Murataltug
Müdavim
- Katılım
- 15 Ekim 2017
- Mesajlar
- 5,786
- Reaksiyon puanı
- 3,087
- Puanları
- 113
- Yaş
- 37
Muhsin yazıcıoğluna rahmet ve saygı ile Bu çileli yolda bir ülkü çınarı Güzel Çocuk Muhsin’e
Muhsin yazıcıoğlu şiir sözleri
Ben ümit dolu geleceği düşünüyorum...
Zulmün en koyu karanlığında yaşıyorum...Bakıyor sonsuzluğa gözlerim
Karanlığı yırtarcasına
Ümitlerim yol yol açılıyor
Birleşiyor bir mercekte;
Ufkumdaki sevgiliyi resm ediyor
Sensiz her karanlık, Aydınlık sensin.Seninle görüyorum her şeyi Senden ayrı düşünemiyorum
Ümidim, hayalim, sevgili ülküm
Sen bensin, ben senim,
Seni varlığım sayıyorum.
Seni sevmek suç olsa da
Aşkımı dünyaya haykırıyorum...
Cıvıl cıvıl olacakken bu gün
Niçin halin durgun ve süzülmüş? Don mu vurdu bayram sabahını Kirpiklerine kırağı düşmüş?
Anlayamadığın anlaşılıyor
Bir şeyler soran gözlerinden.
Çiçek mi verecektin birine,
Elinde solmuşlar beklemekten...
Sen üzülme çocuğum
Bir çiçek solmuş ne çıkar!
Renk renk bezenmiş her yan
Bak dışarda bahar var...
Farkında olmadın mı baharın
Seni kuşatmadı mı ılık havası,
Değişmedi mi hiç sabahların ?
Haydi koş, kırlarda çiçek bol
Yeniden koyuver bir saksıya;
Sula umutlarını, büyüt toprakta
Onları sev baba yerine!
Nasıl olsa çiçek o da
Bebek o da...
Bir gün ay doğarken karanlıklara Sabahı müjdelerken kuşların cıvıltısı
Çözülür kırağılar bahtının gülen yüzünde...
Hüzün dolu gözlerinden
Silerken hasretin buharını
minicik ellerinle pencerende,
Bakarsın Bir bayram sabahı gelivermiş Çiçeklerle seninle...
Sevdam Sen Kahverengi kadife gözlü! Seninle bir ömür paylaştık...Kaç bahar geçti anlamadan Acılar içinde mutluluk yaşadık...
Dön de bir bak maziye
Ne kaldı giden mevsimden?
Acılar toplamışız Kır çiçekleri gibi Hüzün ve keder bahçelerinden.
Bir sanatım var senden kalan
Acılar içinde mutluluk yaşarım.
Bak işte, Demir kapıların kapandığı Asma kilidin yanında
Soğuk duvarların dibindeyim.
Hiç çıkış yolu olmasa da
Ruhumla öyle yakınım ki sana,
Uzansam bir ellerimle sanki
Hemen gözlerindeki hüzne değeceğim ellerimle sanki
Tüm gölgeleri sileceğim..
İçim yanıyor... Allah bizi affetsin...Bu millet Türk Milleti olamaz. Türk Milleti İslam'a bu kadar cahil kalamaz. Nasıl söylersiniz beyler başörtüsü takılamaz.
Hani özgürlükcüydünüz
laiktiniz...N'oluyor. bu ne düşmanlık kardeşim yaşadıkça içim yanıyor Nasıl söylersiniz beyler başörtüsü takılamaz.
orda burda millet fuhuş yapar oldu din birliği denildi misyonerlere gün doğdu
çoluk çocuk incil okur oldu.
millet etek altı giyiyor.
gördükçe içim yanıyor.
islam dini evrenseldir öğren artık BAYKAL bey zamana ve mekane göre değişmez olurmu hiç öyle şey.
ALLAHIN emri arkadaş türbana yasakta ney. bir sor bakalım millete millet ne diyor.bu ne düşmanlık kardeşim düşündükçe içim yanıyor
okumuş yazmış yazar olmuşsunuz, siz nasıl aydınsınız.siz den aydın maydın olmaz olamaz.hepiniz resmen hainsiniz.
bu millet laikliği bilmiyor siz resmen hocası kesildiniz.sizin laikliğinize eminim ATATÜRK bile gülüyor.bu ne düşmanlık kardeşim okudukça içim yanıyor.
