Sen sevmesen de benim seveceğimi anlatacağım

Bu konuyu okuyanlar

PREFERABLE

Asistan
Katılım
8 Ekim 2010
Mesajlar
164
Reaksiyon puanı
1
Puanları
0
Sen sevmesen de benim seveceği anlatacağım


Her rüzgar esişinde neden derin bir nefes çektiğimi
Yüzlerimi okşadığında rüzgar
Neden gözümü kapayıp gülümsediğimi
Nasıl yalnız bir karanlık ta usandığımı anlatacağım
Sana adı sen olan yıldızı göstereceğim
Onunla konuştuklarımızı anlatacağım sana
Neden bir yıldız olduğunu söyleyeceğim
Ve sana bir günü hatırlatacağım
Tabi unutmadıysan
Sana dalgaları anlatacağım
Her denize bakışımda nasıl seni gördüğümü
Ve bizim evdeki saati anlatacağım
Her saniyesinde seni seviyorum dediğim
O saati anlatacağım
Yıldızların nasıl ağladığını
Ve göz yaşlarının yüreğimi nasıl yaraladığını anlatacağım
Evinizin önüne gelip yağmurda ıslanmayı
Sana her bakışımda yeniden aşık olmayı
Yaşadıkça kalbimde bir yerin olduğunu
Sana ilk aşkım olduğunu
Sen sevmesen de benim seveceğimi anlatacağım
Uzaktan sevmeyi anlatacağım sana
Saçlarını ellerimi dokunmadan gözlerimi okşadığımı
Seni görünce yüreğimin titrediğini
Ve bir bakışının bana yettiğini anlatacağım
Ve biliyorum
Bunları anlatmama fırsat vermeden
Seni seviyorum diyemeden gideceksin



Sana ne yazacağım bu gece

Karar vermedim
Ey sonsuz şiir
Ey bitmeyen şiir
Başlayabilseydim şöyle kenarından usulca
Zor olmayacaktı bu kadar anlatmak uzun uzadıya
Sonra
Belki düşünmeyecektim virgülü nereye koyacağımı
Ya da nerede bitirip nerede başlayacağımı
Ey başlayamadığım için bitmeyen şiir
Şiire şiir yazacağım şair değilim ben şiir yazacağım sadece şiir
Uçsuz yolların nihayeti vurur yüzüne
uykudan uyandıran: bir tokat
Bu kutu hayal kırıklığı yasamaya yüz tutmuş
okyanusu vazgeçmiştir ondan denizine vermiş
Deniz dalgadan dalgaya atmış
dalgalar kıyıya teslim etmiş
Ne yapsın onu okyanusa savuran zalimler
bir yüreklik yerini esirgeyen deniz
ve denizin emrine boyun eğmiş dalgalar
İçerdiği sevgiyi bir okyanus bile taşıyamadıysa



Bunca zaman bana anlatmaya
çalıştığını kendimi
bulduğumda anladım.

Herkesin mutlu olmak için başka bir yolu
varmış

Kendi yolumu çizdiğimde anladım..

Bir tek yaşanarak öğrenilirmiş hayat
okuyarak dinleyerek değil..

Bildiklerini bana neden
anlatmadığını anladım..

Yüreğinde aşk olmadan geçen her gün
kayıpmış

Aşk peşinden neden yalınayak
koştuğunu anladım..

Acı doruğa ulaştığında
gözyaşı gelmezmiş gözlerden
Neden hiç ağlamadığını
anladım..

Ağlayanı güldürebilmek ağlayanla
ağlamaktan daha değerliymiş

Gözyaşımı kahkahaya çevirdiğinde
anladım..

Bir insanı herhangi biri kırabilir ama bir
tek en çok sevdiği acıtabilirmiş

Çok acıttığında anladım..

Fakat hak edermiş sevilen onun için dökülen her
damla gözyaşını
Gözyaşlarıyla birlikte sevinçler
terk ettiğinde anladım..

Yalan söylememek değil gerçeği
gizlememekmiş marifet

Yüreğini elime koyduğunda anladım..

''Sana ihtiyacım var gel! ''
diyebilmekmiş güçlü olmak

Sana ''git'' dediğimde anladım..

Biri sana ''git'' dediğinde ''kalmak istiyorum''
diyebilmekmiş sevmek

Git dediklerinde gittiğimde anladım..
Sana sevgim şımarık bir
çocukmuş her düştüğünde zırıl
zırıl ağlayan
Büyüyüp bana sımsıkı
sarıldığında anladım..

Özür dilemek değil ''affet beni'' diye
haykırmak istemekmiş pişman olmak

Gerçekten pişman olduğumda anladım..
Ve gurur kaybedenlerin acizlerin maskesiymiş

Sevgi dolu yüreklerin gururu olmazmış

Yüreğimde sevgi bulduğumda anladım..

Ölürcesine isteyen beklemez sadece umut edermiş
bir gün affedilmeyi

Beni affetmeni ölürcesine istediğimde
anladım..

