Bu konuyu okuyanlar

Elbruz46

Müdavim
Katılım
22 Şubat 2008
Mesajlar
11,931
Reaksiyon puanı
1,338
Puanları
113
Konuyla alakası yok. "Ver papazı al papazı" diye rest çekiyorduk, terör örgütleriyle işbirliği içerisinde olan bir ajandı hani bu adam? N'oldu da bir anda beraat kararı çıktı? Kendi uydurduğunuz yalana inanıyorsunuz ya, gerçekten çok üzülüyorum size.


YALANCISIN.

Beraat kararı çıkmadı aksine mahkumiyet kararı çıktı.

Yargılama esnasında içeride yattığı süre göz önüne alınarak serbest bırakıldı.

Beraat suçsuz bulmak demektir.

Beraat ettiğine dair mahkeme kararını burada ortaya koymazsan YALANCISIN.

Eğer Beraat nedir Mahkumiyet nedir, gibi kavramları bilmiyorsan CAHİLSİN.

Cahil olduğun konularda konuşma...
 

Sucrofe

Müdavim
Katılım
1 Nisan 2014
Mesajlar
3,270
Reaksiyon puanı
677
Puanları
113
YALANCISIN.

Beraat kararı çıkmadı aksine mahkumiyet kararı çıktı.

Yargılama esnasında içeride yattığı süre göz önüne alınarak serbest bırakıldı.

Beraat suçsuz bulmak demektir.

Beraat ettiğine dair mahkeme kararını burada ortaya koymazsan YALANCISIN.

Eğer Beraat nedir Mahkumiyet nedir, gibi kavramları bilmiyorsan CAHİLSİN.

Cahil olduğun konularda konuşma...
Muahahaha :D :D :D Özür dilerim, terör örgütleriyle işbirliği yapan bir adamın 2-3 yıl hapis cezası çekmesi yerinde bir karardı gerçekten. Tanıkların ifadelerini değiştirmesi de hiç şüpheli değil, haklısınız. Yav siz ne bağnaz birisisiniz, önünüze ne konsa ona inanıyorsunuz. :D

Brunson'un Beyaz Saray'dan size selamı var,, almazsanız gücenir. :D
2413696d02f0e6a6cd099527f8839193.jpg
 

Elbruz46

Müdavim
Katılım
22 Şubat 2008
Mesajlar
11,931
Reaksiyon puanı
1,338
Puanları
113
Muahahaha :D :D :D Özür dilerim, terör örgütleriyle işbirliği yapan bir adamın 2-3 yıl hapis cezası çekmesi yerinde bir karardı gerçekten. Tanıkların ifadelerini değiştirmesi de hiç şüpheli değil, haklısınız. Yav siz ne bağnaz birisisiniz, önünüze ne konsa ona inanıyorsunuz. :D

Brunson'un Beyaz Saray'dan size selamı var,, almazsanız gücenir. :D
2413696d02f0e6a6cd099527f8839193.jpg

İşi alaya vurarak mı cevap vereceksin?

Sorum basit?

Hakan Atilla kaç yılla yargılanıyordu ne kadar ceza aldı?

Beraat ne demek?

Brunson efendinin beraat ettiğine dair mahkeme kararını paylaş da biz de bilelim.

Sıkıştığınız yerde alay ederek sıyrılıyorsunuz...
 

Sucrofe

Müdavim
Katılım
1 Nisan 2014
Mesajlar
3,270
Reaksiyon puanı
677
Puanları
113
İşi alaya vurarak mı cevap vereceksin?

Sorum basit?

Hakan Atilla kaç yılla yargılanıyordu ne kadar ceza aldı?

Beraat ne demek?

Brunson efendinin beraat ettiğine dair mahkeme kararını paylaş da biz de bilelim.

Sıkıştığınız yerde alay ederek sıyrılıyorsunuz...

