legolas4444
Profesör
- Katılım
- 1 Mayıs 2008
- Mesajlar
- 1,367
- Reaksiyon puanı
- 16
- Puanları
- 218
İsraillilerle otel odasında gizlice görüşen Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun dediğine göre “Faydalı görüşmenin” niye gizli olduğunu anlayamadım aslında... Ve “faydayı” niye İsrail gazetelerinden öğrendiğimizi...
Bakan “Şartlarımızı yüzlerine karşı açıkça ifade etmek için“ diyor... İsrail’in “yüzü“ Brüksel’deki Crowne Plaza Oteli’nin niye arka odasında?..
Şartlarımız ise:
- İsrail özür dilesin...
- Tazminat ödesin...
- Gazze’ye ambargo kalksın...
- Gemiler iade edilsin...
Davutoğlu dört cümle, on iki kelimeyi ne kadar zamanda söyledi dersiniz otel odasında?..
2.5 saatte...
*
Pekiiiii...
Yazılı olmayan, ama her seferinde Başbakan‘ın iki işaret parmağını bozuk kamyon cam sileceği gibi çaprazlamasına sallayarak söylediği o ön şart neydi:
“Şartlarımız kabul edilinceye kadar görüşmeme...
Ki görüşmelerin kesilmesinin sembolü olarak Büyükelçi geri çağrılmışken... Türkiye’de de herkes İsrail ile ilişkilerin kesildiğini zannederken... İsrail için gıyabi cenaze namazı kılanlar, yatsı namazından sonra oturmuş “İsrail’e iyi bir ders verildiğini“ düşünürken...
Niye gizli?...
Niye arka otel odası?..
*
Hadi neyse ya; buluşulacak otel odasını başka bir isimle kiralamak ne oluyor?.. Acaba Davutoğlu; elleri ile ceketinin önünü bastırıp, yağmur yağıyormuş gibi eğilerek içeri koşarken, kapı eşiğinden dönüp iki yanı dikizledi mi; Abdurrahman Dilipak gördü mü diye...
Ne bileyim ben...
Diplomasi tarihimizin en büyük skandalıdır bu...
Ve devlet yönetmek ciddi bir iştir...
Dürüstlük ister...
Yiğitlik ister...
Ciddi bir iştir devlet adamlığı...
Kaynak
Bakan “Şartlarımızı yüzlerine karşı açıkça ifade etmek için“ diyor... İsrail’in “yüzü“ Brüksel’deki Crowne Plaza Oteli’nin niye arka odasında?..
Şartlarımız ise:
- İsrail özür dilesin...
- Tazminat ödesin...
- Gazze’ye ambargo kalksın...
- Gemiler iade edilsin...
Davutoğlu dört cümle, on iki kelimeyi ne kadar zamanda söyledi dersiniz otel odasında?..
2.5 saatte...
*
Pekiiiii...
Yazılı olmayan, ama her seferinde Başbakan‘ın iki işaret parmağını bozuk kamyon cam sileceği gibi çaprazlamasına sallayarak söylediği o ön şart neydi:
“Şartlarımız kabul edilinceye kadar görüşmeme...
Ki görüşmelerin kesilmesinin sembolü olarak Büyükelçi geri çağrılmışken... Türkiye’de de herkes İsrail ile ilişkilerin kesildiğini zannederken... İsrail için gıyabi cenaze namazı kılanlar, yatsı namazından sonra oturmuş “İsrail’e iyi bir ders verildiğini“ düşünürken...
Niye gizli?...
Niye arka otel odası?..
*
Hadi neyse ya; buluşulacak otel odasını başka bir isimle kiralamak ne oluyor?.. Acaba Davutoğlu; elleri ile ceketinin önünü bastırıp, yağmur yağıyormuş gibi eğilerek içeri koşarken, kapı eşiğinden dönüp iki yanı dikizledi mi; Abdurrahman Dilipak gördü mü diye...
Ne bileyim ben...
Diplomasi tarihimizin en büyük skandalıdır bu...
Ve devlet yönetmek ciddi bir iştir...
Dürüstlük ister...
Yiğitlik ister...
Ciddi bir iştir devlet adamlığı...
Kaynak