Gorkem
Profesör
- Katılım
- 4 Kasım 2007
- Mesajlar
- 1,034
- Reaksiyon puanı
- 1
- Puanları
- 218
Kırmızı bültenle aranıyordu,Türkiye'nin isteği üzerine Almanya'nın iade ettiği PKK'lı tahliye edildi
Kırmızı bültenle aranırken Türkiye’nin isteği üzerine Almanya’nın iade ettiği PKK'lı 37 yaşındaki Mehmet Eşref Kızılay, yargılandığı Adana’da tahliye edildi. İtirafçı olduğunu belirten Kızılay, örgüt üyeleri tarafından öldürülme korkusuyla Almanya’ya kaçtığını söyledi.
Adana’da 27 Kasım 1991’de devriye gezen polis ekibi PKK’lı teröristlerce tarandı. Polis memuru Mehmet Ali Arslan şehit olurken, polis memurları Servet Tekin, Nurettin Gönültaş, Zeki Zurel ve Fikret Özsoy ise yaralandı. Saldırıyı gerçekleştirdiği iddiasıyla PKK’lı terörist Mehmet Eşref Kızılay hakkında daha sonra kapatılan dönemin Adana 1 Nolu DGM’de idam cezası istemiyle dava açıldı. Gıyabi tutuklama kararlarına karşın yakalanamayan Kızılay, İnterpol’ün kırmızı bülteniyle aranmaya başlandı. Almanya’da yaşadığı öğrenilen Kızılay’ın iadesi için Almanya makamlarına talepte bulunuldu. Uzun bir süre sonra Kızılay yakalanıp 23 Kasım 2007’de Türkiye’ye iade edildi. Ankara 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakkındaki gıyabi tutuklama kararı vicahiye çevrilen Kızılay 17 Aralık 2007’de gıyabında yargılamasının devam ettiği Adana 6’ıncı Ağır Ceza Mahkemesi’ne getirildi. 22 Şubat 2008’deki duruşması beklenilmeksizin, heyet oluşturulup Kızılay’ın yargılaması yapıldı.
ADANA’YA BAYIK GÖNDERMİŞ
Almanya’da aşçı olarak çalıştığını belirten 2 çocuk babası Kızılay, suçlamayı kabul etmedi. Bölücü örgütün elebaşılarından Cemil Bayık tarafından örgüte eleman kazandırmak için Adana’ya gönderildiğini ifade ederek kendisini şöyle savundu:
“Ben 1990’da örgüte katılıp Kuzey Irak’a geçtim. Orada siyasi ve askeri eğitim aldım. Sağlık sorunlarım nedeniyle Irak, Lübnan ve Suriye’de ameliyat oldum. Ben genellikle yardım ve siyasi faaliyette bulundum. Silahlı çatışmaya katılmadım. Sağlık problemlerim nedeniyle Cemil Bayık beni siyasi faaliyetlerde bulunmam için Adana’ya gönderdi. Adana’da örgüte eleman kazandırma ve vergi toplama işinde çalıştım. Polislerin taranması olayına katılmadım. Ben bu olayı eleman götürmek üzereyken Cizre’de öğrendim. Kendiliğimden teslim olup Diyarbakır ve Siirt’te bu konuda ifade verdim. Örgüte nasıl katıldığımı, faaliyetlerimi ve bildiklerimi anlatmıştım. Teslim olmam ve itiraflarda bulunmam nedeniyle Diyarbakır DGM’de serbest bırakıldım. Ancak daha sonra evimize bazı şahıslar gelerek beni sorduğu için ve bu kişilerin örgüt yandaşları olmasından korktuğum için yurt dışına kaçtım. Ben herhangi bir siyasi eyleme katılmadım. Örgüt üyeliğini de kabul etmiştim.”
Kızılay’ın avukatı da, müvekkilinin daha önce Diyarbakır’da itirafçılıktan faydalanıp tahliye edildiğini, 10 yılı aşkındır yurt dışında bulunarak örgütle bağını kestiğini belirterek serbest bırakılmasını istedi. Mahkeme heyeti, suç unsurunun değişmesi ihtimalini dikkate alarak Kızılay’ın tutuksuz yargılanmasına karar verdi. Duruşma, Kızılay ile ilgili belgelerin Malatya, Diyarbakır ve Van’daki mahkemelerden gönderilmesinin beklenilmesi için ertelendi.
