan ve Tacikistan'ın yanında Afrika'da okullar açtığı biliniyor. Amerikan çıkarlarının olduğu özellikle Müslüman halkların olduğu ülkelere, Amerikancı Gülen de okulları aracılığıyla giriyor.

"Yeşil Kuşak" sürecinden itibaren Amerika'ya hizmet eden islamcılık, hizmetlerine devam ediyor.

Bu özellikleri nedeniyle Amerikancı 12 Eylül cuntası tarafından önleri açıldı, geliştirildiler. Bu özellikleri nedeniyledir ki, sözde Fethullah Gülen aranır durumda iken, polis başta olmak üzere, düzenin içindeki kurumlaşmalarına ses çıkarılmamıştır.

Gülen, okullarıyla, medyasıyla, elindeki olanakların tümüyle Amerika'nın hizmetindedir. Kendisini Müslüman diye tanımlayanların, Ortadoğu'yu kan gölüne çeviren Amerika'nın karşısında olması gerekir; fakat Gülen değil karşısında olmak, okullarıyla, elindeki basın yayın araçlarıyla Amerikan politikalarını halklara empoze etmeye çalışan bir politika izlemiştir.

Amerika'yla aynı ağızla, Müslüman halkların işgale karşı direnişleri "terör" diye tanımlandı, Amerika'ya karşı olan her şey "terör"dü. Halklara direnişlerden uzak durmaları telkin ediliyordu.

Gülen'in Müslümanlığının çerçevesi de bu temel noktada çizilmektedir. Gerçekte, müslümanlıkla, dinle imanla ilgisi yoktur. İslamın tüm değerlerini satabilir. Nitekim yaptığı da budur.

Amerikancı islamcılar için her şey satılıktır. En iyi pazarladıkları ve kullanabilecekleri malzeme din olduğu için dini satıyorlar. Halkın inançlarının onların gözünde bir değeri yoktur, rahatlıkla Amerika'nın hizmetine sunmaları da bunu göstermektedir.

Sadece din de değil, örneğin bir bakarsınız, islamcılıkla ilgisi olmayan futbol kulüplerine el atarlar. Futbol kulüplerinin hepsi mafya yuvasıdır, onların islamcılığı bu mafya yuvalarına el atıp rantından yararlanmaya, futbolu kitleleri uyutma ve iktidarları için kullanmaya engel olmaz.

Dinse din, futbolsa futbol, mafyaysa mafya, hepsini kullanabilirler. Dini ticaret malı gibi gören bu kafa yapılarının, Müslümanların "büyük şeytan" dedikleri Amerikan emperyalizmi ile aynı cephede yer almaları da bu nedenle şaşırtıcı olmuyor.


Fethullah'tan Genelkurmay'a... Dini Kullanmayan Mı Var?

Bugün dini en etkili şekilde kullanan islamcılar karşısında, laiklik savunucusu kesilen Genelkurmay'ın da dini kullanmakta islamcı kesimden özde farkı yoktur.

Ülkemizde islamcılığın ve özellikle de din tüccarlarının bu kadar güçlenmelerinde 12 Eylül Cuntacılarının destekleri belirleyicidir.

Devrimciler, halkta bağımsızlık, demokrasi, sosyalizm, hak ve özgürlükler, adalet, anti-emperyalist, anti-oligarşik, anti-faşist bilinci geliştirirken, cuntacılar bunun karşısında halkı dini geliştirerek denetim altında tutma politikası uyguladılar.

Bunun için tarikatları desteklediler, yaygınlaştırdılar. Gülen hareketi de, bugün AKP'yi oluşturan islamcılık da bu koşullarda hızla gelişti, örgütlendi ve bugün Genelkurmay'a karşı iktidar çatışması yürütecek duruma geldi.

