Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Adı Aşk Mı?
gözlerim kan çanağı
uykusuz gecelerimin devşirmesi bir kaypaklık yaşıyor, gün
ağır ve miladi bir koku seriliyor üzerime
bir çamur sıçraması mesafedeyim tüm yollara
çıplaklığımı çamurla örterken
antik kent kazılarında bulunan heykellere dönüyorum
kırılan kollarım ve kanatlarıma fırça...
Hüzünlü Bahar
Önümdeki arabanın camındaki çam ağacının aksinde,
Kendimi görüyorum
Yaşanmışlıklar ve anılar kafamda geçit töreni yaparken,
Kendime acıyorum
Zihnimde bin bir çeşit tasalar,
Kendimi yargılıyorum...
Bir yalnız gönül adamıyım
Daha fazla direnmek gelmiyor içimden
Yağmur damlaları...
Yanyana
Bu gürül gürül otların yanı başında.
Ağacın gölgesine değdi değecek
Tam şeftalinin kokusu başlarken
Öpüşmeye kıl kadar bitişik
Akarsuyun burnunun dibinde
Bu zulüm, bu haksızlık, bu işkence
Melih Cevdet Anday
Bir Yağmur Şiiri
Bu sabah bir yarım eksik sanki yine,
Yelkovan akrebi kovalıyor, ben yelkovanı..
Her düşüşte dönüyorum başladığım yere.
Zamanı yakalamaya çalıştığım her anı,
Bir düşüşle sonlandırıyorum her seferinde..
Sadece başım ağrıyor, sadece düşünüyorum.
Dışarıda yağmur yağıyor, ben...
İstanbul’un Yağmurlu Geceleri
Bana öyle bir huzur veriyor ki,
Yağmurlu günlerde yaşamak,
İfadesi ne sözlerde mümkün,
Ne de anlamsız şekillerde.
Her yağmur tanesinde yalnızlığım saklı; biliyorum,
Ve, her yağmur yağdıkça yalnızlığıma bürünüyorum.
Benim yağmurlu gecelerim, bir başka olur bu...
Lanet Olsun (gece yolcuları )buda güzeldir
Şimdi çok yanlız sensiz yatağım
Doymadım sana acıyor canım
Seni ah seni arıyorum
Öyle pişmanımki ahın ömrüme
Ağıtın gönlüme
Ders olsun lanet olsun
Her şeyim sendin degerini bilemedim
Ah burda olsan neler nelervermezdim
Seni ah seni arıyorum
Öyle...
Lanet Olsun
Bir gün bile güldürmedi
Ölem dedim öldürmedi
Sev dedim de aldırmadı
Lanet olsun böyle aşka
Sevmeseydim seni keşke
Mecnun oldumLeyla diye
Boşa yeldim sevda diye
Canımı verdim hediye
Lanet olsun böyle aşka
Sevmeseydim seni keşke
Hangi seveni güldürdün
Ferhat'a dağı deldirdin
Nice...
Bulayım Dersen
Aydınlık gerçeği bulayım dersen,
Gerçeği bilene sor da öğren gel.
Gerçek saklanamaz doğru söylersen,
Tüm giydiklerini soy da öğren gel.
Nefsin ile savaş eyleyim dersen,
Can dosta canını kurban eylersen,
Dost iline doğru uçmak dilersen,
Aşkı muhabbeti sor da öğren gel.
O aşkın...
Veda
Silahlara veda
Geceye rüyaya ve sana
Yalnızlığın geyik gözlü köşesinden
Düzenlerin çıkmazına
Çizdiğim resmin
Saat kulesi ağlıyor
Ağzım o çeşit yok
Şişe bu çeşit var
Sen bir gece gelsen
Güneş doğmasa
Gitmeden yine gelsen
Bu yeni geleni
Bu bize bakanı
Sana bir anlatsam
Güneş doğmasa...
Mona Roza
Mona Roza, siyah güller, ak güller
Geyvenin gülleri ve beyaz yatak
Kanadı kırık kuş merhamet ister
Ah, senin yüzünden kana batacak
Mona Roza siyah güller, ak güller
Ulur aya karşı kirli çakallar
Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa
Mona Roza, bugün bende bir hal var
Yağmur iğri iğri...
İç Benim İçin
Kapını çalarsa mazinin eli
Ne olur bir şişe aç benim için
Ben hiç ayıkmadım gittin gideli
Sen de birkaç kadeh iç benim için
Bir gece veda et tatlı uykuna
Girdiğim günahı sarhoşken kına
Yarıda bırakma Allah aşkına
Bu gece kendinden geç benim için
Nasıl bir yanlışa ben adım attım...
dizi izleniyor severek izleyen çok ve izlemiyorum diyenlere diziyi sor herşeyi ile biliyorlar.türk malı bu gün 15.bölümü ile ekranlara gelicek haftaya 16.bölüm sezon finali olucak..yani daha erken tatil olması gerekirken izlenme oranı yaz aylarında olmamıza rağmen yüksek olduğu için uzadı bilginize
Geri Gelen Mektup
Rûhun mu ateş, yoksa o gözler mi alevden?
Bilmem, bu yanardağ ne biçim korla tutuştu?
Pervâne olan kendini gizler mi alevden?
Sen istedin, ondan bu gönül zorla tutuştu...
Gün senden ışık alsa bir renge bürünse;
Ay secde edip çehrene yerlerde sürünse;
Her şey silinip...
Kırkıncı Oda
Kırkıncı odanın kapısındayım;
Ne varsa bu kapı arkasındadır.
Açsam, ya açmasam kaygısındayım;
Aklım iki cihan arasındadır.
Kim bilir neler oluyor içerde!
Yarab! İnsan bahtım hangi ellerde?
Ha ben ha masaldaki o şehzade;
Gönlüm bir güzelin sevdasındadır.
Cahit Sıtkı Tarancı
Ben Gibi Sevince
Bir çekiç beynime hasret çakıyor
Her seher gönlüme kasvet çöküyor
El falıma baktım; gurbet çıkıyor
Bir derde yanmışım; yanmayan onmaz
Bir dert ki; gönülden duyan, dayanmaz!
Şu varlık
Âh şu varlık!
Düşünmeyenin varlığı,
Balığın körlüğü gibi deryâya
Sâdece olmakta olanların...
İçelim
İşte bir aradayız!
Sağlığından haber beklediklerimiz yanımızda;
Ve aramızda uzun zamandır
Yüzünü görmediklerimiz!
Kimimiz mahpustan dönmüşüz
Kimimiz sürgünden!
Bu akşam keyfimiz yerinde,
Günlük dertlerimizden sıyrılmışız,
Nasıl kazanıldığını unutmuşuz paranın
Elimiz o kadar...
S.R.Ş (Süper Romantik Şarkılar)
Her ne kadar
Hoyrat olsam da
Sana
Ve hayata karşı
İçimde sakladığım
Ve senin asla
Erişmeyi beceremediğin
Son derece kırılgan
Ve oldukça uysal
Yönlerim de var benim.
Bilmiyorum
Bunu söylemek
Ne kadar doğru
Ya da yanlış mı
Acaba
Bile bile
Kışkırtmak seni
Bu şekilde...
Yoksa Aşktan Mı?
Sıkıntıdan mı yazılanlar anlam buluyor
Yoksa şansımdan mı kelimeler doğru sıraya giriyor
En korkuncu bu olsa gerek
Yoksa bu yürek sana aşık mı oluyor?..
Tolga Akşit
Var mıyıdım Yok muyudum
Var mıyıdım yok muyudum,
Şu alemde bundan evvel.
Az mıyıdım çok muyudum,
Şu alemde bundan evvel.
Gelen miydim, giden miydim ?
Yaprak mıydım, beden miydim?
Toprak mıydım, maden miydim?
Şu alemde bundan evvel.
Yürür müydüm adım adım,
Yine Adem miydi adım.
Ne yedim içtim...
Yağmur Bir Kez Daha Çiselerken
Yağmur bir kez daha çiselerken,
Penceremin ucunda
Yalnızlığımı akıtıyorum suya,
Gözlerimi bırakıyorum yansımana.
Sesini dinledim yağmur.
Hani kimseyle pek konuşmadığın gibi,
En sevdiğimiz şeyi yaptık yine karşılıklı;
Her zaman ki halimizle durulduk, dinledik...
Ya Duyarsan?
Haykırmak istiyorum tüm dünyaya seni sevdiğimi
Bilsin istiyorum herkes bu gerçeği
Acılar sona ermese de sevdiğimi, bir kez sevdiğimi
Bilsin istiyorum herkes bu gerçeği
Peki ama Ya Sen Duyarsan...
Şenay Gilor
Annemle Hasbihal
Anne, zannetme ki günler geçti de değişti evvelki
huyum gitgide
Bir hırçın çocuğum, değişmez huyum
Seneler geçse de ben yine buyum
Senden umuyorum teselli yine
Bugün şefkatine, muhabbetine zanneder misin ki yok
ihtiyacım?
Belki eskisinden daha muhtacım
Dünyanın tükenmez...
Bir Zil sesi Kalbim
Unutulmayacak bir aşk ararken
Kaybettim aslında
Kader yalnızlığı kadar
Acı kederim
Ve
Her saat başı duyulan
Bir zil sesi
Kalbim
İstanbul - Nisan 2007
Remzi Orman
Yağmur
Yağmur yağıyor İstanbul’a
Gece karanlık ve etraf sessiz
Ve sadece ben ve kokun etrafta
Yağmur yağıyor İstanbul'a
Gün ağardı...
Ama hala kokun havada
Sensizlik çekmek için
Sensiz mi kalmalıyım
Kokunu duymak için
Bir dahaki yağmura
Hasret mi kalmalıyım.
Deniz Kılıçkaya
İlk Defa
Biliyorum ki okuyacaksın yine bu şiirimi
Biliyorum ki yine kendinden bir şeyler arayacaksın
Her mısrada kendini bulmaya çalışacaksın
Bu sefer aldanıyorsun aşkım
Bu şiir sen olmayan duygularla yazılıyor
Sensizliği koyuyorum bu şiire
İlk defa seni anlatmıyorum, seni anmıyorum
Sensizliği...
Seni Sevmek...
Seni sevmek bir yağmur damlası gibi
Saf ve temiz olmalı..
