Alimin ilmi ile amel etmemesi

veysi dede

Asistan
Katılım
9 Kasım 2009
Mesajlar
282
Reaksiyon puanı
16
Puanları
0
ALİMİN İLMİ İLE AMEL ETMEMESİ

İlim Allah tarafındanverilmiş bir nur ve bir emanettir. iyi olarak bildiğini ve doğru olarak tanıdığınıyapmayan kimse bu emanete hiyanet etmiş olur.
bir nur olan ilim, yolumuzu aydınlatır. Allah'ın verdiği ilimle kötülüğü bilmek ve çirkin şeylerden korunmak lazımdır.
Amel olunmiyan bir ilim, sahibini Cehennemlik yapar.Peygamber efendimiz, faydasız ilimden Allah'a sığınmıştır. İmam-i Hakim'ın "Mustedrek" adlı kitabında İbni Mes'ud (R.A.)danrivayet ettiği bir hadisi şerif'egöre, Hatemü'l - Enbiya Efendimiz şu dua'yı okurdu:
-Allahım Doymayan nefisten, kabul edilmiyen dua'dan, korkmayan kalb'den ve faydasız ilim'den sana sığınırım; (cami's-sağir, cüz: 1 shf: 58)
 

googlog

Profesör
Katılım
21 Ağustos 2009
Mesajlar
2,402
Reaksiyon puanı
46
Puanları
0
Öğrendiğin ilimle amel etmek lazım.Bize hesap soracak bu ilim yoksa.Amel edilmeyen ilimden Allah'a sığınırım.

Bilmediklerinizi öğrenmek için bildiklerinizle amel ediniz.Bu sözü çok seviyorum.Zannedersem İmam-ı Gazali hazretlerine ait olması gerekir.
 

veysi dede

Asistan
Katılım
9 Kasım 2009
Mesajlar
282
Reaksiyon puanı
16
Puanları
0
Öğrendiğin ilimle amel etmek lazım.Bize hesap soracak bu ilim yoksa.Amel edilmeyen ilimden Allah'a sığınırım.

Bilmediklerinizi öğrenmek için bildiklerinizle amel ediniz.Bu sözü çok seviyorum.Zannedersem İmam-ı Gazali hazretlerine ait olması gerekir.

çok doğru söylediniz teşekkür ederim. Alim ilmiyle amel etmiyorsa ne kıymeti olur? Mesela ilacın hastalığına şifa verdiğini biliyor; ama ilacı kullanmıyor. O ilacın ne faydası olur? Amel yoksa, ilmin o kimseye faydası olmaz. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Amelsiz âlim, mum gibidir, kendini yakar, insanları aydınlatır.) [Bezzar]

İlim ve amel var; fakat ihlâs yoksa yani Allah rızası için değilse, gösteriş içinse yine kıymeti olmaz. İhlâslı olması şarttır. İhlâssız amel sahte para gibidir. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Allahü teâlâ, ancak ihlâsla yapılan ameli kabul eder.) [Dâre Kutni]

İhlâs ve amel var; fakat ilim yoksa bid’at işler, hurafelere dalar, yaptığı amel işe yaramaz. Onun için, (Amelsiz ilim vebal, ilimsiz amel sapıklıktır) buyurulmuştur. İki hadis-i şerif meali şöyledir:

(Allahü teâlâ, ilimsiz ameli kabul etmez.) [B. Arifin]

(İlimle az amel faydalı olur, ilimsiz çok amelin kıymeti olmaz.) [Deylemi]

Şair de diyor ki:
İlimsiz ve ihlâssız Cennet bulunur mu hiç?
Amelsiz ilim ile âlim olunur mu hiç?
 

wenus

Asistan
Katılım
14 Haziran 2009
Mesajlar
126
Reaksiyon puanı
3
Puanları
0
İlimsiz amel sapıklıktır, amelsiz ilmin de vebali büyüktür.

Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (İlmi ile amel etmeyen âlim, kıyamette en şiddetli azaba düçar olur.) [Beyheki]


(Kıyamette, ilmi ile amel etmeyen âlimin Cehennemde çıkardığı kötü kokudan, Cehennem ehli rahatsız olarak şöyle seslenir:

"Ey kötü kimse, çektiğimiz eziyet ve bu acı durum yetmiyormuş gibi, bir de senin çıkardığın kötü kokuya mı katlanalım? Sen ne yaptın da bu duruma düştün?"

Âlim ise, "İlim sahibi idim, fakat ilmimle amel etmezdim" diye cevap verir.) [İ. Ahmed]

Âlimler hariç, insanlar helak olmuştur.

İlmiyle amel edenler hariç, âlimler de helak olmuştur.
İhlas sahipleri hariç, ilmiyle amel eden âlimler de aldanmıştır.
(Sehl bin Abdullah)


-------------

Gerçek âlimin alâmeti

Bir âlimin gerçek âlim olabilmesi için bildiği ile amel etmesi lazımdır. İlmi ile âmil olmayan din adamına âlim denilmez, buyuruldu.

İblîs, bütün dinleri biliyordu. Fakat ilmi ile amel etmedi.

Çölde kalan kimsenin yanında çeşitli silâhlar bulunsa, bunları kullanmasını iyi bilse ve çok cesûr olsa, kendisine hücûm eden arslana karşı kullanmadıkça, bu silâhların fâidesi olur mu?


İmam Mâlik’e “İlimde râsih olanlar kimlerdir?” diye sormuşlar.

İmam şu cevabı vermiştir: “İlmi ile âmil olup önceki âlimlerin tesbit ettiği ilmî hakikatlere tâbi olanlardır.”

Bir defasında, İmam Şa’bî’ye, bir mesele sormuşlar. İmam:“Bilmiyorum!” demiş.

Demişler ki : “Yâ imam, siz ki Irak’ın âlimi bulunuyorsunuz. ‘Bilmiyorum!’ demekten sıkılmıyor musunuz?”

O, şu sözlerle mukabelede bulunmuş: “Melekler, ilim ve edebce bizden daha ileridir. Böyleyken onlar: ‘Allah’ım, seni tenzih ederiz. Bizim, Senin bize öğrettiğinden başka ilmimiz yoktur...’ demekten sıkılmadılar!..”


Ka’b’ül-Ahbâr buyurdu ki: “Âhir zamanda âlimler, devlet büyüklerinin yakınlığını kazanabilmek için, bir kadın hakkında birbirine giren insanlar gibi, yekdiğeriyle ihtilâf edeceklerdir. Allahü teâlânın kulları içindeki şerliler işte bunlardır.”


Hâtem’ül-Esam diyordu ki:

“Zühd ve fıkıhla ilgili ilimleri bırakarak sadece kelâm ilmiyle iktifa eden kimse zındık olur!

Fıkıh ve kelâm bilgilerini bırakarak sadece zühd ile iktifa eden kimse, bid’at sahibi olur!

Zühd ve kelâm ilimleriyle ilgilenmeksizin sadece fıkıh ilmiyle yetinen kimse de, fâsık olur!

Hepsini bir araya getiren kimse ise kurtuluşa erer!..”

--------------------


Ebû Hafs el-Haddâd zamanının âlimlerine derdi ki: “Sizler ne zamana kadar birtakım risâle ve dîvân yazmaya devam edeceksiniz?.. İlim ancak bir vâsıtadır. Düşman hazırken siz, âlet ve vasıta toplamakla meşgul oluyorsunuz. Din düşmaları ile ilmi mücâdeleyi ne zaman yapacaksınız?”


İmam Mâlik: “İlmiyle tanınmak isteyen bir âlim, şeytandan daha şerlidir!” derdi.

---------------------------

İlmiyle amil gerçek âlim medhedilmiştir, övülmüştür.

Peygamber efendimiz, “Âlimlere tâbi olun! Onlar, dünya ve ahiretin ışıklarıdır.”,

“Âlimler; kurtuluş yolunu gösteren, birer rehber ve kılavuzdur” buyurmuştur.

Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
Üç kişiye ikram eden Allaha tazim etmiş olur:
1- Müslüman olarak yaşlanana.
2- Kur’an-ı kerimi hıfzedene.
3- Âlime.
 
Üst