TÜRKLÜĞÜ sildirdiniz biz sustuk üzerimize geldiniz.
zaten TÜRK değildinizde müslümanda değilmişsiniz
anlaşıldı KURT sustukça meydan ite köpeğe kalıyor.
bu ne düşmanlık kardeşim konuştukça içim yanıyor.
öğrenci başörtüsü takarsa kopya çekermiş bahaneye bak sen ne işe yarıyorsun lan profesör olacak salak.çektirme gözünün önüne bak.
derdiniz milletin kıyafetimi inancımı anayasa Mahkemesi başkanımısın fetva makamımı
kes sesini bilader kandırmıyor bu milleti yalanların
sizde müslümanmısınız lan
bunu nasıl mideniz kaldırıyor.
suyunuz ne sizin arkadaş.
nerden geldiniz namaz kılan öğrenciyi flaş haber yaptınız.
düşman olunacak din yok
islama göz dikdiniz. uyuma türk milleti özün elden gidiyor.
sen uyudukça benim içim yanıyor.
gündüz anıtkabir'desiniz gece pavyonda.bu ne putpereslik kardeşim.izledikçe içim yanıyor.
yıllarca milleti karanlığa ittiniz.
kırkta altmışta seksende ittiniz hala İTsiniz. bu ne pisliktir kardeşim temizle temizle bitmiyor.
ülkeyi laiklikle uyuttunuz.
korkudan helada tabanca unuttunuz.bu ne düşmanlık kardeşim yazdıkça kalemim kanıyor...!
Yalnızlıklar İçinde Kış pencerelerinde,hasretin rüzgarıyla Ömür, nefes nefes camlarda buğulanır.
Gözlerin mini mini bir su damlası
Gözlerin bir su damlası
Akar, ummana dayanır.
Nergisler arasında kıpırdanan
Islak bir resim gibi yakamozlanır...
Mehtap’ta meltem saçlar
Eserken iki yüzüne, Yosun kokulu bir şarkı duyulur
Derinden derine.
Ümitler bahara yelken açar
Cemrenin toprağa aşkını fısıldar Çağıl çağıl suların
serin sesi.
Aziz Ol Sağnak sağnak
rahmet iner
Yağmur aziz, su azizdir.
Duyduk ki Hakk’a yolcu var
Giden yolcu Can Aziz’ dir...
Boyun büktük kalktı eller
Dua aziz, söz azizdir.
Rahman’ dan rahmet umulur
Yüce Mevla çok azizdir.
Erenler Hakk’ a çağırır
Bu yol azizler yoludur
Mahşerde divan kurulur
Aziz olanlar kurtulur...
Bahar gelmiş ak topraklar yeşermiş Ak gönülde doğan ümitler gibi.
Yükseklerde donan karlar erimiş Sabrın karşısında zulümler gibi.
Çağıl çağıl sular akar dağında
Türlü çiçek açmış yurdun bağında Kuzular meleşir yayla çağında Güzel yarınları müjdeler gibi.
Meyveye dönüştü nar çiçekleri
Bahara işaret kar çiçekleri
Ufukta boy verir nur çiçekleri
Ülkümün güneşi doğuyor gibi.
Bülbül gonca bekler gönül bağında Bahardan habersiz yurt ocağında Mahkum bahar bekler, bülbüller gibi.
Sil banda yazdıklarını doğru yanlış Örseleme alın yazılarını
Olan olmuş Dönme geri, ileri bak Giden gitmiş !
Bak ufukta bir güvercin
Dalış yapıyor boşluğa.
Coşsun içinde sevincin,
Kavuşuyor sonsuzluğa...
Bir tomurcuk nasıl açar
Sen de öyle açıyorsun.
Allı morlu güller gibi
Etrafa renk saçıyorsun.
Hele dik durmayı başar
Başlayacak bir koşucuk
Değişiyorsun Güzel Çocuk...
Bilmediğin bu dünyaya
Bilmem nasıl bakıyorsun.