İçebilmeliyim susuz kaldığımda
Serinleyebilmeliyim sevdandan yandığımda
Dokunabilmeliyim tenine narince inceltmeden
Sevebilmeliyim ellerimle
Öpebilmeliyim...
Seni sevmek bir yağmur damlası gibi olmalı
Teninde gezerken seni...
Alıp Gittin Parantezi
Ömür,
Parantez içi:
Kimi bomboş,
Kimi çiçek bahçesi...
Bana ilki düştü nedense,
Sana ikincisi.
Bu yüzden,
Seni özledim durdum...
Geldi mi habercisi?
İçine koyacağın çizgide yolum,
Ünleminde sesim,
Soru işaretinde korkum,
Virgülünde sevgim,
Üç noktanda...
Aşkın Sıfırında Yürüyorum
Aşkın sıfırında yürüyorum
Yıldızların seni yansıttığı bu gecede
Geçtiğim bu yollar, sana götürüyor beni sanki
Sonunda sadece karanlık olduğunu bilmezcesine
Ve kentin ışıkları daha da rengarenk yanıyor
Bir hayelin izini sürmeye çalışan bu kalple alay edercesine
Aşkın...
İzmir’de Akşam ve Sen
Sonsuzlugun şarkisini söyler dalgalar,
Özlemin mavi mavi büyür denizlerde.
Yeni bir dram başlar,
Güneş batar, açilir yeniden perde.
Simsiyah bir gök, piril piril yildizlar,
Milyonlarca inci serpilir baştan başa,
Deniz dalgalarla uzatir semaya kollarini
Mavi ile siyah...
Ayrılık Hasreti
Ayrılık hasreti vurdu bağrıma
Neden ayrı düştük, bilemiyorum!
Sen yoksun sevdiğim, gönlüm virane
Üzüntüm çoğalır, gülemiyorum! .
Gönlüm ateş sanki, kor gibi yanan
Hasret mızrak mızrak, vermiyor aman
Derdimle baş başa kaldığım zaman
Akar gözüm yaşı, silemiyorum...
Diyorlar
Ölürsem yazıktır sana kanmadan
Kollarım boynunda halkalanmadan
Bir günüm geçmiyor seni anmadan
Derdine katlandım hiç usanmadan
Diyorlar: "Kül olmaz ateş yanmadan
Denizler durulmaz dalgalanmadan!"
Saadet benziyor boş bir seraba
Düşüyor her seven gönül azaba
Gelmiyor çekilen...
Evimize
Ne kadar sıcaksa bakışların o kadar ısınıyorum,
soğuk ve karlı günlerde..
Soğuk geceler, o sıcak bakışlarında ısıt beni..
Birlikte güzelleştirelim dünyayı,
Birlikte şarkılar yazalım.
Birlikte sulayalım aşkımızın güllerini.
Sonra bir otobüs durağında yeniden karşılaşmış gibi yaparız...
BİR GECE
gecede bir uyku,
uykunun içinde ben...
uyuyorum,
uykudayım,
yanımda sen
uykunun içinde bir rüya,
rüyamda bir gece,
gecede ben...
bir yere gidiyorum,
delicesine...
aklımda sen.
ben seni seviyorum,
gizlice......
el pençe duruyorum,
yüzüne bakıyorum,
söylemeden tek...
Elma Şekeri
Hadi! Ben sana koşayım, sen de bana,
Bakarsın tereddütlerin ulaşamadığı bir yerde karşılaşırız,
Senin dudaklarında bir tebessüm,
Benimse elimde elma şekeri...
İstanbul - 09.02.2007
Sadi Saçak
Bekleyince Gelecek mi?
Bekle diyorsun bana,
Beklememi istiyorsun durmadan,
Bir şeyler vaad ediyorsun,
Bunları alacağımı söylüyorsun beklemem karşılığında.
Sadece beklememi istiyorsun ama,
Ne durumda olduğumu,
Nasıl beklediğimi bilmiyorsun.
Burada çoktandır bir umut yok,
Bir ışık yok beni...
Fadime Kız
İki elinde su dolu iki kova
Bahçe dibi serviye doğru
Fadime kız geliyordu
Anası çamaşırları yumuş
Çitin üstüne seriyordu
Ağası çömelmiş duvar dibine
Çenesi dizlerine dayalı
Tütün içiyor.
Oktay Rıfat Horozcu
O Akşamın Sabahı
Gördüm konuşma gideceğini biliyordum
Elimde çiçek sana doğru koşarken
Seni bavullarını hazırlarken gördüm
Çicekleri çöpe atıp arkamı dönüp gittim
Hangi meyhaneydi nerdeydi hatırlamıyorum
Sadece sabaha karşı beşte çıktığımı biliyorum
O gece beni beklemişsin sabaha kadar
Gözlerin...
Ölü Asker
Zeynep ve Derviş'e
Nasıl da istemiştim
savaşa gitmeden
sevgilimle evlenmeyi
ama nereden bilebilirdim
ki silahın
demirine çarpıp
saklandığım yeri belli edeceğini
parmağımdaki yüzüğün...
Kaynak: Antik Acılar
Sunay Akın
Bir Garip Asker...
Kahpe bir kurşunla el ayak yarım
Bilinmez dağlarda ne olur yarın
Belki bir top mermi düşer kışlaya
Belki de tabutla döner sılaya
Peşinde bıraktı taze bir gelin
Kucaktan kucağa körpe bir yavru
Büyürse, sorarsa nerede babam.
Vurulmuş yatıyor her tarafı kan
Yırtınıp dövünür...
Askerlik
Geldi çattı askerlik çağı
Beni bekler asker ocağı
Ah ne sıcaktı, o anne kucağı
Ama kışla peygamber ocağı
Veda edip, düştüm gurbet yoluna
Hasret kaldım, sevdiğimin koluna
Söyleyin, dua etsinler tüm askere
İnşallah nasip olur bize o tezkere
Gidip devir alacağım şanlı sancağı
Şehit de...
Askerim Şimdi
Sülüsüm kesildi vardım askere
Sayayım dedim günleri
Belki çabuk gelir teskere
Alsınlar artık kızlarıda askere
Bak ister mi kimse
O zaman teskere
Kışlanın kapısına diyorlarmış
Nizamiye kapısı
Girdin mi içeri bakma geriye
Hasret ile yoğrulmuş harcı yapısı
Adım attım...
Askerde Hasret
askerde hasret
şekeri kendinden bir bardak demli çayın
buharı da yükselir göklere...
askerde hasret yeşildir.
kördür bir de
görmez olur insan
göremez başka yüreklerin çektiğini.
bir ucuz cigaranın dumanıyla yayılır
milyon kere çoğalarak çöker insanın üstüne
kurudur, ayazdır...
Asker Yârim
Duvarda asılı, kupürlü perde
O yâr düşürdü beni bu derde
Ellerin yârleri birer birer geldi
O yârin hasreti yüreğimi deldi
Acep benim yarim niye gelmedi
Acep dualarım kabul mu olmadı
Ne iyi olurdu o da gelse seherde
Has konuğum olurdu, gecelerde
Kristal avizeler tavanda asılı...
Asker Mektubu
Selâm edip, ellerinden öperim,
Şimdi çakı gibi askerim anne.
Hep kabarır kahramanlık hislerim,
Vatan için ölmek isterim anne.
Asker olmak, adam olmakmış meğer,
Bu vatan uğrunda ölmeye değer.
Mektubuma cevap gelirse eğer,
Sevinçten deliye dönerim anne.
Badem ağaçları, üzüm...
Asker
İnsanlar gidiyor birer birer
Ve biz bu ıssızlığın ortasında çakılmış gibi
Selam duruyoruz her birinin ardından
06.02.1999
Hüsnü Çakıroğlu
Asker
İnsan olma duygusunu
Yitirir askerde kişi
Nice şeye kıymet verir
Bitince askerde işi
10.12.1984
Müslim Avcıoğlu
Asker Mektubu
saatler...
Askerin Hikayesi
Nice türkü edayla kişi gider askere.
Zamanı hızla geçsin. Alsın gelsin teskere.
Anne, baba, yar bakar, peşinden su dökerler.
Başlar kederli anlar, günü iple çekerler.
Sevinçle gidilir hep. Önce bir keder olmaz.
Giyince yeşilleri sayılı günler dolmaz.
Her günü bir yıl olur...
Ümitsiz Aşklar İçin
Ben ümitsiz aşklar için yaratılmışım
Ayrılıklar için, sonsuz kederler için
Ne zaman ta derinden sevsem bir kadını
Ezilmeli yeni açmış gülleri kalbimin
En güçlü zehir olmalı aşk dediğin
Alkol gibi damarlarıma yürümeli
Sarmalı her yanımı gece olunca
İçimde bir çıbancasına...
Lades Kemiği
Boğuk boğuk bir siren sesi
Güz yağmurlarının geri çekildiği aklımda
Aklımda geceler boyu
Çınlayan yalnızlık
Cam kırıkları, yağan kar üstüne vuran ayışığı
Odam soğuk
Sevgilim yok
Bir yılbaşı ağacının bütün lambalarının söndüğü aklımda
Anı bile değil artık
Her gün bir arkadaşın...
Hayal Bana Yakın Yar Bana Uzak
Hayal bana yakın yar bana uzak
Sevdası başıma dolanır gitmez
Aşkına düşeli yar bana uzak
Yüz bin öğüt versen biri kar etmez
Senin aşkın beni kıldı urusvay
Düşmüşüm peşinde koşarım hay hay
Kabul et kapında beni de kul say
Dost yoluna olur aşık ar etmez
Ey beni bu...
Göklerden Süzüldüm Tertemiz İndim
Göklerden süzüldüm tertemiz indim
Yere indim yedi renge boyandım
Boz bulanık bir sel oldum yürüdüm
Çeşit çeşit türlü renge boyandım
Azgın azgın çağlayarak akarak
İnsafsızca tahrip edip yıkarak
Ne utandım ne kimseden korkarak
Kusur günah kirli renge boyandım...
Ey Hocam Karışma Hikmetullaha
Ey hocam karışma Hikmetullaha
O derya derindir giren boğulur
Allah birdir inanmışız Allaha
İki diyen o dergahtan kovulur
Aslım Türktür Elhamdüllah Müslüman
Şükür Amentüye etmişiz iman
Kalbime yaraşmaz şirk ile gumen
Kalbimiz nur ile dolu sayılır
Karışma hikmete...
