bilicimustafa12
Müdavim
- Katılım
- 24 Mayıs 2017
- Mesajlar
- 7,164
- Reaksiyon puanı
- 626
- Puanları
- 113
- Yaş
- 25
Manchester United'ın Everton'dan Romelu Lukaku'yu 85 milyon euro'ya kadrosuna katması dünya transfer gündemine oturdu. Belçikalı golcünün menajerliğini yapan Mino Raiola, 1 yılda özellikle 'Kırmızı Şeytanlar'a sattığı futbolcularla servetini katladı. Son dönemde adını sıkça duyduğumuz İtalyan menajerin romanlara konu olacak yükselişi ise herkesi hayrete düşürdü.
Dünyanın en çok para dönen spor dalları arasında yer alan futbolda menajerler, sattıkları futbolcularla servetlerini katlıyor. Bunlardan en önemlisi olan Portekizli Jorge Mendes’e rakip olan İtalyan Mino Raiola, son dönemde futbol camiasında adından sıkça söz ettiriyor. Paul Pogba’nın 105 milyon euro’ya Juventus’tan Manchester United’a gitmesi ile zirveye çıkan Raiola’nın yükselişi, büyük bir başarı hikayesi olarak dikkat çekiyor.
İtalya’nın Salerno iline bağlı 46 bin nüfuslu Nocera Inferiore’de 1967 yılında dünyaya gelir. Doğduktan bir yıl sonra ailesi ile birlikte Hollanda’nın Harlem şehrine taşınan Raiola, gençliğini babasının açtığı restoranda pizza siparişlerini dağıtarak geçirir. Babasından para almayan Raiola, harçlığını topladığı bahşişlerden çıkarır. Bir yandan çalışan Raiola, liseyi bitirdikten sonra iki yıl hukuk fakültesinde okur. Hayatını baba mesleği olan pizzacılık yaparak geçireceğini düşünen Raiola’nın geleceği aldığı büyük risk sonrası değişir. Harlem genç takımında 18 yaşına kadar futbol oynayan ancak başarılı olamayan Raiola, bu kez şansını faklı bir kulvarda dener. Bir menajerlik şirketinde asistan olarak işe başlar. Ajax’ın üst düzey Hollandalı futbolcular Bryan Roy, Marciano Vink, Wim Jonk, Dennis Bergkamp ve Michel Kreek gibi isimlerin İtalya’ya transfer olmasına aracılık eder.
HAYATININ KARARINI VERDİ
Bu transferlerden kazandıkları Raiola’ya yetmez. Menajerlik şirketinden ayrılarak kendi işini kurmaya karar verir. Tam altı dil (İtalyanca, İngilizce, Almanca, İspanyolca, Fransızca, Portekizce ve Hollandaca) konuşan Raiola, ilk büyük sıçramasını Çek yıldız Pavel Nedved ile yapar. Sparta Prag’da kimsenin tanımadığı Nedved’i şirketinin bünyesine katan Raiola, o dönem büyük bir balık yakaladığının kendisi bile farkında değildir. Ancak kimsenin şans vermediği Çek Cumhuriyeti takımı, EURO 2016’da büyük bir sükse yapar ve finale kadar yükselir. Tam bir orta saha virtüozu olan Nedved de birçok Çek futbolcu gibi patlama yapar. Bu patlama da en çok Raiola’ya yarar.
İtalyan kulüpleri Nedved’in peşine düşer. Raiola, yıldızı yeni parlayan futbolcuyu Lazio’ya 3.5 milyon euro gibi mütevazi bir rakama satar. Ancak bu transferdeki başarısı, Raiola’nın iştahını kabartır. 5 sene Lazio forması giyen Nedved, 2001 yılında 41 milyon euro’ya Juventus’a gider. Bu transfer aldığı pay, Raiola’nın menajer olarak başarılı olacağının sinyallerini verir. Avrupa çapında araştırmalarını genişleten Raiola, tam 20 futbolcunun temsilciliğini alır. Bu futbolcular arasında Paul Pogba, Zlatan Ibrahimovic, Romelu Lukaku, Henrikh Mkhitaryan, Blaise Matuidi, Gianluigi Donnarumma, Giacomo Bonaventura ve Mario Balotelli gibi yer alır.