Bugün için Genelkurmay'ın laiklik söylemine sarılmasının da inandırıcılığı yoktur. Laikliği tutunacak nokta olarak görmektediler, fakat aynı zamanda halkın mücadelesi karşısında bugün de dini kullanmakta ve "Dinin lüzumlu bir müessese" olduğu düşüncesinden hareketle, halka karşı savaştırdıkları askerleri dini söylemlerle motive etmektedirler.

Din, Müslümanları aşağılayan, Amerikan halkını Müslümanlara karşı düşmanlaştırmak için, islama hakaret eden Amerika yönetiminin de ilgi alanı dışında değil. Onlar da, islamı kendilerinin kullanabileceği şekilde biçimlendirmenin ve kullanmanın politikasını yapıyor ve AKP gibi, Fethullah gibi işbirlikçileri aracılığıyla uyguluyorlar.

Kısacası din, halkları denetim altına almaya çalışan, sömürü ve zulmü perdelemek isteyen, halkı gerçek sorunlarından uzaklaştırmaya çalışan tüm egemenlerin kullandığı, kullanmaya çalıştığı bir malzemedir.


izmet Karşılıksız Değil

Gülenler'in, AKP'lilerin Amerika için çalışırken yürüttükleri ilişki tek yanlı bir ilişki değildir. Bu ilişki içinde kendi çıkarları da vardır.

Bu ilişki içinde, emperyalizmin de desteğini alarak, gerek ülke içinde, gerekse değişik ülkelerde ekonomik, siyasi, örgütsel güç kazanmaktadırlar.

Örneğin, Gülen'in denetimindeki mal varlığı listesi şöyle;

Türkiye'de; 88 vakıf, 20 dernek, 128 özel okul, 218 şirket, 129 dershane ve yaklaşık 500 öğrenci yurdu, 1 ingilizce olmak üzere 17 yayın organı, TV istasyonu, ulusal düzeyde 2 radyo istasyonu, finans kurumu ve 1 sigorta şirketi.

Yurtdışında; 6 üniversite, 236 lise, 2 ilkokul, 8 yabancı dil ve bilgisayar merkezi, 6 üniversite hazırlık kursu ve 21 öğrenci yurdu.

2003 yılına ait olan bu listenin bugün için çok daha fazla büyüdüğünü tahmin etmek zor değildir.

Gülen'in Yeşil Kart başvurusuna ilişkin Amerikan Savcılığı'nın hazırladığı dosyada da, Gülen cemaatinin 25 milyar dolarlık maddi gücü olduğu belirtiliyor.

Yine Amerikan Savcılığı, Gülen'in finans kaynaklarına ilişkin de değerlendirme yapıyor. Dosyada deniyor ki; "Gülen hareketinin, yürüttüğü projelerin finansmanında kullanılan paraların büyüklüğü nedeniyle Suudi Arabistan, İran ve Türk hükümetleriyle gizli anlaşma içinde olduğu iddiaları dile getirilmektedir. CIA'in de bu projelere finansal ortaklık ettiği şüpheleri bulunmaktadır" .

Gülen'in bu güce ulaşmasında işbirlikçiliğinin rolü, görmek isteyenler için gizli saklı değil. Türkiye'de bizzat cuntanın ve sonrasında ki iktidarların bilgileri ve onayları dahilinde, Amerika ve Suudi Arabistan tarafından finanse edilen bankalar, holdingler, yatılı okullar, kolejler, dershaneler kuruldu. Fethullah Gülen de, o günlerde büyütülmeye başlandı. Bu ilişki içinde, bir yandan sermaye büyütülürken, diğer yandan kapitalist sistemle bütünleşildi.

yuruyus.com
 

Derin

Öğrenci
Katılım
9 Temmuz 2008
Mesajlar
4
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
bu yazıyı aldığın kaynaktan belli zaten yazının ne olduğu.. okumaya bile gerek yok.. |)
 

eF.E

Müdavim
Emektar
Katılım
5 Temmuz 2008
Mesajlar
2,062
Reaksiyon puanı
31
Puanları
48
kim ne derse desin.. Ülkemiz için faydalı işler yaptığına inanıyorum
 

