Edirneli
Profesör
- Katılım
- 20 Mart 2011
- Mesajlar
- 2,745
- Reaksiyon puanı
- 15
- Puanları
- 218
DİYARBAKIRda 5 yıl önce nüfus cüzdanını çaldırdığını söyleyen 33 yaşındaki Hüseyin Kaya hakkında, dolandırıcıların adına açtığı şirketin verdiği karşılıksız çekleri nedeniyle hakkında 100den fazla dava açıldı. Halen 72 ayrı dosyadan yargılanan Kaya, karşılıksız çekler yüzünden 200 gün hapis yattı. Yargılandığı dosyalarda yaklaşık 10 milyon lira borçlu görünüyor.
Evli ve 3 çocuk babası Hüseyin Kayanın nüfus cüzdanı, 2007 yılının Ekim ayında Büyükşehir Belediyesi Mezbahasında çalıştığı sırada soyunma odasına giren hırsızlar tarafından çalındı. Hırsızlıkolayını aynı gün mezbahanın bulunduğu Çarıklı Beldesindeki Jandarma Karakoluna bildiren Hüseyin Kaya, yeni bir nüfus cüzdanı aldı. Aradan iki ay geçtikten sonra cep telefonunun gizli numaradan aranmaya başladığını belirten Kaya, "Kendini avukat, işadamı, polis olarak tanıtan kişiler bir şirketim olduğunu söyleyerek borçlardan bahsetmeye başladılar. Bu aramalar yaklaşık 3-5 gün devam etti. Bunun üzerine suç duyurusunda bulundum" dedi.
"BİR GÜN POSTACI KAPIMI ÇALDI, HAYATIM ALT ÜST OLDU"
Nüfus cüzdanının çalınmasından 4 ay sonra postacının kapısını çaldığını belirten Kaya, "Postacı kapımı çaldı ve o günden sonra hayatım alt üst oldu. Postacının getirdiği evrakta Karşılıksız çekvermekten hakkımda icra takibi başlatılmıştı. Bir anda şaşkına döndüm. O günden beri hayatım mahkemelerde geçmeye başladı" diye konuştu.
İcra takibinden sonra olayı araştıran Hüseyin Kaya, çalınan nüfus cüzdanı ile İstanbul Tuzlada bulunan otomotiv şirketinin dolandırıcılar tarafından, sahte evraklarla kendi adına devredildiğini ve sahte imzalarla çok sayıda bankadan şirket adına çek alındığını belirledi. Avukat Uğur Bingölile birlikte araştırmayı sürdüren Hüseyin Kaya, ortağı olduğu şirketin Bayrampaşaya taşınarakTürkiyede faaliyet gösteren tüm bankalardan çek defterleri aldığını ve bunların da karşılıksız olarak piyasaya sürüldüğünü tespit etti.
Bankalardan alınan çeklerin tekstil, inşaat ve otomotiv firmalarına verilen ve şirket adına bu çeklerle 10dan fazla araba alındığını belirten avukat Uğur Bingöl, müvekkili hakkında açılan tüm davalara itiraz etti. Bu sırada adına, Karşılıksız çek vermekten peş peşe davalar açılan Hüseyin Kayanın hem hayatını hem de psikolojisini bozdu.
100 DAVADA YARGILANDI
Adına açılan şirketin piyasaya verdiği çekler nedeniyle 100den fazla davadan yargılanan Hüseyin Kaya, 9 ayrı dosyadan toplam 200 gün hapis cezası aldı. Çınar A Tipi ve Diyarbakır E tipi Kapalı Cezaevlerinde hapis cezasını tamamlayan Kaya, hukuk mücadelesini sürdürmeye devam etti. Halen 72 ayrı dosyadan yargılanmasına devam edilen Hüseyin Kayanın, İstanbulun 12 ilçesinde, Türkiyenin 15 ilindeki adliyelerde ve Yargıtayda dosyaları bulunuyor.
200 YILDAN FAZLA HAPİSLE KARŞI KARŞIYA KALACAKTI
Verilen karşılıksız çekler nedeniyle piyasaya yaklaşık 10 milyon lira borçlu olduğunu öğrenen Hüseyin Kaya, 3167 sayılı kanunda karşılıksız çeklerde hapis cezasını kaldıran değişiklik yapılmasaydı her 100 lira için 1 gün hapis cezasıyla karşı karşıya kalacak ve borcu yaklaşık 100 bin gün hapis cezasına denk gelecekti. Hukukçular, yasa değişmeseydi Kayanın 200 yıldan fazla hapis cezası ile karşı karşıya kalabileceğini belirtti.
