Yedikleri gözünden gelen Iraklı çocuk şifayı buldu

Bu konuyu okuyanlar

fragger

Müdavim
Katılım
21 Ekim 2016
Mesajlar
9,543
Reaksiyon puanı
3,061
Puanları
113
Yediği yemekler gözüne ve burnuna kaçan 10 yaşındaki Iraklı Ali Adnan Abdülali el-Cabiri, gerçekleştirilen ameliyatla sağlığına kavuştu.

Nadir görülen yüz anomalisi nedeniyle yediği yemekler gözüne ve burnuna kaçan 10 yaşındaki Iraklı Ali Adnan Abdülali el-Cabiri, Türk doktor tarafından gerçekleştirilen ameliyatta, kalçasından alınan kemiklerin yüzündeki problemli bölgelere nakledilmesiyle sağlığına kavuştu.

Yüz anomalisiyle dünyaya gelen Ali'nin, bu nedenle ağız, burun ve göz boşluğunda birbiriyle bağlantılı olması gereken kemikleri birleşmediği için bu bölgede tünel şeklinde boşluk oluştu.

Yediği yemeklerin gözüne ve burnuna kaçması sonucunda oluşan iltihaplanma nedeniyle de Ali, henüz 3 yaşındayken sağ gözünü tamamen kaybetti.

Hayatına protez gözle devam etmeye çalışan ancak protezinin gün içinde kendi kendine düşmesi nedeniyle sorunlar yaşayan Ali'nin, Irak'ta çok fazla doktor tarafından muayene edilmesine rağmen hastalığına çözüm bulunamadı.

Bunun üzerine Türkiye'ye gelmeye karar veren ailesi, oğullarının sağlık sorununa çareyi de İstanbul'da buldu.

Küçük yaşına rağmen birçok büyük operasyon geçiren Ali, Emsey Hospital Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Gülden Avcı Çakmak tarafından gerçekleştirilen iki ameliyat sayesinde sağlığına kavuştu.

"Kalçadan kemik nakli yaparak damaktaki deliklerini kapattık"

Ali'nin sağlığına kavuşmasını sağlayan ameliyata ilişkin bilgi veren Op. Dr. Çakmak, Ali'nin dünyada son derece nadir görülen bir hastalıkla mücadele ettiğini söyledi.

Çakmak, hastalığa akraba evliliklerinin yanı sıra, Irak gibi savaş yaşanan coğrafyalarda kadınların gebelikte yaşadığı stresin bebek üzerinde meydana getirdiği olumsuz etkilerin de neden olabileceğine dikkati çekti.

c30e965edd02134315f34d26b922a852_20170221_2_21974067_19121480_webjpg.jpeg


Ali'nin kendilerine ulaştığında yediği yemeklerin burnundan ve gözünden geldiğini, protez gözünün gün içinde kendi kendine düştüğünü ve sağ gözünü uyurken bile kapatamadığını ifade ettiğini aktaran Çakmak, şunları kaydetti:

"Ali'nin şikayetlerini incelediğimizde en önemli sıkıntısının görüntüsel değil, fonksiyonel olduğunu bulguladık. İleri seviyede ve nadir görülen yüz yarığı olarak tanımlayabileceğimiz bu vak'ada, çok zor ve özellikli iki ayrı operasyon gerçekleştirdik. Yaklaşık 5 saat süren ilk operasyonda, kalçadan kemik nakli yaparak damaktaki deliklerini kapattık ve dişlerinin bulunduğu yerdeki alveolar kemiğine destekler koyduk.

Bu operasyonun başarılı geçmesinin ardından, ikinci operasyonda göz altına ve yanak bölgesine kemik destekler yerleştirdik. Gözün kapanması ve göz protezinin düşmemesi için alt ve üst göz kapağına gerekli cerrahi müdahaleleri yaptık. Yaklaşık 6 saat süren bu operasyonla hem işlevsel hem de estetik görünüm açısından optimum sonuca ulaştık.

Tüm bu operasyonlar sonucunda Ali'nin artık yediği yemeklerin burun ve gözünden geri gelmesini engelledik. Ayrıca kendi kendine düşen göz protezi sorunu da ortadan kalktığından artık protezini de son derece rahat ve konforlu şekilde kullanabiliyor."

077965fe6eb2bc65f27b4ef0a5354722_20170221_2_21974067_19121481_webjpg.jpeg


"Oğlum artık sosyal hayata daha fazla öz güvenle karışacak"

Hastalığı nedeniyle okula gitmek istemediğini dile getiren Ali, "Beni en çok üzen şey, istediğim yemekleri rahat rahat yiyememekti. Her yutkunmaya çalıştığımda korkuyordum. Kardeşlerime ve arkadaşlarıma bu konuda o kadar özeniyordum ki anlatamam. Artık istediğim gibi yemek yiyebileceğim için çok mutluyum." diye konuştu.

Ali'nin babası Adnan el-Cabiri de yapılan başarılı operasyon sonrasında doktorlara ve hastane yönetimine teşekkür ettiğini belirterek, "Ali bebekliğinden beri sürekli hastanelerdeydi. Küçük yaşında birçok sıkıntıyla baş etmek zorunda kalan oğlumuzun artık sağlığına kavuşmuş olmasından dolayı ailece çok mutluyuz. Ameliyatları yapan hocamıza çok teşekkür ediyoruz." dedi.

Irak'ta öğretmenlik yapan Ali'nin annesi Lemya Halef de duygularını şu cümlelerle anlattı:

"Bir öğretmen olarak öğrencilerime bir şeyler öğretebilmek için çalışırken, kendi çocuğum için elinden bir şey gelmemesi nedeniyle çok üzülüyordum. Oğlumun görüntüsel durumu eğitim hayatını da engelliyor. Doğduğu andan itibaren çok zor bakımla ve emekle büyütüldü. Bu operasyonlar sonrasında sosyal hayata daha fazla öz güvenle karışacağı için çok mutluyum."

26e70f1358f8bb26e9198ca1a75e5196_20170221_2_21974067_19121482_webjpg.jpeg
 
Üst