Thun

Asistan
Katılım
25 Mart 2008
Mesajlar
102
Reaksiyon puanı
0
Puanları
16
eF.E dedi ki:
kim ne derse desin.. Ülkemiz için faydalı işler yaptığına inanıyorum

Sana Hak veriyorum efe Cok ama Cok faydalı işler yapıyor! !
 

orcagada

Doçent
Katılım
8 Temmuz 2007
Mesajlar
521
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Gülenler'in, AKP'lilerin Amerika için çalışırken yürüttükleri ilişki tek yanlı bir ilişki değildir. Bu ilişki içinde kendi çıkarları da vardır.

97modelinglb2ou4.jpg


Yorumsuz...
 

Thun

Asistan
Katılım
25 Mart 2008
Mesajlar
102
Reaksiyon puanı
0
Puanları
16
Gülen için kefil olanların adlarını mesleklerini vs gorunce aklıma su söz geldi

Bana Dostunu Soyle Sana Kim oldugunu soyleyeyeim.

Baska soze gerek varmı sayın Cemaat uyeleri.???
 

joomlatr

Öğrenci
Katılım
25 Kasım 2007
Mesajlar
47
Reaksiyon puanı
0
Puanları
6
Thun iyi soyunmuşsun bu işlere kimleri desteklediğin belli. Her kesime saygı duyacaksın. Bizler nasıl duyuyorsak. Kimsenin inancına dil uzatamazsın. Sen herhangi bir dinden olabilirsin. Ben gene saygı duyarım.
 

Thun

Asistan
Katılım
25 Mart 2008
Mesajlar
102
Reaksiyon puanı
0
Puanları
16
iyide ben saygızılıkmı yaptım ? ne Kopyalamısım Buraya? Küfürmü yada yalan Habermi ??

Yalansa cıkıp yalanlasınlar delillerle!!

aksi halde yukarıda yazanlar gecerliliğini korur.

onun için yok saygı duy yok kabullen gibi kelimeler kullanmayın.
Bu arada kimseye yada bir yere hizmet ettiğim yada sizin gibi bi kesime göbek bagım yok!!

Buradada Bir kesime saygısızlık oldugunu sanmıyorum Gülen hangi kesimi temsil ediyor??

Burada Hangi inanca saygısızca bir kelime gordun?

bos konusmayalım Lütfen
,
saygılar
 

WaterBoy

Müdavim
Katılım
24 Eylül 2007
Mesajlar
2,751
Reaksiyon puanı
5
Puanları
0
joomlatr dedi ki:
Sizin avatarınızdan nasıl bir zihniyete sahip olduğunuz belli. Fazla uzatmadan saygılarımla ^^

Not: Sevineceğin bir haber http://forum.shiftdelete.net/index.php/topic,43263.0.html

Bu da ne demek ya bu nasıl bir söz avatarında che var diye kötü bir adam mı olur insan bu nedemek ben komünizme karşıyım ama Che ye sonsuz saygım var çünkü o olmasaydı Küba küçük Amerika olacaktı!
 

Jerusalem

Müdavim
Katılım
21 Haziran 2007
Mesajlar
2,192
Reaksiyon puanı
5
Puanları
0
Gülen'in asıl mesleği, Amerikan ajanlığı, din tüccarlığıdır.

İcraat insanları senin içinde dua ediyor olacaklar çocuk. Emtai mantalitelerin bu tip aksiyonları anlaması ya da onaylamasını beklemek, boş bi' beklenti olurdu zati.
 

