wwhirlwind
Müdavim
- Katılım
- 21 Aralık 2006
- Mesajlar
- 2,313
- Reaksiyon puanı
- 2
- Puanları
- 0
Parti dışından da parti içinden de çok sayıda "çekil" diyen vardı.
Ama Baykal, çekilmeyi aklının ucuna bile getirmedi.
Oysa CHP"nin, dahası solun tarihinde çekilmek en büyük erdemlerden biri olarak bilinir. Tıpkı batıda olduğu gibi Türkiye"de de çekilme solun başlattığı ve uyguladığı bir siyaset yöntemi.
Hani sonradan seçim yitiren Yılmaz ve Çiller gibi sağ partiler de örnek olarak uygulasa da ilk ve gerçek çekilme, CHP"den Erdal İnönü"nün siyasi jest"i olarak bilinir.
İnönü çekildi. Hem de "çekilme" taleplerine, yalvarmalarına karşın.
Ecevit çekilmedi. Hem de en ağır hasta olduğu dönemlerde bile. Çekilmesi "doktorlar" tarafından bile istendiği halde çekilmedi. Ta ki, artık yürüme yeteneği sekteye uğrayana kadar.
Baykal 1970"li yıllarda genç bir akademisyenken başladığı siyaset hayatını 70"li yaşlarında hala büyük bir hırs ve şevkle sürdürüyor.
Bakanlık, parti genel sekreterliği ve Genel Başkanlık koltuğunda 30 yılı aşkındır oturan Baykal, siyasi hayatı boyunca kırılma göstermeyen ancak başarı hanesine de �iktidarı� yazdırma şansına sahip olamayan bir siyasetçi.
1990"lı yılların başında geldiği genel başkanlık makamında 4 genel seçim geçirdi. 1995 seçimlerinde 10.7 ile 50 milletvekili çıkarabildi. 1999 seçimlerinde ise Baykal önderliğindeki CHP tarihinde ilk kez 8.71 yüzdesine düştü ve baraj altında kalarak parlamentoya temsilci sokamadı. Baykal istifasını verdi ve bir süre köşesine çekildi. Ama bu çekilme, çekilme gibi değildi. Taktiksel bir çekilmeydi ki, elini CHP"nin içinden çekmedi o yüzden.
Zaten 2001"de yeniden liderlik koltuğuna oturdu. 2002"de girdiği seçimlerde 19.40 ile 178 milletvekili çıkardı. Rakibi AKP ise yüzde 34 ile 363 milletvekili çıkardı ve iktidarı tek basına elde etti. 2007 seçimlerinde ise DSP ile ittifak yaptığı halde CHP yüzde 20"lerde kaldı, 113 vekil çıkarttı ve yine muhalefete razı oldu. Baykal siyasi hayatı boyunca �yeni sol�, Anadolu solu� gibi çeşitli çıkışlar yapmasına karsın sosyal demokrat seçmenle bir türlü tam anlamı ile barışık olamadı.
Erdal İnönü ile girdiği yarışlarda �hizipçilikle� suçlandı. Baykal aynı sorunu kurmayları ile de yaşadı. Örneğin bir dönemler çalışma arkadaşı olan Ertuğrul Günay simdi AKP"de bakan. Bir diğer sağ kolu Esref Erdem, karsısındaki rakip Umut Oran"a destek verdi. Diğer kurmayı Ali Topuz yine Baykal"ın rakibi olan Haluk Koç"un yanında.
İşte bu tablo ışığında kurultay yapan CHP"de delege belki de son kez �Baykal�a destek verdi.
Zira parti içinde şimdiden �Baykal, Erdal İnönü"mü olacak yoksa Bülent Ecevit mi?� diye sormaya başladı.
Neden bu soru soruluyor?
Çünkü sosyal demokratların onursal lideri ünvanını alan Erdal İnönü 1983"te girdiği siyaseti 10 yılın ardından 1993"te gençlere yol açmak için bıraktı. Solun diğer lideri Bülent Ecevit ise 1950"li yılarda girdiği siyaseti, 2000"li yılların ortasına kadar genel başkan sıfatı ile sürdürdü ve yaşamını da koltuğunda yitirdi.
İşte bu nedenle Bugün CHP içinde bu soru soruluyor...
Baykal, Erdal İnönü gibi gençlere yol açmak için siyaseti gelecekte birgün bırakır mı? Yoksa Ecevit gibi sonuna kadar gider mi?
Bu sorunun yanıtını CHP"nin 2009 yerel seçimlerinde elde edeceği sonuçtan sonra almak mümkün olacak.