Dünyada Tükenmez Murad Var İmiş
Dünyada tükenmez murad var imiş
Ne alanı gördüm ne murad gördüm
Meşakkatin adın Murad koymuşlar
Dünyada ne lezzet ne tad gördüm
Ölüm var dünyada yok imiş murad
Günbegün artıyor türlü meşakkat
Kalmamış dünyada ehli kanaat
İnsanlar içinde çok fesat gördüm...
Dostlar Beni Hatırlasın
Ben giderim adım kalır
Dostlar beni hatırlasın
Düğün olur bayram gelir
Dostlar beni hatırlasın
Can kafeste durmaz uçar
Dünya bir han konan göçer
Ay dolanır yıllar geçer
Dostlar beni hatırlasın
Can bedenden ayrılacak
Tütmez baca yanmaz ocak
Selam olsun kucak kucak...
Deli Gönül Değme Çaydan Bulanmaz
Deli gönül değme çaydan bulanmaz
Coşarsa dalgası kendinden olur
Derdsiz aşık diyar diyar dolanmaz
Gezdirir kavgası kendinden olur
Gönüle delidir demiştik baştan
Üşenmez borandan ıslanmaz yaştan
Boğulmaz denizden yenmez ateşten
Ateşi kor közü kendinden olur...
Çırpınıp İçinde
Çırpınıp içinde döndüğüm deniz
Dalgalanır çoşar rüzgarından
Mevce gelir çoşar inleyen aşkım
Ah çektikçe kaynar gelir derinden
Derya coşar inci saçar kenara
Aşk ehli dayanır ateşe kara
Bülbüller gül için giyinler kara
Seherler uyanır gülizarından
Dert ile mihnete dalmayan aşık...
Bu Alemi Gören sensin
Bu alemi gören sensin
Yok gözünde perde senin
Haksıza yol veren sensin
Yok mu suçun burda senin
Kainatı sen yarattın
Herşeyi yoktan var ettin
Beni çıplak dışar'attın
Cömertliğin nerde senin
Evli misin ergen misin
Eşin yoktur bir sen misin
Çarkı sema nur sen misin
Bu...
Bir Küçük Dünyam Var İçimde Benim
Bir küçük dünyam var içimde benim
Mihnetim ziynetim bana kafidir
Görenler dar görür geniştir bana
Sohbetim ülfetim bana kafidir
İstemem dünyanın saltanatını
Süslü giyimini Arap atını
Bilirsem Türklüğüm var kıymetini
Vatanım milletim bana kafidir
İsterdim...
Bilmem Hayal Miydi Yoksa Düş Müydü
Bilmem hayal miydi yoksa düş müydü
Gönül arzusunu buldu bu gece
Yalın kılıç mıydı bir ateş miydi
İçerim köz ile doldu bu gece
Bilemedim gece ile gündüzü
Seçemedim güneş ile yıldızı
Mestane gözleri mestetti bizi
Aklımı başımdan aldı bu gece
Mah yüzüne bakma...
Aşkın Beni Elden Ele Gezdirdi
Aşkın beni elden ele gezdirdi
Çok dolandım bulamadım eşini
Beni candan usandırdı bezdirdi
Tuzlu imiş yiyemedim aşını
Benim ile gezdin beni arattın
Beraber oturup beraber yattın
Türlü türlü gullerinden koklattın
Aşık ettin güle bülbül kuşunu
Altmış iki yıldır seni...
Aldanma Cahilin Kuru Lafına
Aldanma cahilin kuru lafına
Kültürsüz insanın kulu yalandır
Hükmetse dünyanın her tarafına
Arzusu hedefi yolu yalandır
Kar suyundan süzen ceşme göl olmaz
Gül dikende biter diken gül olmaz
Diz diz eden her sineğin bal'olmaz
Peteksiz arının balı yalandır
İnsan...
Ağlar Veysel Çıkmaz Sesi
Ah çektikçe erir gider
Yüreğimin yağı benim
Seni görsem durur gider
Dillerimin bağı benim
Gam leskesi saf saf oldu
Hep sözlerim boş laf oldu
Senin yolunda mahv oldu
Gençliğimin çağı benim
Ah belimi büken oldu
Gurbet bana diken oldu
Altı aydır mekan oldu
Dibi kırkkız...
Aşık Veysel Şatıroğlu
Aşık Veysel Sivas'ın Şarkışla ilçesinin Sivrialan köyünde 1894 yılında doğmuştur. 21 Mart 1 973'te gene kendi köyünde ölmüştür.
1901 yılında Sivas'ta başlayan bir çiçek salgını sonucu sol gözünü yitirmiş, sağ gözüne perde inmiştir. Bir süre sonra, bir...
Bilmek İstersen Seni
Bilmek istersen seni
Can içre ara canı
Geç canından bul anı
Sen seni bil sen seni
Kim bildi ef'alini
Ol bildi sıfatını
Anda gördü zatını
Sen seni bil sen seni
Görünen sıfatındır
Anı gören zatındır
Gayri ne hacetindir
Sen seni bil sen seni
Kim ki hayrete vardı...
Geceleyin
Geceleyin karanlıkta
Suya attım ben sesimi
Türkü oldu birdenbire
Denizinden geçen gemi
Geceleyin karanlıkta
Gülümsedim buluta ben
Saçlarına düşen yağmur
Gökkuşağı oldu birden
Geceleyin karanlıkta
Yıldız tuttum gök içinde
Işığını sana vurdu
Bir gül açtı yüreğinde
Ülkü Tamer
Ölüm Gelmişse
Bitmişse
Kızıllığını avuç avuç içtiğimiz şafaklar
Öğleler, ikindiler çoktan geçmişse
Bir akşamüstü garipliği
Sarmışsa her yeri
Güneş devrilmiş
Renkler solmuş
Sesler kesilmişse
Son kuşlar da geçip gitmişlerse ufuktan
Ve çiçekler
Bükmüşse boyunlarını dalgın dalgın
Bil ki ölüm saati...
Ölüm
Sözünde durmadı mavi gökler;
Gün kararıyor gitgide ölüm.
Akşam yeli nedameti söyler;
Nedamet yer etti bende ölüm.
Ne yapsam, gün doğmuyor gönlümce;
Sudur akar kendi bildiğince,
Hangi pencereye koşsam gece;
Gitmiyor bu can bu tende ölüm.
Ne vefasız geçmişten hayır var,
Ne gelecekler...
Seviyorum Seni
Seviyorum seni
ekmeği tuza banıp yer gibi
Geceleyin ateşler içinde uyanarak
ağzımı dayayıp musluğa su içer gibi
Ağır posta paketini
neyin nesi belirsiz
telaşlı, sevinçli, kuşkulu açar gibi
Seviyorum seni
denizi ilk defa uçakla geçer gibi
İstanbul'da yumuşacık kararırken...
yokluğundan ustayı anma denemesi [attila ilhan için]
biz onu çok sevmiştik…
''ağustos çıkmazı''nda değildik, ekimi henüz adımlıyorduk, ama ölümlü bir ekim çok gelirdi bize.. onun ''cinayet saati''nin görgü tanıkları olarak ''istanbul...
Çam Ağacının Fısıltıları
Başaklar sarardı,
Harman olan benim şimdi
Ay vaktidir!
kapılar kapandı nazlım
pencerelerden sızan sarı ışıklar
ok ok kalbime değer
dışarısı son bakışın gibi
boran fırtına, kahredici soğuk
ellerim yüreğin gibi
kaskatı
adımların, adımlarıma karışmadan yürüdüğüm...
Fayton
O sahibinin sesi gramofonlarda çalınan şey
İncecik melankolisiymiş yalnızlığının
İntihar karası bir faytona binmiş geçerken ablam
Caddelerinden ölümler aşkı pera'nın
Esrikmiş herhal bahçe bahçe çiçekleri olan ablam
Çiçeksiz bir çiçekçi dükkanının önünde durmuş
Tüllere sarılı mor bir...
Uçurtma, Kuş, Kırlangıç
Alnın bir uçurum
önce gözlerimin
sonra dudaklarımın düştüğü
ve her seferinde
saçlarına takılıp kaldığı bir uçurum
Serin bir su alnının kokusu
bu çok sıcak şehirde
birdenbire önüne çıkan
yenileyen dirilten
serin bir su
Gözlerin
yükü ağır iki kırlangıç
bana doğru kalbime...
Ya Sen Var Mıydın
Hangi rüzgarlarda kaldı yüreğin
Hangi yağmurlar yıkadı sevdanı
Açan ne güller, söylenen ne sözler
Unutuldu birer birer
Ya sen var mıydın geç gelen akşamlarda?
Nurgül Demirci
Çocuksu Bayramlar
Küçükken ne güzel olur bu bayramlar
Ezilmişliğin, biçareliğin, unutulduğu
Güzel anlardır o sabahlar
Bir çift ayakkabı bile yeter
Mutlu kılmaya insanı
Ne çare ki büyüdük
Durduramıyor insan zamanı
Keşke hiç büyümeseydi bu hoş anı
O zamanı arar oldum bazı bazı
Bilseydim büyür...
S.R.Ş (Süper Romantik Şarkılar)
Her ne kadar
Hoyrat olsam da
Sana
Ve hayata karşı
İçimde sakladığım
Ve senin asla
Erişmeyi beceremediğin
Son derece kırılgan
Ve oldukça uysal
Yönlerim de var benim.
Bilmiyorum
Bunu söylemek
Ne kadar doğru
Ya da yanlış mı
Acaba
Bile bile
Kışkırtmak seni
Bu şekilde...
İsmet Özel'in 41 tane şiirini buldum ama eklediğiniz şiiri bulamadım şiir eklerken yazarını ve şiirin başlığını kullanmayı alışkanlık haline getirelim böylece daha düzenli bir forum ve arşivimiz olur.
ÖRNEK
Yikilma Sakin
Sana durulanmiş kelimeler getirecegim
pörsümüş bir dünyayi kahreden...
