Polat başkanlığı yeni öğreniyor

Bu konuyu okuyanlar

MeLankoLia

Profesör
Katılım
5 Aralık 2008
Mesajlar
2,220
Reaksiyon puanı
1
Puanları
0
Galatasaray'ın unutulmaz hocaları arasına adını yazdıran Karl-Heinz Feldkamp, teknik adamlığa ve Türkiye'ye veda ederken gündemi sarstı. D-Smart'tan ayrılıp Digitürk platformuna geçen GS TV'nin 75. kanalda yayın hayatına başlaması dolayısıyla yapılan özel programa konuk olan Alman çalıştırıcı, geçen sezon bitime 6 hafta kala görevden ayrılırken 5 futbolcunun takımla ilişkisinin kesilmesini önerdiğini söyledi.

Bu oyunculardan üçünü Ümit Karan, Hasan Şaş ve Sabri Sarıoğlu olarak açıklayan Kalli, Hakan Şükür'ün bu listede bulunmadığını kaydetti. Yazarımız Ahmet Çakır'ın yanı sıra GS TV Genel Müdürü Hasan Tankaya, Lig TV İstihbarat Şefi Bahri Havadır ve Yeni Şafak'tan Osman Tanburacı'nın sorularını cevaplayan Kalli, bu sene teknik danışman olarak yeterince fayda sağlayamadığını kabul etti. Alman hoca, bunu da yönetimin pek organize sayılamayacak çalışma şekline bağladı.

Özellikle transferler konusunda pek görüşünün alınmadığını belirten Feldkamp, bu noktada neyin nasıl yapıldığını anlamanın pek mümkün olmadığını dile getirdi. Genellikle transferlerin gerçekleşmesinden sonra konunun kendisine iletildiğini ifade eden deneyimli teknik adam, hataları da sıraladı: "Sezon içinde görüldü ki Galatasaray'ın sağ tarafta eksiği var; ama durmadan sol kanada adam alınıyor! Ayrıca, ben olsam Kewell'ı transfer etmezdim. Onun ne kadar iyi bir profesyonel olduğunu ve elinden gelenin en iyisini yaparak örnek tavır gösterdiğini görmüyor değilim. Fakat Galatasaray geleceğe dönük bir yapılanma içindeyken sağlık durumu sorunlu olan bu oyuncu ile yola çıkamaz. Ayrıca, devre arasında Servet Çetin için iyi bir yedek bulunmalıydı. Onun sakatlığı çok ciddi bir soruna yol açtı."
Hasan Şaş, Ümit Karan ve Sabri Sarıoğlu'nun gönderilmesi isteğiyle ilgili yönetime rapor sunduğuna dikkati çeken Feldkamp, diğer iki futbolcuyu açıklamadı. Alman hoca, durumu bu futbolculara anlattığını vurguladı. (Feldkamp'ın göreve geldiği günlerde, 2007 yazında Bolu'da görüştüğü Zaman ekibine, 'Dünyada Arda Turan ve Sabri Sarıoğlu'nu alacak para yok!' dediği hatırlandığında Sabri için hüzünlenmemek elde değildi). Michael Skibbe'nin göreve getirilmesi konusunda da sanılanın tersine, kendisine danışılmadığının altını çizen Feldkamp, buna karşılık Bülent Korkmaz için yönetim kuruluyla tam 4 saat görüştüklerini ve bundan sonra karar verdiklerini beyan etti. Yönetimin yeni dönem için iki yabancı teknik adam üzerinde durduğunu kaydeden Feldkamp, bu isimleri vermekten kaçındı. Skibbe'nin yardımcılarının görevden alınmasından sonra kendisinin devam etmesinin tuhaf bir durum olduğunu düşünen Alman hoca, böyle bir şeyin kendisine yapılması halinde 1 saniye bile görevde kalmayacağına değindi.

LİNCOLN SORUNLU BİR FUTBOLCU

Geçen sezon Beşiktaş maçı öncesinde Hakan Şükür ve Lincoln'ü kadro dışı bıraktığını anımsatan Kalli, buna benzer konularda gerekli tavrı almayan teknik adamın disiplini sağlayamayacağı fikrine sahip. Feldkamp, ayrıca Cassio Lincoln'ün sorunlu bir futbolcu olduğunu herkesin bildiğini, görev döneminde kendisinin Brezilyalı oyuncuyu, "Senden haklı olarak çok şey bekleniyor. Galatasaray ve Türk futboluna karşı borcun var. Ona göre davranmalısın." diye uyardığını açıkladı. Harry Kewell ve Cassio Lincoln'ün kendi özel fizyoterapistlerini Florya'ya getirmelerine izin verilmesini, takımı içinden dinamitlemek anlamına gelen çok hatalı bir uygulama olarak gören Feldkamp, "O günden sonra yaşananlar da ortada." diye konuştu. Adnan Polat'ın şu anda başarılı bir başkan olarak nitelendirilemeyeceğini belirten Karl-Heinz Feldkamp, bu konuyla ilgili görüşlerini de şöyle ifade etti: "Daha önceki pozisyonlarında, yani futbol şube sorumlusu ve başkan yardımcısı durumunda daha rahattı; o görevleri gerektiği gibi yapabiliyordu. Fakat Türkiye'deki başkanlık şekli çok daha değişik şeyler gerektiriyor. Sanıyorum ki Polat da bunları görme aşamasında." Galatasaray'ın şampiyonluğa ulaştığı geçen sezonun bitiminden önce kulüpten ayrılmasına karşın, sonrasında nasıl olup da teknik danışmanlığa dönebildiğinin sorulması üzerine Feldkamp, şöyle devam etti: "Sayın Polat tarafından asıl öneri, teknik direktör olarak devam etmem için yapıldı. Sonrasında böyle bir görevde anlaştık. Asıl niyetim de Galatasaray'ın öz kaynak düzeniyle ilgili çalışmalar yapmaktı. Polat'ın bana olan saygısı ve güveni kadar, ayrılırken herhangi bir tatsızlık yaşanmamış olmasının da dönmemde etkisi olmuştur. Biz her zaman dostuz ve birbirini anlayan insanlarız." Başkan Adnan Polat'ın kendisine haber vermeden futbolcularla toplantı yapmasının görevden ayrılmasında etkin olduğunun üzerinde duran Feldkamp, "Bu bir görüş ayrılığıydı ve ben gereğini yapmak zorundaydım." ifadesini kullandı.

Türk futbolunun ciddi bir organizasyon sorunu yaşadığını düşünen Feldkamp bazı konularda yapılanları anlamanın mümkün olmadığını söyledi. Kendisinin görevde olduğu dönemde pazartesi günü Konyaspor'la lig maçı oynadıktan sonra çarşamba akşamı Leverkusen karşısına çıkmak zorunda kalmalarını unutamayan Kalli, "Unutulmamalı ki federasyonlar kulüpler için var. Dolayısıyla kulüpleri, futbolcuları korumak zorunda. Hele uluslararası nitelikteki yarışmalarda bunu daha çok yapmalı." değerlendirmesinde bulundu. Feldkamp, bir kulüp başkanının yaptığı açıklamalar sebebiyle federasyon tarafından cezalandırılmasını da anlamakta hayli zorlandığını sözlerine ekledi.


Kaynak : http://www.zaman.com.tr
 
Üst