kimkioacaba
Öğrenci
- Katılım
- 20 Ocak 2024
- Mesajlar
- 2
- Reaksiyon puanı
- 0
- Puanları
- 1
- Yaş
- 27
Merhaba. Bu siteyi daha önce hiç kullanmadım. Uzun olabilir kusura bakmayın. Buraya bunları yazıyorum çünkü buna ihtiyacım var. Ailemin sosyal medya hesaplarının şifreleri bende var ve ara sıra hesaplarına girdiğimde, arama motorlarında beni aradıklarını görürdüm. Bazen beni telefonla çaldırırlardı. Bayağıdır beni arama motorlarında hiç aramadıklarını fark ettim, telefonla da çaldırmıyorlar. hatta kedi sahiplenmişler ve sürekli kedilerle ilgili sayfalara bakıyorlar. Yerim dolmuş hem de hızlı ve gayet güzel bir şekilde. Ama ben her gün onları gözlemekten kendimi alıkoyamıyorum. 4 yıldır görüşmüyoruz. Küçükken daha çok annem ve büyük abim çalışırdı, evde babam ve küçük abimle kalırdım, onlar çalışmazlardı ve onlardan çok fazla şiddet gördüm. Evde hizmetçi gibi kullanmaya çalışır, kullanamayınca döverlerdi, abim altına saldalyesini çektirtmekten o çıkınca sifonu çekmeye dek her türlü işini gördürtmek isterdi, sokaktan izmarit toplatırdı. Onlara küstüğümde, tvde başka bir kanalı istediğimde, bir oyuncağımı paylaşmak istemediğimde, bilgisayarı biraz da ben kullanmak istediğimde, hatta söylediğim şeyi başka bir şekilde duyup hic söylemediğim bir şeyi söyledim sandıklarında... her şey dayak yeme sebebim olabilirdi. Çalışsam paramı alırlardı, işten gelip hâlâ hizmet etmemi beklerlerdi. Beni evden kovmakla tehdit ederlerdi. Abim arkadaşlarının yanında da sürekli beni aşağılardı, arkadaşlarıyla bir olup üzerime kum ya da su benzeri şeyler döker, onlarla oynayıp beni dışlardı(aramızda 2 yaş var). Bir süre sonra evde koridorda benimle karşılaşsa bile küfürler etmeye başladı. Sürekli benim onun hayatını mahvettiğimi, iyi olacakken benim yüzümden kötü olduğunu söylüyordu; ancak nedenini anlamıyordum. Ben o askerde başkalarıyla kavga ettiğinde, o başkalarından dayak yediğinde en çok öfkelenen ve onu en çok savunan kişiydim, doğum günü partisinde evi kendi ellerimle süslemiştim, tüm akrabalarımıza onun gıyabında hep iyi konuşur, onu savunurdum. Bir süre sonra kendisi madde kullanmaya vs başladı, psikoz oldu, polislik ve hastanelik durumları oldu, birçok masrsfını bile borca girerek ben karşıladım, bir gün bu tuvalet temizleme mevzusu yüzünden öyle çok ve kilitlenmiş şekilde kafamı yumruklamaya başladı ki kafa travması geçirdim, polise gittim, darp raporu aldım, babam gelip benim yalan söylediğimi filan söyledi hastane görevlilerine, gerçi görevliler onu dinlemediler, bunun için de tartistık, vs.vs....
Ayni sene, buyük abim, memur oldu ve evden ayrıldı, evlendi, büyük abimle aramız çok iyiydi. Evin yakınlarındaki parkta sık sık yürüyüşe çıkar dertleşirdik, birlikte bir şeyler izlerdik, beni çok güldürürdü, beni alışverişe ve sinemaya götürürdü, sevgilisi olduğunda, sevgilisinden ayrıldığında bana anlatır, aldatılınca dizimde ağlardı. Evlendikten sonra biraz uzaklaştı ve sonra bana, bu problemli aileyi silip atacağını, kimseyle görüşmeyeceğini, böylesinin daha sağlıklı olacaĝını söyledi. (Babam onun eşinden para istiyormuştu bazen, gelinin ailesi bizi yadırgıyordu) Sonra da görüşmeyi kesti hepimizle diyebilirim. Ben oysa ki yengemin ölmüş eşinden olan ve abime baba diyen çocuğu kendi yeğenim saymış, onu çok sevip her gün saatlerce ilgilenip oynamıştım ama babamla yaşanan problemlere ben de kurban edildim. Birnevi, babamla ve annemle yasadiklari bircok haberim olmayan problemden, yengem, haberim olmadigina inanmayip benim de babam ve annemden farksız olduğumu düşündüğünü ifade etti, abim de bir süre ondan gizli gizli benimle telefonda konuştu, araba alsın diye kredi çekmemi istedi, ben kredi çekmeyince de hepten konuşmayı kesti. Annemle aramiz bir iyi bir kotüydü. Annem cok caliskan be is yerinde cok sevilen bir kadindi. Sonucta super kahraman degildi ve her seye yetemezdi ama beni eve bağlayacak bir unsur olmamasında o da etkili oldu. Genellikle kucuk abimle ilgilenmekten bana firsat bulamazdi, dinlemezdi, o hasta olduğu için ona gosteremedigi tum tepkileri bana aşırı miktarda gosterir, sehpada bardaktan bulaşan çay lekesi bile gorse canima okurdu, en cok kullandigi laf o