Şekerli Gerçek
Ev karanlık kap kacak iğne üstünde
Karısı çocukları var mı yok mu belli değil
Masa iskemle ocak
Arama öyle şeyleri
Bir sofra bir yaygı
Bir sedir olsun yok mu
Yok o da yok işte
İğreti bir yaşayış içinde adam
Duvarları yalnızlık yemiş bitirmiş
Gökyüzü üstünde yıldızlar daha üstünde...
Bekledim Seni...
Buzlu camların ardında,
Karanlık gecelerin aydınlığında,
Yalnızlığımın yalnızlığında,
Bekledim Seni...
Bir insan ki mutluluğa hasret,
Bir gece ki güneşe hasret,
Bir umut ki sana hasret,
Beklerim Seni...
Hollanda - 26.10.2000
Mustafa Akgün
Melekler De Aşka Düşer
Acıya hükmedemeyeceğini bilseydim
Taşı ve toprağı yarıp çıkar gelirdim senin için..
Çiçeklerin bin bir dilini keşfederdim yine,
Sen kırmızıyı takardın saçlarına
Bir çingene kız gibi,
Ben maviye pranga vururdum bir daha..
Çağırırsan beni eğer
Davete icabet bizim...
Biz Aşkı Meleklerden Aldık
Ağlamak bana mı? Sana mı yakışıor?
Terketmek sana mı zor gelir ? Bana mı?
Sabır ile başladık bu işe sabırla noktaladık
Biz aşkı meleklerden devraldık
Rahatlığımız umutlarımızdır
Sevdamız birbirimize olan güvenimizdir
Yarınlarımız hayallerimizdir
Biz aşkı meleklerden...
Yalancı Dünyaya
Yalancı dünyaya konup göçenler
Ne söylerler ne bir haber verirler
Üzerinde türlü türlü otlar bitenler
Ne söylerler ne bir haber verirler
Kimisinin üstünde biter otlar
Kimisinin başında sıra serviler
Kimi mâsum kimi güzel yiğitler
Ne söylerler ne bir haber verirler
Toprağa gark...
Senin Korkularını Benim İnceliğimi
Ayrılık ne biliyor musun?
Ne araya yolların girmesi,
ne kapanan kapılar,
ne yıldız kayması gecede,
ne ceplerde tren tarifesi,
ne de turna katarı gökte.
İnsanın içini dökmekten vazgeçmesi ayrılık!
İpi kopmuş boncuklar gibi yollara döktüğü gözlerini...
ÖMÜR HANIMLA GÜZ KONUŞMALARI
...Ve güz geldi Ömür hanım. Dünya aydınlık sabahlarını
yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var
göğün maviliğinde. Yağmur ha yağdı ha yağacak. İn-
cecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin.
Hüznün bütün koşulları hazır...
AŞK VE KUYRUKLUYILDIZ
gittiğim bütün hekimler aynı şeyleri söylediler
söz birliği etmişcesine
"aşk hastalığıdır bunun adı
ve çok sarsar insanı bu yaştan sonra"
oysa ne yalan söyliyeyim,
ben yalnızca
bir kuyrukluyıldıza
çarptığımı sanmıştım
yaşamın çıkmaz...
Dağ Rüzgarı
Kaderde senden ayrı düşmek de varmış
Doğrusu bunu hiç düşünmemiştim...
Seni tanımadan
Hele seni böyle deli divane sevmeden
Yalnızlık güzeldir diyordum
Al başını, kaç bu şehirden
Ufukta bir çizgi gibi gördüğün dağlara
Rüzgarın iyot kokularını taşıdığı denizlere git
Git gidebildiğin...
2 EKİM
1187- Selahaddin Eyyubi, Kudüs'ü zapt ederek 88 yıllık Frank
işgaline son verdi.
1608- Modern teleskopun prototipi Jan Lippershey tarafından yapıldı.
1730- III. Ahmet'in halledilmesiyle I. Mahmut tahta çıktı.
1730- Divan şairi Nedim, 48 yaşında öldü.
1836- Darwin, Brezilya...
ewet çok haklısın şiir eklemek güzel paylaşmak çok iyi ama arkadaşlar artık ne yazarını biliyo nede şiirin adını ekliyolar öylesine şiir eklemek içinde bu kadar yarışa girmemek lazım..ama burasıda özgür bir forum kurallar cercevesinde..ekleyen okuyanda sagolsun..
bendede çok araba var yazayım bari :)
1971 model yeni toplanmış bir anadolum
1990 model yeni toplanmış mıtsubishi pajero 4x4 jeep
2005 model bmc megastar minibüsüm
2005 model hyundai accent var
anadol hariç hepsini haftanın degişen günlerinde kullanıyorum.
ADAGIO
Yaşamın vişne rengi dudakları vardır sevgilim
öpüşün kadar sıcak ve tatlı
özgürlük türküleri de söylenir bu dudaklarla
sevda türküleri de
vişne rengi dudakları vardır sevdanın
gülümser dudakların gibi titrek ve dokunaklı
okyanus olur sarar dünyayı
ölümün vişne rengi dudakları kimi kez...
Özel ticaretin özünde bir parça sahtekarlık mutlaka vardır. Bir köylü bir at satın aldığı zaman onu her fırsatta kötüler. Aynı atı bir yıl sonra satacağı zamansa, daha genç, daha iyi ve daha güçlü durumda olacaktır... Bir insanın kendi malı daima en iyisidir başkasınınki en kötüsü. Bir insanın...
1 EKİM
1730- Sadrazam Nevşehirli İbrahim Paşa, Patrona Halil
isyanını çıkaranların istekleri doğrultusunda Padişah
III. Ahmet tarafından boğduruldu.
1931- Ressam Ruhi Arel 51 yaşında öldü.
1942- Bakanlar Kurulu, eğlence yerlerinin saat 22.00'de
kapatılması kararı aldı.
1949- Mao Zedong...
Istanbul Destani
Istanbul deyince aklima marti gelir
Yarisi gümüş, yarisi köpük
Yarisi balik yarisi kuş
Istanbul deyince aklima bir masal gelir
Bir varmiş, bir yokmuş
Istanbul deyince aklima Gülcemal gelir
Anadolu'da toprak damli bir evde
Gülcemal üstüne türküler söylenir
Süt akar cümle...
Orda Bir Köy Var Uzakta
Orda bir köy var uzakta,
O köy bizim köyümüzdür.
Gezmesek de, tozmasak da
O köy bizim köyümüzdür.
Orda bir ev var uzakta.
O ev bizim evimizdir.
Yatmasak da, kalmasak da,
O ev bizim evimizdir.
Orda bir ses var uzakta,
O ses bizim sesimizdir.
Duymasak da, tınmasak da
O...
Anladim
anladim
sabahlari açilir
esnaf çarşilari yeminle
"bedreddinim bir agaca asilir"
anladim
en büyük yalan yemindir
edilir sabahlari
gecesini hatirlamayan esnaflarin
tüm merasimleri gömdüm
ömrümün reklam amaçli takvimlerine
anladim
kimse üzgün degildi
bayraklar yariya...
Lale
Duyacağım gün
Gözlerinin güldüğünü
Umursuzca baktığını maziye
Oturduğumuz o kahvede
Başka bir ad varsa yanında
Ve onun adı kazılıysa kalbine
Sevgi sözcüklerini ona sıralıyorsan
Hissederek
Benim hiç duymadığım
İşte o gün
Denize siyah bir lale bırak
İnan ki mezarıma ulaşacak
Seren Ekşi
Öldürür Bu Şehir
Her nereye baksam sana benziyor
Öldürür bu şehir, beni öldürür
Çıldırmak iş değil, deli ediyor
Öldürür bu şehir, beni öldürür!
Çekil de git diyor içimden bir his
Dört yanım karanlık dört yanım is
Seni mi saklıyor bu duman bu sis
Öldürür bu şehir beni öldürür!
Nereye sarılsam...
Bir Eylül Sabahı
Seni bir eylül sabahında sevdim
kuşların sonbahar şarkılarıyla,
ben ağlardım ağaçlarla bereber
sabahları ahu bakışlarına vuruldum
o bakışların ki dünyalara değer...
Senin sensizlğini sevdim bir eylül sabahında
o hayat dolu bakışlarına sevdalandım.
Sana olan sevdamı yüreğimde...
Öğren De Gel
Makam mevki her şey değil
İnsanlığı öğren de gel
Öyle basit bir şey değil
İnsanlığı öğren de gel
İster müdür ister paşa
Allah mısın tövbe haşa
Artık gönül ver bu işe
İnsanlığı öğren de gel
Sakın boş bir çuval olma
Gaza gelip boşa dolma
Doğruluğa uzak kalma
İnsanlığı öğren de gel...
Fakültenin Önü
Fakültenin yanı demirden köprü
Fakültenin önü bir sıra kavaktı
Biz bir garip yiğit kişiydik
Bütün hürriyetler bizden uzaktı
Faşistler camlara yürüdüler
Kürsüleri kırdılar, höykürdüler
Tığ teber şahı merdan
"Tanrı Dağı kadar Türktü bunlar
Hira Dağı kadar müslüman."
Ve...
Padişah Kızı
Bugün hangi çarşamba, yarın hangi cumartesi bilmiyorum?
Sarhoşluğumun üzerinden on yıl geçti,
hala ayılamadım.
Zamanların ötesinden gelmiş aşk tomurcukları yeşermişti içimde evvel zaman,
şimdi kurumuş, görmüyorum.
Yelkovanı şaşmış saat gibiydi kalbim,
belki de durmuştu, bilmiyorum...
Acı Kolay Çekilmiyor
Dağların üzerinde ismin yazılı,
Ne faydası var?
Gönlüm yaralı.
Derdimi dinleyen yok,
Sevgimin sonu hep acı.
Acı kolay çekilmiyor,
Göğüs germek gerekiyor.
Çektiğim acılar hep boş çıkıyor,
Sevmek kolay değil,
Savaşmak gerekiyor.
Münich - Aralık 2004
Sıla Sancak
Vakit Varken
Henüz gülümsüyorken sana yaşam,
Aç gözlerini! ...
Yanı başındaysa hayatının renkleri,
İç geçirdiğin anılara dönüşmediyse anların,
Ve albümdeki keşkeler değilse henüz sevdiklerin,
Şanslısın�
Gözlerini açmalısın..
Bilirim çok işin vardır senin,
Bir sürü yere yetişecek,
Bir sürü...
