ashabulyemin
Profesör
- Katılım
- 6 Aralık 2008
- Mesajlar
- 3,389
- Reaksiyon puanı
- 20
- Puanları
- 0
Başbağlar katliamı hâlâ aydınlanmadı!
Başbağlar katliamının üstünden tam 19 yıl geçmesine rağmen olay hâlâ zihinlerdeki sıcaklığını koruyor. Yöre halkı üzerinde büyük psikolojik tahriplere yol açan bu katliama, aradan geçen zamana rağmen henüz somut bir adım atılmadı.
Albumünden Göster
Eser Gedik Bundan tam 19 yıl önce 33 kişinin ölümüyle sonuçlanan Başbağlar katliamı hâlâ gizemini koruyor. Aradan uzun bir zaman geçmesine rağmen, devlet tarafından katliamı aydınlatacak ciddi bir adım atılmadı. Ne failler bulundu ne de olayı aydınlatacak bir komisyon kuruldu. Katliamda katledilenlerin aileleri durumdan şikayetçi.
19 yıldır somut adım atılmıyor
Katliamın faillerinin elini kolunu sallayarak dolaştığını, yaşadıkları acının dindirilemediğini belirten Başbağlar Köyü Güzelleştirme ve Kalkındırma Derneği Başkanı Mehmet Aydın, " 19 yıldır acımız dinmiyor, katliamın acısını unutamadık. Ben de katliamda akrabalarımı kaybettim. Babam yaralı olarak kurtuldu. İnsanlıktan nasibini almamış şahıslar elini kolunu sallayarak dolaşıyor" dedi. Bir süre önce TBMM Terörden Kaynaklanan Yaşam Hakkı İhlallerini İnceleme Komisyonu'na bilgi verdiklerini belirten Aydın, Komisyon tarafında bilgimize başvuruldu ama iki aydır ciddi bir adım atılmadı. Somut bir adım atılmasını ve Başbağların aydınlığa kavuşmasını istiyoruz " şeklinde konuştu.
Katliamın müzesi açılıyor
Erzincan'da, Başbağlar şehitlerini anmak için müze yaptırdıklarını belirten Aydın, "Uzun zamandır yapmayı düşündüğümüz bir anlamda anıt değeri taşıyan bu müzeyle birlikte şehitlerimizin ruhlarını ve acılarımızı geleceğe taşıyacağız. 5 Temmuz'dan itibaren tüm vatandaşlarımızı, devlet büyüklerimizi müzemize bekliyoruz." dedi.
Maksat mezhep çatışması çıkarmaktı
Başbağlar katliamının, Sivas Madımak katliamından 3 gün sonra yapılması ve faillerin, arkalarında 'Sivas'ın intikamı alındı.' yazılı bildirileri bırakmaları Alevi- Sünni çatışması çıkarma çabasına girişenlerin bir oyunu olduğu anlaşıldı. Dönemin Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit'in, yapılan katliamla ilgili olarak, "Başbağlar katliamının perde arkasında hangi dış güçlerin eli varsa, Sivas katliamında da aynı güçlerin eli vardır" sözleri manidar bulundu. Gerginlik çıkartmak için masum köylüleri kadın çoluk çocuk demeden kurşuna dizilmesi ve faillerinin belirlenememesi kamuoyunu derinden etkiledi. Başbağlar katliamının ardından yargılama safhasında da skandallar birbiri ardına geldi. 19 kişinin serbest bırakılmasından sonra bu kişiler, mahkeme süresince tekrar zanlı olarak kabul edildi. Yakalama emri çıkartıldı. Ancak serbest bırakılanların pek çoğu bulunamadı. Hukuka, yeni isimlerin gözaltına alınmasıyla tekrar işlenirlik kazandırılmaya çalışıldı. Açıkça, Sivas olaylarıyla bağlantısının olduğu anlaşılan olayla ilgili 'davayı birleştirin, bu olaylar birbiriyle bağlantılı' taleplerine rağmen mahkeme tüm bunları göz ardı etti. Faillerin geride bıraktıkları 'Sivas'ın intikamı alındı' yazılı notları görmezden gelindi.
İlginç sürgün
Dava, Erzincan'daki Devlet Güvenlik Mahkemesi'nden (DGM) alınarak olayın yaşandığı yere en uzak yer alan İzmir DGM'sine taşındı. Bu taşıma açıkça davacı olan köylüleri yok sayma anlamı taşıyordu. Çünkü uzun yollara maddi durumu yetmeyen köylülerin çoğu İzmir'e gidemediler. Gidenler de fakir oldukları için aşağılamalara, hor görülmelere maruz kaldı. Madımak katliamı Ankara DGM'ye alınırken, Başbağlar katliamının en uzak DGM olan İzmir'e alınması da olayın arkasındaki gizli güçlerin varlığını gösterir nitelikteydi
Başbağlar katliamının üstünden tam 19 yıl geçmesine rağmen olay hâlâ zihinlerdeki sıcaklığını koruyor. Yöre halkı üzerinde büyük psikolojik tahriplere yol açan bu katliama, aradan geçen zamana rağmen henüz somut bir adım atılmadı.
