- Katılım
- 30 Temmuz 2009
- Mesajlar
- 23,098
- Reaksiyon puanı
- 1,116
- Puanları
- 113
- Yaş
- 40
Devre arası transfer döneminde hareketli günler yaşanırken 4 büyüklerin 2000'li yıllarda yapmış olduğu en fiyasko transferlere göz atalım. İŞTE EN FİYASKO TRANSFERLER...
Reinaldo V. Simao (Fenerbahçe, 2001-02)
Türkiye'deki son dönemlerde başlamış olan Brezilyalı futbolcu akımının öncülerindendi diyebiliriz onun için. Werner Lorant döneminde transfer edildiğinde 34 yaşında olan Simao ilk açıklamasında, "Buraya tesadüfen gelmedim. Geçen yıl Brezilya'nın en iyi orta saha oyuncusu seçildim. Henüz milli takımda oynamadım ama hedefim milli takım forması giymek." demişti. Sonuç mu? 10 maçlık bir Fenerbahçe serüveninin ardından Ankaragücü'ne gönderildi.
Ali Lukunku (Galatasaray, 2002-03)
Galatasaray'da ikinci Fatih Terim döneminin ilk senesinde transfer edilen Kongolu golcü, 2 milyon dolarlık bir bonservis bedeli karşılığında transfer edilmişti. Hava toplarındaki etkinliğiyle göze çarpan Lukunku, çıktığı 14 resmi maçta 6 gol atsa da, özellikle teknik anlamdaki yetersizliği nedeniyle esprilere konu olmaktan kurtulamamış, sezon sonunda da gönderilmişti.
Marius Maldarasanu (Beşiktaş, 2002-03)
Beşiktaş Teknik Direktörü Mircea Lucescu'un Rapid Bükreş'de yöneticilik yapan oğlu Razvan ile yaptığı pazarlıklar sonucu (!) transfer edildiği söylenmişti Maldarasanu'nun. Kiralık olarak gelen ve Amaral'ın boşluğunu doldurması beklenen Rumen oyuncu, sadece 4 resmi maça çıkmış ve bunların yalnızca birisinde 90 dakika sahada kalabilmişti.
Vladimir Beschastnykh (Fenerbahçe, 2002-03)
2002-2003 sezonun devre arasında Fenerbahçe'nin gol yollarında çektiği sıkıntıya çare olması için Spartak Moskova'dan transfer edilmişti golcü oyuncu. Hatta bazı rivayetlere göre yönetici Saadettin Saran, bu transfer için Rus mafyasıyla kapışmıştı. Daha sonra bu transfer, Saran'ın yöneticiliğine mâl olacaktı... Sarı-lacivertli forma altında çıktığı 14 maçta sadece 1 gol atabilen Beschastnykh, oynadığı futbolla değil, sadece ismiyle hafızalara kazındı.
Ardijan Djokaj (Trabzonspor, 2005-06)
Vahid Halilhodzic döneminde Kızılyıldız'dan transfer edilen sol açık oyuncusu, Trabzonspor'un mevsimlik yabancılarından sadece birisiydi. Karadağlı oyuncu 10 maçlık serüveninde kendisini gösteremezken, sezon sonunda Ankaraspor'a kiralandı. Daha sonra Bundesliga 2'de Koblenz ve 1860 Münih formaları altında boy gösteren Djokaj son olarak ülkesinin FK Mogren takımında forma giydi.
Gordon Schildenfeld (Beşiktaş, 2007-08)
Adıyla futbolumuzda iz bırakan bir oyuncu daha... O kadar büyük bir hayâl kırıklığı yaşattı ki, Sinan Engin Seric'in transferinin ardından, "Gordon'a göre Maradona'yı aldık." ifadesini kullandı. Gözlerinde problem olduğu gerekçesiyle gönderilen Schildenfeld, Beşiktaş'ta sadece 8 maça çıkmıştı. Ancak gözlerinde problem olan o Schildenfeld, daha sonradan Hırvatistan Milli Takımı'na kadar yükselecekti.