HER AY 10 GÜNÜ MAHKEMEDE
Başına gelen olaylar nedeniyle iki işyerinden de kovulan Hüseyin Kaya, şimdi inşaatlarda gündelik işçi olarak çalışıyor. Hakkında çok sayıda icra davası olduğu için sigortalı bir işte çalışamayan Kaya, sigorta yapılması durumunda aylığının tümünün haczedileceğini söylüyor. Günde 50 lira karşılığında inşaatlarda çalışan Hüseyin Kaya, her ay 10 gün, hakkında açılan davalara katılmak üzere mahkemelere gidiyor. Her ay ortalama 15 kez postacının mahkeme tebligatlarını getirdiğini belirten Hüseyin Kaya, yaklaşık 30 davadan da beraat etti. Kendisini dolandıranlarla ilgili çok sayıda suç duyurusunda bulunan Kaya, "Hayatım tarumar oldu. Sizin kimliğinizle, adınıza, bankalarda yüzlerce çek hesabı açabiliyorlar. İnsanın gölgesini dahi klonlayıp, kopyalayıp şirket sahibi olabiliyorlar. Hırsızlar soyunma odasında kimliğimizi çalmışlar. Çalan şahıslar sahte evraklarla İstanbulda adıma şirket devretmişler ve çeşitli bankalardan çek defteri almışlar. O çekleri piyasaya sürüp dolandırmışlar. Adıma düzenlenen çeki alanlar, karşılığı olmadığı beni dava ediyor. Hakkımda devam eden 72 dosya var. 4 yıldır halen adalet tecelli etmedi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı iddianamesine göre, adıma yaklaşık 10 milyonlukdolandırıcılık yapılmış" diye konuştu.
İnsanların kendisini dolandırıcı gibi gördüklerini belirten Kaya, "Zaten artık kimse güvenmiyor. Çalıştığım işyerinden izin alıp sık sık mahkemeye gidiyorum. Her ay 10 kez mahkemeye gidiyorum. Çok mağdur oluyorum ve işimden olmak üzereyim. İki kez işten kovuldum. Keşke başka bir ülkede çölün ortasında yaşasaydım, deve olsaydım bundan daha iyiydi" dedi.
Bu arada Hüseyin Kayanın kimliğinin çalınması ve adına karşılıksız çek verilmesine ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü soruşturma tamamlandı. Olayla ilgili 4 kişinin yargılanmasına önümüzdeki günlerde başlayacağı belirtildi
.
Milliyet
Evli ve 3 çocuk babası Hüseyin Kayanın nüfus cüzdanı, 2007 yılının Ekim ayında Büyükşehir Belediyesi Mezbahasında çalıştığı sırada soyunma odasına giren hırsızlar tarafından çalındı. Hırsızlıkolayını aynı gün mezbahanın bulunduğu Çarıklı Beldesindeki Jandarma Karakoluna bildiren Hüseyin Kaya, yeni bir nüfus cüzdanı aldı. Aradan iki ay geçtikten sonra cep telefonunun gizli numaradan aranmaya başladığını belirten Kaya, "Kendini avukat, işadamı, polis olarak tanıtan kişiler bir şirketim olduğunu söyleyerek borçlardan bahsetmeye başladılar. Bu aramalar yaklaşık 3-5 gün devam etti. Bunun üzerine suç duyurusunda bulundum" dedi.
"BİR GÜN POSTACI KAPIMI ÇALDI, HAYATIM ALT ÜST OLDU"
Nüfus cüzdanının çalınmasından 4 ay sonra postacının kapısını çaldığını belirten Kaya, "Postacı kapımı çaldı ve o günden sonra hayatım alt üst oldu. Postacının getirdiği evrakta Karşılıksız çekvermekten hakkımda icra takibi başlatılmıştı. Bir anda şaşkına döndüm. O günden beri hayatım mahkemelerde geçmeye başladı" diye konuştu.
İcra takibinden sonra olayı araştıran Hüseyin Kaya, çalınan nüfus cüzdanı ile İstanbul Tuzlada bulunan otomotiv şirketinin dolandırıcılar tarafından, sahte evraklarla kendi adına devredildiğini ve sahte imzalarla çok sayıda bankadan şirket adına çek alındığını belirledi. Avukat Uğur Bingölile birlikte araştırmayı sürdüren Hüseyin Kaya, ortağı olduğu şirketin Bayrampaşaya taşınarakTürkiyede faaliyet gösteren tüm bankalardan çek defterleri aldığını ve bunların da karşılıksız olarak piyasaya sürüldüğünü tespit etti.