Özür diledim zaten, haklısınız. Beraat değil mahkumiyet yahu! 2-3 yıl hapis cezası fazlaydı bile, altı üstü ajanlıktan suçlanıyordu. (!) Bu da ne kadar adaletli olduğumuzu gösterir, haklısınız. Ama keşke "ver papazı al papazı" dediğimizde arkasında dursaydık dimi, bir anda yollamasaydık adamı memleketine. Tabii bu bizim ne kadar adaletli olduğumuzu gösteriyor. Ayrıca Hakan Atilla ne alaka? Başka bir konuyu örnek göstermek nedir? Üstelik ben alaylı bir cevap vermeyeyim de n'apayım? Ajanlıkla suçlanan bir adamı bir anda serbest bıraktık, üstelik Amerika'ya rest çekiyorduk hani. Ben bunu diyorum, siz bana "beraat değil mahkumiyet" diyorsunuz. :D Yav ajan değil miydi bu adam, 2-3 yıl hapis cezası nedir? Kafa mı buluyorsunuz siz benimle?
 

freestyleminds

Öğrenci
Katılım
23 Nisan 2018
Mesajlar
12
Reaksiyon puanı
2
Puanları
3
Yaş
33
Elbette biz üzerimize düşeni yapalım.
Eğitim sistemimizi, adalet sistemimizi, ekonomimizi bu halkın layık olduğu şekilde en iyi hale getirmek hepimizin temel görevi.

Elbette dünya ekonomi sistemi üzerinde trilyon dolarlık bir ekonominin çökmesini düşmanlarımız dahi istemez bunun domino taşı etkisiyle hiç beklenmedik sonuçlar doğuracağını ve nihayetinde kendilerini de vuracağını bilirler.

Benim demek istediğim ise biraz farklı.
Biz dünyanın en adil ülkesi olmalıyız.
Ancak tartışmasız en adil ülkesi olsak bile batıdaki Türkiye düşmanı lobiler ve onların güdümündeki yabancı basın bizim adaletsiz oluğumuzu yazacak çizecektir.
Onlar yazdı çizdi diye biz adaletten vazgeçecek değiliz ama onların bize ne kadar adil bir ülkesiniz demelerini beklemek gereksiz bir saflık olur.

Bu Türkiye Cumhuriyeti ile alakalı bir mesele olmanın da ötesinde bin yılı aşkın bir mesele.
Trilyon dolarlık bir ekonomi değiliz şu an maalesef. HMecliste görüşülen 2019 yılı bütçesi bugünkü kur ile 160 milyar dolar civarına denk geliyor. Olay şu ki Türkiye'nin 466 milyar dolar dış borcu var, eksik bilgiyle konuşacağım ama bu sanırsam cumhuriyet tarihinin en büyük borç miktarı. Bunu ödeyememe riski ile karşı karşıya olduğumuz için, borçlu olduğumuz yabancılarda şu an panik havası seziliyor. Ödeyemezsek borç veren ülke ve kuruluşların ekonomileri de kısa vadede ciddi olarak etkileyecek. Bizim açımızdan ise en son, ya IMF'nin kapısını çalmak zorunda kalırız ya da duyumu umumiye gibi idareler kurulur ve kanaya kanaya bu tahsil edilir. Yani kaçış yok :) Umarım bu dediklerimin hiçbirini yaşamayız ve durum oralara gitmez.

Onlar da birbirlerinin ne kadar adil olup olmadıklarını sorguluyor :) Bin yıl? Çin'e kadar gider o. Eğer son 1000 yılı kastedersek, bir bölümünde başka ülkelerin dış mihrakının biz olduğumuz gerçeği de var. Hatta şu an Esad'a sorduklarinda onların da dış mihrakıyız :) Olay büyük balık küçük balık meselesi tamamen.

Durumu dolara bağlarsak, bir ülkenin ekonomisi onun kısa bir özeti haline geliyor. Önce sosyolojik problemleri çözmezsek, sonsuz bir sarmal gibi, dolar bugün 5.5 olur yarın 8 olur başka bir gün 3 olur.
 
