Türkiye'den İsrail'e bir DİZİ rest daha

  • Konuyu başlatan Konuyu başlatan prof.
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

prof.

Profesör
Katılım
27 Nisan 2009
Mesajlar
1,400
Reaksiyon puanı
7
Puanları
218
834820090806124800509.jpg

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, gazetecilerin sorularını yanıtlarken, İsrail ile son dönemde yaşanan gerilime çok açık restlerle cevap verdi. "Vahşete sessiz kalamayız" diyen Davutoğlu, İsrail vahşetini şu cümlelerle yüzüne vurdu:

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Bosna Hersek ziyareti öncesinde Esenboğa Havalimanı basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Davutoğlu, Türkiye-İsrail gerilimine neden olan olayları yorumladı. Davutoğlu, İsrail'in Gazze'deki saldırıları karşısında Türkiye olarak sessiz kalamayacaklarını ve bu hassas ortamda İsrail ile askeri bir görüntü içinde olamayacaklarını söyleyerek, TRT'nin ise özerk bir kurum olduğunu, "Ayrılık" dizisine danışmanlık vermediklerini belirtti.

İsrail ile ilişkilerde son dönemde ortaya çıkan sıkıntıların hatırlatılması üzerine Davutoğlu, Türkiye'nin geçen yıl bu zamanlarda İsrail ile Suriye arasında arabuluculuk yaptığını anımsatarak, ancak şu anda Gazze'de olanlara karşı sessiz kalamayacaklarını kaydetti.

Gazze'de çocukların ölmemesini ve barışın hakim olmasını istemenin "İsrail karşıtlığı değil insani bir durum" olduğunu belirten Davutoğlu, barış istikametine dönmesi durumunda İsrail ile ilişkilere kalındığı yerden devam edilebileceğini, ancak bölgedeki durum bu kadar hassasken, İsrail ile askeri bir görüntü içinde olamayacaklarını da bildirdi.

Davutoğlu, TRT'de yayımlanan "Ayrılık" dizisiyle ilgili sıkıntıların hatırlatılması üzerine de TRT'nin özerk bir kurum olduğunu söyledi ve bakanlık olarak bu diziye herhangi bir resmi danışmanlık vermediklerini belirtti.

Programının çok yoğun olduğunu sözlerine ekleyen Davutoğlu, "TV dizileri dışında pek çok konuyla ilgilenmek zorunda olduğunu, vaktinin bir sınırı olduğunu" kaydetti.

Davutoğlu'nun açıklamaları şöyleydi:

"Biliyorsunuz geçen yıl Türkiye tam da bu aylarda İsrail ile Suriye arasında arabulucu olacak kadar yoğun ilişkiler içinde bir politika yürütüyordu. Bizim o dönemdeki politikalarımız ne kadar doğru ve ilkeli politikalarsa İsrail'in yanlışlarını ifade ettiğimiz zamanlarda o kadar ilkeli ve doğru politikalardır.

Barış istikametindeki her adımı Türkiye destekleyecektir. Ama barışı riske eden adımlarda Türkiye bu bölgedeki en güçlü ve en önemli aktörü olarak tutumunu net olarak gösterecektir. Maalesef Gazze operasyonları Ortadoğu'daki barış çabalarına büyük darbe vurmuştur. Türkiye'nin yürüttüğü Suriye-İsrail görüşmeleri de olmak üzere...

Bu nedenle bugün basına yansıyan sizin ifadenizle 'kriz alametleri'ne bu perspektiften bakmak gerekiyor.

Barış istikametine bir an önce dönülmeli. Gazze'de insanlık trajedisi devam ederken bizim askeri bir görüntü çizmemiz beklenemez. Barış çizgisine tekrar dönüldüğü zaman bu güven ilişkisi tekrar kurulur. Türkiye her türlü barış çabasının içinde yer alır. Gerginlik politikaları içine Türkiye asla prim vermemiştir ve gereksiz bir gerginliğin içine de asla girmemiştir.

Durum bu kadar hassas bir noktada iken, barış çabaları henüz istenilen noktaya gelmemişken salt askeri amaçla gereçekleşecek bir görüntünün içinde Türkiye bulunmak istemez. Bizim askeri bir görüntü vermemizi kimse bekleyemez bizden. Gazze'de insani trajedi duracak ve barış çabaları tekrar harekete geçirilecek barış psikolojisi bölgeye hakim olacak. Bizim istediğimiz bu..

"AYRILIK" DİZİSİ KONUSU

Diziye gelince TRT özerk bir kurumdur. Bakanlığımızın danışmanlığı söz konusu değildir. Diziyi yapanlar özerk bir kurumdur. Türkiye sansüre dayalı bir ülke değildir. Diziye müdahalemiz sözkonusu olamaz. Ben televizyon dizileri dışında herşeyle ilgilenmek zorundayım.

Gazze'de geçen yıl yaşananlar bir şehre yapılacak en büyük askeri operasyondur. Burada ölenlerin ve zarar görenlerin çoğu çocuk ve kadındı. Bunları olmamış kabul edemeyiz.

Bir yıldır Gazze'den İsrail'e tek bir roket atılmamışken bugün Gazze'de çocukların gidecek okulları yok. Ben her sabah çocuğumu okula gönderirken bu suçluluğu hissediyorum. Türkiye gibi büyük bir ülke buna sessiz kalabilir mi?

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI TV DİZİLERİNE DANIŞMA MERCİSİ DEĞİLDİR.

