cacar
Profesör
- Katılım
- 24 Mart 2006
- Mesajlar
- 1,607
- Reaksiyon puanı
- 13
- Puanları
- 218
Birinci Dünya Savaşı'nda Ingilizlere, 150 bin askerimiz esir düştü. Bu
askerlerden bir kismi da Mısır'ın Iskenderiye şehri yakınlarında
bulunan
Seydibeşir Usare Kampı'na hapsedildi.
Kampın tam adı, 'Seydibesir Kuveysna Osmanli Useray-i Harbiye Kampı'
idi. Bu kampta, 1918'de Filistin cephesinde esir düşen 16. Tumen'in 48.
Alayı'na baglı Osmanlı askerleri tutuluyordu. 12Haziran 1920'ye kadar
iki yıl boyunca her türlü işkence, eziyet, agır hakaret ve aşagılamaya
maruz kaldılar.
Bu insanlık dışı muamelenin nedeni ise Ermeniler idi... Kamptaki,
Türkçe bilen Ermeni tercümanların yalan, yanlış çevirileri ve
kışkırtmaları
nedeniyle, kamplarin Ingiliz komutanları, azılı Türk
düşmanı kesilmişlerdi. Savas bitmişti. Ancak, kamptaki ağır koşullar
nedeniyle ölenler dışındaki askerleri teslim etmek, Ingilizler'in işine
gelmiyordu. Cünkü, olasi yeni bir savasta, bu askerlerin yeniden
karşılarına cıkabilecekleri, Ermeniler tarafından, Ingilizlerin
beyinlerine işlenmişti.
Çözüm toplu katliamdı... Askerlerimiz, mikrop kırma bahanesiyle, süngü
zoruyla dezenfektehavuzlarına sokuldu. Ancak suya normalin cok uzerinde
krizol maddesi katılmıştı. Mehmetçik, daha ayağını soktuğunda, aşırı
krizol maddesi nedeniyle haşlanıyorlardı. Ancak Ingiliz askerleri
dipçik
darbeleri ile askerlerimizin havuzdan çıkmalarina izin vermiyorlardi.
Mehmetçikler, bele kadar gelensuya
başlarını sokmak istemedi. Ancak bu
kez Ingilizler havaya ateş etmeye başladı. Askerlerimiz, ölmemek için
çömelerek başlarını suya soktular.Ancak başını sudan kaldıran artık
göremiyordu. Cünkü gözler yanmıştı...
Dışarı çıkanların halini gören sıradaki askerlerimizin direnişleride
fayda etmedi ve 15 bin askerimiz kör oldu. Bu vahset, 25 Mayis 1921
tarihinde TBMM'de görüşüldü. Milletvekilleri Faik ve Şeref beyler bir
önerge vererek, Mısır'da esirlerin krizol banyosuna sokularak 15 bin
vatan evladının gözlerinin kör edildiğini, bunun faili olan Ingiliz
tabip, garnizon komutanı ve askerlerinin cezalandırılması icin TBMM'nin
teşebbüse geçmesini istediler. Tabiiki yeni kurulan devletin bin türlü
sorunu vardı. Bu hesap sorma işide unutuldu
gitti. Ama onlar
unutmuyorlar... Kendi ihanetlerini bile soykırım ambalajına sarıp,
dünya
kamuoyuna sunuyorlar. En uzucu olanı da malum birilerinin, bu karalama
kampanyalarına çanak tutması...
ERMENİLER SOYKIRIM YAPILDI DIYE DÜNYAYI AYAĞA KALDIRIYOR BİZİM
TARİHİMİZDEN
HABERİMİZ YOK.
askerlerden bir kismi da Mısır'ın Iskenderiye şehri yakınlarında
bulunan
Seydibeşir Usare Kampı'na hapsedildi.
Kampın tam adı, 'Seydibesir Kuveysna Osmanli Useray-i Harbiye Kampı'
idi. Bu kampta, 1918'de Filistin cephesinde esir düşen 16. Tumen'in 48.
Alayı'na baglı Osmanlı askerleri tutuluyordu. 12Haziran 1920'ye kadar
iki yıl boyunca her türlü işkence, eziyet, agır hakaret ve aşagılamaya
maruz kaldılar.
Bu insanlık dışı muamelenin nedeni ise Ermeniler idi... Kamptaki,
Türkçe bilen Ermeni tercümanların yalan, yanlış çevirileri ve
kışkırtmaları
nedeniyle, kamplarin Ingiliz komutanları, azılı Türk
düşmanı kesilmişlerdi. Savas bitmişti. Ancak, kamptaki ağır koşullar
nedeniyle ölenler dışındaki askerleri teslim etmek, Ingilizler'in işine
gelmiyordu. Cünkü, olasi yeni bir savasta, bu askerlerin yeniden
karşılarına cıkabilecekleri, Ermeniler tarafından, Ingilizlerin
beyinlerine işlenmişti.
Çözüm toplu katliamdı... Askerlerimiz, mikrop kırma bahanesiyle, süngü
zoruyla dezenfektehavuzlarına sokuldu. Ancak suya normalin cok uzerinde
krizol maddesi katılmıştı. Mehmetçik, daha ayağını soktuğunda, aşırı
krizol maddesi nedeniyle haşlanıyorlardı. Ancak Ingiliz askerleri
dipçik
darbeleri ile askerlerimizin havuzdan çıkmalarina izin vermiyorlardi.
Mehmetçikler, bele kadar gelensuya
başlarını sokmak istemedi. Ancak bu
kez Ingilizler havaya ateş etmeye başladı. Askerlerimiz, ölmemek için
çömelerek başlarını suya soktular.Ancak başını sudan kaldıran artık
göremiyordu. Cünkü gözler yanmıştı...
Dışarı çıkanların halini gören sıradaki askerlerimizin direnişleride
fayda etmedi ve 15 bin askerimiz kör oldu. Bu vahset, 25 Mayis 1921
tarihinde TBMM'de görüşüldü. Milletvekilleri Faik ve Şeref beyler bir
önerge vererek, Mısır'da esirlerin krizol banyosuna sokularak 15 bin
vatan evladının gözlerinin kör edildiğini, bunun faili olan Ingiliz
tabip, garnizon komutanı ve askerlerinin cezalandırılması icin TBMM'nin
teşebbüse geçmesini istediler. Tabiiki yeni kurulan devletin bin türlü
sorunu vardı. Bu hesap sorma işide unutuldu
gitti. Ama onlar
unutmuyorlar... Kendi ihanetlerini bile soykırım ambalajına sarıp,
dünya
kamuoyuna sunuyorlar. En uzucu olanı da malum birilerinin, bu karalama
kampanyalarına çanak tutması...
ERMENİLER SOYKIRIM YAPILDI DIYE DÜNYAYI AYAĞA KALDIRIYOR BİZİM
TARİHİMİZDEN
HABERİMİZ YOK.