Son düzenleme:

Elbruz46

Müdavim
Katılım
22 Şubat 2008
Mesajlar
11,931
Reaksiyon puanı
1,338
Puanları
113
Trilyon dolarlık bir ekonomi değiliz şu an maalesef. HMecliste görüşülen 2019 yılı bütçesi bugünkü kur ile 160 milyar dolar civarına denk geliyor. Olay şu ki Türkiye'nin 466 milyar dolar dış borcu var, eksik bilgiyle konuşacağım ama bu sanırsam cumhuriyet tarihinin en büyük borç miktarı. Bunu ödeyememe riski ile karşı karşıya olduğumuz için, borçlu olduğumuz yabancılarda şu an panik havası seziliyor. Ödeyemezsek borç veren ülke ve kuruluşların ekonomileri de kısa vadede ciddi olarak etkileyecek. Bizim açımızdan ise en son, ya IMF'nin kapısını çalmak zorunda kalırız ya da duyumu umumiye gibi idareler kurulur ve kanaya kanaya bu tahsil edilir. Yani kaçış yok :) Umarım bu dediklerimin hiçbirini yaşamayız ve durum oralara gitmez.

Onlar da birbirlerinin ne kadar adil olup olmadıklarını sorguluyor :) Bin yıl? Çin'e kadar gider o. Eğer son 1000 yılı kastedersek, bir bölümünde başka ülkelerin dış mihrakının biz olduğumuz gerçeği de var. Hatta şu an Esad'a sorduklarinda onların da dış mihrakıyız :) Olay büyük balık küçük balık meselesi tamamen.

Durumu dolara bağlarsak, bir ülkenin ekonomisi onun kısa bir özeti haline geliyor. Önce sosyolojik problemleri çözmezsek, sonsuz bir sarmal gibi, dolar bugün 5.5 olur yarın 8 olur başka bir gün 3 olur.

Öncelikle borcun miktarından çok borcun gsyh’a oranı önemlidir.

Cumhuriyet döneminin en büyük borç miktarına sahip olduğumuz doğru ancak borcumuzun GSYH’ya oranı cumhuriyet tarihinin en kötü oranı değil.

Ancak şunu da not etmek gerek.

En kötü borç oranımız %57
Bu gün bu rakam %53’lere tırmandı.

Tırmandı diyorum çünkü Gezi İhanetine kadar bu oran sürekli düşerek %36’lara gelmişti...

Gezi, Mit Tırları, 17-25 Aralık, 15 Temmuz derken bu oran sürekli doğal olarak yükseldi.

Dış Mihrak demeyelim.

Ancak şu saydığım tarzda olayların kaç tanesi bizim önümüzdeki ekonomilerde yaşanmış bunu bir sorgulayalım...
 

kmurat

Müdavim
Katılım
8 Şubat 2014
Mesajlar
8,488
Çözümler
3
Reaksiyon puanı
3,711
Puanları
113
Ülkemizde Faizler 15%-20% iken Amerikada Faizler %1,5-3 tü. Çoğu Banka dışırarıdan Kredi alıp yurt içine Kredi verdi. Dolar yükselince kur farkı çok etkiledi. Riski dengeli dağıtamamak ve bizdeki Faizlerin her yerden yüksk olması, buna rağmen medyamızda bu Faizlerin yeterince yüksek olmadığı ve bir an önce artırılması sürekli söze getirildi. Şimdi o faiz artırımı isteyenler sustu, çünkü çart diye kendilerine de girdi. Hadi şimdi ödesinler bakalım usulca seve seve. Borsa'da nasıl bazı hisselerin üzerinde, yeterince sermayeyi bir getirince, karşolıklı birbirine satış ile, hiç bir değeri olmayan hişşelerin fiyatları uçurulabiliyorsa, Dolar veya her hangi bir para biriminin de kuru, yeterince taraftar bulunabilirse, "yükseltilebilir veya düşürülebilir". Amerika'nın bir ekonomik savaş başlattığını da artık herkes biliyor ve herkes birileri ile taraf tutar olmuş durumda. Fiyatların genel olarak artırılmasıyla birlikte de, dolar kuru artık sabitlenmiş oldu ve daha fazla düşmez. Çünkü bir fiyat artışı (ekonomide) asla geri alınmaz. (edinilen hak geri alınmaz misali) geri alınan fiyat, tükürdüğünü yalamak anlamına gelir ve ilk satın alan müşteriler kendini kandırılmış olduğunu düşünerek ürünü karalayarak işleri bozar. En etkili reklam veya karalam, bir başka müşterinin ağzından çıkan sözdür. Mesela insanlarımız Doktorun saözüne inanaz ama komşusunun dedikodusuna inanır. Algı bu şekilde oluşur.
 