Alemci_Dayı

Müdavim
Katılım
25 Mayıs 2008
Mesajlar
1,532
Reaksiyon puanı
18
Puanları
0
BÜYÜK insanlar fikirleri,
NORMAL insanlar olayları,
KÜÇÜK insanlar şahısları tartışır..
 

eF.E

Müdavim
Emektar
Katılım
5 Temmuz 2008
Mesajlar
2,062
Reaksiyon puanı
31
Puanları
48
Alemci_Dayı dedi ki:
BÜYÜK insanlar fikirleri,
NORMAL insanlar olayları,
KÜÇÜK insanlar şahısları tartışır..

konu güzel bir şekilde özetlenmiş ;)
 

erdemgazetesi

Müdavim
Katılım
13 Haziran 2008
Mesajlar
1,258
Reaksiyon puanı
1
Puanları
36
babamı yeşil karta üye olmuştım babamı kabul etmişler şaşırdım. ama tabi gitmedi işleri bırakıp sürekli mesaj yolladılar. Dükkanı aradılar. Ama boş işler bunlar
 

trauma

Doçent
Katılım
9 Temmuz 2007
Mesajlar
986
Reaksiyon puanı
1
Puanları
0
joomlatr dedi ki:
Thun iyi soyunmuşsun bu işlere kimleri desteklediğin belli. Her kesime saygı duyacaksın. Bizler nasıl duyuyorsak. Kimsenin inancına dil uzatamazsın. Sen herhangi bir dinden olabilirsin. Ben gene saygı duyarım.

Elmacık ağa, allah rızası için gelde şu müslümanlık-fethullan gülen birleşmesini bi hallet nolursun ya,fethullah gülen'e dil uzatmak müslümanlığa dil uzatmak mı? ne alaka yahu..
 

gezegen

Müdavim
Katılım
23 Haziran 2008
Mesajlar
1,750
Reaksiyon puanı
37
Puanları
0
saçmalık dahası tutarsızlık bu adam ajansa neden yeşil kart sorunu var deyilse bu idda sahipleri bizi geri zekalımı sanıyorlar
 

AYT@C

Doçent
Katılım
31 Ocak 2008
Mesajlar
548
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Bir Ton cümle salatası yerine Somut delil gosterin Yeter :)

Ayrıca Markist bir yapiyi savunan insanın Fethullah güleni sevmesini de beklemeyin zaten istesede yapamaz :)

Markizm ruhuna işlemiştir artık ...
 

idealterror

Asistan
Katılım
11 Haziran 2008
Mesajlar
425
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
ahaha

bi ara rahmetli cem karaca, hoca efendi'yi anlatmisti. geyige bak be :)
 

joomlatr

Öğrenci
Katılım
25 Kasım 2007
Mesajlar
47
Reaksiyon puanı
0
Puanları
6
trauma dedi ki:
joomlatr dedi ki:
Thun iyi soyunmuşsun bu işlere kimleri desteklediğin belli. Her kesime saygı duyacaksın. Bizler nasıl duyuyorsak. Kimsenin inancına dil uzatamazsın. Sen herhangi bir dinden olabilirsin. Ben gene saygı duyarım.

Elmacık ağa, allah rızası için gelde şu müslümanlık-fethullan gülen birleşmesini bi hallet nolursun ya,fethullah gülen'e dil uzatmak müslümanlığa dil uzatmak mı? ne alaka yahu..

Genel söylenmiştir. Kimsenin fetvasına ihtiyacımız yok rahat ol ustam :*
 

Jerusalem

Müdavim
Katılım
21 Haziran 2007
Mesajlar
2,192
Reaksiyon puanı
5
Puanları
0
Ergenler, yüzlerindeki sivilce sayısı kadar zikreder oldu Gülen'in adını. Ve ben her defasında cevap verme yanılgısına düştüm!
 

