aliihsangs12
Müdavim
- Katılım
- 29 Nisan 2008
- Mesajlar
- 1,348
- Reaksiyon puanı
- 4
- Puanları
- 0
Ahmet Çakır
Haftaya GS-FB bayramı var, biliyor musunuz?
Sıfır girizgahla doğrudan mevzuya dalıyorum: Haftaya GS-FB bayramı var! 17 Ocak günü ezeli rekabetin başlangıcının 100. yılı. Bu nedenle Türk futbolunun bu ezeli rakipleri ve ebedi dostları, bütün dünyanın hayran kalacağı nitelikte bir kutlama programı hazırladılar.
100 gün 100 gece sürecek olan kutlamalarda iki tarafın sadece futbol takımları değil, bütün spor ekipleri özel karşılaşmalar yapacak. İki tarafın takımlarının en iyi oyuncuları ve kaptanları, karşılaşmaların belli süreleri içinde rakip takım formasını giyecek. Böylece iki seçkin kulübün simge isimlerinden Metin Oktay ve Can Bartu'nun 1969'da ilk kez yaptıkları iş bir kez daha gerçekleştirilecek.
İki kulübün yöneticileri, Türk futbolunun gelişmesiyle ilgili konularda tam bir işbirliği yapmayı kararlaştırdılar. İki takımın taraftarları arasındaki yeni tezahürat besteleri yarışmalarına ülkenin seçkin sanatçıları da katılıyor.
Birkaç yıl öncesine kadar 'Taşıdığı tehlike potansiyeli açısından' dünyanın 1 numaralı derbisi olan GS-FB maçlarında o tatsız günlerin çok geride kalmış olması nedeniyle maçlar zaten bir bayram havası içinde geçiyor. Bundan etkilenen Batılı ülkeler, Ortadoğu, Asya ve Afrika ülkeleri bu karşılaşmayı naklen yayınlıyor. İki kulüp bu kıtalardaki bazı ülkelerde ortak ürün mağazaları açtı. Bu sayede satışlar çok arttı ve kulüp gelirleri de giderleri karşılayacak düzeye ulaştı. Önümüzdeki sezon iki takımımız da Şampiyonlar Ligi'nin favorileri arasında gösteriliyor...
Ayrıca ezeli rekabetin 100. yılı nedeniyle kurulan ortak komite tam 100 kitaplık bir dizi hazırlattı. Bunlar, önemli maçların öyküleri, iki tarafın unutulmaz maçları, futbol dışındaki dallarda yaşanan ilginç olaylar, iki tarafın gazeteci ve yazarlarının yaptıkları araştırmalar olarak Türk spor kültürüne ciddi bir katkı sağlayacak...
***
Üç yıldızla ayırmakta yarar gördüm: Yukarıdaki satırları okurken 'Ahmet Çakır üşüttü galiba!' diye düşünmeye başladığınızı biliyorum.
Evet, 17 Ocak tarihi ezeli rekabetin 100. yılı. Bu kadar önemli bir olayla ilgili olarak hiçbirşey yapılmayacağını adım gibi biliyorum. O nedenle çektiğim acıyı böyle gırgıra vurarak hafifletmeye çalışıyorum.
Açıkçası, ben de atlamıştım bu konuyu. Melih Şabanoğlu kardeşimiz Lig Radyo'daki programında hatırlattı. Ben de o sırada Lig TV'de Futbol Gündemi programına katılmak üzere yoldaydım. Bunu yayında söyledim ama hiçbir yararı olmayacağını biliyorum.
Ne yazık ki bizim bu tür konularda anlamsız birtakım çekişmeler, yersiz didişmeler dışında birşeye pek aklımız ermiyor. Bu nedenle böylesine önemli bir yıldönümünü umursamıyoruz bile. İki kulüpte böyle bir konudan haberi olan birinin bulunduğu bile kuşkulu.
Oysa yukarıda anlatmaya çalıştığım türden bir yığın iş yapılabilirdi ve bunlar sadece iki tarafa değil aynı zamanda Türk sporuna da çok yararlı olabilirdi.
Şimdi minik bir umudum var: Hiç değilse o gece iki tarafın yaşayan başkanlarını, çeşitli takımlarının kaptanlarını filan biraraya getirecek bir yemek türünden toplantı yapılabilir mi?
Başlığı sadece bu nedenle koymadım: 1930 ve 1940'lı yıllarda gerçekten GS-FB Bayramı denilen spor şenlikleri vardı.
Nereden nereye gelmişiz dememek elde mi? Bakalım buradan nereye gideceğiz?
Kaynak
Nihayetinde Bayram 