Albumünden Göster
Eser Gedik Bundan tam 19 yıl önce 33 kişinin ölümüyle sonuçlanan Başbağlar katliamı hâlâ gizemini koruyor. Aradan uzun bir zaman geçmesine rağmen, devlet tarafından katliamı aydınlatacak ciddi bir adım atılmadı. Ne failler bulundu ne de olayı aydınlatacak bir komisyon kuruldu. Katliamda katledilenlerin aileleri durumdan şikayetçi.
19 yıldır somut adım atılmıyor
Katliamın faillerinin elini kolunu sallayarak dolaştığını, yaşadıkları acının dindirilemediğini belirten Başbağlar Köyü Güzelleştirme ve Kalkındırma Derneği Başkanı Mehmet Aydın, " 19 yıldır acımız dinmiyor, katliamın acısını unutamadık. Ben de katliamda akrabalarımı kaybettim. Babam yaralı olarak kurtuldu. İnsanlıktan nasibini almamış şahıslar elini kolunu sallayarak dolaşıyor" dedi. Bir süre önce TBMM Terörden Kaynaklanan Yaşam Hakkı İhlallerini İnceleme Komisyonu'na bilgi verdiklerini belirten Aydın, Komisyon tarafında bilgimize başvuruldu ama iki aydır ciddi bir adım atılmadı. Somut bir adım atılmasını ve Başbağların aydınlığa kavuşmasını istiyoruz " şeklinde konuştu.
Katliamın müzesi açılıyor
Erzincan'da, Başbağlar şehitlerini anmak için müze yaptırdıklarını belirten Aydın, "Uzun zamandır yapmayı düşündüğümüz bir anlamda anıt değeri taşıyan bu müzeyle birlikte şehitlerimizin ruhlarını ve acılarımızı geleceğe taşıyacağız. 5 Temmuz'dan itibaren tüm vatandaşlarımızı, devlet büyüklerimizi müzemize bekliyoruz." dedi.
Maksat mezhep çatışması çıkarmaktı
Başbağlar katliamının, Sivas Madımak katliamından 3 gün sonra yapılması ve faillerin, arkalarında 'Sivas'ın intikamı alındı.' yazılı bildirileri bırakmaları Alevi- Sünni çatışması çıkarma çabasına girişenlerin bir oyunu olduğu anlaşıldı. Dönemin Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit'in, yapılan katliamla ilgili olarak, "Başbağlar katliamının perde arkasında hangi dış güçlerin eli varsa, Sivas katliamında da aynı güçlerin eli vardır" sözleri manidar bulundu. Gerginlik çıkartmak için masum köylüleri kadın çoluk çocuk demeden kurşuna dizilmesi ve faillerinin belirlenememesi kamuoyunu derinden etkiledi. Başbağlar katliamının ardından yargılama safhasında da skandallar birbiri ardına geldi. 19 kişinin serbest bırakılmasından sonra bu kişiler, mahkeme süresince tekrar zanlı olarak kabul edildi. Yakalama emri çıkartıldı. Ancak serbest bırakılanların pek çoğu bulunamadı. Hukuka, yeni isimlerin gözaltına alınmasıyla tekrar işlenirlik kazandırılmaya çalışıldı. Açıkça, Sivas olaylarıyla bağlantısının olduğu anlaşılan olayla ilgili 'davayı birleştirin, bu olaylar birbiriyle bağlantılı' taleplerine rağmen mahkeme tüm bunları göz ardı etti. Faillerin geride bıraktıkları 'Sivas'ın intikamı alındı' yazılı notları görmezden gelindi.
İlginç sürgün
Dava, Erzincan'daki Devlet Güvenlik Mahkemesi'nden (DGM) alınarak olayın yaşandığı yere en uzak yer alan İzmir DGM'sine taşındı. Bu taşıma açıkça davacı olan köylüleri yok sayma anlamı taşıyordu. Çünkü uzun yollara maddi durumu yetmeyen köylülerin çoğu İzmir'e gidemediler. Gidenler de fakir oldukları için aşağılamalara, hor görülmelere maruz kaldı. Madımak katliamı Ankara DGM'ye alınırken, Başbağlar katliamının en uzak DGM olan İzmir'e alınması da olayın arkasındaki gizli güçlerin varlığını gösterir nitelikteydi