Sucrofe

Müdavim
Katılım
1 Nisan 2014
Mesajlar
3,270
Reaksiyon puanı
677
Puanları
113
Konuyu bu kadar irdelemeye gerek yok. Borç aldık, devlete ait olanları sattık veya kiraya verdik, faizi arttırdık ama tek bir şey yapmadık, üretim. Üretim haricinde yapılanlarla kısa vadede kendini kurtarırsın ama üretim yapmayıp dışa bağımlı olduğun sürece birilerinin oyuncağı olmaya devam edersin. Al bak, Amerika bir yaptırım uyguladı ve Brunson'ı aldı. :D Güya rest çekiyorduk, n'oldu? Cari açık vermeye devam ettiğin sürece ne yaparsan yap boş.
 

kmurat

Müdavim
Katılım
8 Şubat 2014
Mesajlar
8,488
Çözümler
3
Reaksiyon puanı
3,711
Puanları
113
Üretim yapmıyoruz da nereden geliyor şimdiye kadar kullandıklarımız ? Herkes ithal mal kullanacak kadar zengin değil. Üretmediğimiz ne var sence ?
 

corpixx

Öğrenci
Katılım
18 Nisan 2010
Mesajlar
12
Reaksiyon puanı
0
Puanları
1
Ekonomimizde malesef yapısal sorunlar mevcut doların yükselmesinin tek nedeni brunson olamaz. Bu adam gönderildikten sonra biraz düştü ancak
sorunlar devam ediyoruz. Bir kere RİSK ortadan kalkmış değil. Yabancı yatırımcılar için ülkemiz hala risk teşkil etmektedir.
 

kmurat

Müdavim
Katılım
8 Şubat 2014
Mesajlar
8,488
Çözümler
3
Reaksiyon puanı
3,711
Puanları
113
Yabancı yatırımcılar ucuza mal kapma peşinde. Onlar için bizim krizimiz kazanç kapısı. Dolar ve diğer para birimleri yükseldi, Türkiye ucuzladı. Onların gözünden bu şekilde görünüyor. Ticarette bir başka kural, riskli yatırımlar her zaman en kazançlı yatırımdır.
 

corpixx

Öğrenci
Katılım
18 Nisan 2010
Mesajlar
12
Reaksiyon puanı
0
Puanları
1
Yabancı yatırımcılar ucuza mal kapma peşinde. Onlar için bizim krizimiz kazanç kapısı. Dolar ve diğer para birimleri yükseldi, Türkiye ucuzladı. Onların gözünden bu şekilde görünüyor. Ticarette bir başka kural, riskli yatırımlar her zaman en kazançlı yatırımdır.