Özellikle son bir yılda Manchester United’a sattığı futbolcular, Raiola’nın servetini katlamasını sağlar. Paul Pogba, Zlatan Ibrahimovic ve Henrikh Mkhitaryan’ı 2016 yazında İngiliz devine gönderen Raiola, son voleyi de bu sezon Romelu Lukaku ile vurur. Ibrahimovic, Mkhitaryan ve Pogba transferlerinden 30 milyon euro’ya yakın para kazanan Raiola, Lukaku’nun imzası ile 10 milyon euro’ya yakın parayı kasasına koyar.
Hayatından memnun olmayan insanlara örnek teşkil edecek bir yaşam hikayesine sahip olan Raiola, inanılmaz yükselişi ile herkesi şaşkına çeviriyor. Kendisini sürekli geliştiren, çok çalışan ve doğru zamanda risk alan Raiola, pizza dağıtıcılığından milyon dolarlık sözleşmelere imza atmayı başarıyor. Başarılı menajerin çalıştığı yıldızlara bakıldığında bu musluğun artık kolay kolay kapanmayacağı açıkça belli oluyor.
AL CAPONE’UN VİLLASINI SATIN ALDI
Manchester United'ın 2016 yaz transfer sezonunda 105 milyon Euro bonservis bedeli ödeyerek kadrosuna kattığı Fransız yıldız, dünyanın en pahalı futbolcusu olmayı başarmıştı. Pogba bu imza ile sadece kendisini ve Juventus'u zengin etmemişti. Transferin gerçekleşmesini sağlayan menajer Mino Raiola da aldığı komisyon ile köşeyi dönmüştü. Dev transferden 20 milyon Euro'dan fazla komisyon alan Raiola'nın ilk işi tarihi bir karakter olan mafya lideri Al Capone'un villasını satın almak olmuştu.
İtalyan asıllı Amerikalı mafya lideri Al Capone, Florida Miami'deki bu evi 1929 yılında satın almış ve evi restore edip evi neredeyse kaleye çevirmişti. Mülkün kapılarını demire çeviren Capone buraya dev bir koruma ordusu yerleştirmişti.
Evde 7 yatak odası 5 banyo bulunuyor. Ayrıca mülkün çok geniş bir bahçesi ve 60 bin galon kapasiteli bir yüzme havuzu, konuk evi de yer alıyor. 1922 tarihinde tamamlanmış olan villa, Al Capone'un son günlerini geçirdiği ve öldüğü yer olarak biliniyor.
Mino Raiola’nın muhteşem yükselişi: Pizza dağıtıcılığından milyon dolarlık sözleşmelere…
Dünyanın en çok para dönen spor dalları arasında yer alan futbolda menajerler, sattıkları futbolcularla servetlerini katlıyor. Bunlardan en önemlisi olan Portekizli Jorge Mendes’e rakip olan İtalyan Mino Raiola, son dönemde futbol camiasında adından sıkça söz ettiriyor. Paul Pogba’nın 105 milyon euro’ya Juventus’tan Manchester United’a gitmesi ile zirveye çıkan Raiola’nın yükselişi, büyük bir başarı hikayesi olarak dikkat çekiyor.
İtalya’nın Salerno iline bağlı 46 bin nüfuslu Nocera Inferiore’de 1967 yılında dünyaya gelir. Doğduktan bir yıl sonra ailesi ile birlikte Hollanda’nın Harlem şehrine taşınan Raiola, gençliğini babasının açtığı restoranda pizza siparişlerini dağıtarak geçirir. Babasından para almayan Raiola, harçlığını topladığı bahşişlerden çıkarır. Bir yandan çalışan Raiola, liseyi bitirdikten sonra iki yıl hukuk fakültesinde okur. Hayatını baba mesleği olan pizzacılık yaparak geçireceğini düşünen Raiola’nın geleceği aldığı büyük risk sonrası değişir. Harlem genç takımında 18 yaşına kadar futbol oynayan ancak başarılı olamayan Raiola, bu kez şansını faklı bir kulvarda dener. Bir menajerlik şirketinde asistan olarak işe başlar. Ajax’ın üst düzey Hollandalı futbolcular Bryan Roy, Marciano Vink, Wim Jonk, Dennis Bergkamp ve Michel Kreek gibi isimlerin İtalya’ya transfer olmasına aracılık eder.
