Erkan Oğur

Bu konuyu okuyanlar

ulvi_kcky

Doçent
Katılım
29 Haziran 2007
Mesajlar
735
Reaksiyon puanı
0
Puanları
16
erkanogur02.jpg
<br />Erkan Oğur’un müziğinin kökenini kendi içinde, yaşantısında ve Anadolu’da aramak gerekir. 1954 yılında Ankara’da doğan ve Elazığ’da büyüyen sanatçının müzik anlayışına bu bölgenin çok büyük etkisi olmuştur. 5 yaşındayken keman çalmaya başlayan sanatçı daha sonra bağlama(ırızva) çalmaya başladı.<br /><br />Liseyi Ankara'da tamamladıktan sonra özellikle babasının isteği üzerine Fizik-Kimya öğrenimi görmek için Almanya'ya gitti. Ankara Üniversitesi’nde başladığı üniversite eğitimine, Almanya’da, Münih Üniversitesi’nde Fizik dalında devam etti. Burada geçirdiği 3 senenin sonunda tamamen müzikle ilgilenmek istediğini anlayan Erkan Oğur, üniversiteyi terk ederek yaşamını sadece müzikle devam ettirmeye başladı. Hergün 10 - 12 saat klasik gitar ve daha sonra elektrik gitar çalıştı. Bu ağır çalışmanın sonucunda bilekleri rahatsızlanan sanatçı, dokunarak ve az kuvvet harcayarak çalabileceği ve Türk müziği seslerine olan ihtiyacını giderebileceği bir gitarı yapmak isterken perdesiz gitarı keşfetti. <br /><br />Kendi sözleriyle "kötü bir fizikçi olmaktansa, orta bir müzisyen olmayı" seçmiştir ve Almanya'da öğrenimine devam edip 1980 senesinde yurda dönerek İ.T.Ü. Türk Musıkisi Devlet Konservatuarında okumaya başlar, 5 sene içinde mezun olup askere gider ve dönüşünde konservatuarda Ud hocalığına başlar. Aynı dönemlere öncelikle Fikret Kızılok ve Bülent Ortaçgil olmak üzere birçok müzisyene perdesiz gitarla eşlik etti, birçok konser verdi.<br /><br />Elazığ'da geçen çocukluğunda merak saldığı bağlama ve keman da dahil olmakla beraber ud, tanbur, cümbüş gibi enstrümanları da başarıyla işlemektedir. Gençliğinde dinlediği Jimi Hendrix onu yeni deneyimlere sürükledi ve klasik gitarda olduğu gibi elektro gitarda da, perdesiz elektrikli gitarın pasajları üzerinde kayma ve çeyrek tonların çalınmasına olanak tanıdı. E-bow la çalışmak için tek telli bir enstrüman yapmayı bile düşündü.<br /><br />1980’lerin sonunda yerli ve yabancı ünlü sanatçılar Erkan Oğur'un keşfettiği “Perdesiz Gitara” ilgi duyarak çalmaya başladılar.1976’da yarattığı perdesiz gitarı, hayatının büyük bir dönüm noktası olarak nitelendirir sanatçı.<br /><br />İlk albümünü Almanya'da “Perdesiz Gitarda Arayışlar" adında çıkarır. Bu albümdeki parçalar Türkiye'de Çekirdek Sanat Evi'nde bir dinleti halinde sunulmuştur, ancak bandrollü halde yayınlanmamıştır. O gün o dinletide olanlara birer kayıt verilmiştir sadece, bu sebeple çok fazla kişi sahip değildir bu albüme. Çekirdek Sanat Evi'nde dağıtılan albümlerin kapakları elle, çaylar ise Fikret Kızılok'un eşi tarafından yapılırdı.<br /><br />Erkan Oğur'un Bülent Ortaçgil ve Fikret Kızılok'la bir araya gelmesi, Şenol Filiz'le çalışması da o günlere denk gelir. 1989’da Amerika’ya giderek birçok sanatçıyla ağırlıkla Blues olmak üzere çalışmalar yaptı. Perdesiz gitarın Batı müziğe girmesini sağlayan Oğur’un, perdesiz gitarla yaptığı bir albüm Almanya’da liste başlarına tırmandı.1989'da "Sis" adlı bir film müziği, 1994'de "Fretless" adlı bir albüm çıkarır. Daha sonra, 1996'da bir Alman firması kendisine "Bir Ömürlük Misafir" albümünü yapar. Türkiye'de kabulü 5 yıl alan, "Türk müziği seslerine olan ihtiyacı"ndan dolayı yaptığı perdesiz gitarı tanıttığı bu albümleri sırasında, Amerika'da blues sanatçılarıyla çalışarak perdesiz gitarını onlara da benimsetmeye çalıştı.<br /><br />1997'de "unutulmuş sazımız kopuz'un hatırlaması dileğiyle" diyerek "Eşkiya" film müziğini yapar. Albümler artık birer sene aralıklarla gelmektedir, ve sadece perdesiz gitarıyla değil kopuzuyla da o kadife ezgileri gönlümüze ekmektedir Erkan Oğur. 1998'de belki de en çok bilinen ve de beğenilen albüm "Gülün Kokusu Vardı" yayınlanır İsmail Hakkı Demircioğlu ile. Albümün ilk ezgisi "Pencereden Kar Geliyor" yalnızca dinleyenleri değil, onu söyleyen Erkan Oğur'u da hayli etkilemiştir, öyle ki konserlerinden birinde söylenmesi istendiğinde "yalnızca bir defa kayıt sırasında söyleme delaletinde bulundum, o da ağlamaktan söyleyemedim" diyerek söyleyemeyeceğini söyler bize.