- Katılım
- 29 Haziran 2007
- Mesajlar
- 64,457
- Reaksiyon puanı
- 529
- Puanları
- 0
Geniş bant internet hizmeti alan her üç kişiden birinin, yasa dışı şekilde film, müzik ve televizyon programı elde ettiği belirlendi.
AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, DSL hatlarının hem hızlanması hem de yaygınlaşması ve 3G (Üçüncü nesil) mobil iletişimin imkanları ile kürsel ölçekte çok büyük veri transfer hareketleri başladı. Hızlı internet erişimi, beraberinde yüksek ölçekli video, müzik ve program gibi yazılımların paylaşımını da hızlandırdı.
Ancak bu hızlanmaya paralel olarak telif hakları kapmasındaki ürünlerin yasa dışı paylaşımı da birçok ülke ve firma için maddi kayıp yarattı. Dünya çapında milyonlarca kişi kopya ürünlere yöneldi. Söz konusu kişiler, yaptıklarının suç olduğunu bildikleri halde bundan vazgeçmiyor. Küresel geniş bant internet abone sayısının, mobil abonelerle birlikte 500 milyon civarında olduğu düşünülürse 150 milyondan fazla abone, telif hakları gibi yasal düzenlemeleri önemsemeden bilgisayarlarına müzik, televizyon ve video benzeri programları yüklüyor.
Özellikle ''P2P'' (Peer to Peer) olarak adlandırılan dosya paylaşım programları bilgisayarlarında yüklü olan kullanıcılar, hem kendi hem de başkalarının bilgisayarlarındaki telif kapsamındaki medyayı dünyaya açıyor.
Ovum tarafından yapılan araştırmada, evlerinde kendi televizyonları da olan geniş bant internet abonelerinin video indirme/yükleme (download) alışkanlıkları incelemeye alındı. Araştırmaya yazılımlar dahil edilmedi. Yazılımlar da dahil edildiğinde rakamın çok daha yükseklere çıkacağı tahmin ediliyor.
Telif hakkı olan medya ya da yazılımların izinsiz kullanılmaması için ''Çalmamalısın'' başlığıyla özellikle yurt dışında birçok kampanya yapıldı. Ancak bu kampanyalara rağmen, ''Çok uluslu medya endüstrisi kendi propagandalarını izletiyor, kendi artistlerini parlatıyor, kendi kazançlarını düşünüyor'' sloganıyla yürütülen karşı kampanyalar da bulunuyor.
İnternetin dağıtım kanalı olarak kullanılabileceğini uzun süre görmezden gelen eğlence endüstrisi, şimdi yasa dışı dosya paylaşımını nasıl engelleyebileceğini düşünüyor.
KAYNAK
AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, DSL hatlarının hem hızlanması hem de yaygınlaşması ve 3G (Üçüncü nesil) mobil iletişimin imkanları ile kürsel ölçekte çok büyük veri transfer hareketleri başladı. Hızlı internet erişimi, beraberinde yüksek ölçekli video, müzik ve program gibi yazılımların paylaşımını da hızlandırdı.
Ancak bu hızlanmaya paralel olarak telif hakları kapmasındaki ürünlerin yasa dışı paylaşımı da birçok ülke ve firma için maddi kayıp yarattı. Dünya çapında milyonlarca kişi kopya ürünlere yöneldi. Söz konusu kişiler, yaptıklarının suç olduğunu bildikleri halde bundan vazgeçmiyor. Küresel geniş bant internet abone sayısının, mobil abonelerle birlikte 500 milyon civarında olduğu düşünülürse 150 milyondan fazla abone, telif hakları gibi yasal düzenlemeleri önemsemeden bilgisayarlarına müzik, televizyon ve video benzeri programları yüklüyor.
Özellikle ''P2P'' (Peer to Peer) olarak adlandırılan dosya paylaşım programları bilgisayarlarında yüklü olan kullanıcılar, hem kendi hem de başkalarının bilgisayarlarındaki telif kapsamındaki medyayı dünyaya açıyor.
Ovum tarafından yapılan araştırmada, evlerinde kendi televizyonları da olan geniş bant internet abonelerinin video indirme/yükleme (download) alışkanlıkları incelemeye alındı. Araştırmaya yazılımlar dahil edilmedi. Yazılımlar da dahil edildiğinde rakamın çok daha yükseklere çıkacağı tahmin ediliyor.
Telif hakkı olan medya ya da yazılımların izinsiz kullanılmaması için ''Çalmamalısın'' başlığıyla özellikle yurt dışında birçok kampanya yapıldı. Ancak bu kampanyalara rağmen, ''Çok uluslu medya endüstrisi kendi propagandalarını izletiyor, kendi artistlerini parlatıyor, kendi kazançlarını düşünüyor'' sloganıyla yürütülen karşı kampanyalar da bulunuyor.
İnternetin dağıtım kanalı olarak kullanılabileceğini uzun süre görmezden gelen eğlence endüstrisi, şimdi yasa dışı dosya paylaşımını nasıl engelleyebileceğini düşünüyor.
KAYNAK