Yumuk yumuk gözlerinle
Gülücükler döküyorsun.
Bilmediğin bu dünyaya
Hele biraz tanı şöyle
Dağıtmazsın mavi boncuk
Değişirsin Güzel Çocuk...
Ömürler de mevsim gibi
Yeşillenir solar bir gün.
Billur bardakta su gibi
Saf ve temiz duruyorsun.
Renklerle dolu alemi
Kendin gibi görüyorsun.
Gece doğan ay gibi
Dağıt etrafa mutluluk
Değişme sen Güzel Çocuk...
Bakarsın ki alem başka
Seyredersin şaşa şaşa.
Hayatta ne çirkinlikler
Yolun keser koşa koşa.
Çağır sende güzel aşka
Duyma kimseye burukluk
Değişme sen Güzel Çocuk...
Bir karanlık zaman dünya, insana Dem o demdir ki dostlarla güzeldir.
Menzil uzak olmaz
seven insana
Yolculuk, yanında
dostla güzeldir.
Dostlarla gidilen dost yolunda
Çile de cefa da bir güzel olur.
Canlar bir oldukça canan uğrunda Canlar verilesi bir değer olur.
Sevgi pınarından damlayan sular Akar gönüllere hayat olur
Uzansın yeter ki sevgiyle kollar
Çökmüş her bedende bir derman olur.
Bir değer uğruna ölmeyen beden Gömülür toprağa bir ceset olur.
Hakikat yolunda ölürse beden
Yücelir ruhuyla bir şehit olur.
“Gençliğim?” dedim
“Ver!” dediler.
“İstikbalim?” dedim,
“Yok!” dediler.
“Kanım?” dedim,
“Dök!” dediler.
“Canım?” dedim,
“Milletin” dediler.
Sevdim !...Suçtur !” dediler.
Ve Çığlıkla yarıldı karanlık,
Sevgimi Çarmıha gerdiler...
Sen gittin ayrılık rüzgarı içimi dağlar Bahar dolu kırlarda şimdi bir hazan ağlar.
Bahçemde güller soldu, açmıyor tomurcuklar Bu öyle bir sonbahar ve gözümde yaşlar var.
Papatyalar buruşmuş artık sen yoksun diye Kara dumanlar çökmüş o yemyeşil vadiye
Sensizliğin engeli bağladı tüm hayatı Koşmuyor yele karşı yarışan gönül atı.
Ne çağlayanlarda ne göklerde gürültü Camiler boş, ezansız, semalar matemli Rahmete hasret kaldım sen gideli.
Yeter sevdiğim çektirdiğin cefa
Beklemek kader mi ki yoldan gelmedin Aldığım nefesimdin, hayatımdın, canımdın
güzellik sultanımdın.Ay’ım gün’üm doğmuyor ardından Sensiz dünya zindan suna boylum gel yeter...
Bir şafak müjdesi ol, gel gülelim Taç yapayım peygamber çiçeğinden.
Gel mor sümbülle dolsun
karlı dağlarım
Açılsın meydan yeri, çekilsin halaylarım. destanım söylensin dilden dile Kavim - kardaş kavuşsun
bayrağım Dalgalansın yurdumun üstünde Nur içinde parlasın hilalim gündüz gece...
Bir şafak müjdesi ol, gel gülelim yeniden
Rodop’ta Kafkas’ta, Tibet’te her yerde Dirilsin ezan sesi yeniden Gel benim Hürriyetim!
Ayrı yaşanmaz senden...
Her şeyin senden olduğuna
İman ile inanmak ne güzel
Hamd-ü senalar ile uğruna
Cıvıl cıvıl olacak bu gün
Dünyayı silkip boşayım
Sana yönelip koşayım
Aşkınla çöle düşeyim
Ya Mevla’m arayım seni.
Kamil mürşidim bulayım
Sırr-ı sülukun olayım
Aşk deryasına dalayım
Ya Mevla’m bulayım seni.
Haşyetle secde edeyim
Aşkın ile inleyeyim
Erim erim eriyeyim
Ya Mevla’m duyayım seni.
Seherde uyandır beni
Nurunla boyandır beni
Rahmetinle kandır beni
Ya Mevla’m bileyim seni.