serdarselim

Öğrenci
Katılım
9 Şubat 2006
Mesajlar
29
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
fethullah çok önemli bir kişilk değil neticede bir piyon. 80 öncesinde kaçak yaşayan, 80 darbesiyle yıldızı parlayan, 80 darbesinin asıl sahipleri ab-d (avrupa birliği amerika) nin bir hizmetkarı. ab-d nin ülkemizdeki truva atı diyebiliriz. gençliği zehirleyip kendisine bağlı kendi sözünden çıkmayan fikir üretmeyen tak yaptığı hocalarına ab-d tarafından vaz edilen fikirleri ölümüne ayet gibi savunan insanlar topluluğu yetiştirdi. kime oy vereceklerine kadar hocaları belirliyor. asıl önemli olan bunun arkasındaki güç yani ab-d ve ülkemiz üzerindeki kurtuluş savaşıyla yarım kalan emelleri. bugün bu adamın siyasal uzantısının yıldızını parlatıp iktidarda tutuyorlar ve bu uyutulmuş halkın desteğiyle sevr yasalarını bir bir meclisten geçiriyorlar. ülke ekonomisini zaten ele aldılar. ama şu bir gerçekki saddamı yıllarca kullanıp en sonunda asan ab-d elbetteki bu vatandaşa da emellerine ulaştıktan sonra cezasını kesecektir.
 

WaterBoy

Müdavim
Katılım
24 Eylül 2007
Mesajlar
2,751
Reaksiyon puanı
5
Puanları
0
serdarselim dedi ki:
fethullah çok önemli bir kişilk değil neticede bir piyon. 80 öncesinde kaçak yaşayan, 80 darbesiyle yıldızı parlayan, 80 darbesinin asıl sahipleri ab-d (avrupa birliği amerika) nin bir hizmetkarı. ab-d nin ülkemizdeki truva atı diyebiliriz. gençliği zehirleyip kendisine bağlı kendi sözünden çıkmayan fikir üretmeyen tak yaptığı hocalarına ab-d tarafından vaz edilen fikirleri ölümüne ayet gibi savunan insanlar topluluğu yetiştirdi. kime oy vereceklerine kadar hocaları belirliyor. asıl önemli olan bunun arkasındaki güç yani ab-d ve ülkemiz üzerindeki kurtuluş savaşıyla yarım kalan emelleri. bugün bu adamın siyasal uzantısının yıldızını parlatıp iktidarda tutuyorlar ve bu uyutulmuş halkın desteğiyle sevr yasalarını bir bir meclisten geçiriyorlar. ülke ekonomisini zaten ele aldılar. ama şu bir gerçekki saddamı yıllarca kullanıp en sonunda asan ab-d elbetteki bu vatandaşa da emellerine ulaştıktan sonra cezasını kesecektir.

Aslında çoğu vatandaşımız bu yazdığınız tipik Hoolywood filmi edasıyla bakacak buna eminim.

Ben herzaman söylüyorum dindar bir isim olabilir tabiki dindarlık uç değil ama burda kilit nokta f.gülenin dindarlığı değil siyasi amaçları insanların bunu anlaması lazım f.gülen gözeltına alınınca millet hemen bağırıyor dindarlıkda şuç diye ama gerçek bundan çok farklı.
 

musson

Öğrenci
Katılım
8 Temmuz 2008
Mesajlar
3
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
yani fetullah gülene hakaret edip onun üzerinden prim yapmak isteyenlerin fetullah gülenin yarısı kadar -hade çeyrek olsun- u memlekete faydaları dokunmuş olsa gam yemeceğim yine..
sürekli hurafelerle bir insana saldırılır mı arkadaşlar. şikayetiniz varsa bu ülkenin mahkemeleriş var gider yaparsını şikayetinizi koyarsınız ortaya belgelerinizi davacı olursunuz. yoksa böyle uydurma nerden çıktığı belli yayuınlarla sırf karalama olsun diye yayın yapılmaz ..yaparsanız yaptığınızı ispat edemeziseniz müfteri olursunuz...
yani insaf bu insanın bu memlkete neler yaptığı alenen açıkken hala üstüne gitmeyi doğrusu anlamış değilim..
bazılarının vicdanları çok temiz..çünkü hiç kullanmamışlar..
vicdan sahibi birazcık olsun yiğidin hakkını verir..
 
Üst