Lanet Olsun
Bir gün bile güldürmedi
Ölem dedim öldürmedi
Sev dedim de aldırmadı
Lanet olsun böyle aşka
Sevmeseydim seni keşke
Mecnun oldumLeyla diye
Boşa yeldim sevda diye
Canımı verdim hediye
Lanet olsun böyle aşka
Sevmeseydim seni keşke
Hangi seveni güldürdün
Ferhat'a dağı deldirdin...
Ölen Aşkım
Gecelerin renginde kaybedince izini
Aşkımın şarkısını semalara okudum.
Bu ölen aşk benimdi, onun kefen bezini
Istırabın karanlık tezgahında dokudum.
Maraş - 28.06.1944
Kaynak: Kara Sevdam Ak Özlemim
Mehmet Bozkurt Esenyel
Faklıydın
Tam bir yıl geçti aradan
Bilirsin
Bizler için
Sıradan
Kucakladığında
Seni
Yaradan
Zamandı
Beni kızdıran
Lakin
Gidilmiyordu
"Sıradan"
Yaşamamıştın ki !
"Hakan" a ...
Kaynak: Nefes Çiçeği
Öncel İpekçi
Annemle Hasbihal
Anne, zannetme ki günler geçti de değişti evvelki
huyum gitgide
Bir hırçın çocuğum, değişmez huyum
Seneler geçse de ben yine buyum
Senden umuyorum teselli yine
Bugün şefkatine, muhabbetine zanneder misin ki yok
ihtiyacım?
Belki eskisinden daha muhtacım
Dünyanın tükenmez...
Bilmek İstersen Seni
Bilmek istersen seni
Can içre ara canı
Geç canından bul anı
Sen seni bil sen seni
Kim bildi ef'alini
Ol bildi sıfatını
Anda gördü zatını
Sen seni bil sen seni
Görünen sıfatındır
Anı gören zatındır
Gayri ne hacetindir
Sen seni bil sen seni
Kim ki hayrete vardı...
Bir Taş Atarsın...
Bir taş atarsın, taş nereye düşerse
Mutlaka bir köşebaşıdır
Çünkü yüreğin daralmıştır ve kıştır
Kullanılmamış bir sicim gibidir soğuk
İşte bak her kestaneciye sapsarı bir köşebaşı kalmıştır.
Şimdi bir şamandıra denizin yüzünde
Durulmamış bir anı gibi kendini salmıştır...
Nabzımız
Yeni doğan bebekler, özgürlüğe haykırır,
Kundağı tekmelerler özgürlüğe çırpınır,
Barış için kalbimiz,
Dalgalanır nabzımız.
Alyuvarlar rengimiz, akyuvarlar ay yıldız,
Türkün kanı aynıdır her yarayı kapatır,
Barış için kalbimiz,
Dalgalanır nabzımız.
Afyonkarahisar/Çobanlar - 1980...
Düşlerim ve Senin İçin Yitirdim Gecelerimi
I
güneşe koşmayı
yıldız saymayı değil
seni somut sevdim
çünkü ben kayıtsız bir mutluluğun ortasındayım
de ki bir yangın çıplaklığının içinden
çıkıp sana soyundum gecenin bir vaktinde
ve hüzün örmeyesin diye bana kar altındaki
ülke çocuklarını çekip...
valla benim için çok önemli şiirleri paylaşmak onları yeniden hissetmek.şiirler paylaşıldıkca kulaklarda yankılanır yazarı hayat bulur.bu yolda emegi gecen herkese teşekkür bir borçtur..
Duyuru
Sefil bir nazara geldim nargile içinde duman
Baharsız sevişme edasındayım kimsesiz
İzah edemiyor durumumu hiçbir argüman
Ya bitir bu gelişmeyi kökünden
Ya da kısa dalga birşeyler çalınsın
Yine eskisi gibi radyolarda
Hani megahertz filan bazı sırlar veriyordu
Metalik sesleri ve bordroları...
Kandil
O yapayalnız karanlık ve hoyrat geceler
Alemi hayalimi zulme duçar eylerken
Ellerim fezada boşluğu tarayıp
Geçmiş hatıralardan aşina çehreler ararken
Neredesin ey sevgili
Çöllerde katrelere vurgun
bir yürek gibi
Bir ışık hüzmesi gibi
Kıymetli bir yakuta
Hissedilen sahiplik...
Eski Limanlarda Sisli Kandiller
Yağmurla ıslanan çimenlerin
Üstüne sonbahar yaprakları
Düşmeğe başladı yine
Aradan bunca yıl geçti
Ve hala sarhoş dalgaların ıslattığı
Issız limanlarda dolaşıyorum
Sensizlik kuru bir dal gibi
Karla kaplanmış bahçemin kapısında
Beni bekliyor
Sen gelirsen beni...
Geçerdi Hep
Geçerdi hep
Pırıltılı kanunlar
Neves gecelerden
İhtimal buhranlı gecelerdi hep
Yüreğinde yalnızlığın tortusu
Vazoda yaseminler
Ufukta yağmur kuşları
Çözülmez bilmecelerdi hep
Ansızın dalar
Bir yorgunluğa uyanırdın
Güneş çekilmiştir bahçelerden
Lambalar çok erken yanmış
Aldatılmak...
Jeolog
avucumdaki bir buhurdan bu dünya
çağlar tüter insansız
sarar beni benden uzağa
yokolmuş dağlar
yankılar beni yapayalnız
toprağın basamaklarından iner
derin dağlara yükselirim
eski ırmak izlerinde akar yiterim kumlarla
görmez olur beni gözlerim
1976
Bülent Ecevit
Vakitsiz Zamanlar
Zaman alır sanıyordum yalnızlığın alışkanlığı,
Oysa o kadar kolay alıştım ki, yıllardır yalnızım sanki.
Eskiden ayıplanır diye söyleyemezdim sırlarımı,
Şimdi herkes duysun diye bağıra bağıra söylüyorum,
Dilim eskiyen bir defter, sözlerim akla girmeye sebep birer ünlem.
Ben...
Muntazam
Seni kamçılardan çıkardım
Tevbelerle başladı rahmet vuruşları
İnsan ağlar oldun yürekli göğüsler kurdun
Sesimi işkencelerden alırdın
Elimin altına dökerdin etlerini
Hızlı varışlara bile hazırım daha
Dayanırdı yelken bezleri saf saf insan enginlikleri
Bir geçmiş zaman kalkanı indi
Çınar...
Üstad
Gönlüm yine seni andı bu akşam
Karanlık gecemin şafağı üstad!
Gül gül açtı dimağımda tüm ecram;
Dolduğu an feyzin gönlüme üstad!
Bir şey var sanıyordum kendimde ben
Bütün sermayem bir ten bir de kefen
Meğer zuhur edinceye kadar sen
Aldanmıştım böyle, kanmışım üstad!..
1962
M...
TANRININ GÖZYAŞLARI ya da SOĞUK KAR TANELERİ
Yazar:Skoldpadda
Konu Başlığı: Bir Kalem Bir Kağıt
Yine kar yağdı bugün.. Tam da bahar geldi derken! Bu kış Ankara’daki hiç bir kar yağışında burda olmadığın gibi bu sefer de yoktun; tıpkı hayatımda olmayışın gibi. Çıkıp gezmek istedim...
Burdayım Sözümde
... Düşüyorum
Karıncanın peşine, minik depremler oluyor
Yabanıl ot kokuları, sonra düşler, düşüyorum...
Puslu bir görüntü tarih dediğimiz ve kirli
Sular buharlaşıyor buluşalım dediğin denizde
Burdayım sözümde, yanlışsa da bu istasyon
Bir ben yitirmedim galiba belleğimi, bir de...
20 AĞUSTOS
1462- Cebelitarık, İspanyollar tarafından zaptedildi.
1516- Gaziantep, Yavuz Sultan Selim komutasındaki Osmanlı
ordusunca fethedildi.
1922- Türkiye Sosyalist İşçi Fırkası kuruldu.
1922- Büyük Taarruz öncesinde Hakimiyeti Milliye gazetesinde
yanıltıcı bir haber yer aldı...
Sırrım konusunda sessizliğimi korursam benim esirim olur; eğer ağzımdan kaçırırsam ben onun esiri olurum. Sessizlik ağacında huzur meyveleri yetişir.
Söyleyen: Arthur Schopenhauer
Zindanı Taştan Oyarlar
Sılanın ufak tefek yolları
Ağrıdan sızıdan tutmaz elleri
Tepeden tırnağa şiir gülleri
Yiğitim aslanım aman burda yatıyor
Bugün efkarlıyım açmasın güller
Yiğitimden kötü haber verirler
Demirden döşeği taştan sedirler
Yatak diken diken yastık batıyor
Yiğitim aslanım aman...
Biraz Farklı Bir Gün Bugün
biraz farklı bir gün bugün
yani sıradan günlerden
aynı şeyler üstüne,biraz farklı yüzler
biraz da kuru hava
ama bugün biraz farklı diğer günlerden
Kemal Sunal ölmüş
televizyonlardan gördüm
sabahın ilk saatlerinde
hayata yummuş gözlerini
dondum kaldım, şaşırdım...
Bu Aşk Burada Biter
Bu aşk burada biter ve ben çekip giderim
Yüreğimde bir çocuk cebimde bir revolver
Bu aşk burada biter iyi günler sevgilim
Ve ben çekip giderim bir nehir akıp gider
Bir hatıradır şimdi dalgın uyuyan şehir
Solarken albümlerde çocuklar ve askerler
Yüzün bir kır çiçeği gibi...
Aşktır En Büyük Yalan
Bu aşk nasıl başlamıştı
Bak sonunda nasıl bitti
Söyle mutlu musun şimdi
Artık aşka inanmam
Hiç kimseye bağlanmam
Aşktır en büyük yalan
Sevgiler yalan oldu
Mutluluk hayal oldu
Sahte bir aşk yüzünden
Gençliğim ziyan oldu
Yalan bir aşk yüzünden
Bir ömür ziyan oldu
Sen...
Güzel Atomların Yaptığı Ayak
Bir menekşe duyuyorum ellerimsiz
O kadar güzel ki, Amerika bile güzel
Sen bile güzelsin bensizce
Atomlar bile güzel
Moleküller bile
Toplanıp ayak oluyorlar bende
Ağız oluyorlar biraz
Diş oluyorlar keskince
İki göz parlakça
On tırnak sivrice.