Giyeyim hilkat gömleği
Tattır ölmeden ölmeyi
Kalbimden kaldır perdeyi
Ya Mevla’m göreyim seni...
Muhsin yazıcıoğlu şiir sözleri
Ben ümit dolu geleceği düşünüyorum...
Zulmün en koyu karanlığında yaşıyorum...Bakıyor sonsuzluğa gözlerim
Karanlığı yırtarcasına
Ümitlerim yol yol açılıyor
Birleşiyor bir mercekte;
Ufkumdaki sevgiliyi resm ediyor
Sensiz her karanlık, Aydınlık sensin.Seninle görüyorum her şeyi Senden ayrı düşünemiyorum
Ümidim, hayalim, sevgili ülküm
Sen bensin, ben senim,
Seni varlığım sayıyorum.
Seni sevmek suç olsa da
Aşkımı dünyaya haykırıyorum...
Cıvıl cıvıl olacakken bu gün
Niçin halin durgun ve süzülmüş? Don mu vurdu bayram sabahını Kirpiklerine kırağı düşmüş?
Anlayamadığın anlaşılıyor
Bir şeyler soran gözlerinden.
Çiçek mi verecektin birine,
Elinde solmuşlar beklemekten...
Sen üzülme çocuğum
Bir çiçek solmuş ne çıkar!
Renk renk bezenmiş her yan
Bak dışarda bahar var...
Farkında olmadın mı baharın
Seni kuşatmadı mı ılık havası,
Değişmedi mi hiç sabahların ?
Haydi koş, kırlarda çiçek bol
Yeniden koyuver bir saksıya;
Sula umutlarını, büyüt toprakta
Onları sev baba yerine!
Nasıl olsa çiçek o da
Bebek o da...
Bir gün ay doğarken karanlıklara Sabahı müjdelerken kuşların cıvıltısı
Çözülür kırağılar bahtının gülen yüzünde...
Hüzün dolu gözlerinden
Silerken hasretin buharını
minicik ellerinle pencerende,
Bakarsın Bir bayram sabahı gelivermiş Çiçeklerle seninle...
Sevdam Sen Kahverengi kadife gözlü! Seninle bir ömür paylaştık...Kaç bahar geçti anlamadan Acılar içinde mutluluk yaşadık...
Dön de bir bak maziye
Ne kaldı giden mevsimden?
Acılar toplamışız Kır çiçekleri gibi Hüzün ve keder bahçelerinden.
Bir sanatım var senden kalan
Acılar içinde mutluluk yaşarım.
Bak işte, Demir kapıların kapandığı Asma kilidin yanında
Soğuk duvarların dibindeyim.
Hiç çıkış yolu olmasa da
Ruhumla öyle yakınım ki sana,
Uzansam bir ellerimle sanki
Hemen gözlerindeki hüzne değeceğim ellerimle sanki
Tüm gölgeleri sileceğim..
İçim yanıyor... Allah bizi affetsin...Bu millet Türk Milleti olamaz. Türk Milleti İslam'a bu kadar cahil kalamaz. Nasıl söylersiniz beyler başörtüsü takılamaz.
Hani özgürlükcüydünüz
laiktiniz...N'oluyor. bu ne düşmanlık kardeşim yaşadıkça içim yanıyor Nasıl söylersiniz beyler başörtüsü takılamaz.
orda burda millet fuhuş yapar oldu din birliği denildi misyonerlere gün doğdu
çoluk çocuk incil okur oldu.
millet etek altı giyiyor.
gördükçe içim yanıyor.
islam dini evrenseldir öğren artık BAYKAL bey zamana ve mekane göre değişmez olurmu hiç öyle şey.
ALLAHIN emri arkadaş türbana yasakta ney. bir sor bakalım millete millet ne diyor.bu ne düşmanlık kardeşim düşündükçe içim yanıyor
okumuş yazmış yazar olmuşsunuz, siz nasıl aydınsınız.siz den aydın maydın olmaz olamaz.hepiniz resmen hainsiniz.
bu millet laikliği bilmiyor siz resmen hocası kesildiniz.sizin laikliğinize eminim ATATÜRK bile gülüyor.bu ne düşmanlık kardeşim okudukça içim yanıyor.