Sevgi emekmiş

Emek ise vazgeçmeyecek kadar ama özgür bırakacak
kadar sevmekmiş


Şairim kaf dağı sırtımda yüküm
Sırların tahtına kurulan benim.
Böylesi verilmiş ezelden hüküm
Kurşunsuz silahsız vurulan benim.

İçimde tufana döner gözyaşı
Söndürür yanardağ olsa ataşı
Yaya benzetirken incecik kaşı
Gizli bir el ile gerilen benim.
Gökyüzünde burçtan burca gezerken
Yıldızları yâr boynuna dizerken
Beynimi mantığın örsü ezerken
Fikrin yokuşunda yorulan benim.

Mevlana’da fikir Yunus’ta sevi
Bir sözüm indirir tahtından devi
Sevgiyle dolarken gönlümün evi
Çağlayan köpüren durulan benim.
Sebepler mülküne sermişim postu
Sezerim en gizli hileyi kastı
Zalimin hasmıyım mazlumun dostu
Adalet tığıyla örülen benim.

Kalemim kılıçtır şiirim kalkan
Köleyle köleyim hakanla hakan
İçimde kaynarken binlerce volkan
Tasasız kedersiz görülen benim.



NE FAYDA

Demir gibi güçlü olsa da elin
Bir hayırlı isin yoksa ne fayda?
Gayet marifetli olsa dilin
Helalinden aşın yoksa ne fayda?

Arzuların hep yanın var olsa
Bütün malın yüzde yüzü kar olsa
Ağaçlar hepayva olsa nar olsa
Yiyemezsen dişin yoksa ne fayda?

Deryalarda yük taşıyan gemin var
Diyelim; ne gamın nede derdin var
Her tarafı altın-tuğla evin var
Sana uygun eşin yoksa ne fayda?

Evde çok olsa da balın ve yağın
Üzüm ile dolup taşsa da bağın
Dünyayı gezmekle geçmişse cağın
İbret alan başın yoksa ne fayda?

Namazını kılıp orucunu tutarsan
Haktan yağmur gibi gelir her ihsan
Ağlıyorum Allah için diyorsan
Gözde akan yaşın yoksa ne fayda?



Aşkın Değeri


Yaralandım bu yoksullukta
Cebimde bir kuruş aşk bile yok
Dışarıda bir kuruşluk aşk bile yok
Aşk yok
Aşk…

Çuval dolusu hasret geliyor yük gemileriyle
Tekneler bir bir açılıyor denize
Denizler batırıyor her şeyi
Aşktan habersiz
Gömüyor gökteki bulutları suya
Onlarda da bir kuruşluk aşk yok
Bir kuruş aşkları yok
Aşk yok
Aşk…

Sekiz altın akçe esmer bir güzele
Yeşil gerdanlık gözlerine
Derisi aşka
Yok bu aşk değil
Altın sarısı bir yoksulluk
Bir akçe aşk bile yok
Aşk yok
Aşk…

Beyaz yazma kenarında kırmızı oyalı
Şeffaf kaplı
Sarı kurdeleli parlak aşk tadında
Sevgiden yoksun
Aşk fakiri hediyelerde aşk yok
Dışarıda bir kuruşluk aşk bile yok
Aşk yok
Aşk denize akan suyun arıtmasında kayboldu
Yok…

PREFERABLE

Vazgeçmek için öyle uzun bir gece ki...

Tutunmuşken sesine; düşmek kadar yaralı düş kadar yalan!
Başa dönmenin tutar yanı yok devam etmenin geleceği...
Vazgeçmenin eteği örttü gecemizi.
Açarsak gözlerimizi biri ölecek!
Kapattıkça ağlıyorum!
"Ya ben" diyemeyeceğim kadar suçluyum bu gece...
Bitmez vicdan hesabımda ağlıyorsam hayvanlığımdan!

Vazgeçmenin mümkünlüğü bir kadının korkusunda.
Kendi korkusuzluğumda erdemsiz bir duruş şeytansı bir inat!
İnsan olmanın sihrini bir aşkla bozmuşum; haberim yok!
Çocuk gülüşüm sinsiliğimin maskesi
anlamlı kelimelerim hilelerimin kılıfıymış; haberim yok!
Vazgeçmeden de yaşanabilseydi bu sevda!
Hak yemeden haklıca kural yıkmadan legalce
Ve boynumuza vebal almadan helalce...

Vazgeçmenin öncesinde vazgeçilmenin içindeyim!
Sen bir adım sus ben koşar adım susarım.
Konuşmadan yaşarım ölüm sessizliğimi!

