bir film seyircisi
Öğrenci
- Katılım
- 14 Ekim 2017
- Mesajlar
- 33
- Reaksiyon puanı
- 11
- Puanları
- 8
Halka. TRT1’in yeni dizisi. Dizi hakkında konuşmamız gerekirse muhtemelen gizli yapı, örgüt, kumpas, her yerde adamı olan adamlar, mağdurlar, eski defterleri açanlar, yapıyı farkedip mücadele eden polis gibi ifadeleri kullanırız.
Geçmiş zamanda Halka’nın yaptıkları sonucu mağdur olduklarını öğrenen iki genç, Kaan ve Cihangir, bir şekilde yer de aldıkları bu örgütle mücadeleye girişirler.
Halka’nın teması yeni veya ilk defa denenmiş değil, daha önce bir çok örneği varolan, iyi yapıldığında güzel sonuçlar veren bir tema. Yapıyı temelden iyi kurmanız, karakterler üzerinde uzun vadeli düşünmeniz, kurguyu sarmal sarmal örmeniz gerekiyor, ya da en azından seyirci gözünden böyle yapılmış gibi gözükmesi gerekiyor.
Halka’nın iyi bir dizi olmasındaki en büyük etmenlerden biri, dizinin her hafta üstüne koya koya ilerlemesi olabilir. Bir diğeri ise, günü kurtarmak için saçma sapan geçiştirmeli bir senaryoya sahip olmaması. En başından her bölüm planmış gibi gözüküyor. Dahası normal bir dizide 1 sezona yayılan ve dolayısıyla suyu çıkarılan olaylar, Halka’da 2 bilemediniz 3 bölümde gerçekleşiyor, “yok artık, e haftaya nolcak la o zaman” derken buluyorsunuz kendinizi. Ayrıca “hık”, “çat” ya da “pat” diye biten bölümler yok. Ne olacaksa oluyor öyle bitiyor, yeni bölüm haftaya kesilen kısmın şaşırtmayan devamı olarak değil, gelişen bir hikâye olarak devam ediyor.
Müzikler, oyuncular, mekanlar, arabalar ve diğerleri… hemen hepsi çok güzel.
Hikâye güçlü.
Temposu yüksek; senaryosu, kurgusu, sarmalı, düğümü, çözümü gayet iyi.
Hiç problem yok da değil. Mesela dizinin en çok görünen kadın isimlerinden Müjde’nin (Hande Erçel’in) bazı sahneleri uzadıkça uzuyor, yavaşladıkça yavaşlıyor. Özellikle de kararlı bir bakışla koridorda yürüyüş sahneleri. Bu kadar uzatılmasına gerek yok gibi. Bir de 10.bölümde asansöre binerken elini silah şeklide yaparak bum yaptığı bir sahne vardı ki… Yetmezmiş gibi bir de arkadan gelen silah sesi efektiyle “yapmayın be” dedirtti. Müjde’nin daha doğrusu kadın karakterlerin bu mafyatik erkek dünyasında varlığını göstermek istedikleri açık. Kendisini olayların içine dahil ederek gayet iyi yapıyorlar, ayrıca ağır çekimli epik yürüyüşlere, değişik hareketlere hiç gerek yok gibi. Ve bir de ilave olarak, seyirciyi şaşırtmak için senaryoda yapılan her oyun çok da ilginç ve başarılı olmayabilir, bunu bir düşünmek lazım.
Özetle güzel, heyecanlı, gayet iyi bir dizi. Uzun vadeli düşünüldüğü belli olan kurgu çat diye ani bir finalle kesilmez inşallah da olaylar nereye gidecekse doğal akışında gider.
bir film hakkında
Geçmiş zamanda Halka’nın yaptıkları sonucu mağdur olduklarını öğrenen iki genç, Kaan ve Cihangir, bir şekilde yer de aldıkları bu örgütle mücadeleye girişirler.
Halka’nın teması yeni veya ilk defa denenmiş değil, daha önce bir çok örneği varolan, iyi yapıldığında güzel sonuçlar veren bir tema. Yapıyı temelden iyi kurmanız, karakterler üzerinde uzun vadeli düşünmeniz, kurguyu sarmal sarmal örmeniz gerekiyor, ya da en azından seyirci gözünden böyle yapılmış gibi gözükmesi gerekiyor.
Halka’nın iyi bir dizi olmasındaki en büyük etmenlerden biri, dizinin her hafta üstüne koya koya ilerlemesi olabilir. Bir diğeri ise, günü kurtarmak için saçma sapan geçiştirmeli bir senaryoya sahip olmaması. En başından her bölüm planmış gibi gözüküyor. Dahası normal bir dizide 1 sezona yayılan ve dolayısıyla suyu çıkarılan olaylar, Halka’da 2 bilemediniz 3 bölümde gerçekleşiyor, “yok artık, e haftaya nolcak la o zaman” derken buluyorsunuz kendinizi. Ayrıca “hık”, “çat” ya da “pat” diye biten bölümler yok. Ne olacaksa oluyor öyle bitiyor, yeni bölüm haftaya kesilen kısmın şaşırtmayan devamı olarak değil, gelişen bir hikâye olarak devam ediyor.
Müzikler, oyuncular, mekanlar, arabalar ve diğerleri… hemen hepsi çok güzel.
Hikâye güçlü.
Temposu yüksek; senaryosu, kurgusu, sarmalı, düğümü, çözümü gayet iyi.
Hiç problem yok da değil. Mesela dizinin en çok görünen kadın isimlerinden Müjde’nin (Hande Erçel’in) bazı sahneleri uzadıkça uzuyor, yavaşladıkça yavaşlıyor. Özellikle de kararlı bir bakışla koridorda yürüyüş sahneleri. Bu kadar uzatılmasına gerek yok gibi. Bir de 10.bölümde asansöre binerken elini silah şeklide yaparak bum yaptığı bir sahne vardı ki… Yetmezmiş gibi bir de arkadan gelen silah sesi efektiyle “yapmayın be” dedirtti. Müjde’nin daha doğrusu kadın karakterlerin bu mafyatik erkek dünyasında varlığını göstermek istedikleri açık. Kendisini olayların içine dahil ederek gayet iyi yapıyorlar, ayrıca ağır çekimli epik yürüyüşlere, değişik hareketlere hiç gerek yok gibi. Ve bir de ilave olarak, seyirciyi şaşırtmak için senaryoda yapılan her oyun çok da ilginç ve başarılı olmayabilir, bunu bir düşünmek lazım.
Özetle güzel, heyecanlı, gayet iyi bir dizi. Uzun vadeli düşünüldüğü belli olan kurgu çat diye ani bir finalle kesilmez inşallah da olaylar nereye gidecekse doğal akışında gider.
bir film hakkında