*SiRiNe*
Müdavim
- Katılım
- 22 Kasım 2007
- Mesajlar
- 5,336
- Reaksiyon puanı
- 2
- Puanları
- 0
Sorunun kökü, özeti, basite indirgenmiş hali budur.
İnsanlara din sevgisi yerine, din korkusu aşılamak bir sorundur.
Bunu en çok; kendinden başka herkesi aptal yerine koyanlar yapar.
Acı olan da, birilerinin kendini aptal yerine koydurtmasıdır; çünkü en büyük yarayı onlar alırlar.
İnsanlara çocukluklarından itibaren din korkusu aşılamak yerine, din sevgisi verip
Günahları saymak yerine, sevapları hatırlatsak ya!
Nerdeee...
Olmaz.
Bu konu cıs!
Dokunulmaz.
Neredeyse büyük çoğunluk eline Kur’an almaz. Öpüp başına koyar, sonra da yukarılara kaldırıp saklar.
Okumaz.
Din konusunda iki satır yazayım dersin, sataşmayan kalmaz.
Kimse ne anlatmak istediğine de bakmaz. Taraf mısın değil misin, ona bakar.
Bir de üzerine dinsiz damgası basıp kaçar.
Utanmadan sana dinsiz diye itham eden, kendi günahlarından hiç gocunmaz.
***
Nereden çıktı bunlar değil mi?
Şu meşhur kaseti seyrettim de!
Lise çağındaki çocuğa, Azrail tarafından yapılanları anlatan “korku filminden” bahsediyorum. Bazı okullarda din dersinde çocuklara seyrettirilmiş ya... İnsan günah işlerse başına neler gelirmişi gösteren hani...
“Şşşt Yoncaaa, kızım o olay olalı 1 ay oldu. Senin aklın neredeydi?” mi dediniz?
Demeyiniz.
Aklım 1 aydır o videoda.
Ben, artık kimsenin o kaseti konuşmadığı günü zor bekledim.
Çünkü;
Huyumuz kurusun, ya hep beraber bir olayı abartarak yerden yere vurup hemen ertesi gün unuturuz...
Ya da konu gündemden düşünce, hiç yaşanmamış sayarız.
Oysa yaşandı.
Ben haberi ilk okuduğumda “Seyretmeyeceğim!” dedim. Dedim ama; “şeytana” uyup seyrettim.
Hangi aklı başında inanan, inandığına bu haksızlığı yapma hakkını kendinde görür, bilemedim. Peki hangi insan evladı böylesi bir korkuyu haketmiştir?
Televizyon basbas bağırıp gazeteler manşetten verince eğitimciler ayaklandı diye mi rahatlayıp bu olayı unuttuk?
Yoksa kendimize bir ders filan çıkardık mı?
Bilmek istiyorum.
***
Hiç kimseye korkutarak iş yaptıramazsınız.
Olmaz.
Yaptırırsınız da, kalıcı olmaz.
İçine korku ektiğiniz kişi, dayanamaz sizden köşe bucak kaçar.
Sevgi bambaşkadır; sıcaktır, kucak açandır...
İnsanı kaçırmaz, yakalar.
Bağımlılık yapar.
Sevgi; seni bağrına basan annenin dudaklarındaki nazar duasıdır... Canını yakmaz.
Kabusun olmaz.
Sevgi ile ne verirsen ver, kimse iadede bulunmaz.
Ne ektiysen onu biçersin.
İsteyen istediği kadar birilerini uyuta dursun.
Hiç kimse,
Bir “Yukarıdakini”
Bir de varsa vicdanını...
Asla uyutamaz!
Yonca TOKBAŞ
İnsanlara din sevgisi yerine, din korkusu aşılamak bir sorundur.
Bunu en çok; kendinden başka herkesi aptal yerine koyanlar yapar.
Acı olan da, birilerinin kendini aptal yerine koydurtmasıdır; çünkü en büyük yarayı onlar alırlar.
İnsanlara çocukluklarından itibaren din korkusu aşılamak yerine, din sevgisi verip
Günahları saymak yerine, sevapları hatırlatsak ya!
Nerdeee...
Olmaz.
Bu konu cıs!
Dokunulmaz.
Neredeyse büyük çoğunluk eline Kur’an almaz. Öpüp başına koyar, sonra da yukarılara kaldırıp saklar.
Okumaz.
Din konusunda iki satır yazayım dersin, sataşmayan kalmaz.
Kimse ne anlatmak istediğine de bakmaz. Taraf mısın değil misin, ona bakar.
Bir de üzerine dinsiz damgası basıp kaçar.
Utanmadan sana dinsiz diye itham eden, kendi günahlarından hiç gocunmaz.
***
Nereden çıktı bunlar değil mi?
Şu meşhur kaseti seyrettim de!
Lise çağındaki çocuğa, Azrail tarafından yapılanları anlatan “korku filminden” bahsediyorum. Bazı okullarda din dersinde çocuklara seyrettirilmiş ya... İnsan günah işlerse başına neler gelirmişi gösteren hani...
“Şşşt Yoncaaa, kızım o olay olalı 1 ay oldu. Senin aklın neredeydi?” mi dediniz?
Demeyiniz.
Aklım 1 aydır o videoda.
Ben, artık kimsenin o kaseti konuşmadığı günü zor bekledim.
Çünkü;
Huyumuz kurusun, ya hep beraber bir olayı abartarak yerden yere vurup hemen ertesi gün unuturuz...
Ya da konu gündemden düşünce, hiç yaşanmamış sayarız.
Oysa yaşandı.
Ben haberi ilk okuduğumda “Seyretmeyeceğim!” dedim. Dedim ama; “şeytana” uyup seyrettim.
Hangi aklı başında inanan, inandığına bu haksızlığı yapma hakkını kendinde görür, bilemedim. Peki hangi insan evladı böylesi bir korkuyu haketmiştir?
Televizyon basbas bağırıp gazeteler manşetten verince eğitimciler ayaklandı diye mi rahatlayıp bu olayı unuttuk?
Yoksa kendimize bir ders filan çıkardık mı?
Bilmek istiyorum.
***
Hiç kimseye korkutarak iş yaptıramazsınız.
Olmaz.
Yaptırırsınız da, kalıcı olmaz.
İçine korku ektiğiniz kişi, dayanamaz sizden köşe bucak kaçar.
Sevgi bambaşkadır; sıcaktır, kucak açandır...
İnsanı kaçırmaz, yakalar.
Bağımlılık yapar.
Sevgi; seni bağrına basan annenin dudaklarındaki nazar duasıdır... Canını yakmaz.
Kabusun olmaz.
Sevgi ile ne verirsen ver, kimse iadede bulunmaz.
Ne ektiysen onu biçersin.
İsteyen istediği kadar birilerini uyuta dursun.
Hiç kimse,
Bir “Yukarıdakini”
Bir de varsa vicdanını...
Asla uyutamaz!
Yonca TOKBAŞ