Zira o sonuçlar Baykal"ın önüne zorunlu bir tercih de koyabilir.
Zübeyir KINDIRA
[email protected]
Ama Baykal, çekilmeyi aklının ucuna bile getirmedi.
Oysa CHP"nin, dahası solun tarihinde çekilmek en büyük erdemlerden biri olarak bilinir. Tıpkı batıda olduğu gibi Türkiye"de de çekilme solun başlattığı ve uyguladığı bir siyaset yöntemi.
Hani sonradan seçim yitiren Yılmaz ve Çiller gibi sağ partiler de örnek olarak uygulasa da ilk ve gerçek çekilme, CHP"den Erdal İnönü"nün siyasi jest"i olarak bilinir.
İnönü çekildi. Hem de "çekilme" taleplerine, yalvarmalarına karşın.
Ecevit çekilmedi. Hem de en ağır hasta olduğu dönemlerde bile. Çekilmesi "doktorlar" tarafından bile istendiği halde çekilmedi. Ta ki, artık yürüme yeteneği sekteye uğrayana kadar.
Baykal 1970"li yıllarda genç bir akademisyenken başladığı siyaset hayatını 70"li yaşlarında hala büyük bir hırs ve şevkle sürdürüyor.
Bakanlık, parti genel sekreterliği ve Genel Başkanlık koltuğunda 30 yılı aşkındır oturan Baykal, siyasi hayatı boyunca kırılma göstermeyen ancak başarı hanesine de �iktidarı� yazdırma şansına sahip olamayan bir siyasetçi.
1990"lı yılların başında geldiği genel başkanlık makamında 4 genel seçim geçirdi. 1995 seçimlerinde 10.7 ile 50 milletvekili çıkarabildi. 1999 seçimlerinde ise Baykal önderliğindeki CHP tarihinde ilk kez 8.71 yüzdesine düştü ve baraj altında kalarak parlamentoya temsilci sokamadı. Baykal istifasını verdi ve bir süre köşesine çekildi. Ama bu çekilme, çekilme gibi değildi. Taktiksel bir çekilmeydi ki, elini CHP"nin içinden çekmedi o yüzden.
Zaten 2001"de yeniden liderlik koltuğuna oturdu. 2002"de girdiği seçimlerde 19.40 ile 178 milletvekili çıkardı. Rakibi AKP ise yüzde 34 ile 363 milletvekili çıkardı ve iktidarı tek basına elde etti. 2007 seçimlerinde ise DSP ile ittifak yaptığı halde CHP yüzde 20"lerde kaldı, 113 vekil çıkarttı ve yine muhalefete razı oldu. Baykal siyasi hayatı boyunca �yeni sol�, Anadolu solu� gibi çeşitli çıkışlar yapmasına karsın sosyal demokrat seçmenle bir türlü tam anlamı ile barışık olamadı.
Erdal İnönü ile girdiği yarışlarda �hizipçilikle� suçlandı. Baykal aynı sorunu kurmayları ile de yaşadı. Örneğin bir dönemler çalışma arkadaşı olan Ertuğrul Günay simdi AKP"de bakan. Bir diğer sağ kolu Esref Erdem, karsısındaki rakip Umut Oran"a destek verdi. Diğer kurmayı Ali Topuz yine Baykal"ın rakibi olan Haluk Koç"un yanında.
İşte bu tablo ışığında kurultay yapan CHP"de delege belki de son kez �Baykal�a destek verdi.
Zira parti içinde şimdiden �Baykal, Erdal İnönü"mü olacak yoksa Bülent Ecevit mi?� diye sormaya başladı.
Neden bu soru soruluyor?
Çünkü sosyal demokratların onursal lideri ünvanını alan Erdal İnönü 1983"te girdiği siyaseti 10 yılın ardından 1993"te gençlere yol açmak için bıraktı. Solun diğer lideri Bülent Ecevit ise 1950"li yılarda girdiği siyaseti, 2000"li yılların ortasına kadar genel başkan sıfatı ile sürdürdü ve yaşamını da koltuğunda yitirdi.
İşte bu nedenle Bugün CHP içinde bu soru soruluyor...
Baykal, Erdal İnönü gibi gençlere yol açmak için siyaseti gelecekte birgün bırakır mı? Yoksa Ecevit gibi sonuna kadar gider mi?
Bu sorunun yanıtını CHP"nin 2009 yerel seçimlerinde elde edeceği sonuçtan sonra almak mümkün olacak.
Zira o sonuçlar Baykal"ın önüne zorunlu bir tercih de koyabilir.
Zübeyir KINDIRA
[email protected]
