
Mehmet Coşkundeniz
Neden kitap
"Aşk bize yakıştı" adlı kitabıyla büyük çıkış yapan yazarın son eseri sen git AŞK bana kalsın
Sizin de eliniz ayağınız birbirine dolanmaz mı âşık olduğunuzda... Sabahın kör vakitlerinde ne yapacağınızı bilmez halde yatağınızda debelenip durmaz mısınız aşk varsa....
Aşk girdiği her yüreği darmadağın eder, kimi zaman bir uçurtmaya takılıp gökyüzünde uçarsınız umarsızca, kimi zaman saat tik takları arasında bir telefon sesine muhtaç, oturursunuz anlamsızca, bir ayrılık vaktinde sancılanır ruhunuz kalakalırsınız, ne yağmurlarda ıslanmak rahatlatır sizi ne de arkadaşlara sığınmak, onsuz nasıl nefes aldığınıza şaşarsınız üstelik...Yüzyıllardır ne çok şey yazılmıştır aşk üzerine, hangi ülkede ve hangi yüzyılda olduğunuz da önemli değildir aşk söz konusu olunca, insan insandır her renkte, her dinde ve her iklimde.
Aşk üzerine düşünmek ve yazmak ayrı bir serüvendir, Mehmet Coşkundeniz de yıllardır aşk üzerine yazdığı yazılarla aşkı anlatmıştır durmaksızın. Bir dost sıcaklığındaki kelimeleriyle kimi zaman acılı yüreklere şifa olmuş, kimi zaman insan olmanın keyfini yaşatmıştır yazılarıyla. Âşık olanlar tanır onu, siz de âşık mısınız? İşte şimdi güzel bir dostun kelimeleriyle yenilenecek ve tadını çıkaracaksınız aşkın.
Sen Git Aşk Bana Kalsın, Mehmet Coşkundeniz'in son armağanı...
Kitaptan alıntı...
BEKLİYORUM...
Seni özlemeyi en çok ben bilirim...
Hiç yakınmadım seni özlemekten.
Üstelik sana kavuşamama ihtimali, işlenmemiş soğuk bir taş gibi önümde dikilip duruken.
Sana dokunamamak yüreğimi böylesine acıtırken..
Yinede bil ey yar...
Bil ki, ben yüreğimi kanırtan bu acıya inat, dokunmadan tenine saatlerce sevişebilirim seninle...
seni özledim
Sensiz kalmayı kaldırmıyor yüreğim.Kısa ayrılıklar bile kederimi arttırıyor,hüzün dolu geceler yaşatıyor bana.
Seninle birlikte olmanın tadını almışım bir kere,bundan vazgeçemiyorum.
Alışkanlık değil bu. Her alışkanlık terk edilebilir bir gün.
Oysa sen benim yaşam kaynağımsın.İnsan hayatından vazgeçebilir mi?
Özlüyorum seni, özlemim büyüdükçe büyüyor içimde,durduramıyorum. Kavuşacağımız anı bekleyerek geçiyor zamanım.
Hiç birşey zevk vermiyor bana sen yokken.
Sıçrayarak uyanıyorum geceleri,yanıma bakıyorum,yoksun.
Tekrar gözlerimi kapatıyorum,dönüp duruyorum sabaha kadar.
Sensizken her güne yorgun uyanıyorum.Tadım yok işte anla.
Oysa yanımdayken sen,günün tüm yorgunluğunu unutuyorum.
Sohbetlerimizin keyfi ,dokunmalarının sihri, yaşanan tüm olumsuzlukları silip götürüyor.Huzurla dalıyorum uykuya.
Seninleyken,sadece bir kaç saatlik uyku bile, ertesi günü ayakta ve sapasağlam geçirmeme yetiyor.
Sevgilim olduğunu,varolduğunu bilmek yetiyor bana.
Döneceksin biliyorum da,dayanamıyorum ne yapayım.
Zamanı seninle,Sadece seninle geçirmek varken,aşkımızı büyütmek,tutkuyla yaşamak varken beklemek çok zor geliyor insana.