TÜRKLÜĞÜ sildirdiniz biz sustuk üzerimize geldiniz.
zaten TÜRK değildinizde müslümanda değilmişsiniz
anlaşıldı KURT sustukça meydan ite köpeğe kalıyor.
bu ne düşmanlık kardeşim konuştukça içim yanıyor.
öğrenci başörtüsü takarsa kopya çekermiş bahaneye bak sen ne işe yarıyorsun lan profesör olacak salak.çektirme gözünün önüne bak.
derdiniz milletin kıyafetimi inancımı anayasa Mahkemesi başkanımısın fetva makamımı
kes sesini bilader kandırmıyor bu milleti yalanların
sizde müslümanmısınız lan
bunu nasıl mideniz kaldırıyor.
suyunuz ne sizin arkadaş.
nerden geldiniz namaz kılan öğrenciyi flaş haber yaptınız.
düşman olunacak din yok
islama göz dikdiniz. uyuma türk milleti özün elden gidiyor.
sen uyudukça benim içim yanıyor.
gündüz anıtkabir'desiniz gece pavyonda.bu ne putpereslik kardeşim.izledikçe içim yanıyor.
yıllarca milleti karanlığa ittiniz.
kırkta altmışta seksende ittiniz hala İTsiniz. bu ne pisliktir kardeşim temizle temizle bitmiyor.
ülkeyi laiklikle uyuttunuz.
korkudan helada tabanca unuttunuz.bu ne düşmanlık kardeşim yazdıkça kalemim kanıyor...!
Yalnızlıklar İçinde Kış pencerelerinde,hasretin rüzgarıyla Ömür, nefes nefes camlarda buğulanır.
Gözlerin mini mini bir su damlası
Gözlerin bir su damlası
Akar, ummana dayanır.
Nergisler arasında kıpırdanan
Islak bir resim gibi yakamozlanır...
Mehtap’ta meltem saçlar
Eserken iki yüzüne, Yosun kokulu bir şarkı duyulur
Derinden derine.
Ümitler bahara yelken açar
Cemrenin toprağa aşkını fısıldar Çağıl çağıl suların
serin sesi.
Aziz Ol Sağnak sağnak
rahmet iner
Yağmur aziz, su azizdir.
Duyduk ki Hakk’a yolcu var
Giden yolcu Can Aziz’ dir...
Boyun büktük kalktı eller
Dua aziz, söz azizdir.
Rahman’ dan rahmet umulur
Yüce Mevla çok azizdir.
Erenler Hakk’ a çağırır
Bu yol azizler yoludur
Mahşerde divan kurulur
Aziz olanlar kurtulur...
Bahar gelmiş ak topraklar yeşermiş Ak gönülde doğan ümitler gibi.
Yükseklerde donan karlar erimiş Sabrın karşısında zulümler gibi.
Çağıl çağıl sular akar dağında
Türlü çiçek açmış yurdun bağında Kuzular meleşir yayla çağında Güzel yarınları müjdeler gibi.
Meyveye dönüştü nar çiçekleri
Bahara işaret kar çiçekleri
Ufukta boy verir nur çiçekleri
Ülkümün güneşi doğuyor gibi.
Bülbül gonca bekler gönül bağında Bahardan habersiz yurt ocağında Mahkum bahar bekler, bülbüller gibi.
Sil banda yazdıklarını doğru yanlış Örseleme alın yazılarını
Olan olmuş Dönme geri, ileri bak Giden gitmiş !
Bak ufukta bir güvercin
Dalış yapıyor boşluğa.
Coşsun içinde sevincin,
Kavuşuyor sonsuzluğa...
Bir tomurcuk nasıl açar
Sen de öyle açıyorsun.
Allı morlu güller gibi
Etrafa renk saçıyorsun.
Hele dik durmayı başar
Başlayacak bir koşucuk
Değişiyorsun Güzel Çocuk...
Bilmediğin bu dünyaya
Bilmem nasıl bakıyorsun.
Yumuk yumuk gözlerinle
Gülücükler döküyorsun.
Bilmediğin bu dünyaya
Hele biraz tanı şöyle
Dağıtmazsın mavi boncuk
Değişirsin Güzel Çocuk...