Bir menekşe duyuyorum...
Küskün Yolcunun Türküsü
Uzun yürümelerden
Sonra bitkin düşerek
Bu bir çocuk oyunu:
Ben seni çektim çekerek.
Şimdi hangi kitaplardan
Öğreneceksiniz onu,
Gelmiyorsa bazı şeyler
Çocukluktan geçerek.
Kasırgayı, doluyu
Yemiş de düşmüş gibi
Issız kaldırımlarda
Garip gece kelebeği
Düşe kalka sekerek...
Herhangi Bir Aşka Dair
Herhangi bir kızınkinden ayrı değildi öyküsü
hayatına ülkesini ekleyip yaşamaktan başka
Usulca eğerek başını
yürürken nedense hep
birbirine dolaşır
gibi olurdu ayakları
Bir fotoğraf ve yeni
koparılmış bir çiçekti
ilk mektubuna eklediği
kelimelerse büsbütün...
Bana
Tur edip alemi gezdim cihanı
Yok Anadolu'dan güzel yurt bana
Serpilmiş cihana vatan yavrusu
Gördüm hallerini acı dert bana
Dünyaya bedeldir milletin ferdi
Gördüm yuvasını artıyor derdi
Zalimler her yerde eziyor merdi
İnsan dışı bunlar birer kurt bana
Gördüm hallerini ağlar gezerim...
Feryad-ı İsyanım
Mem nelere gark olmadı Zin'in ateşi için,
Ferhat dağı delmedi mi Şirin'in düşü için..
Kusur ise her saniye her yerde seni anmak,
Mecnun az mı yemin etti Leyla'nın başı için...
Gözlerinin dokunduğu her mekân memleketim,
Bakıver de uzamasın gurbetim, esaretim...
western digital 500gb bu taşınabilir harddiski nasıl şifreleyebilirim.bilgi sahibi olan arkadaşlar yardımcı olursa sevinirim.
Western Digital MyBook Premium ES500GB Taşınabilir Sabitdisk
Özellikler
Disk Kapasitesi (GB) : 500
Arabirim : USB 2.0 / eSATA
Disk Dönüş Hızı(Rpm) : 7200
Ortalama...
Son Söz
Boğazından lıkır lıkır geçen
Şu suyun kıymetini bil
Nedir ki bu mavilik deme
Pencereden görebildiğin kadar
Göğün kıymetini bil
Kıymetini bil çiçek açmış bademin
Güneşli odanın çamurlu sokağın
Beyazın siyahın yeşilin
Pembenin kıymetini bil
Dirilik öyle bir şey yürekte
Sevinçle çırpınır...
Bir Kez Gönül Yıktınısa
Bir kez gönül yıktınısa
Bu kıldığın namaz değil
Yetmiş iki millet dahi
Elin yüzün yumaz değil
Bir gönülü yaptın ise
Er eteğin tuttun ise
Bir kez hayır ettin ise
Binde bir ise az değil
Yol odur ki doğru vara
Göz odur ki Hak'kı göre
Er odur alçakta dura
Yüceden bakan...
Canımdaki her nefes nefesine eklensin, içimdeki her nefes hayalinle demlensin, bırak bu gönlüm varlığınla renklensin, sen benim gönlümde yaşadıkça özelsin!
Bir Güzel Uzun Şiir
Beni sen akşamcı ettin
Hayal sevgilim
Elde kadeh
Dilde sen
Her akşam bu sofrada bir rüzgardır esen
Yıldızlara isimler verdim kendimce
Biri hayal
Biri gurbet
Biri hasret
Biri hep o güzel memlekettir memleket
Sokaklarında büyüdüğüm seninle
Buluştuğum gözlerinle
O güzel...
Uçurum Uçurumu Çağırır (Horatius)
Bir uçurumsun
Çağırma beni
Bir yanın güven
Bir yanın boşluk
Bu belirsizlik
Bir kara delik.
Bırak beni gideyim..
Böyle iyi çimenlerin arasında
Börtü böcekle, korkmadan devam hayata...
Betül Turan
Bir Su Yılı Denebilirdi...
Bir su yılı denebilirdi geldi geçti
Üstünde durmuyorum
Terledim, bulanık baktım
Ne varsa kendiliğindendi
Hemen hemen evden çıkmadım.
Sanki avuçlarımda sürekli
Yıkanmış, tabağa konmuş bir meyvenin ellenmişliği
Ola ki makyajı bir oyuncunun karışmış gözyaşlarına
Yeni...
O Akşamin Boş Anisi
Nedir bu akşamlarin çekiciligi?
Iki köşenin ortasini istiyorum ben
Bir cennet biri cehennem degil
Bir ihtiyarin sevimli dansini unutamam
O sevişler ve nazlardan kurtuldum
Muradima ermek için
Kara adamin gitar çalişma azmi gibi
Gelemiyorum boynuna sarilmam için
Hayat üç bölüme...
Gelinin Alnına Elif Yazılmış
Gelinin alnına elif yazılmış
Elifin altına benler kazılmış
Azrail gelince başı bozulmuş
Kız iken sevdiğim sen değil misin
Gelinin yüzünde ipek duvaklar
Hani adadığın bunca adaklar
Sultanî kiraza benzer dudaklar
Kız iken sevdiğim sen değil misin
Evinin önünde...
Geçerdi Hep
Geçerdi hep
Pırıltılı kanunlar
Neves gecelerden
İhtimal buhranlı gecelerdi hep
Yüreğinde yalnızlığın tortusu
Vazoda yaseminler
Ufukta yağmur kuşları
Çözülmez bilmecelerdi hep
Ansızın dalar
Bir yorgunluğa uyanırdın
Güneş çekilmiştir bahçelerden
Lambalar çok erken yanmış
Aldatılmak...
İyi Haber
Arjantinli ünlü golfçü Robert de Vincenzo, yine bir turnuvayı kazanmış, ödülünü alıp kameralara poz vermiş ve kulüp binasına gidip oradan ayrılmak üzere hazırlanmıştı.
Bir süre sonra binadan çıkıp otoparktaki arabasına yürürken yanına bir kadın yaklaştı. Kadın, başarısını...
Zeynep Beni Bekle
zeynep beni bekle / gece agaçlarina
yagmur çiseliyorum / cam tozu su beyazi
yalnizligini mutlaka degiştirecegim
bir yaprak halinde süzülüp saçlarina
eski teşrin'lerden / kederli kirmizi
zeynep beni bekle mutlaka dönecegim
söyle kim önleyebilir buluşmamizi
geceleyin...
O An Unutulursun
Kalbimin durduğu an,
Kanımın donduğu an,
Ömrüm son bulduğu an,
O an unutulursun.
Kefeni giydiğimde,
Toprağa girdiğimde,
Üstüm örtüldüğünde,
O an unutulursun.
Mahşeri gördüğümde,
Tekrar dirildiğimde,
Sensizken güldüğümde,
O an unutulursun.
Hesabım çok olunca,
Günahım çok...
Hadi Konuş Benimle
hadi söyle bana çocuk,
nedir seni hayata müptela kılan
dünden bugüne taşıdığın umut ne
hadi söyle
bak mevsim çoktan bahara döndü
bu tükenmişlik neden
hiç mi birşey yok payına düşen
hadi söyle
şimdi nerde, kiminle olmak isterdin
kim bir gülümseme katardı
o meleklerden kalma...
Aşk bu
Geliyorum demeden geliyor
Gitmiyor
Unutmak
Öğrenmekten daha çok zaman alıyor
Bilgi ceza bilgi suç
Taşımak ağır
Ben aşkı yüz metreden tanırım
Yeni değil bu yalnızlık
Ne sokaklar ne evler bildik
İyi gelir ilk zamanlar
Yaşadıkça biz öğrendik
Her aşk bitermiş birgün bildim
Her aşk bitermiş...
19 TEMMUZ
1670- Şarap içilmesi yasaklanan İstanbul'da bütün meyhaneler
yıktırıldı.
1929- İtalyan ressam Fausto Zonaro 75 yaşında San Remo'da öldü.
1933- Denizli-Çivril'deki 5.7 büyüklüğündeki depremde 20 kişi
can verdi.
1948- Gizli oy, açık sayım sistemini getiren yeni Seçim...
18 TEMMUZ
1904- Rusya-Japonya Savaşı başladı.
1920- Büyük Millet Meclisinde milletvekilleri, Misakı Milli
üzerine yemin etti.
1925- Adolf Hitler ''Kavgam'' adlı kitabını yayınladı.
1930- Ankara Etnografya Müzesi halka açıldı.
1932- Türkiye, Milletler Cemiyetine 56. üye olarak...
Aşta Yarın Yoktur Sevgili
Aşk bu dünyanın ölçüleriyle açıklanamaz sevgili
O ilkel bir acıdır, yaban bir ağrıdır.
Gelir ve içimizdeki o çok eski bir şeye dokunur.
Sonra bir perde açılır ve yolculuk başlar
Bu yolculukta artık para, tarifeler
Beklentiler, randevular, taksitler, iş,
Anneler ve...
Büyü Dükkanı
Uzak diyarlardan birinde bir ülkede, yemyeşil tepelerin arasında, kışın bembeyaz bir kar örtüsü ile, baharda rengarenk kır çiçekleri ile kaplanan bir vadi vardı. Ortasından küçük bir ırmağın geçtiği bu vadi "büyülü vadi" olarak anılırdı. Ona bu adı veren ise, vadideki...
Gül Yaprağı
Uzakdoğu’da bir budist tapınağı, bilgeliğin gizlerini aramak için gelenleri kabul ediyordu. Burada geçerli olan incelik, anlatmak istediklerini konuşmadan açıklayabilmekti.
Bir gün tapınağın kapısına bir yabancı geldi. Yabancı, kapıda öylece durdu ve bekledi. Burada sezgisel...
Memleketin ve inkılâbın içerden ve dışardan gelebilecek tehlikelere karşı güvenliği için, bütün milliyetçi ve cumhuriyetçi kuvvetlerin bir yerde toplanması lazımdır. (1931)
Mustafa Kemal Atatürk
Ilk Görüş, Ilk Gözyaşi
Nereden gördüm seni
Yoktu kalbimde
Ne aşkin
Ne de ateşinin yeri
Ne yapmali?
