CHP tunceli mitingine yaklaşşık 300 kişi katıldı

[vedo]

Tunceli mitinginde Baykal'a tepki
TUNCELİ (CİHAN)
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Deniz Baykal partisince düzenlenen mitinge katılmak için geldiği Tunceli'de protesto edildi.



Deniz Baykal partisince düzenlenen mitinge katılmak için geldiği Tunceli'de yine Ak Parti'ye yüklendi.

Baykal'ın konuşması esnasında miting alanına girmeye çalışan bir grup Baykal'ı protesto etti.

37 kişinin hayatını kaybettiği Sivas olaylarının sorumlusunun Baykal olduğunu iddia eden grup, alkış ve sloganlarla Baykal'ı protesto etti.


"Sivas'ta yananların hesabını ver. Sana buradan tek bir oy gelmeyecek. Sen iktidardın Sivas'taki sanatçıların hesabını ver" şeklinde slogan atan grup mitingin bitmesinin ardından olaysız dağıldı.



Miting esnasında Demokratik Toplum Partisi'nin (DTP) desteklediği bağımsız aday seçim aracının miting alanın etrafında turlaması dikkatlerden kaçmadı.



İktidar partisinin halka yiyecek, içecek, kömür ve altın dağıttığını ileri süren Baykal, "Verdikleri her şeyi alın afiyetle yiyin. Bunun günahı yoktur. Ama sakın oyunuzu vermeyin işte bu günahtır" dedi.

Tunceli'de partilileri tarafından karşılanan Baykal, Kışla meydanındaki miting alanında halka hitap etti. Baykal, Tuncelilere terörü bitirecekleri, üniversite ve Pertek ilçesine köprü yapımı vaatlerinde bulundu.

Konuşmasında daha çok AK Parti'ye yüklenen Baykal, iktidar partisinin oy alabilmek için vatandaşlara yiyecek içecek ve kömür dağıttığını ileri sürdü.



Baykal, konuşmasını şöyle devam ettirdi: "Sizi verilen her şeyi alın. Verdikleri ananızın ak sütü gibi helaldir. Son zamanlarda altın dağıtma modası çıktı. İktidar partisinin adamları vatandaşın kapısını çalıp 'Sizin oğlunuzun sünnetine gelememiştik takısını yeni getirdik' deyip oy arıyorlar. Sizlere verilen pirinci bulguru alın çorba, pilav yapıp çocuklarınızla afiyetle yiyin, bunlar helaldir sizin hakkınızdır. Hiçbir günahı yoktur. Ama sakın ha bize yiyecek içecek dağıttılar diye oylarınız vermeyin işte bu günahtır. "Yaklaşık 300 kişinin katıldığı mitingde yarım saat konuşan Baykal daha sonra karayoluyla Pertek ilçesine geçti.


kaynak:haber1.com

 

[..SiluetVari..]

takdir ettim...

gerçekler görünüyo yavaş yavaş...Tek üzüntüm bu şahsiyetin meclise gircek olması...

yazık ki ne yazık...

(Ülke elden gidiyor galeyanlarını ciddiye almayan tuncelinin bilinçli seçmenlerini tebrik ediyorum..)

 

[Berkin Bozdoğan]

Meclise gireceğine üzülünecek o kadar çok fazla kişi var ki, bahsettiğiniz belki en kabul edilebilirlerinden birisi.

Bağımsızlığından mesul olduğu mahkemelerin kararlarını beğenmeyerek uluorta karalayıcı açıklamalar yapanlar mı dersiniz, hısım akrabasına nüfuzunu kullanıp iş-ihale bulanlar mı dersiniz; ateşli silâhla genel kurula girmeye çalışanlar mı dersiniz, mahkemelerde dosyaları yığın olmuşken Türk halkının oylarıyla dokunulmazlık zırhına girenleri mi dersiniz, genel kurulda birbirine çeşit çeşit Uzak Doğu sporlarından esintiler sunanlar mı dersiniz, iki sözcüğü bir araya getirirken zorlananlar mı dersiniz...

Yani meclisin toplam işgücü kalitesi bu kadar sorguya açıkken hakikaten tavrı davranışı bazı konularda yerilebilir düzeyde de olsa, birikimi açısından önemli birisinden rahatsız olmanız ilginç. Görevi başkana itaat olan ve sadece oy gücü işlevi görenlerin yanında maalesef Deniz Baykal gibi, son dönemde bazı konularda aşırıya kaçtığı için haklı sebeplerle kendisine olan sevgiyi bitiren birisi bile pırlanta kalıyor. Dolayısıyla kafanızı kişilere değil, eğilimlere takmanızı öneririm. Oy verdiğiniz vekil sizin için ne yapmış mesela? Unutmayın, temsil hakkı bu kadar ucuz olmamalı. Biz kendi temsil hakkımızı devrettiğimiz kişilere garip bir kutsiyet yükleyen bir milletiz. Halbuki o kişilerin (parti değil kişi) bizden tekrar oy hak etmesi için çalışmaları gerekir. Ama maalesef garip simgeleri görüp oyu basıyoruz, başka da ölçütümüz kalmamış.