erkek sen kızsın lafiydi. "Küfur etsin boş ver, o.pu dedi diye o.pu olmazsın, bir tane daha alıriz neyini istiyorsa alsın, o erkek o pistir sen temizleyeceksin..." böyle yetişen biri nasıl olabilirse oyle oldu abim, tanımadığı sokaktaki kadınlardan bile nefret edip neden böyle giyinmişler diye kufür eden biri oldu. Sonunda da zaten hastaneye yatırıldı dönem dönem. Bi kafama vurarak beni dövdüğü sene üniversiteye başlayıp evden ayrıldım. Önce bir akrabamın yanında kaldım, sonra yurda sonra eve çıktım. Şimdi havaalanında çalışıyorum. Hayatıma bakmış olmam gerekirdi. Ama 27 yaşındayım. Sevgilim yok. Arkadaşlarım var ama sıkı dostluklar edinemedim, panik atak ve sosyal anksiyetem var, yurtdışına bile gidip geliyorum, eğitime devsm etmeye çalışıyorum, birikim yapıyorum, çaba harcıyorum ama kendimi çok yalnız hissediyorum. Başlarda para istemek için de olsa ara sıra ararlardı, sonraları para yollamayı kestim, aramamaya başladılar. Görüyorum hayatlarına bakmışlar bile. Ben çok yalnız, şebnem ferah'ın şarkısındaki gibi erken unutulmuş hissediyorum. Kendimi bu dünyada gereksiz hissediyorum. Yaşamanın bir anlamı yokmuş gibi hissediyorum. Kendime bir hayat kurmayı başaramadım. İçim kan ağlıyor. Paylaşmak istedim. Böyle biri bu saatten sonra nasıl hayata tutunur
Ayni sene, buyük abim, memur oldu ve evden ayrıldı, evlendi, büyük abimle aramız çok iyiydi. Evin yakınlarındaki parkta sık sık yürüyüşe çıkar dertleşirdik, birlikte bir şeyler izlerdik, beni çok güldürürdü, beni alışverişe ve sinemaya götürürdü, sevgilisi olduğunda, sevgilisinden ayrıldığında bana anlatır, aldatılınca dizimde ağlardı. Evlendikten sonra biraz uzaklaştı ve sonra bana, bu problemli aileyi silip atacağını, kimseyle görüşmeyeceğini, böylesinin daha sağlıklı olacaĝını söyledi. (Babam onun eşinden para istiyormuştu bazen, gelinin ailesi bizi yadırgıyordu) Sonra da görüşmeyi kesti hepimizle diyebilirim. Ben oysa ki yengemin ölmüş eşinden olan ve abime baba diyen çocuğu kendi yeğenim saymış, onu çok sevip her gün saatlerce ilgilenip oynamıştım ama babamla yaşanan problemlere ben de kurban edildim. Birnevi, babamla ve annemle yasadiklari bircok haberim olmayan problemden, yengem, haberim olmadigina inanmayip benim de babam ve annemden farksız olduğumu düşündüğünü ifade etti, abim de bir süre ondan gizli gizli benimle telefonda konuştu, araba alsın diye kredi çekmemi istedi, ben kredi çekmeyince de hepten konuşmayı kesti. Annemle aramiz bir iyi bir kotüydü. Annem cok caliskan be is yerinde cok sevilen bir kadindi. Sonucta super kahraman degildi ve her seye yetemezdi ama beni eve bağlayacak bir unsur olmamasında o da etkili oldu. Genellikle kucuk abimle ilgilenmekten bana firsat bulamazdi, dinlemezdi, o hasta olduğu için ona gosteremedigi tum tepkileri bana aşırı miktarda gosterir, sehpada bardaktan bulaşan çay lekesi bile gorse canima okurdu, en cok kullandigi laf o erkek sen kızsın lafiydi. "Küfur etsin boş ver, o.pu dedi diye o.pu olmazsın, bir tane daha alıriz neyini istiyorsa alsın, o erkek o pistir sen temizleyeceksin..." böyle yetişen biri nasıl olabilirse oyle oldu abim, tanımadığı sokaktaki kadınlardan bile nefret edip neden böyle giyinmişler diye kufür eden biri oldu. Sonunda da zaten hastaneye yatırıldı dönem dönem. Bi kafama vurarak beni dövdüğü sene üniversiteye başlayıp evden ayrıldım. Önce bir akrabamın yanında kaldım, sonra yurda sonra eve çıktım. Şimdi havaalanında çalışıyorum. Hayatıma bakmış olmam gerekirdi. Ama 27 yaşındayım. Sevgilim yok. Arkadaşlarım var ama sıkı dostluklar edinemedim, panik atak ve sosyal anksiyetem var, yurtdışına bile gidip geliyorum, eğitime devsm etmeye çalışıyorum, birikim yapıyorum, çaba harcıyorum ama kendimi çok yalnız hissediyorum. Başlarda para istemek için de olsa ara sıra ararlardı, sonraları para yollamayı kestim, aramamaya başladılar. Görüyorum hayatlarına bakmışlar bile. Ben çok yalnız, şebnem ferah'ın şarkısındaki gibi erken unutulmuş hissediyorum. Kendimi bu dünyada gereksiz hissediyorum. Yaşamanın bir anlamı yokmuş gibi hissediyorum. Kendime bir hayat kurmayı başaramadım. İçim kan ağlıyor. Paylaşmak istedim. Böyle biri bu saatten sonra nasıl hayata tutunur