Bu basit mantıkla işler yürümüyor malesef ülkemiz şu anda kağıt üstünde ucuz gibi görünse de bilmediğiniz şey yabancı yatırımcılar buna bakmaz.
Zaten yatırım gelmediği için ülke de para çıkışları devam ediyor.
Yatırımcılar.
Ekonomiye bakar
Faizler çok yüksek durumda
Yönetim sistemine bakar
Olası bir sorunda HUKUK sistemine bakar.
Enflasyon %20'ler üzerinde
bütün değerlendirme kuruluşları türkiyeye yatırım yapılamaz notu vermiş durumda

Göstergeler olumsuz etkiliyor malesef sizin dediğiniz kağıt üstünde para birimimiz değersiz türkiye ucuz işgücü varmış gibi gözüküyor.
Haklısın ancak olumsuz göstergeler daha baskın durumda
 

kmurat

Müdavim
Katılım
8 Şubat 2014
Mesajlar
8,488
Çözümler
3
Reaksiyon puanı
3,711
Puanları
113
Yönetime bakıyor olsalardı Suud'lara 110 Milyar dolar silah satmazlardı. Yabancılar satışları ülke içinde yapmıyorlar. Tüm Dünyaya pazarlıyorlar. Üretim ucuzsa, kazanç (aynı fiyatta) daha fazla. Veya rakiptan daha ucuza piyasaya sürülebilir. Çin demokratik bir ülke olduğu için mi, en çok yabancı yatırım Çin'ne gidiyor ?
 

corpixx

Öğrenci
Katılım
18 Nisan 2010
Mesajlar
12
Reaksiyon puanı
0
Puanları
1
Yönetime bakıyor olsalardı Suud'lara 110 Milyar dolar silah satmazlardı. Yabancılar satışları ülke içinde yapmıyorlar. Tüm Dünyaya pazarlıyorlar. Üretim ucuzsa, kazanç (aynı fiyatta) daha fazla. Veya rakiptan daha ucuza piyasaya sürülebilir. Çin demokratik bir ülke olduğu için mi, en çok yabancı yatırım Çin'ne gidiyor ?

Kardeş son olarak detaylı yazıyorum anladığım kadarıyla bu konularda bilgin çok yüzeysel gözükmekte
Çin nüfusu 1.3 Milyar, Türkiye'nin nüfusu ise 80 Milyon
Arada nüfus bakımından 13 kat fark mevcut ve yabancı yatırımcılar yatırım yaparken iç talebe de bakar.
Ayrıca çin üreten bir devlet adamlar son 10-15 yıldır üretiyor. Çin ile rakebet edemiyor ülkeler sen türkiyeyi
kıyaslayamassın. Çinde ki ucuz iş gücüyle türkiyede ki ucuz iş gücü bir değil.
Enflasyon ??? git biraz araştır şu kavramın ne olduğunu.Enflasyonun yüksek olduğu ülkelere yatırımlar gelmez.
Emin ol sende ne olduğunu bilsen sende yatırım yapmazdın.
Amerika dünyaya yön veren hertürlü teknolojik ürünü üreten ve satan ülke ellerinde satabilecek teknolojileri mevcut ama sen ülke olarak o teknolojilere malesef hala sahip değilsin. Başlarındaki trump gitti arabistana kendi ülkesinin ürünlerini pazarladı ve 110 milyar $ 'lık anlaşma ile döndü.
Bu trump'ın başarısı. Sen ister sev ister sevme şu anda amerika en parlak dönemini yaşamakta enflasyon en düşük seviyelerde işsizlik en düşük seviyelerde oralar çeker yatırımı türkiye değil
 
Son düzenleme:

Elbruz46

Müdavim
Katılım
22 Şubat 2008
Mesajlar
11,931
Reaksiyon puanı
1,338
Puanları
113
Türkiye üretmiyor diyen yalan söylüyordur.
Üretiyoruz ama ürettiğimizin karşılığında kazandığımız yeterli mi?

Biz kumaş üretiyoruz. 1 dolarlık kumaşımızdan 5 dolarlık t-shirt üretiyoruz.
O t-shirt’e Nike, Adidas kendi etiketini basıyor ve fiyat 70 dolar oluyor...

Adamlara 5 dolara sattığımız t-shirti tekrar marka diyoruz kaliteli diyoruz 70 dolara alıyoruz.

Olayın başka boyutu ise ürettiğin ürünün kg değeri.

