eray045
Rektör
- Katılım
- 12 Nisan 2008
- Mesajlar
- 12,600
- Reaksiyon puanı
- 250
- Puanları
- 243

Avusturya Macaristan İmparatorluğunun batısında Bohemya bölgesinde Praga 130 km. uzaklıkta Karlsbadda, bir Osmanlı Generali tedavi amacıyla bulunmaktaydı.
1918 yılının Haziran sonlarında, böbreklerindeki rahatsızlığın artması sebebiyle, Cottage Senatoryumu doktorlarından Dr.Markoteinin tavsiyesi üzerine, buradaki şifalı sulardan istifade etmek ve kür görmek maksadıyla 30 Haziran 1918 günü Mustafa Kemal Paşa Karlsbada geldi ve burada bulunan Dr.Vermerin tavsiyelerine uydu.
O zamanki adıyla Karlsbad, şimdiki adıyla Karlovy Vary. Karlsbad o dönemde Avusturya Macaristan İmparatorluğuna bağlı Bohemya eyaletinin küçük bir kasabasıdır. Bu kasaba o dönemden bu güne şifalı sularıyla ünlü, yeşillikler içinde birçok oteli barındıran Çek Cumhuriyeti sınırları içinde Prag'a yakın şirin bir kasabadır.
Mustafa Kemal Paşa yaveri Şevki ile birlikte Karlsbada geldiği ve burada yaşadığı olayları günlük tutarak ebedileştirmiştir. Altı defterden oluşan ve yıllar sonra bu günlüğü Cumhurbaşkanlığı Köşkünde bulan Afet İnan, Atatürke gösterdiğinde, Atatürk heyecanlanmış ve çok duygulanmıştır. Afet İnanda bu günlüğü yeni yazıya çevirmiştir.
Paşa günlüğünde ilginç ve komik bazı olayları, döneme ait bazı fikirleri ve kendisine ait ilerisi için yön çizecek durumları harika bir biçimde yazıya dökmüştür. Mesela en ilginçlerinden birisi Paşayı, albay olarak niteleyen bir otel garsonuyla olan münasebetidir. Paşa bu durumu günlüğünde şöyle yansıtır :
03 Temmuz 1918 Çarşamba
Asker elbisemi giydim. Saat 7'de Impérial'e gittim. Daha henüz salonları temizliyorlardı. Pelerinimi gardıroba bıraktım. Otelin bahçesinde epeyce dolaştım. Canım sıkılıyordu. Bir aralık yağmur yağmaya başladı, tekrar otele girdim. Bu defa salonda oturdum. Henüz kimse yok. Saat 8 oldu. Müzik başladı. Yemek salonuna geçtim. Obert'e hazırladığı yeri sordum. Dün tenbih etmiştim. Buyurun, miralay efendi! dedi. Adam zahir halimize bakarak demek ki, ancak miralaylık tevcih ediyordu. General olduğumu anlatmaya kalkışmak bir mesele... Sesimi çıkarmadım. Bir küçük masaya oturttu. Yemekten sonra bu masanın her vakit akşam yemekleri için bana tahsis olunmasını söyledim. Ve kendimi de tanıtmak için kartımı verdim.
Moustapha Kémal Pacha Arméefuhrer
Herr Obert'in bütün bu tafsilatlı karta rağmen bizi miralay efendilikten başka bir şey telakki edemediğini ve Pacha'nın merkum nazarında tahminini tebdil etmediğini Arméefuhrer'ın de medlûlünü hiç düşünmediğini zannederim. Çünkü ertesi günü masa üzerine bıraktığı Bestelt (rezerve) levhasının altında kurşun kalemle şu isim yazılı idi. Monsieur Kemal Pacha.
Elbette Herr Obert, Mustafa Kemal Paşanın bir kaç ay önce Berlin seyahatinde Veliaht Sultan Vahdettine yaverlik yaptığını ve kendisine Yaver-i Fahri Hazret-i Şehriyari (Padişah Onursal Yaveri) unvanının verildiğini ve yine Mustafa Kemal Paşanın bir yıl sonra bir milletin kaderini değiştireceğini nereden bilebilirdi? Gerçekten de tam bir yıl sonra Amasyada 1919 Haziranında, Mustafa Kemal, Rauf Orbay, Ali Fuat Paşa Vatanın bütünlüğü milletin bağımsızlığı tehlikededir. diye başlayan Amasya Tamimini imzalayarak İstiklal Savaşını başlatıyorlardı.
Ne tesadüftür ki Mustafa Kemal, Sultan Reşatın öldüğünü ve yerine 03 Temmuz !918 günü -aynı zamanda yaveri olarak Berlin seyahatinde eşlik ettiği- Vahdettinin padişah olduğunu Karslbaddayken öğrenmiştir. Bir ilginç tesadüf daha o zaman ki Karlsbadın bağlı olduğu Bohemyanın bayrağı da kırmızı beyazdır.
http://www.dipnot.tv/YaziDetay.aspx?ID=2117