 

[Turab Garip]

Ben Baykal'ın meclise girebilecek en tehlikeli insanlardan biri olduğuna inanıyorum. Bu "sezgisel" veya "ideolojik" bir şey değil. Bu Baykal'ın kişiliğiyle ilgili. Bağımsızlığı mecburi olan mahkemeler bile eğer şahsi tavırlar alıyorlarsa, ülkenin bazı kurumları hiç hakları olmadığı halde siyasi propaganda yapıyorsa demek ki bazı şeyler değişmiş; CHP ve diğerleri boğulmaktan önceki son çırpınışlarını yapıyorlar. Halkın gözünü bir kez daha nasıl boyarımın hesabını yapıyorlar. Hala alevi vatandaşlarımız nasıl CHP gibi partilere oy veremiyor? Sağcılara yanaşmak istemiyorlar ezilmek istemediklerinden dolayı. Yoksa Silüet isimli arkadaşın dediği gibi, milletin gözü açılıyor artık. Ne CHP ne de onu destekleyen bazı devlet organları artık halkın gözünde eski şaşalı günlerine sahip değiller.

Kafayı kişilere değil eğilimlere takmak konusunda ise sana tam olarak katılıyorum Berkin. Gerçi her ne kadar partinin lideri partinin şahsiyetini oluşturuyorsa da (AKP, CHP, GP gibi partiler örneğin..) bu da o siyasi topluluğun o şahsiyette birleştiği anlamına gelir zaten.
Biz ne yaparsak yapalım artık millet vekilliği bir "meslek"
İlkokul mezunlarının dahi "çok iyi maaşla" çalışabildiği bir meslek..
En azından uzun bir vadede bunu değiştirebilecek gibi de görünmüyoruz.

 

[emubaltaci]

bu olayı bilinçli seçmen degil Sivas olaylarını yapanlarla aynı kafaya sahip kişiler olarak görüyorum. olay etlik bir tepkidir.

Baykal Terorü bitirecez diyoz.. Tuncelinin kendisi teror neyi bitiiyo anlamıyorum.. kime ne diyo bu adam

 

[santral]

gayet demokratik bir tepki oldu ve baykal umduğunuda bulamadı zaten o mitingde.tunceli mitingine güvenene baykal,hüsrana uğradı.

 

[Turab Garip]

bu olayı bilinçli seçmen degil Sivas olaylarını yapanlarla aynı kafaya sahip kişiler olarak görüyorum. olay etlik bir tepkidir.

Baykal Terorü bitirecez diyoz.. Tuncelinin kendisi teror neyi bitiiyo anlamıyorum.. kime ne diyo bu adam

Bence böyle bir değerlendirme yanlış. Tunceli'li vatandaşlarımız görmesin. Diyarbakır terördür, Şırnak Hakkari terördür diyebilir miyiz şimdi? Hayır. Çünkü aklı yarım terör, sözde özgürlük savaşçısı olup, yine sözde kendi halkından olan insanları katlediyor. Yine aklı yarım bazı ahmaklar da bu terörü destekliyor.

Ama Baykal'ın Tunceli'de gördüğü tepkinin terörle ilgili yok. Konu çok ayrı.

 

[Berkin Bozdoğan]

Selamlar,

Bence olay halkın gözünün açılması falan olsa, "sandığa gitmeyelim" veya "bağımsızlara yönelelim", "gerçekten temsil edilelim" veya her seçimde kocaman partilerin görmezden gelip demokrasi demokrasi diye masa altından sıvazlamalar sırasında sürekli atladıkları ve demokrasi diye birşey bırakmayan seçim barajına karşı bir hareket yönündeki, hakikaten fikrî çalışmanın eseri olan ve basitçe gidip oy vermekten daha fazla demokrasi vurgusu yapan kampanyalar daha çok ilgi görürdü. Maalesef halk birinin devlet kurumuna nüfuzunun ideolojisini başkasının yoluna gitmek istediği için yerip azarlıyor. Yani nereye çekebilirsen oraya gelme durumu mevcut yine, doğru düzgün, benim içten ve kararlı diyebilidiğim bir tepki yok. Yani çoktan seçmeli sınav gibi birşeye dönüyor olay; ki zaten özünde öyle.

Gözün açıldığı falan yok, merak etmeyin. Durum değişmiyor, icra şekli değişiyor (ya da biraz 16+ olsun, hep sevişiyoruz da pozisyon değişiyor). Göz açılsa hakikaten olay çıkar ama halk o gücünü çoktan kaybetmiş gözüküyor. Mükemmel uygitsinciler olarak yetiştirilmeye devam edildiğimiz sürece de bi numara olacağı yok. O yüzden hiçbir siyasi parti veya kişi çok fazla tehlikeli değil. Rahat olun.