100.000 Tl lik bir arabanın kilosu 100 Tl eder.
1 kg laptop 3000-5000 tl ediyor.
1 kg iPhone ise 40.000 tl

Yazılımın Kg bazında karşılığı olmadığı için müthiş bir değeri var...

Türkiye olarak ürrtim becerimizde bir sıkıntı yok.
Sıkıntımız markalaşamıyoruz.
Nusret’i düşünelim. Markalaştığı için başka yerde 50 Tl’ye yiyeceğiniz porsiyonu 1000 Tl’ye satabiliyor.

Mesele üretmek olaaydı o işi çok kolay hallederdik.
Mesele ucuz üretim yaparak markalaşmayla ucuz üretimi büyük fiyatlarla dünyaya pazarlayabilmekte.

Bunu kimse konuşmuyor.

Herkes üretim diyor.

Benim 100 liraya ürettiğimi Çin ucuz iş gücü sayesinde 20 liraya üretiyor.

Ben ürettiğimi o halde nasıl 100 tl üzerinde satabilirim ki?

Hangi pazar benim 100 tl’ye ürettiğim karşısında Çin’in 20 liralığını almayacak benimkini tercih edecek?
 

Sucrofe

Müdavim
Katılım
1 Nisan 2014
Mesajlar
3,270
Reaksiyon puanı
677
Puanları
113
Şu "yalan söylüyorsun" muhabbeti harbi sıktı artık, yalan falan söylediğim yok. Yukarıda bir mesajım var, hani cevap bile veremediğiniz mesaj, aynı şeyleri tekrar etmekten sıkıldım. Tarım ülkesisin ama buğdayı bile ithal ediyorsun. Başka bir şey yazmama gerek var mı? Üstelik markalaşma sorunu diyorsunuz, onu da devlet çözsün bir zahmet. Dünyanın fındık ihtiyacını Türkiye karşılıyor ama fındık sorunu ortada.
 

Elbruz46

Müdavim
Katılım
22 Şubat 2008
Mesajlar
11,931
Reaksiyon puanı
1,338
Puanları
113
Şu "yalan söylüyorsun" muhabbeti harbi sıktı artık, yalan falan söylediğim yok. Yukarıda bir mesajım var, hani cevap bile veremediğiniz mesaj, aynı şeyleri tekrar etmekten sıkıldım. Tarım ülkesisin ama buğdayı bile ithal ediyorsun. Başka bir şey yazmama gerek var mı? Üstelik markalaşma sorunu diyorsunuz, onu da devlet çözsün bir zahmet. Dünyanın fındık ihtiyacını Türkiye karşılıyor ama fındık sorunu ortada.

Buğdayı neden ithal ediyoruz hiç bir fikrin yok.

Türkiye dünyada UN ihraç eden ülkeler listesinde 1. Sırada.

Ve kendisinden sonra 2. Sıradaki ülkeden 2 kat daha fazla gelir elde ediyor.

Yani 1.1 milyar$ un satışından gelir elde ediyoruz.

Sadece Türkiye’de üretilen buğday ile bu mümkün değil.

Bu yüzden ucuz buğdayı ithal ediyor işleyerek un olarak satıyoruz.

Gizli bilgi değil.


Flour Exports by Country: Wheat or Meslin
Below are the 20 countries that exported the highest dollar value worth of flour made from wheat or meslin and that was shipped during 2017.