Gözyaşlarim söndürür mü ateşini?
Yoksa sen gelir misin?
Yoksa tüm denizlerden,
Birer avuç su mu serpmeli?
Olmaz mi?
Yoksa toprak mi örtmeli?
Var misin, deneyelim mi?
Ziya Murat
Ö.L.Ü.M
Hayat sıkmaya başladı artık,
Gidiyorum sensizken sensizliğe,
Bir masal gibiydi sen ve dünya
Bir varmış bir yokmuş diye başlayan,
Ve sona doğru yaklaşılan.
Ölümden korkmuyorum artık,
Korkularımı sende bıraktım,
Ölmekten korkmuyorum artık,
Ben ölümü ilk seninle tattım.
İlk gördüğümde...
Saati Yok Eremi Yok
Aşktan yana söz duyunca
Ben hep seni düşünürüm
Uçsuz hayaller boyunca
Ben hep seni düşünürüm
Yıldızlar kayar yüceden
Renkler sıyrılır geceden
Yüreğim sızlar inceden
Ben hep seni düşünürüm
Aklın ucu değer hiçe
Yol ararım içten içe
Kainat uyur sessizce
Ben hep seni düşünürüm...
17 TEMMUZ
1907- Resim sanatında Kübizm akımı doğdu.
1929- Hükümeti devirme iddiasıyla yargılanan komünistlerin
davası sonuçlandı: Dr. Hikmet (Kıvılcımlı), Hüsamettin (Özdoğu)
ve Laz İsmail beyler 4'er yıl 6'şar ay hapse mahkum edildi.
24 sanık çeşitli hapis cezalarına çarptırıldı...
Sıcak Saklayın Gecelerimi
geçici ayrılık benimkisi
ilkyaz çiçeğine gebeyim
ağıtlar yakmayın adıma
ben ölmedim ölmeyeceğim
sıcak saklayın gecelerimi
karlar altından çıkıp geleceğim
düşlerinizin ateşinden
ılık bir rüzgar gibi eseceğim
demlice bir çay koyun üstüne
aç çocuk gibi besleyin...
Smart ekonomi yolunda
Son yıllarda fosil yakıtlarının fiyatlarının oldukça artması ve aynı zamanda rezervlerin azalmasıyla üreticiler alternatif teknolojiye yönelmeye başladılar.
Smart modelleri, küçük boyutları ve küçük silindir hacimli ekonomik motorlarıyla öne çıkarken artık hibrid...
Şair, Dünya Sana Küsmüş Diyorlar
Şair, dünya sana küsmüş diyorlar
Sen barışamazken kendinle bile
Her varlık beyninin bir uzantısı olsa, neye yarar
Çığrından çıkmış bu evrende?
Doğanın bir anlık dalgınlığından doğdun
Suyun, toprağın yalnızlığından
Hep kendi içinde yürür durursun
Tanrıların...
16 TEMMUZ
622- Hazreti Muhammed ve beraberindeki ilk Müslümanlar,
hicretlerini tamamlayıp Medine'ye vardılar: ''Hicri Takvim''in
başlangıcı.
1683- Viyana'ya taarruz eden Osmanlı Ordusu, Avusturya Ordusunu
mağlup etti. Böylelikle Viyana kuşatması sürdürüldü.
1888-...
15 TEMMUZ
1099- Haçlılar Kudüs'ü işgal etti.
1683- Osmanlı Ordusunun Viyana taarruzu başladı.
1795- Fransız şair Rougel de Lislie'nin yazıp bestelediği
''Marseillaise'' Fransa'nın ulusal marşı ilan edildi.
1840- Osmanlı devleti ile İngiltere, Prusya, Avusturya...
Baharı Beklerken Yazılmış Şiir
O günü görmek için sade bekleyeceğiz,
Göreceğiz bir sabah yeşil tomurcukları.
Hazırlanıyor gibi, gökyüzü, ufuk, deniz,
Bir sabah dökülecek baharların baharı.
Bu bahar yalnız mesut günler taşımaktadır,
Başbaşa kalacağız kenarında bir suyun,
Göz alabildiğine yeşil...
cahillik olsa keşke rezil bir okardarda gereksizce yapılmış şuursuz bir program dün baktım çok rezil ya yakında kalkar işallah yayından.kızlar çok bilmiş ama sıfır kapasitede gözüküyolar.yani onlarda programı çözememişler naptıklarının farkında degiller ???sonları nasıl olaak bakalım.
Duygusal ihanet mi yoksa fiziksel ihanet mi aldatılana daha çok acı verir?
Elele dergisi mart sayısında işte bu konuyu masaya yatırdı ve ünlülere hangi aldatmanın daha acı olduğunu sordu: "Sevgiliniz ya da eşiniz sizi fiziksel olarak mı yoksa duygusal olarak mı aldatsa daha çok...
Endonezya'da halka açık yerlerde 5 dakikadan uzun süre öpüşenlerin tutuklanabileceği uygulama Türkiye'de olsa savunurmuydunuz karşı mı çıkardınız?
Bir Gün Sen De Anlarsın
Zamanın kıymeti parayla ölçülmez
Aklaşınca saçların sen de anlarsın
Hayat macerası tek başına çekilmez
Yalnız kalırsan bir gün sen de anlarsın
Her yolun başı da sonu da varır Allah'a
Düşünürsen bir gün sen de anlarsın
Kimseye kalmaz üç günlük dünya
Geçmişine...
Ankara Sokakları
Aradığım sendin
geceleri yalnız yürüdüğüm
sokaklarda
üşürken.
İçim üşürdü,
ne umut vardı,
ne mutluluk bu şehirde.
Ne için dolanıyordum
bu boş sokaklarda,
gitsem olmaz mıydı.
Ne tutuyordu beni bu şehirde,
bu hayatta.
Boynum bükülürdü iyice,
etrafımda ne olduğunu bilmezdim...
Şubat Ayinda Ankara'da Yazilan Bir Şiir
Bu yil erken bastirdi kiş!
Yagmur yagiyor, yagmur yagdikça seviyorum seni.
kar yagiyor, kar yagdikça seviyorum seni.
karaya vurdukça, sular dondukça
üşüdükçe, birşeyler yitirdikçe, umudum kirildikça
çikmaza girdikçe yaşam, yüregim sikiştikça,
sen...
İstanbul Kadar Zor, Ankara Kadar Güzeldin
Hayatım iki vasıtalı yollarda geçti.
Bir durakta ayrılık vardı,
Diğerindeyse hüzün.
Ve sen İstanbul kadar zor
Ankara kadar güzeldin.
İlk durakta bindiğim ayrılık otobüsüyle doldu yüreğim.
Sonra hüzün otobüsüne bindiğimde
Acılar, gecelerde bir ay gibi...
14 TEMMUZ
1683- Osmanlı Orduları, Viyana'yı ikinci kez kuşattı.
1789- Silahlanan Paris halkının, krallık baskısının simgesi
olarak gördükleri Bastille Hapishanesi'ni ele geçirmesiyle
Fransız Devrimi başladı.
1926- Mustafa Kemal Paşa'ya yönelik İzmir Suikastı girişimi
gerekçesiyle...
13 TEMMUZ
1793- Fransız Devrimi önderlerinden Jean-Paul Marat, muhalifi
Charlotte Corday tarafından bıçaklanarak öldürüldü.
1846- Hicivleriyle ünlü Şair Eşref doğdu.
1878- Osmanlı Devleti ile Rusya, Almanya, Avusturya, Macaristan,
İngiltere, Fransa arasında ''Berlin...
çalışmamalı ben istemem şahsen çalışmalarını.bu işi yapamadıklarından felan degil onlar çok degerli evde yemek yapsa yine yeter :)çalışacagı iş ve ortamda tabiki çok önemli. :(
Ucundan Kan Damlayan Hançerdeyim
Gün
Grinin tonlarıyla uğraşta
Geceye özlemdeyim
Güneş
Kirli duman rengi
Bulutlarla oynaşta
Ben her zaman sendeyim
Ve yağmur
Önce selamladı yaprağı
Sonra kucakladı toprağı
Vuslata sevinmek var
Lakin sensiz kederdeyim
Şimdi gün
Kan kırmızı...
Aşk - Hayat
Benim ikinci kimliğimdir AŞK
Ruhumun gıdası, zevki sefasıdır AŞK
Güzel duyguların fermancısıdır AŞK
Beni hüzne bağlayandır AŞK
Aşkın biricik hanesidir GÖNÜL
Şarap-kadeh-aşk-GÖNÜL
Aşkın açtığı yaralarla doludur GÖNÜL
Aşk gibi tatlı belaya sahiptir GÖNÜL
Saf duygularla doluyum BEN...
Veda Öpücüğünün Filizlenişi
Yağmur damlasında rastladım sana
Rüyama yıldırım düştüğü akşamdı
Şimdi dönüp bakarsan Tepebaşı'ndan İstanbul'a
Havadaki sıkıntının boşaldığını göreceksin
Bulutların arasında bu şiirin doğuşunu
Yokuşta başladı korkunun bekleyişi
Nöbet sırasını savmasını...
12 TEMMUZ
M.Ö. 100- Romalı komutan, devlet adamı ve diktatör Julius Caesar
doğdu.
1536- Düşünce ve özgürlük kavramlarının savunucularından
Desiderius Erasmus öldü.
1878- Osmanlı Devleti, Kıbrıs Adası yönetimini İngiltere'ye
devretti.
1923- İstiklal Marşı için Ali Rifat Bey'in (Çağatay)...
11 TEMMUZ
1789- Fransız devrimci Lafayette, ''İnsan Hakları ve Vatandaşlık
Hakları Bildirgesi''ni, Devrimci Milli Meclise sundu.
1921- İngilizler, Suriye'de istenmeyen Faysal'ı Irak'ta kral
ilan etti.
1958- İstanbul'da 1930'dan beri birleşik olan...
10 TEMMUZ
1900- Paris metrosu açıldı.
1921- Yunan ordusunun taarruzuyla Kütahya-Eskişehir muharebeleri
başladı.
1923- İstanbul'da Harp Akademisi kuruldu.
