Günün Bedava Yazılımı

Bu konuyu okuyanlar

Frostban3

Müdavim
Katılım
10 Eylül 2008
Mesajlar
1,133
Reaksiyon puanı
1
Puanları
0
Bugünün bedava yazılımı PDFZilla ile, PDF uzantılı dosyalarınızı farklı türlerdeki dosyalara kolayca dönüştürün.

Bugünün bedava yazılımı olan PDFZilla sayesinde, PDF dosyalarınızı Word, resim, metin, html ve hatta swf dosya türlerine çevirebilirsiniz. PDF çalıştıramayacağınız ortamlarda oldukça faydalı olacağını düşündüğümüz yazılımı, sadece bugün için ücretsiz olarak indirip kurabilirsiniz.

Clipboard011231843262.jpg

:: Yazılımı bugüne özel olarak ücretsiz indirmek ve kurmak için tıklayın.

Dikkat: Bu yazılımı ancak 14 Ocak 2009 saat 10:00'a kadar bilgisayarınıza ücretsiz tam sürüm olarak kurabilirsiniz.

Kurulum Adımları

Sıkıştırılmış klasöri içerisinden çıkanÂ*Setup.exe ile programı kurun. Programı ilk başlattığınızda karşınıza seri numarası isteyen bir pencere çıkacak, Readme.txt dosyasında yazan anahtarı girin.

Yazılımın Künyesi

İşletim Sistemi: Windows 98/ME/NT/2000/XP/2003, Vista
Ana Sayfa: PDFZilla
Dosya Boyutu: 7,83 KB
Yarınki Fiyatı:
29,95 Dolar

:: Yazılım hakkında teknik destek almak için tıklayın.

SDN - http://shiftdelete.net
 

kutadgu bilig

Asistan
Katılım
7 Ocak 2009
Mesajlar
136
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
PDF dosyası
SAAT gecenin üçüydü ve insanlar can havliyle kendilerini evlerinden dışarı atarken
sanki bir kıyameti yaşıyor gibiydiler. Belki de insanların çoğu, ölümün kendilerine ne denli yakın olabileceğini ilk defa bu denli yakından gördüler.

Donanma Komutanlığı'nın görkemli devir teslim törenini müteakip, deprem hiç
beklenmedik bir zamanda, ansızın çıkagelmişti, iki firkateynin gece boyunca aydınlattığı
Orduevi yerle bir oldu. Milyarlarca liralık havai fişeklerin aydınlattığı Gölcük semaları birkaç saat sonra bilim adamlarının "deprem ışıması" dedikleri ancak hâlâ ne olduğu tam olarak anlaşılamayan bir "şey"le aydınlandı. Birkaç saat sonra, o unutulmaz uğultunun ardından bütün Türkiye derin uykusundan uyandı. Binalar birbiri ardına devrilirken, ölüm binlerce insanı aynı anda yakalıyordu.

Devlet hazırlıksız yakalanmıştı. Binlerce insan, teknik yetersizliklerden ötürü
enkazların altında günlerce bir kurtarıcı beklerken öldüler. Kısa süre sonra kamuoyu hummalı bir tartışmanın içinde buldu kendini. Binaların depreme dayanıklı
yapılmayışı, ray hattının üzerine yerleşim alanlarının kurulması gibi argümanlar sıkça
duyulan şeylerdi. Televizyon kanalları tartışma programlarını depreme ayırıyorlardı. Bu
sırada deprem anını yaşayan insanlar depremle ilgili enteresan şeyler söylemeye başlıyor;
kamuoyu tam olarak anlam veremese de iddiaları can kulağıyla dinliyordu. Enkazdan
kurtarılan bir bayan Ali Kırca'nın yönettiği Siyaset Meydanı'nda şunları söylüyordu: "O gece ne olduğunu bilmiyorum ama bildiğim bir şey var ki bu depremden farklı bir şeydi."
iddialara yenileri ekleniyordu. Depremden hemen önce Gölcük'ten Avcılar'a kadar geniş bir alanda görülen "ateş topu" ile ilgili bilimsel bir açıklama yapılamıyordu. Bazı bilim
adamlarının görülen ateş topunun "deprem ışıması" olduğunu söylemelerine rağmen, neden diğer depremlerde de benzeri bir ışıma yaşanmadığı sorusunun cevabı net olarak
verilemiyordu. Öyle olsa bile, bu da sadece bir tezdi ve geçerliliği de en fazla diğer tezler kadardı.
PDFZilla ile DOC dosyasına çevrildikten sonra
SAAT gecenin üçüydü ve insanlar can havliyle kendilerini evlerinden dışarı atarken
sanki bir kıyameti yaşıyor gibiydiler. Belki de insanların çoğu, ölümün kendilerine ne denli
yakın olabileceğini ilk defa bu denli yakından gördüler.

Donanma Komutanlığı'nın görkemli devir teslim törenini müteakip, deprem hiç
beklenmedik bir zamanda, ansızın çıkagelmişti, iki firkateynin gece boyunca aydınlattığı
Orduevi yerle bir oldu. Milyarlarca liralık havai fişeklerin aydınlattığı Gölcük semaları birkaç
saat sonra bilim adamlarının "deprem ışıması" dedikleri ancak hâlâ ne olduğu tam olarak
anlaşılamayan bir "şey"le aydınlandı. Birkaç saat sonra, o unutulmaz uğultunun ardından
bütün Türkiye derin uykusundan uyandı. Binalar birbiri ardına devrilirken, ölüm binlerce
insanı aynı anda yakalıyordu.

Devlet hazırlıksız yakalanmıştı. Binlerce insan, teknik yetersizliklerden ötürü enkazların altında günlerce bir kurtarıcı beklerken öldüler. Kısa süre sonra kamuoyu hummalı
bir tartışmanın içinde buldu kendini. Binaların depreme dayanıklı
yapılmayışı, ray hattının üzerine yerleşim alanlarının kurulması gibi argümanlar sıkça
duyulan şeylerdi. Televizyon kanalları tartışma programlarını depreme ayırıyorlardı. Bu
sırada deprem anını yaşayan insanlar depremle ilgili enteresan şeyler söylemeye başlıyor;
kamuoyu tam olarak anlam veremese de iddiaları can kulağıyla dinliyordu. Enkazdan kurtarılan bir bayan Ali Kırca'nın yönettiği Siyaset Meydanı'nda şunları söylüyordu: "O gece ne olduğunu bilmiyorum ama bildiğim bir şey var ki bu depremden farklı bir şeydi."
iddialara yenileri ekleniyordu. Depremden hemen önce Gölcük'ten Avcılar'a kadar geniş bir alanda görülen "ateş topu" ile ilgili bilimsel bir açıklama yapılamıyordu. Bazı bilim adamlarının görülen ateş topunun "deprem ışıması" olduğunu söylemelerine rağmen, neden diğer depremlerde de benzeri bir ışıma yaşanmadığı sorusunun cevabı net olarak
verilemiyordu. Öyle olsa bile, bu da sadece bir tezdi ve geçerliliği de en fazla diğer ezler kadardı.
Biraz eksiği olmasına rağmen görüldüğü gibi iyi sayılır.
 

yusufsan21

Müdavim
Katılım
27 Eylül 2008
Mesajlar
6,978
Reaksiyon puanı
35
Puanları
48
Ben eksik göremedim ne eksik acaba.

2.46 mb'lik bir pdf yi birkaç saniye word'e çevirdi. Yeni boyut 6.57 mb
Ama o kadar iyi değil.
 
Üst