Turkey: US$1.1 billion (23.1% of exported wheat/meslin flour)
Kazakhstan: $469.4 million (10.3%)
Germany: $319.2 million (7%)
Argentina: $196.6 million (4.3%)
Belgium: $157 million (3.5%)
Canada: $153.5 million (3.4%)
United States: $135.6 million (3%)
United Kingdom: $120.2 million (2.6%)
France: $113.3 million (2.5%)
Italy: $106.1 million (2.3%)
Pakistan: $97 million (2.1%)
Ukraine: $96.4 million (2.1%)
Egypt: $92.4 million (2%)
India: $88.3 million (1.9%)
China: $81.3 million (1.8%)
Netherlands: $74.6 million (1.6%)
Japan: $64.5 million (1.4%)
Russia: $64.4 million (1.4%)
Hungary: $55 million (1.2%)
Vietnam: $54.8 million (1.2%)
The above countries produced 79% o
 

Sucrofe

Müdavim
Katılım
1 Nisan 2014
Mesajlar
3,270
Reaksiyon puanı
677
Puanları
113
Her şeye cevabınız var maşallah. Şarbonlu etlerin ve Suriye'den patates ithaline de bir cevabınız var mı acaba? Buğday sadece bir örnekti, istediğiniz örnek olsun birsürü var. Tabii siz kılıf uydurursunuz bir şekilde, şaşırmıyorum artık. Cari açık vermeye devam ettiğimiz sürece ekonomi batmaya mahkum, siz tabii cari açığı normal bir şeymiş gibi görüyorsunuz anladığım kadarıyla. Parayı inşaat sektörü yerine üretime yatırsaydık şu an çok farklı bir konumdaydı Türkiye. Ekonomi daha batmadı ama batıyor, tam anlamıyla battığı zaman anlayacaksınız bağnazlığın karın doyurmadığını. Umarım gereken tedbirler alınır ve ekonomimiz batmaz.
 

Elbruz46

Müdavim
Katılım
22 Şubat 2008
Mesajlar
11,931
Reaksiyon puanı
1,338
Puanları
113
Cari açık nasıl oluşur?
Eğer dışarıdan aldığınız dışarıya sattığınızdan daha fazlaysa cari açık oluşur.

Türkiye geçen yıl 157,1 Milyar dolar satış yapmış

234 Milyar dolarlık alış yapmış.

Arada 77 milyar dolarlık eksi fark var...

Peki aldıklarımız içinde en büyük kalem ne?

Enerji.

Petrol, Doğalgaz...

Bunu düşürmek için Rüzgar ve Güneş enerjisi yatırımları yapıldı.

Şu an Rüzgar be Güneş enerjisi toplam enerji ihtiyacımızın %17’sini karşılıyor.

Eskiden güneş mi yoktu rüzgar mı?

Ama bu oran artıyor.

Buna ek olarak nükleer enerji yatırımları yapılıyor.

Enerjide dışa bağımlılık azaldığında cari açık düşecek.

Bu bugünden yarına sihirli değnek gibi çözülecek meseleler değil.

Ama bu tartışmanın da bir sınucu yok.
Nefret gözüyle baktığınız için ne desek boş.

Siz ülkenin battığına inanmaya devam edeceksiniz.

Keşke simule etme imkanımız olsaydı da her şeyi gözünüzle görebilseydiniz ama nefretle baktığınız sürece gözünüzle gördüğünüze de inanmayacaksınız.

Tartışma benim için anlamsızlaşıyor çünkü.
 

Sucrofe

Müdavim
Katılım
1 Nisan 2014
Mesajlar
3,270
Reaksiyon puanı
677
Puanları
113
Peki aldıklarımız içinde en büyük kalem ne?

Enerji.

Petrol, Doğalgaz...


Yanlış, Suriye'den patates ithal ettiğin için cari açık var. Evet, doğal gaz ve petrol ithalatı normal karşılanabilir ama üç tarafı denizlerle çevrili bu güzel coğrafyada sen gidip savaş ülkesi Suriye'den patates ithaline kalkışırsan o cari açık hiçbir zaman azalmaz. Veya gidip şarbonlu etleri ülkeye sokarsan vs. çok örnek var çok, cari açığı geçtim insanlar sağlığından oldu.

Aynı şeyleri yazmaktan yoruldum, tartışma benim için de anlamsızlaşıyor gerçekten.
 

zambaklar

Asistan
Katılım
11 Ağustos 2018
Mesajlar
122
Reaksiyon puanı
45
Puanları
28
Yaş
66
Diyecek laf bulamayınca tartışma anlamsızlaşır zaten :D yazdıklarınızın çoğunu okumamışlardır eminim.
 