BAKANLIK RESMİ POLİTİKALARINI YÜRÜTÜR, ÖZERK KURUMLAR DA KENDİ

YAYIN ÇİZGİLERİNİ TAKİP EDERLER, BİZ BUNA DA MÜDAHALE ETMEYİZ"


Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye'nin barış istikametindeki her adımı destekleyeceğini, barışı riske atacak adımlar karşısında da tutumunu net olarak göstereceğini söyleyerek, "Gazze'deki insani trajedi bu şekilde sürerken bizim askeri bir görüntü vermemizi kimse bizden bekleyemez" dedi.

Davutoğlu, temaslarda bulunmak üzere Bosna Hersek'e gidişinden önce Esenboğa Havaalanında düzenlediği basın toplantısında soruları yanıtladı.

İsrail ile ilişkilerde ardı ardına bazı sorunlar yaşandığının belirtilmesi üzerine Davutoğlu, "herhangi bir ilişkiye bakıldığı zaman konjonktürel olarak o günlerin perspektifinden bakılmaması gerektiğini, herhangi bir dönemde yaşananları esas alarak o ilişkileri yorumlamamakta yarar olduğunu" kaydetti.

Geçen yıl tam bu aylarda Türkiye'nin Suriye ile İsrail arasındaki dolaylı görüşmelerde arabuluculuk yapacak kadar iki tarafın da güvenine sahip, İsrail ile de yoğun ilişkileri olan bir politika yürüttüğünü hatırlatan Davutoğlu, "O günkü politikalarımız ne kadar doğru ve ilkeli politikalarsa, İsrail'in politikalarını tenkit ettiğimiz dönemler de aynı istikamette ilkeli politikalardır" dedi.

Bakan Davutoğlu, daha sonra şunları kaydetti:

"Türkiye, barış istikametindeki her adımı destekleyecektir, ama barışı riske atacak adımlar karşısında da bu bölgenin en önemli aktörü olarak tutumunu net olarak gösterecektir. Maalesef Gazze saldırıları, başta Türkiye'nin yürüttüğü İsrail-Suriye görüşmeleri olmak üzere, Orta Doğu'daki barış çabalarına büyük bir darbe vurmuştur. Dolayısıyla ilişkilere bugünkü basına yansıyan kriz alametlerini esas alarak bakmak doğru değil."

İsrail Başbakanı Ehud Olmert ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın geçen dönemde yaklaşık 5 saat görüşme yaptığını, arada böyle bir güven ilişkisi bulunduğunu anımsatan Davutoğlu, "Barış istikametine tekrar dönüldüğünde bu güven ilişkisi aynı ölçüde kurulur ve Türkiye kaldığı yerden bu görüşmeleri sürdürür, başka her türlü barış çabasının da içinde yer alır" dedi. Davutoğlu, ancak bunun işaretlerinin Türkiye tarafından ve bölgede hissedilebilir olması gerektiğini söyleyerek, gerginlik politikalarına Türkiye'nin hiçbir zaman prim vermediğini, gereksiz bir gerginliğin içine de girmediğini bildirdi.

Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ama bu kadar hassas bir dönemden geçerken Türkiye'nin askeri bir görüntü içinde, salt askeri amaçlı olarak; çünkü daha önce arama kurtarma alanında bazı ortak çalışmalar yapıldı İsrail ve Ürdün ile, ama Türkiye bölgede barış çabaları yokken, barış çabaları istediğimiz ölçüde ivme kazanmamışken, askeri görüntülü şeyler içinde olmamaya özen gösterir. Gazze'deki insani trajedi bu şekilde sürerken bizim askeri bir görüntü vermemizi kimse bizden bekleyemez. Gazze'deki trajedi duracak, barış çabaları hem Filistin, hem Suriye-İsrail ayağında tekrar hayata geçirilecek ve en önemlisi barış psikolojisi bölgeye hakim olacak. Bizim istediğimiz bu."

TRT'DEKİ DİZİ

TRT'deki "Ayrılık" dizisine İsrail'in tepki göstermesiyle ilgili olarak da Davutoğlu, her şeyden önce TRT'nin özerk bir kurum olduğunu söyleyerek şunları kaydetti:

"Belli konular geldiğinde TRT özerk kurum olarak görülüyor, belli konular geldiğinde de devletin yayın organı olarak değerlendiriliyor. Bu doğru bir şey değil. TRT özerk bir kurumdur, benim anladığım kadarıyla bu diziyi yapanlar da özel bir şirkettir. TRT, o özel şirketle bu diziyi yapmıştır. Bu tamamen o yayın politikaları içinde değerlendirilecek bir husustur."

Davutoğlu, dizinin senaristinin Dışişleri Bakanlığından danışmanlık alındığına ilişkin sözlerinin hatırlatılmasına karşılık da, bu konuyu araştırttığını belirterek, "Bakanlığımızın resmi danışmanlık gibi bir teması söz konusu değildir" dedi. Ancak yapımcının verdiği bilgilere göre İsrailli yetkililerden izin alındığını ve İsrailli yetkililerle temaslar kurulduğunu anladıklarını kaydeden Davutoğlu, şöyle konuştu:

"Bizim bir danışmanlığımız söz konusu değildir. Herhangi bir başka dizi için de böyle bir şey yapmamız söz konusu değildir. Dışişleri Bakanlığı TV dizilerine danışma mercisi değildir. Bakanlık resmi politikalarını yürütür, özerk kurumlar da kendi yayın çizgilerini takip ederler, biz buna da müdahale etmeyiz. Bunu da açık şekilde söyleyeyim. Türkiye sansüre dayalı bir ülke değil. Ama bu dizinin yayın kalitesi, mesajı gibi konular, bunlar dizi uzmanlarının işi, biz siyasetçiler ya da devlet yetkililerinin görüş beyan etmelerini çok doğru bulmuyorum."

Kaynak​
 
Üst