Ömürler de mevsim gibi
Yeşillenir solar bir gün.
Billur bardakta su gibi
Saf ve temiz duruyorsun.
Renklerle dolu alemi
Kendin gibi görüyorsun.
Gece doğan ay gibi
Dağıt etrafa mutluluk
Değişme sen Güzel Çocuk...
Bakarsın ki alem başka
Seyredersin şaşa şaşa.
Hayatta ne çirkinlikler
Yolun keser koşa koşa.
Çağır sende güzel aşka
Duyma kimseye burukluk
Değişme sen Güzel Çocuk...
Bir karanlık zaman dünya, insana Dem o demdir ki dostlarla güzeldir.
Menzil uzak olmaz
seven insana
Yolculuk, yanında
dostla güzeldir.
Dostlarla gidilen dost yolunda
Çile de cefa da bir güzel olur.
Canlar bir oldukça canan uğrunda Canlar verilesi bir değer olur.
Sevgi pınarından damlayan sular Akar gönüllere hayat olur
Uzansın yeter ki sevgiyle kollar
Çökmüş her bedende bir derman olur.
Bir değer uğruna ölmeyen beden Gömülür toprağa bir ceset olur.
Hakikat yolunda ölürse beden
Yücelir ruhuyla bir şehit olur.
“Gençliğim?” dedim
“Ver!” dediler.
“İstikbalim?” dedim,
“Yok!” dediler.
“Kanım?” dedim,
“Dök!” dediler.
“Canım?” dedim,
“Milletin” dediler.
Sevdim !...Suçtur !” dediler.
Ve Çığlıkla yarıldı karanlık,
Sevgimi Çarmıha gerdiler...
Sen gittin ayrılık rüzgarı içimi dağlar Bahar dolu kırlarda şimdi bir hazan ağlar.
Bahçemde güller soldu, açmıyor tomurcuklar Bu öyle bir sonbahar ve gözümde yaşlar var.
Papatyalar buruşmuş artık sen yoksun diye Kara dumanlar çökmüş o yemyeşil vadiye
Sensizliğin engeli bağladı tüm hayatı Koşmuyor yele karşı yarışan gönül atı.
Ne çağlayanlarda ne göklerde gürültü Camiler boş, ezansız, semalar matemli Rahmete hasret kaldım sen gideli.
Yeter sevdiğim çektirdiğin cefa
Beklemek kader mi ki yoldan gelmedin Aldığım nefesimdin, hayatımdın, canımdın
güzellik sultanımdın.Ay’ım gün’üm doğmuyor ardından Sensiz dünya zindan suna boylum gel yeter...
Bir şafak müjdesi ol, gel gülelim Taç yapayım peygamber çiçeğinden.
Gel mor sümbülle dolsun
karlı dağlarım
Açılsın meydan yeri, çekilsin halaylarım. destanım söylensin dilden dile Kavim - kardaş kavuşsun
bayrağım Dalgalansın yurdumun üstünde Nur içinde parlasın hilalim gündüz gece...
Bir şafak müjdesi ol, gel gülelim yeniden
Rodop’ta Kafkas’ta, Tibet’te her yerde Dirilsin ezan sesi yeniden Gel benim Hürriyetim!
Ayrı yaşanmaz senden...
Her şeyin senden olduğuna
İman ile inanmak ne güzel
Hamd-ü senalar ile uğruna
Cıvıl cıvıl olacak bu gün
Dünyayı silkip boşayım
Sana yönelip koşayım
Aşkınla çöle düşeyim
Ya Mevla’m arayım seni.
Kamil mürşidim bulayım
Sırr-ı sülukun olayım
Aşk deryasına dalayım
Ya Mevla’m bulayım seni.
Haşyetle secde edeyim
Aşkın ile inleyeyim
Erim erim eriyeyim
Ya Mevla’m duyayım seni.
Seherde uyandır beni
Nurunla boyandır beni
Rahmetinle kandır beni
Ya Mevla’m bileyim seni.
Giyeyim hilkat gömleği
Tattır ölmeden ölmeyi
Kalbimden kaldır perdeyi
Ya Mevla’m göreyim seni...