 

[Turab Garip]

Seçim barajını ve bunun demokrasiye uygunluğunu inceleyecek olursak demokrasinin temeline inmemiz lazım Berkin. Çünkü bir çok ülkede demokrasinin kendisi demokrasiye ters. Hatta teorik olarak demokrasinin özü bu. Esasen demokrasi sistemler arasında en kötüsü. Biz bir değerlendirme yapalım, diyelim ki seçim barajı kaldırılsın ve her türlü parti meclise girsin. O zaman neler olur? Temsil hakkı mı olur? Toplumun her kesimi "demokratik" bir şekilde temsil edilmiş mi olur? Yoksa ülke tam bir karmaşaya doğru sürüklenir mi? Önemli olan halk denilen şahsın temsil edilebilip edilemediği değil, önemli olan onun temsil edilmesinin ne kadar temsili veya reel olduğu. Çünkü millet vekili dilimizi konuşan bir uzaylı değil. Halk denilen şahsın bir ucundan amcasının oğlu öbür ucundan kardeşi, abisi halasının kızı vs. Yani oraya çıkan halk denilen şahıs zaten. Bunu uzunca yazmıştım kendi sitemde; halk denilen şahsın devleti suçladığı her noktada aslında suçlu kendisidir, halktır. Çünkü örneğin darbe yapan asker benim oğlum, bacıma laf atan polis benim kuzenim, müslümanım/ateistim diye beni sınıfta bırakan öğretim görevlisi benim dayım, beni okula baş örtüsüyle almayan müdür benim babam! "Emir eri" olayı bir hikaye. Çünkü halk nasıl hak ediyorsa öyle yönetilir. İşin bu kısmı sistemli değildir, otomatiktir. Çünkü demokrasinin temeli halka dayanır. Başbakan da zamanında çocuktu, genç oldu okula gitti. Yani o da bizden biri. Beğenmiyorsak demek ki iyi yetiştirmemişiz. O açıdan, halk kendini iyileştirmedikçe, (böylece devletten sürekli şikayet ettikçe) halk denilen şahsın memnun olması imkansız. Kendi kendine kısır döngüye sokuyor halk kısacası.

Yine de halkın gözünün açılması konusu en azından gündeme getirebiliriz. Çünkü halkın gözünün tam olarak açılmadığı ve aslında açılmasının da mümkün olmadığı bir gerçek. Ama bazı gerçekleri de gördüğü de bir gerçek. Yani halk kişisi artık bir şeylerin daha farkında. Yeni yetişen kuşak yeni nesil vs diyorlar ya, onlar herşeyi daha da mahvedecek aslında Neden mi? Çünkü daha bilgili olacaklar ve demokrasiyi her yönüyle uygulamak isteyecekler, işte o zaman "halk" daha da perişan olacak.

 

[Berkin Bozdoğan]

Yok yahu baraj tamamen kalkarsa gereğinden fazla bir eğlence olur. Maksat biraz da düşürülmesi. Zira barajın kendisi kadar memlekette oy kullanmayan insan var (henüz seçmen olmamış). Tamam ikisi ilgisiz değer ama barajın engele dönüşmesi konusunda sayısal bir kıyaslama. Diğer taraftan barajı geçemeyen siyasi akımların da sevdalısı değilim; ama olaya renk katacakları açık! Yeter abi ben Besim Tibuk'la Doğu Perinçek'in tartışmalarını artık televizyon programlarında değil TBMM'de görmek istiyorum Az mı Ateş Hattı izledik bu ikilinin tartışmasını görmek için. Gerçi Besim Tibuk ne yapıyor bilmiyorum; belki de bıraktı zira hiç sesini duymadık bu aralar.

Valla ne yalan diyeyim, sistem çökerse daha fazla demokratikleşme sürecinden çöker. Yeni nesli bir şekilde yola getirmeliyiz! Homer Simpson'un dediği gibi "Çocuklar bizim geleceğimiz, çok geç olmadan onları durdurun."

 

[Ahmethz]

zaten Tunceli nüfusu en düşük olan ilimiz ne bekliyorlardı milyonlarca katılım mı? Ayrıca bölge halkının DTP desteği de açık yani boşuna gitmiş o kadar yol

 

[isot]

Sivas'a geldiğinde katılım 1500ler civarındaydı..Onlarında bir çoğu Onur Akin'ı dinlemek için gitmişti

 

[webcom]

Bana göre kendi egosunu tatmin etme peşinde olan imsanların siyasette yeri yoktur ve ne yazıkki parti liderlerine baktığımızda çoğunda bunu görüyorum.Bütün derdi ülkeyi daha iyi bir duruma getirmek,kendisini vekil seçen insanlara hizmet etmek olması gereken insanların ülkenin milli meselelerinde dahi sırf muhalefet olsun diye senin dediğin doğru olamaz çünkü bizden değilsin edasında olmasını anlayamıyorum.Ülke içinde ne kadar birbirine karşı ağır sözler söylensede,ne kadar fikirleri çatışsada milli mesele olduğunda tek ses olması gerekir bütün partilerin .Bu hem içte birliğimizi hemde dışarıda gücümüzü artırır.Olaylara daha yönlü egosuz bakmamız gerek.İnsanları değil olayları önyargısız tartışmamız gerek o zaman doğru yolu bulmamız daha kolay olacaktır.Aklın yolu bir ama egolarımızı ve önyargılarımızı saymazsak...