HAYATININ KARARINI VERDİ
Bu transferlerden kazandıkları Raiola’ya yetmez. Menajerlik şirketinden ayrılarak kendi işini kurmaya karar verir. Tam altı dil (İtalyanca, İngilizce, Almanca, İspanyolca, Fransızca, Portekizce ve Hollandaca) konuşan Raiola, ilk büyük sıçramasını Çek yıldız Pavel Nedved ile yapar. Sparta Prag’da kimsenin tanımadığı Nedved’i şirketinin bünyesine katan Raiola, o dönem büyük bir balık yakaladığının kendisi bile farkında değildir. Ancak kimsenin şans vermediği Çek Cumhuriyeti takımı, EURO 2016’da büyük bir sükse yapar ve finale kadar yükselir. Tam bir orta saha virtüozu olan Nedved de birçok Çek futbolcu gibi patlama yapar. Bu patlama da en çok Raiola’ya yarar.
İtalyan kulüpleri Nedved’in peşine düşer. Raiola, yıldızı yeni parlayan futbolcuyu Lazio’ya 3.5 milyon euro gibi mütevazi bir rakama satar. Ancak bu transferdeki başarısı, Raiola’nın iştahını kabartır. 5 sene Lazio forması giyen Nedved, 2001 yılında 41 milyon euro’ya Juventus’a gider. Bu transfer aldığı pay, Raiola’nın menajer olarak başarılı olacağının sinyallerini verir. Avrupa çapında araştırmalarını genişleten Raiola, tam 20 futbolcunun temsilciliğini alır. Bu futbolcular arasında Paul Pogba, Zlatan Ibrahimovic, Romelu Lukaku, Henrikh Mkhitaryan, Blaise Matuidi, Gianluigi Donnarumma, Giacomo Bonaventura ve Mario Balotelli gibi yer alır.
Özellikle son bir yılda Manchester United’a sattığı futbolcular, Raiola’nın servetini katlamasını sağlar. Paul Pogba, Zlatan Ibrahimovic ve Henrikh Mkhitaryan’ı 2016 yazında İngiliz devine gönderen Raiola, son voleyi de bu sezon Romelu Lukaku ile vurur. Ibrahimovic, Mkhitaryan ve Pogba transferlerinden 30 milyon euro’ya yakın para kazanan Raiola, Lukaku’nun imzası ile 10 milyon euro’ya yakın parayı kasasına koyar.
Hayatından memnun olmayan insanlara örnek teşkil edecek bir yaşam hikayesine sahip olan Raiola, inanılmaz yükselişi ile herkesi şaşkına çeviriyor. Kendisini sürekli geliştiren, çok çalışan ve doğru zamanda risk alan Raiola, pizza dağıtıcılığından milyon dolarlık sözleşmelere imza atmayı başarıyor. Başarılı menajerin çalıştığı yıldızlara bakıldığında bu musluğun artık kolay kolay kapanmayacağı açıkça belli oluyor.
AL CAPONE’UN VİLLASINI SATIN ALDI
Manchester United'ın 2016 yaz transfer sezonunda 105 milyon Euro bonservis bedeli ödeyerek kadrosuna kattığı Fransız yıldız, dünyanın en pahalı futbolcusu olmayı başarmıştı. Pogba bu imza ile sadece kendisini ve Juventus'u zengin etmemişti. Transferin gerçekleşmesini sağlayan menajer Mino Raiola da aldığı komisyon ile köşeyi dönmüştü. Dev transferden 20 milyon Euro'dan fazla komisyon alan Raiola'nın ilk işi tarihi bir karakter olan mafya lideri Al Capone'un villasını satın almak olmuştu.
İtalyan asıllı Amerikalı mafya lideri Al Capone, Florida Miami'deki bu evi 1929 yılında satın almış ve evi restore edip evi neredeyse kaleye çevirmişti. Mülkün kapılarını demire çeviren Capone buraya dev bir koruma ordusu yerleştirmişti.
Evde 7 yatak odası 5 banyo bulunuyor. Ayrıca mülkün çok geniş bir bahçesi ve 60 bin galon kapasiteli bir yüzme havuzu, konuk evi de yer alıyor. 1922 tarihinde tamamlanmış olan villa, Al Capone'un son günlerini geçirdiği ve öldüğü yer olarak biliniyor.
Mino Raiola’nın muhteşem yükselişi: Pizza dağıtıcılığından milyon dolarlık sözleşmelere…