1933- Sümerbank resmen faaliyete geçti.
1939- Türk Basın Birliğinin ilk kongresi Ankara'da toplandı.
1947- Hindistan'ın ikiye...
9 TEMMUZ
1401- Moğol İmparatoru Timur'un orduları, Bağdat'ı ele geçirdi.
1872- İbret gazetesi, yazar Namık Kemal'in ''Garaz Marazdır'' başlıklı
yazısı nedeniyle kapatıldı; Namık Kemal ise sürgüne gönderildi.
1932- Türkiye, Milletler Cemiyetine üye oldu.
1935-...
8 TEMMUZ
1522- Kanuni Sultan Süleyman, Rodos'a çıktı.
1829- Erzurum, Salih Paşa'nın Çarlık Ordusunun teslim koşullarını
kabulüyle Rus işgaline uğradı.
1833- Osmanlı Devleti ile Çarlık Rusyası arasında ''Hünkar İskelesi''
anlaşması imzalandı.
1919- Mustafa Kemal...
7 TEMMUZ
1828- Kars, Emin Paşa'nın teslim kararı alması üzerine Rus işgaline uğradı.
1929- Mussolini, Papa ile anlaşınca bağımsız Vatikan kuruldu.
1939- Hatay'da bir il kurulması kararlaştırıldı.
1930- ''Sherlock Holmes''un yazarı Sir Arthur Conan Doyle öldü.
1942-...
6 TEMMUZ
1517- ''Emaneti Mübareke'' adıyla anılan Hazreti Muhammed'e ait kutsal
eşya, Mısır fatihi Yavuz Sultan Selim'e teslim edildi.
1535- ''Ütopya''nın yazarı, İngiliz devlet adamı Sir Thomas More, Kral
VIII. Henry'yi, İngiltere...
5 TEMMUZ
1830- Fransızlar, Cezayir'i işgal etti.
1917- Mustafa Kemal, Halep'teki 7. Ordu Komutanlığına atandı.
1921- Antalya'yı işgal eden İtalyan güçlerinin son birliği de
kentten ayrıldı.
1938- Şükrü Kanatlı komutasındaki Türk birlikleri, Hatay'a girdi.
Fransızların ilan...
4 TEMMUZ
1546- Osmanlı donanmasında Kaptanı Deryalık yapmış Barbaros
Hayrettin Paşa öldü.
1776- Amerikan Bağımsızlık Günü: Amerikan Kongresi, Britanya'dan
bağımsızlığını ilan etti.
1848- Karl Marx ve Friedrich Engels'in yazdığı Komünist Manifesto
yayımlandı.
1932- İçişleri Bakanı...
3 TEMMUZ
1462- Midilli Adası, Osmanlı ordusu tarafından fethedildi.
1918- 1909'da tahta çıkan Padişah V. Mehmet Reşat öldü; yerine
VI. Mehmet Vahdettin geçti.
1919- Mustafa Kemal Paşa, Rauf Bey (Orbay) ve beraberindekilerle
Erzurum'a gelişinde sevgi gösterileriyle karşılandı.
1941-...
2 TEMMUZ
1556- Fransız astrolog, fizikçi ve kahin Nostradamus öldü.
1900- Alman Ferdinand von Zeppelin'in yaptığı hava aracı
denendi ve başarılı oldu. Araca ''Zeplin'' adı verildi.
1917- Yunanistan, Osmanlı devletine savaş ilan etti.
1932- Birinci Türk Tarih Kurultayı...
1 TEMMUZ
1683- Kara Mustafa Paşa komutasındaki Osmanlı orduları,
Viyana önlerine geldi.
1736- 23. Osmanlı Padişahı III. Ahmet öldü.
1798- Napolyon, İskenderiye'ye çıkarak Mısır'ı işgale
başladı.
1839- Padişah II. Mahmut öldü; yerine Sultan Abdülmecit
geçti.
1904- Dilci, roman yazarı...
Herkes ulusal görevini ve sorumluluğunu bilmeli, memleket meseleleri üzerinde o düşünceyle, düşünüp çalışmayı görev edinmelidir...
Mustafa Kemal Atatürk
Anlık Aşklar Vardır
Anlık aşklar vardır
adım adım izleyerek
gelip geçer yanınızdan
gözlerini öyle derine sokarki
isteksiz bir zincir kopar yüreğinizden
Anlık aşklar vardır
bir otobüs durağında
tanımadığınız birini yolcu ederken
kendini sahipsiz hisseder yüreğiniz
bakana kadar otobüsün arka...
MUTLULUK
Ey mevsimler, ey şatolar!
Deyin kusursuz kim var?
Ben de herkes gibi tuttum
Büyülü mantığı denedim.
Selâm Gal horozuna selâm
Selâm her ötüşünde selâm
Hevesten, arzudan oldum
Görün sıfırı tükettim.
Yedi bitirdi bu büyü beni
Takat komadı, yok etti.
Ey mevsimler, şatolar ey...
Tatil
Dalgaların kumsalı öptüğü zamandır bu,
Sevginin coştuğu zaman,
Güneşin kara ile buluştuğunda
Balıkların oynaştığı zaman,
Gidişlerin dönüşler olduğunda,
Üzüntülerin başladığı an.
Nuri Sedat
güzel olmuş yazın pesimist :)
Bir İntihar Havası Var
Hani yoksun,
Yine yoksun
Yokluğunla beni öldürüyorsun
Hani bensiz yapamazdın ya,
Söyler misin,
Şimdi ne yapıyorsun.
Bak;
Ben sensiz yapamıyorum.
Sensizliğinde bile
Seni yazıyorum.
Sanat eseri resmini duvara asmışım
Yanımdaymışsın gibi...
Trip grubunun sus ve çıkış yokmu gayet başarılı :) güzel bir grup olduğu belli oluyor.klipde güzel olmuş :)
Teşekkürler Warkortali bu çalışman süper olmuş .senden devamınıda bekliyoruz :)
Bir Gün İstanbul'da
Günlerden bir gün İstanbul'da
Sabah oldu eşya ışıdı
Bahçedeki horoz öttü
Horozun öttüğünü duyunca
Türkü tutturdu
Bir çiçek keyfine göre...
İşler bu yola döküldü mü,
İnsanoğlu durmaz
Yatağımdan kalktım
Kahvaltı ettim
Geceden kalma ne varsa
Ceketimi giydiğim gibi...
Bende bir emanetin kaldı, teslim edemedim,
Sevdiğimi söyleyemedim ve sen gittin.
Eğer söyleseydim seni sevdiğimi,
Cevabın ne olursa olsun, bu kadar yanmazdı yüreğim
çok dogru valla kimbiir kaç kişi var bu durumda :(
30 HAZİRAN
1913- II. Balkan Savaşı başladı.
1921- Mustafa Kemal'in öncülüğünde Çocuk Esirgeme Kurumu
(Himayei Etfal Cemiyeti) kuruldu. 25 Nisan 1983'de
lağvedilen kurum, 24 Mayıs 1983'te Sağlık Bakanlığına
bağlı ''Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu''...
Saat Bahara Çeyrek Var
Kış ayazında katılaştı yüreğim
Buz duvarlar ardında, ateşsiz
Kısık hecelerle yarım hislerim
Tahammülü bitti, haddinde dirençsiz...
Saat bahara çeyrek var
Soğuk gecelerde seyrim donmak üzere
Harlı ateşlere üşürsem, alevler üşür
Parmaklarım el tutamaz, avuçlarımda...
uyku geldi artık iyigeceler :)
Geceyi Sana Yazdım
Geceyi sana yazdım, sızımı sana
Tutuldum, küsen sesine, tenine tutuldum
Çaktım ateşi sesine, ateşi tenine
Ay aydınlık sana yandım, gülen yüzüne
Yandım, yanarım sana
Sensizim, sana koştum iklimler boyu
Uykular, yanan liman uykular haram
Bir...
MÜLKİYE MARŞI (EY VATAN)
Başka bir aşk istemez, aşkınla çarpar kalbimiz,
Ey Vatan gözyaşların dinsin, yetiştik çünkü biz.
Gül ki sen, neş'enle gülsün ay, toprak, deniz.
Ey Vatan gözyaşların dinsin, yetiştik çünkü biz.
Bir güneştin bir zamanlar, aya kadar kaldındı dün,
Dün bir...
361.
Bulut geçti, göz yaşları kaldı çimende
Gül rengi şarap içilmez mi böyle günde?
Bugün bu çimen bizim, yarın kim bilir kim
Gezecek bizim toprağın yeşilliğinde.
362.
Kendi çarkını döndürmeye bak döndükçe dünya;
Keyfinin tahtına çık kadehle dudak dudağa;
Tanrının umrunda mı senin...
341.
Tanrı evrenin canı, evrense tek bir beden
Melekler bu bedenin duyuları hep birden
Yerde gökte canlı, cansız ne varsa birer uzuv:
Budur Tanrı birliği, boştur başka her söylenen
342.
Kader defterimi yeniden yazabilseydim
Kendime gönlümce bir hayat seçerdim;
Bütün dertleri siler...
321.
Ben şarabı eskimiş acı acı severim;
En çok da ramazanda cumaları içerim;
Helal üzümünü ezdim doldurdum küpe:
Ne olur,içinceyedek ekşitme Tanrım.
322.
Ben olmayınca bu güller, bu serviler yok.
Kızıl dudaklar, mis kokulu şaraplar yok.
Sabahlar, akşamlar, sevinçler tasalar yok.
Ben...
301.
Hayyam, olsa olsa bir çadır senin bedenin,
Can sultanımızın bir süre oturması için;
Ecel hancısı bir başka konak döşeyince
Sultan göçer gider, viran olur çadırın senin.
302.
Şarap içti mi, dilenci sultanlaşır;
Tilki çıkar deliğinden, aslanlaşır;
Yaşlı başlı adam delikanlaşır...
261.
Ben şarap içiyorum, doğrudur;
Aklı olan da beni haklı bulur:
İçeceğimi biliyordu Tanrı,
İçmezsem Tanrı yanılmış olur.
262.
Dünya hangi gülü bitirdiyse yerden
Kırıp atmış, toprağa gömmüş yeniden.
Su yerine toprağı çekseydi bulut
Sevgili kanları yağardı göklerden.
263.
Gerçeği...