"Şimdi olsa" diyorum, "Çıksam işten,gitsem yanına, yemek yesek birlikte, bir,iki kadeh şarap içsek, o gülse,ben baksam,heyecanlı heyecanlı anlatsa yaşadıklarını...
Sonra güzelliğinden bahsetsem,şımartsam onu,boğazın kıyısında yürüsek birlikte,yağmur üzerimize yağsa,üşüsek,sarılsak birbirimize,ısınsak tenimizin ateşiyle..."
Ama yoksun işte.
Bu gecede sensiz geçecek ve ben ne şarap içeceğim, ne yediğim yemekten zevk alacağım.
Bu gece sevgilim,bir fırsatını bul ve üzerinde şehir ışıklarının dans ettiği denize bak.
Çünkü ben ne zaman sensiz kalsam,denize bırakıyorum yüreğimi,sana ulaşması için.Çünkü seninleyken atıyor yüreğim.Haydi sevgilim gel, al yüreğimi öyle gel...
Seni özlemeyi en çok ben bilirim...
Hiç yakınmadım seni özlemekten.
Üstelik sana kavuşamama ihtimali, işlenmemiş soğuk bir taş gibi önümde dikilip duruken.
Sana dokunamamak yüreğimi böylesine acıtırken..
Yinede bil ey yar...
Bil ki, ben yüreğimi kanırtan bu acıya inat, dokunmadan tenine saatlerce sevişebilirim seninle...
seni özledim
Sensiz kalmayı kaldırmıyor yüreğim.Kısa ayrılıklar bile kederimi arttırıyor,hüzün dolu geceler yaşatıyor bana.
Seninle birlikte olmanın tadını almışım bir kere,bundan vazgeçemiyorum.
Alışkanlık değil bu. Her alışkanlık terk edilebilir bir gün.
Oysa sen benim yaşam kaynağımsın.İnsan hayatından vazgeçebilir mi?
Özlüyorum seni, özlemim büyüdükçe büyüyor içimde,durduramıyorum. Kavuşacağımız anı bekleyerek geçiyor zamanım.
Hiç birşey zevk vermiyor bana sen yokken.
Sıçrayarak uyanıyorum geceleri,yanıma bakıyorum,yoksun.
Tekrar gözlerimi kapatıyorum,dönüp duruyorum sabaha kadar.
Sensizken her güne yorgun uyanıyorum.Tadım yok işte anla.
Oysa yanımdayken sen,günün tüm yorgunluğunu unutuyorum.
Sohbetlerimizin keyfi ,dokunmalarının sihri, yaşanan tüm olumsuzlukları silip götürüyor.Huzurla dalıyorum uykuya.
Seninleyken,sadece bir kaç saatlik uyku bile, ertesi günü ayakta ve sapasağlam geçirmeme yetiyor.
Sevgilim olduğunu,varolduğunu bilmek yetiyor bana.
Döneceksin biliyorum da,dayanamıyorum ne yapayım.
Zamanı seninle,Sadece seninle geçirmek varken,aşkımızı büyütmek,tutkuyla yaşamak varken beklemek çok zor geliyor insana.
"Şimdi olsa" diyorum, "Çıksam işten,gitsem yanına, yemek yesek birlikte, bir,iki kadeh şarap içsek, o gülse,ben baksam,heyecanlı heyecanlı anlatsa yaşadıklarını...
Sonra güzelliğinden bahsetsem,şımartsam onu,boğazın kıyısında yürüsek birlikte,yağmur üzerimize yağsa,üşüsek,sarılsak birbirimize,ısınsak tenimizin ateşiyle..."
Ama yoksun işte.
Bu gecede sensiz geçecek ve ben ne şarap içeceğim, ne yediğim yemekten zevk alacağım.
Bu gece sevgilim,bir fırsatını bul ve üzerinde şehir ışıklarının dans ettiği denize bak.
Çünkü ben ne zaman sensiz kalsam,denize bırakıyorum yüreğimi,sana ulaşması için.Çünkü seninleyken atıyor yüreğim.Haydi sevgilim gel, al yüreğimi öyle gel...
Kaynak : http://www.kitapalemi.com/50087-sen_git_ask_bana_kalsin.kitap