Bu konuyu okuyanlar

Mtn S

Müdavim
Emektar
Katılım
16 Ocak 2017
Mesajlar
23,310
Reaksiyon puanı
15,300
Puanları
113
  • Dostoyevski benim için bir şoktu. Onu anlamam 10 yılımı aldı. Acı bizi birleştiren şey. Acı her yerde ve hepimiz onunla yüzleşmeliyiz. Benim bütün filmlerim onun hakkında. Dostoyevski, aynı kitabı tekrar tekrar farklı karakterlerle ve farklı durumlarla yazmış. Ben de aynı filmi tekrar tekrar yapmaya çalışıyorum. Konuyu değiştirmek bana oportünizm gibi geliyor, sanki siyasi ya da finansal sebeplerden yapılıyormuş gibi.
  • Sinema bana ortaya bir mesele koyma, hayat hakkında anlatılması da biraz zor, belki genel anlamda çok kabul edilmeyen, ideolojik ve kabul görmüş egemen algıların dışında, bir şeyler yapma fırsat ve özgürlüğü veriyor. Bunun için sinema yapıyorum. Ve sinemanın benim için en değerli, mucizevi yanı da bu. Ortaya bir mesele koyup, bir şeyler anlatabilmek için bir anlamda, yol olarak karakter ve öykü yazıyorum. Belirli bir şeyi anlatmak çok da bana göre bir şey değil. Ki yeterince anlatılıyor. Zulümler, sınıfsal konular vs sinemada yeterince anlatılıyor. Ben de belki bunların arkasında olabilecek, daha muğlâk, daha benim de anlayamadığım şeyleri anlatmaya çalışıyorum. Bir tür anlama çabası gibi...
  • Vasiyetimdir, beni hayvan mezarlığına gömün.
 
Üst