Son düzenleyen moderatör:

Dora

Müdavim
Cezalı
Emektar
Katılım
26 Ocak 2018
Mesajlar
5,728
Reaksiyon puanı
9,729
Puanları
113
Yaş
30
Ben gündemi takip etmem. Etrafta insanlar bağırana kadar Brunson diye birinden bir haberdim. Serbest bırakılmış. Bu adamı neden içeri aldılar, neden bıraktılar. Her şeyden habersiz iken bir baktım Andımız tekrar okullara verilmiş. Konuyu bilmeyen biri olarak tek gördüğüm şey;

Bir bir haltlar yedik elimizdeki canlı bombayı Amerika'ya verdik. Etraf alevlendi, üstlere kendi adamları bile tepki yağdırmaya başladı derken Andımız! dedim millet onu unuttu, Andımız'a yöneldi. Zekice en azından bu değişik olay sonrasında çocuklarımız tekrar bir şeyleri öğrenebilecek.
 

freestyleminds

Öğrenci
Katılım
23 Nisan 2018
Mesajlar
12
Reaksiyon puanı
2
Puanları
3
Yaş
33
Cari açık nasıl oluşur?
Eğer dışarıdan aldığınız dışarıya sattığınızdan daha fazlaysa cari açık oluşur.

Türkiye geçen yıl 157,1 Milyar dolar satış yapmış

234 Milyar dolarlık alış yapmış.

Arada 77 milyar dolarlık eksi fark var...

Peki aldıklarımız içinde en büyük kalem ne?

Enerji.

Petrol, Doğalgaz...

Bunu düşürmek için Rüzgar ve Güneş enerjisi yatırımları yapıldı.

Şu an Rüzgar be Güneş enerjisi toplam enerji ihtiyacımızın %17’sini karşılıyor.

Eskiden güneş mi yoktu rüzgar mı?

Ama bu oran artıyor.

Buna ek olarak nükleer enerji yatırımları yapılıyor.

Enerjide dışa bağımlılık azaldığında cari açık düşecek.

Bu bugünden yarına sihirli değnek gibi çözülecek meseleler değil.

Ama bu tartışmanın da bir sınucu yok.
Nefret gözüyle baktığınız için ne desek boş.

Siz ülkenin battığına inanmaya devam edeceksiniz.

Keşke simule etme imkanımız olsaydı da her şeyi gözünüzle görebilseydiniz ama nefretle baktığınız sürece gözünüzle gördüğünüze de inanmayacaksınız.

Tartışma benim için anlamsızlaşıyor çünkü.

Enerji çok büyük bir yer kaplıyor ve temiz enerjinin geliştiği son 10 yılda halen gerekli ciddiyeti ne kadar gösteriyoruz o bambaşka bir tartışma konusu. Ben halen anlamıyorum güneş enerjisi için kendi panellerimizi vesaire üretmek konusunda neden bu kadar alakasız durduğumuzu. Biri çıkıp Brunson yerine bunları açıklasa. Belki ülkemizde güneş ve rüzgar enerjisi yatırımları artıyor fakat unutmamak gerek ki bunları da ithal ediyoruz. Aynı zamanda bunların bakımı, yedek parçası gibi bir sürü bileşeni de yine dış bağımlılığı arttırıyor. Ülkenin her bir tarafını güneş ve rüzgar enerji santralleri ile kapladığımızı düşün ve Almanya ile ilişkilerinin kötü olduğu bir dönem sana güneş panellerine yedek parça sağlamadığını... Hepimiz karanlığa gömülürüz ya da bu deveyi güderiz :) Mesele zaten burda yatıyor, Türkiye sorunları en basit yoldan çözmeye çalışıyor, aynı sorunlar gelecekte çığ gibi büyüyerek karşımıza çıkıyor.
 
Üst