<br /><br />Ardından (1999) Okan Murat Öztürk ile "Her geçen gün içinde biraz daha kaybolduğumuz yalnızlaşma dünyasında, istenildiğinde güzel paylaşımlar yaratılabileceğine dair samimi bir örnek "Hiç" adlı albüm çıkar piyasaya, "Hiç" enstrümantal bir albümdür. 2000 senesinde yine İsmail Hakkı Demircioğlu ile "Anadolu Beşik" çıkarılır. 2001'de Djivan Gasparyan ile "İleride keşfedilecek canlı, cansız her nesnenin özündeki eksiklikleri tamamlamakta karşılıksız hizmetkâr olan "Fuad" özlemi ile insanlık alemine armağan" edilir. "Fuad" müzisyenin dinleyebileceği en enstrüman yoğunluklu, Erkan Oğur işi müziği en bemol yerlerinden hissedebileceği albümdür. <br /><br />Bu albümden sonra Oğur,bir çok müzisyenle çeşitli etkinliklerde bulunur yurtiçinde ve dışında. "Yansımalar"ın "Pervane" albümü, "Nev"in ikinci albümü "Sen Gibi" vs. albüm kayıtlarında bulunur. "Halden hale geçmek" manalı "Telvin" adlı trioda (Erkan Oğur - Gitarlar ve Kopuz, Turgut Alpbekoğlu - Davul, İlkin Deniz - Bas) yurtiçi ve yurtdışı çalışmalarını sürdürür.<br /><br />Müzikteki arayışlarının yanında, çalgılardaki geliştirme çalışmalarını Kemal Eroğlu ile birlikte sürdürmektedir. Türkiye ve Türkiye dışında birçok konser veren Oğur, Fahir Atakoğlu, Bülent Ortaçgil, İsmail Hakkı Demircioğlu ve Okan Murat Öztürk gibi birçok sanatçıyla çalışmalarını sürdürmektedir.<br /><br />1980’de başladığı yıllarından arkadaşı olan İsmail. H. Demicioğlu ile birlikte halk müziği çalışmalarını halen sürdürmektedir. İkilinin beraber çıkardığı "Gülün Kokusu Vardı" ve "Anadolu Beşik" adlı iki albümü bulunmaktadır. İsmail H. Demircioğlu’nun Ocak 2004’te çıkan "Nasibolsa" adlı solo albümünün kayıtlarını da beraber gerçekleştirmişlerdir.<br /><br />Geleneksel Anadolu müziği yanısıra, “Telvin” adlı grubu ile de caz müziği icra etmektedir. Telvin, bas gitarda İlkin Deniz, davulda Turgut Alp Bekoğlu ve gitarda Erkan Oğur’dan oluşmaktadır. Philip Catherine ve Djivan Gasparyan gibi uluslararası sanatçılarla konser veren ve albüm yapan Erkan Oğur ayrıca The Borremeo Quartet ve Eric Vloeimans gibi tanınmış diğer uluslararası sanatçılarla da konser vermiştir.<br /><br />Sefarad müziği yapan Janet & Jak Esim Topluluğu ile de çalmaktadır. Elazığlı olan Erkan Oğur, Harput folklorü ile ilgili bir albüm hazırlığı da yapmaktadır. Sanatçı kendisi için “sadece müziği seven birisiyim” demektedir.<br /><br />Türkiye'nin en özgün müzisyenlerinden birisi olan Oğur, içlerinde perdesiz gitarın da bulunduğu birçok gitar ve telli çalgıları kendisi, kendi amaçları doğrultusunda üreten büyük sanatçılardan birisidir. Sanatçı, müziğe yalnız Türkiye'de değil dünya çapında da farklı zevkler ve tınılar getirdi. <br /><br />Anadolu ezgilerindeki hümanizmi, sufice bilgeliği, erdem arayışını yansıtan albümler yapan başarılı sanatçı, Türkiye dışında bir çok festivallere katıldı ve bir çok değerli cazcılarla sahneye çıkıp kayıtlar gerçekleştirdi. Türk folk müziğinden yola çıkarak bu müziğe büyük katkılar sağladı.<br /><br />Erkan Oğur ile yapılan bir RÖPORTAJ<br /><br />Albümleri:<br />[1983] Perdesiz Gitarda Arayışlar<br />[1989] Sis (Film Müziği)<br />[1994] Fretless<br />[1996] Bir Ömürlük Misafir<br />[1997] Eşkıya (Film Müziği)<br />[1998] Gülün Kokusu Vardı (İsmail Hakkı Demircioğlu ile birlikte)<br />[1999] Hiç (Okan Murat Öztürk ile birlikte)<br />[2000] Anadolu Beşik (İsmail Hakkı Demircioğlu ile birlikte)<br />[2001] Fuad (Djivan Gasparyan ile birlikte)<br />[2004] Yazı Tura (Film Müziği)<br />[2006] Telvin (İlkin Deniz, Turgut Alp Bekoğlu ile birlikte)<br /><br />Kaynaklar:<br />Anatolian Rock<br />biyografi.info<br />isimsizsiniz.com<br />garaj.org<br />bukimdir.com<br /><br />Videolar<br />Erkan Oğur & İsmail Hakkı Demircioğlu<br />Atatürk'ün çok sevdiği "Bülbülüm Altın Kafeste" türküsünü seslendiriyor.<br /><br />http://www.youtube.com/watch?v=21FHBHPQE94
 