Ahmed Barusso (Galatasaray, 2007-08)
2007-2008 sezonunda Tobias Linderoth'un uzun süreli sakatlığı, devre arasında Galatasaray'ı alternatif arayışına sokmuştu. Transfer edilen isim ise, "geleceğin yıldızı" olarak gösterilen Ahmed Barusso oldu. Roma'dan kiralanan Ganalı oyuncu, sadece 3 maça çıkabildi ve geldiği gibi gidenler arasına ismini yazdırdı. Şu sıralar Serie B takımlarından Novara forması giyiyor...
Claudio Maldonado (Fenerbahçe, 2007-08)
Şilili oyuncunun adı Fenerbahçe ile aslında ilk olarak Stephen Appiah transferinden önce anılıyordu. Ancak kaderin bir cilvesi midir bilinmez, Appiah'ın sakatlığı nedeniyle lisansının askıya alınmasının ardından büyük umutlarla transfer edildi. Kendisi hakkında o kadar çok şey yazılıp çizildi ki, herkes Türkiye'ye "Yeni bir Gerrard mı geliyor?" diye sormadan edemedi. Fakat sahaya çıktığında sarı-lacivertli taraftarlar büyük hayâl kırıklığı yaşadı. Sezon sonunda gönderilen Şilili oyuncu şu an 32 yaşında ve Flamengo forması giyiyor.
Sayed Moawad (Trabzonspor, 2007-08)
Transferinden önce Mısır'ın en iyi sol bek oyuncusu olduğu söyleniyordu. Ancak 28 yaşına kadar kendisini kimsenin keşfedememiş olması, bazı şeylerin işaretçisi gibiydi. 2007-2008 sezonunun devre arasında kiralık olarak transfer edilen Moawad sadece 4 maça çıktıktan sonra sezon sonunda Al-Ahly'ye imza attı.
Jo Alves (Galatasaray, 2009-10)
Football Manager oynayanların çok öncelerden tanıdığı Brezilyalı futbolcuyu Manchester City 20 milyon avro gibi astronomik bir bonservis bedeli karşılığında renklierne bağlamıştı. Jo, 1.5 yıllık Everton macerasının ardından Galatasaray'a kiralık olarak gelse de, 13 maçta sadece 3 gol atarken, sürekli gece hayatındaki performansıyla anıldı. Hakkında "Jo diye aldık, Avarel çıktı" şeklinde espriler yapılan 25 yaşındaki futbolcu şu sıralar Atletico Mineiro forması giyiyor.
KAYNAK
Reinaldo V. Simao (Fenerbahçe, 2001-02)
Türkiye'deki son dönemlerde başlamış olan Brezilyalı futbolcu akımının öncülerindendi diyebiliriz onun için. Werner Lorant döneminde transfer edildiğinde 34 yaşında olan Simao ilk açıklamasında, "Buraya tesadüfen gelmedim. Geçen yıl Brezilya'nın en iyi orta saha oyuncusu seçildim. Henüz milli takımda oynamadım ama hedefim milli takım forması giymek." demişti. Sonuç mu? 10 maçlık bir Fenerbahçe serüveninin ardından Ankaragücü'ne gönderildi.
Ali Lukunku (Galatasaray, 2002-03)
Galatasaray'da ikinci Fatih Terim döneminin ilk senesinde transfer edilen Kongolu golcü, 2 milyon dolarlık bir bonservis bedeli karşılığında transfer edilmişti. Hava toplarındaki etkinliğiyle göze çarpan Lukunku, çıktığı 14 resmi maçta 6 gol atsa da, özellikle teknik anlamdaki yetersizliği nedeniyle esprilere konu olmaktan kurtulamamış, sezon sonunda da gönderilmişti.
Marius Maldarasanu (Beşiktaş, 2002-03)
Beşiktaş Teknik Direktörü Mircea Lucescu'un Rapid Bükreş'de yöneticilik yapan oğlu Razvan ile yaptığı pazarlıklar sonucu (!) transfer edildiği söylenmişti Maldarasanu'nun. Kiralık olarak gelen ve Amaral'ın boşluğunu doldurması beklenen Rumen oyuncu, sadece 4 resmi maça çıkmış ve bunların yalnızca birisinde 90 dakika sahada kalabilmişti.