---------- Post added at 15:35 ---------- Previous post was at 15:35 ----------

Bir gün bakıyorsun

o sevgiyle tatlı gülümsemeyle
bakan yüzü ertesi gün
seni son derece yaralıyor
bir gün''seni çok seviyorum''
diyor ve ertesi gün
başkalarıyla geziniyor
işte bu yüzden aşka inanmıyorum
''seni seviyorum''dillerde oyuncak olmuş
gözlerse yalanla kurulmuş
o sahte oyunların bir aracı
doğru çok yanıltıcı
ve dudaklar odak noktası
hevesini aldı mı kullanılmış mal gibi
kenara bırakıyor
hep unutuluyor
karşıdakinin bir kalbi olduğu
vicdan desen
o tatmadıkları tek duygu
işte bu yüzden aşka inanmıyorum
birtakım şeyler olmaz ayrılırsınız
bakarsın ki bir gün
arkadaşına kaptırmış pençesine
orda yıkılırsın
ama onun umurunda olmaz
onu da bırakır
başkasına geçer
yani öyle ki
aşk eski bir yalana dönmüş
aşk gül gibi solmuş
kelebeğin bir günlük ömrü olmuş
biz gibilerin anlatmaya doyamadığı
kimi zaman kelimelere sığdıramadığı aşk
2 günlük ilişkilerin adı olmuş
yani ''aşk' artık benliğini kaybetmiş
ve bunlardan ötürü

AşKa İnAnMıYoRuM....!

---------- Post added at 15:36 ---------- Previous post was at 15:35 ----------

Her gün çığlığımın

Duvardan geri dönüşünü izlemeyi sen kolay mı sanıyorsun
sesim kısılana kadar bağırmayı
gözlerinin içine bakıp saatlerce beklemeyi
umutsuzca...


kalbim bunca acıya kolay dayanıyor mu sanıyorsun
ucu görünmeyen karanlık bir tünelde ilerlemeyi
bir sönük gün ışığı aramayı
görünmeyen o ışığı hayal etmeyi
sonrasında her gün o ışığı yakalama özlemini bastırabilmeyi
savaşmayı kendinle
avukatı olmayı nedensiz sevgimin???

Ama ben artık susuyorum
susuyorum sen kabul etmesen de
aynada her gün kendimle savaşmayı bırakıp kabuğuma çekiliyorum
gözyaşlarımı çırpınışlarımı senden ayırıyorum
başım dik ama ben susuyorum...


Küçük bebeğimi içimde büyütüyorum
gözyaşlarını kendim kendi ellerimle siliyorum...
İnatla savaşıyorum kanseri ile tüm çareler tükense bile
o içimde bana ağlıyor ama ben susuyorum...

Her gün bakıyorum o güzel yüzüne
gelmeyecek olan o sıcak sözlerinin hasretini içime çekiyorum
bir tebessüm beliriyor yüzümde ağlamadan önce
sen güldüğümü sanıyorsun
ama ben susuyorum...

Aşkımı haykırdığım dağlar sesimi bana geri veriyorlar
kayalar ortadan ikiye ayrılıyor
sana çarpıp dönen sonsuz sevgim bir rüzgâr olup
içimi sızlatıyor
bedenim üşüyor ellerim titriyor gözyaşım akıyor ama ben susuyorum...

Günden güne artıyor sevgine olan açlığım
bir intihar kadar yakın oysa hissedebilmek mutluluğunu sıcaklığının
ağzımda dilimde dudağımda zerresi aşk damlanın
içim sana acıkıyor
oysa ben sana SUSUYORUM...


preferable

SEN OLMASAYDIN

Sensin bu gölümün yönü mekanı
Bende ar olmazdı sen olmasaydın
Ak nergizler sana aksın dağlarda
Balda sır olmazdı Sen olmasaydın

Dağlardaki güneş doğmaz aleme
Buluttaki yağmur yağmaz aleme
Gönlümdeki güzel sığmaz aleme
Dünya dar olmazdı Sen olmasaydın

Suru sırdan derler suyuma benim
El eyleyen çıkar toyuma benim
Elde güzel çokmuş neyime benim
Gözüm kör olmazdı Sen olmasaydın

Kuşlar yuvasından uçar mıydı ki
Bulutlar yağmurdan kaçar mıydı ki
Yaylada çiçekler açar mıydı ki
Dağlar kar olmazdı Sen olmasaydın

Dostlarım el oldu senin uğruna
Gözlerim sel oldu senin uğruna
Sefai'yim del oldu senin uğruna
Gurbet zor olmazdı Sen olmasaydın.

---------- Post added at 15:40 ---------- Previous post was at 15:40 ----------

AŞK BİTTİ

Bir aşk nasıl biterse öyle bitti bu aşk da
Uzun bir hastalık gibi
Aralıksız dinlediğim alaturka bir fasıl gibi
Gökyüzüne bakmayı dostlara mektup yazmayı
Çiçekleri sulamayı unutmuşluğum gibi
Bitti.
Bir aşk nasıl biterse öyle bitti bu aşk da
Yürümeyi yeniden öğrenen felçli bir çocuk gibi
Sokağa çıkmalıyım şimdi ve çoktandır
İhmal ettiğim dostlara yeni bir adres bırakmalıyım
Pencereleri açmalı kitapları düzenlemeliyim
Belki bir yağmur yağar akşama doğru
Yarıda bıraktığım şiirleri tamamlarım
Aşk da bitti diyordu ya bir şair
Aşk bitti işte tam da öyle.


preferable
 

hüzün_

Müdavim
Emektar
Katılım
14 Nisan 2010
Mesajlar
8,771
Reaksiyon puanı
500
Puanları
113
Yaş
35
Yüreğine Sağlık
 
Üst