iol99

Müdavim
Katılım
4 Şubat 2007
Mesajlar
2,850
Reaksiyon puanı
6
Puanları
0
Bunalıma girmeye müsait bünyeye sahip olanların, kesinlikle dinlememeleri gereken bir ses :)
 

ulvi_kcky

Doçent
Katılım
29 Haziran 2007
Mesajlar
735
Reaksiyon puanı
0
Puanları
16
iol dedi ki:
Bunalıma girmeye müsait bünyeye sahip olanların, kesinlikle dinlememeleri gereken bir ses :)
Buda farklı bir bakış açısı :)
 

tugbagaleri

Müdavim
Katılım
13 Mayıs 2006
Mesajlar
2,224
Reaksiyon puanı
46
Puanları
48
teşşekurler

erkan hocanın yeni çalışmalarını heyacanla bekliyorum. eserlerini dinlerken kendimi bilge bir filozufun öğretilerini içselleştirmişim ve nirvanaya ulaşmama 2 basamak kalmış gibi hissediyorum...vay be
 

trauma

Doçent
Katılım
9 Temmuz 2007
Mesajlar
986
Reaksiyon puanı
1
Puanları
0
Erkan oğur - Dünya (yavuz çetin) dünyanın en büyük sololarını içinde barındırır...
 

Netjackson

Öğrenci
Katılım
23 Haziran 2008
Mesajlar
27
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
Hakkında söylenebilecek belki de en güzel övgüyü ekşisözlük de okumuşumdur.O yüzden ismini nerede görsem aynı cümleyi yazmaktan çekinmem:

"Benim O'nun isminin altına yorum yazmam O'nun için bişey ifade etmez ama benim için bir onurdur!"
 

RadoN

Müdavim
Katılım
30 Ekim 2007
Mesajlar
5,813
Reaksiyon puanı
3
Puanları
0
kıymet bilinesi .. üsta bi sanatçı.. takdir ediyorum ..
 

Netjackson

Öğrenci
Katılım
23 Haziran 2008
Mesajlar
27
Reaksiyon puanı
0
Puanları
0
erdemgazetesi dedi ki:
bu adam neci çıkaramadım ben

Arkadaşım bak oraya Orhun Abideleri gibi biyografi koymuşlar! O yorumu yazmaya ayırdığın vakti okumaya ayırsan daha güzel olmaz mıydı?
 

trauma

Doçent
Katılım
9 Temmuz 2007
Mesajlar
986
Reaksiyon puanı
1
Puanları
0
Biraz önce uzun dediğin yazılardan ilkini okusaydın en azından fikrin olurdu Ersin,
şöyle açıklayım ben;
"üstâd" kelimesinin en çok yakıştığı kişi, çooook ufakken enstruman çalmaya başlayan (türk enstrumanları), hemen hemen her türlü enstrumanı çalabilen, perdesiz gitarı icat eden ve en önemli sanatçılara öğreten, harika türküleri olan bir "TÜRK" dedemiz...
 

souris46

Müdavim
Katılım
9 Ağustos 2007
Mesajlar
1,135
Reaksiyon puanı
5
Puanları
0
çok severim erkan OĞUR'u arşivimde birçok parçasıda mevcut
 

erdemgazetesi

Müdavim
Katılım
13 Haziran 2008
Mesajlar
1,258
Reaksiyon puanı
1
Puanları
36
Çok özür dilerim uzun yazıları fazla okumayı sevmem o yüzden az tarafını okudum ve kim oldugunu bilmiyordum. O yüzden gönderen arkadaşa ve beni eleştren arkadaşlara teşekkür ederim. O gün sinirliydim biraz ama bu bir bahane değil bir daha böyle kelimelere ve cümlelerime dikkat etmeye çalışacağım
 
Üst