Bankalardan alınan çeklerin tekstil, inşaat ve otomotiv firmalarına verilen ve şirket adına bu çeklerle 10dan fazla araba alındığını belirten avukat Uğur Bingöl, müvekkili hakkında açılan tüm davalara itiraz etti. Bu sırada adına, Karşılıksız çek vermekten peş peşe davalar açılan Hüseyin Kayanın hem hayatını hem de psikolojisini bozdu.
100 DAVADA YARGILANDI
Adına açılan şirketin piyasaya verdiği çekler nedeniyle 100den fazla davadan yargılanan Hüseyin Kaya, 9 ayrı dosyadan toplam 200 gün hapis cezası aldı. Çınar A Tipi ve Diyarbakır E tipi Kapalı Cezaevlerinde hapis cezasını tamamlayan Kaya, hukuk mücadelesini sürdürmeye devam etti. Halen 72 ayrı dosyadan yargılanmasına devam edilen Hüseyin Kayanın, İstanbulun 12 ilçesinde, Türkiyenin 15 ilindeki adliyelerde ve Yargıtayda dosyaları bulunuyor.
200 YILDAN FAZLA HAPİSLE KARŞI KARŞIYA KALACAKTI
Verilen karşılıksız çekler nedeniyle piyasaya yaklaşık 10 milyon lira borçlu olduğunu öğrenen Hüseyin Kaya, 3167 sayılı kanunda karşılıksız çeklerde hapis cezasını kaldıran değişiklik yapılmasaydı her 100 lira için 1 gün hapis cezasıyla karşı karşıya kalacak ve borcu yaklaşık 100 bin gün hapis cezasına denk gelecekti. Hukukçular, yasa değişmeseydi Kayanın 200 yıldan fazla hapis cezası ile karşı karşıya kalabileceğini belirtti.
HER AY 10 GÜNÜ MAHKEMEDE
Başına gelen olaylar nedeniyle iki işyerinden de kovulan Hüseyin Kaya, şimdi inşaatlarda gündelik işçi olarak çalışıyor. Hakkında çok sayıda icra davası olduğu için sigortalı bir işte çalışamayan Kaya, sigorta yapılması durumunda aylığının tümünün haczedileceğini söylüyor. Günde 50 lira karşılığında inşaatlarda çalışan Hüseyin Kaya, her ay 10 gün, hakkında açılan davalara katılmak üzere mahkemelere gidiyor. Her ay ortalama 15 kez postacının mahkeme tebligatlarını getirdiğini belirten Hüseyin Kaya, yaklaşık 30 davadan da beraat etti. Kendisini dolandıranlarla ilgili çok sayıda suç duyurusunda bulunan Kaya, "Hayatım tarumar oldu. Sizin kimliğinizle, adınıza, bankalarda yüzlerce çek hesabı açabiliyorlar. İnsanın gölgesini dahi klonlayıp, kopyalayıp şirket sahibi olabiliyorlar. Hırsızlar soyunma odasında kimliğimizi çalmışlar. Çalan şahıslar sahte evraklarla İstanbulda adıma şirket devretmişler ve çeşitli bankalardan çek defteri almışlar. O çekleri piyasaya sürüp dolandırmışlar. Adıma düzenlenen çeki alanlar, karşılığı olmadığı beni dava ediyor. Hakkımda devam eden 72 dosya var. 4 yıldır halen adalet tecelli etmedi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı iddianamesine göre, adıma yaklaşık 10 milyonlukdolandırıcılık yapılmış" diye konuştu.
İnsanların kendisini dolandırıcı gibi gördüklerini belirten Kaya, "Zaten artık kimse güvenmiyor. Çalıştığım işyerinden izin alıp sık sık mahkemeye gidiyorum. Her ay 10 kez mahkemeye gidiyorum. Çok mağdur oluyorum ve işimden olmak üzereyim. İki kez işten kovuldum. Keşke başka bir ülkede çölün ortasında yaşasaydım, deve olsaydım bundan daha iyiydi" dedi.
Bu arada Hüseyin Kayanın kimliğinin çalınması ve adına karşılıksız çek verilmesine ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü soruşturma tamamlandı. Olayla ilgili 4 kişinin yargılanmasına önümüzdeki günlerde başlayacağı belirtildi
.
Milliyet