Vladimir Beschastnykh (Fenerbahçe, 2002-03)
2002-2003 sezonun devre arasında Fenerbahçe'nin gol yollarında çektiği sıkıntıya çare olması için Spartak Moskova'dan transfer edilmişti golcü oyuncu. Hatta bazı rivayetlere göre yönetici Saadettin Saran, bu transfer için Rus mafyasıyla kapışmıştı. Daha sonra bu transfer, Saran'ın yöneticiliğine mâl olacaktı... Sarı-lacivertli forma altında çıktığı 14 maçta sadece 1 gol atabilen Beschastnykh, oynadığı futbolla değil, sadece ismiyle hafızalara kazındı.
Ardijan Djokaj (Trabzonspor, 2005-06)
Vahid Halilhodzic döneminde Kızılyıldız'dan transfer edilen sol açık oyuncusu, Trabzonspor'un mevsimlik yabancılarından sadece birisiydi. Karadağlı oyuncu 10 maçlık serüveninde kendisini gösteremezken, sezon sonunda Ankaraspor'a kiralandı. Daha sonra Bundesliga 2'de Koblenz ve 1860 Münih formaları altında boy gösteren Djokaj son olarak ülkesinin FK Mogren takımında forma giydi.
Gordon Schildenfeld (Beşiktaş, 2007-08)
Adıyla futbolumuzda iz bırakan bir oyuncu daha... O kadar büyük bir hayâl kırıklığı yaşattı ki, Sinan Engin Seric'in transferinin ardından, "Gordon'a göre Maradona'yı aldık." ifadesini kullandı. Gözlerinde problem olduğu gerekçesiyle gönderilen Schildenfeld, Beşiktaş'ta sadece 8 maça çıkmıştı. Ancak gözlerinde problem olan o Schildenfeld, daha sonradan Hırvatistan Milli Takımı'na kadar yükselecekti.
Ahmed Barusso (Galatasaray, 2007-08)
2007-2008 sezonunda Tobias Linderoth'un uzun süreli sakatlığı, devre arasında Galatasaray'ı alternatif arayışına sokmuştu. Transfer edilen isim ise, "geleceğin yıldızı" olarak gösterilen Ahmed Barusso oldu. Roma'dan kiralanan Ganalı oyuncu, sadece 3 maça çıkabildi ve geldiği gibi gidenler arasına ismini yazdırdı. Şu sıralar Serie B takımlarından Novara forması giyiyor...
Claudio Maldonado (Fenerbahçe, 2007-08)
Şilili oyuncunun adı Fenerbahçe ile aslında ilk olarak Stephen Appiah transferinden önce anılıyordu. Ancak kaderin bir cilvesi midir bilinmez, Appiah'ın sakatlığı nedeniyle lisansının askıya alınmasının ardından büyük umutlarla transfer edildi. Kendisi hakkında o kadar çok şey yazılıp çizildi ki, herkes Türkiye'ye "Yeni bir Gerrard mı geliyor?" diye sormadan edemedi. Fakat sahaya çıktığında sarı-lacivertli taraftarlar büyük hayâl kırıklığı yaşadı. Sezon sonunda gönderilen Şilili oyuncu şu an 32 yaşında ve Flamengo forması giyiyor.
Sayed Moawad (Trabzonspor, 2007-08)
Transferinden önce Mısır'ın en iyi sol bek oyuncusu olduğu söyleniyordu. Ancak 28 yaşına kadar kendisini kimsenin keşfedememiş olması, bazı şeylerin işaretçisi gibiydi. 2007-2008 sezonunun devre arasında kiralık olarak transfer edilen Moawad sadece 4 maça çıktıktan sonra sezon sonunda Al-Ahly'ye imza attı.
Jo Alves (Galatasaray, 2009-10)
Football Manager oynayanların çok öncelerden tanıdığı Brezilyalı futbolcuyu Manchester City 20 milyon avro gibi astronomik bir bonservis bedeli karşılığında renklierne bağlamıştı. Jo, 1.5 yıllık Everton macerasının ardından Galatasaray'a kiralık olarak gelse de, 13 maçta sadece 3 gol atarken, sürekli gece hayatındaki performansıyla anıldı. Hakkında "Jo diye aldık, Avarel çıktı" şeklinde espriler yapılan 25 yaşındaki futbolcu şu sıralar Atletico Mineiro forması giyiyor.
KAYNAK