Kaynak
Kırmızı bültenle aranırken Türkiye’nin isteği üzerine Almanya’nın iade ettiği PKK'lı 37 yaşındaki Mehmet Eşref Kızılay, yargılandığı Adana’da tahliye edildi. İtirafçı olduğunu belirten Kızılay, örgüt üyeleri tarafından öldürülme korkusuyla Almanya’ya kaçtığını söyledi.
Adana’da 27 Kasım 1991’de devriye gezen polis ekibi PKK’lı teröristlerce tarandı. Polis memuru Mehmet Ali Arslan şehit olurken, polis memurları Servet Tekin, Nurettin Gönültaş, Zeki Zurel ve Fikret Özsoy ise yaralandı. Saldırıyı gerçekleştirdiği iddiasıyla PKK’lı terörist Mehmet Eşref Kızılay hakkında daha sonra kapatılan dönemin Adana 1 Nolu DGM’de idam cezası istemiyle dava açıldı. Gıyabi tutuklama kararlarına karşın yakalanamayan Kızılay, İnterpol’ün kırmızı bülteniyle aranmaya başlandı. Almanya’da yaşadığı öğrenilen Kızılay’ın iadesi için Almanya makamlarına talepte bulunuldu. Uzun bir süre sonra Kızılay yakalanıp 23 Kasım 2007’de Türkiye’ye iade edildi. Ankara 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakkındaki gıyabi tutuklama kararı vicahiye çevrilen Kızılay 17 Aralık 2007’de gıyabında yargılamasının devam ettiği Adana 6’ıncı Ağır Ceza Mahkemesi’ne getirildi. 22 Şubat 2008’deki duruşması beklenilmeksizin, heyet oluşturulup Kızılay’ın yargılaması yapıldı.
ADANA’YA BAYIK GÖNDERMİŞ
Almanya’da aşçı olarak çalıştığını belirten 2 çocuk babası Kızılay, suçlamayı kabul etmedi. Bölücü örgütün elebaşılarından Cemil Bayık tarafından örgüte eleman kazandırmak için Adana’ya gönderildiğini ifade ederek kendisini şöyle savundu:
“Ben 1990’da örgüte katılıp Kuzey Irak’a geçtim. Orada siyasi ve askeri eğitim aldım. Sağlık sorunlarım nedeniyle Irak, Lübnan ve Suriye’de ameliyat oldum. Ben genellikle yardım ve siyasi faaliyette bulundum. Silahlı çatışmaya katılmadım. Sağlık problemlerim nedeniyle Cemil Bayık beni siyasi faaliyetlerde bulunmam için Adana’ya gönderdi. Adana’da örgüte eleman kazandırma ve vergi toplama işinde çalıştım. Polislerin taranması olayına katılmadım. Ben bu olayı eleman götürmek üzereyken Cizre’de öğrendim. Kendiliğimden teslim olup Diyarbakır ve Siirt’te bu konuda ifade verdim. Örgüte nasıl katıldığımı, faaliyetlerimi ve bildiklerimi anlatmıştım. Teslim olmam ve itiraflarda bulunmam nedeniyle Diyarbakır DGM’de serbest bırakıldım. Ancak daha sonra evimize bazı şahıslar gelerek beni sorduğu için ve bu kişilerin örgüt yandaşları olmasından korktuğum için yurt dışına kaçtım. Ben herhangi bir siyasi eyleme katılmadım. Örgüt üyeliğini de kabul etmiştim.”
Kızılay’ın avukatı da, müvekkilinin daha önce Diyarbakır’da itirafçılıktan faydalanıp tahliye edildiğini, 10 yılı aşkındır yurt dışında bulunarak örgütle bağını kestiğini belirterek serbest bırakılmasını istedi. Mahkeme heyeti, suç unsurunun değişmesi ihtimalini dikkate alarak Kızılay’ın tutuksuz yargılanmasına karar verdi. Duruşma, Kızılay ile ilgili belgelerin Malatya, Diyarbakır ve Van’daki mahkemelerden gönderilmesinin beklenilmesi için ertelendi.
Kaynak
