Selamün aleyküm, ne demektir?

Bu konuyu okuyanlar

NikeSteeL

Müdavim
Katılım
13 Mart 2009
Mesajlar
8,420
Reaksiyon puanı
131
Puanları
63
İnternette Dolaşırken Bir Yazıya Rasgeldim Sizinle Paylaşıyorum Bu Arkadaşın Merakını Ehil Biri Cevaplarsa Memnun Olurum . Ben Tam olarak ne Diyeceğimi Bilemedim

Oturduğum apartmanda çok sayıda hacı amca var. Onlarla karşılaştığım zaman haliyle selam veriyorum. Verdiğim selam duruma göre, günün saatlerine göre değişiyor tabiki. Karşılaştığım amcaların cevabı ise hiç değişmiyor: Aleyküm selam!

Örneğin, bir akşam üstü karşılaşınca, iyi akşamlar, diyorum; cevap: aleyküm selam!
Başka bir zaman merhaba, diyorum cevap gene aynı: aleyküm selam!
Velhasıl hangi zaman, hangi selamı verirsem vereyim aldığım cevap her zaman "aleyküm selam" oluyor.

Amcalar selamın bir çeşidini biliyorlar galiba, diyerek bozuntuya vermiyorum tabi ama işin aslı öyle değil elbette. Malesef kendini dindar olarak tanımlayıp öyle yaşadığını zanneden bir kısım insan "selamün aleyküm" ve "aleyküm selam" sözlerine bazı dini anlamlar yüklemiş.

Dini bildiğini sanan böyle tipler bu selam şeklini "Allahın selamı üzerine olsun" şeklinde tercüme ediyorlar. Selamın içinde Allah kelimesi geçmediğini cümle alem biliyor zaten. Selam; selam, esenlik, selamet demektir. Aleyküm ise, "sizin üzerinize" demektir. Bu halde "selamet üzerinize olsun" demiş oluyoruz.

Selam, karşındaki insana iyilikler, güzellikler, sağlık, sıhhat, barış...vs dileklerde bulunmaktır. Dostluğun, kardeşliğin, güvenin işaretidir. Bu yüzden de selamlaşmanın tek bir şekli yoktur. Merhaba, iyi günler, nasılsınız, günaydın, iyi geceler... gibi devam eden bir sürü selamlaşma şekli vardır. Ne yazık ki bazı yobaz hacı ve hocalarımız bu sayılan kelimeleri reddeder ve bunları selamlaşma saymaz.

Evet, selamlaşmak sünnettir ve dinimizce de gereklidir, insanlıkça da... Ama "merhaba" diyen birine de "aleyküm selam" demek, ben aynı zamanda yobaz biriyim, anlamına da geliyor bu halde.

Bu durum aslında sadece hacı amcamlarla da sınırlı değil. Üniversite okumuş, kendini aydın sınıfında sayan çok sayıda insanca da durum böyle. Yani merhaba diyen birine merhaba, selamün aleyküm diyene de aleyküm selam desen ne olur?

Şimdi bana "selamün aleyküm" diyen birine "eyvallah" desem olur mu?
 

mehmet

Müdavim
Emektar
Katılım
9 Mayıs 2007
Mesajlar
2,699
Reaksiyon puanı
47
Puanları
48
Hayırlı günler nikesteel arkadaşım;

Selam Cenab-ı Hakk'ın isimlerinden birisidir.
السلام:Her çeşit ârıza ve hâdiselerden sâlim kalan,her türlü tehlikelerden kullarını selâmete çıkaran,cennetteki bahtiyar kullarına selâm eden manalarını taşımaktadır.

السلام علئكمdenildiği vakit "Allah'ın Selam ismi senin üzerine olsun" manasında söylenir.

Yoksa sizin dediğiniz gibi Allah'ın ismi geçmiyor değil.

Ayrıca sorunuza gelince;
Hanefilerce selam vermek, sünnet almak ise vaciptir.
Bir müslüman olarak kasden vacibin terki,ceza gerektirir.
Çünkü konu ayetle sabittir;
"Bir selam ile selamlandığınızda, siz de ondan daha güzeli ile selamlayın veya aynı île karşılık verin" (en-Nisa, 4/86.)

Umarım anlatabilmişimdir.

Saygılarımla
 

ATmaCA53

Müdavim
Katılım
21 Nisan 2009
Mesajlar
3,993
Reaksiyon puanı
35
Puanları
0
mehmet hocam çok güzel konuya değinmiştir klavyene sağlık
 

cambaz_4387

Asistan
Katılım
4 Ağustos 2007
Mesajlar
148
Reaksiyon puanı
0
Puanları
16
@Nikesteel
Yazısını paylaştığın arkadaşa tamamen katılıyorum, zaten bir soru sormamış, sitemde bulunmuş.
@mehmet
Arapça harflerle yazdığınız selam doğru değildir.
Doğrusu السلام علئكم şeklindedir. Yani dediğiniz gibi İslam değil, el-selam yazmaktadır, ve es-selamü diye okunur. Arapçada kelimelerin başındaki elif-lam takısı ingilizcedeki the ile aynı anlamdadır.
Ve kelimelerin tek tek anlamlarını çıkarırsanız ne olduğu ortaya çıkar. "selam" selamet, barış, esenlik, "küm" sizin, "ala" üzerinize. Görüldüğü gibi Allah lafzı geçmiyor.
 

mehmet

Müdavim
Emektar
Katılım
9 Mayıs 2007
Mesajlar
2,699
Reaksiyon puanı
47
Puanları
48
@Nikesteel
Yazısını paylaştığın arkadaşa tamamen katılıyorum, zaten bir soru sormamış, sitemde bulunmuş.
@mehmet
Arapça harflerle yazdığınız selam doğru değildir.
Doğrusu السلام علئكم şeklindedir. Yani dediğiniz gibi İslam değil, el-selam yazmaktadır, ve es-selamü diye okunur. Arapçada kelimelerin başındaki elif-lam takısı ingilizcedeki the ile aynı anlamdadır.
Ve kelimelerin tek tek anlamlarını çıkarırsanız ne olduğu ortaya çıkar. "selam" selamet, barış, esenlik, "küm" sizin, "ala" üzerinize. Görüldüğü gibi Allah lafzı geçmiyor.

Hayırlı tatiller cambaz arkadaşım;

Yanlışımı belirttiğiniz için size çok teşekkür ediyorum ve gereken düzenlemeyi hemen yapıyorum.
Allah biliyor,bende bir yanlışlık var ama nerde diyordum,sizler imdadıma yetiştiniz.

Saygılar
 

NikeSteeL

Müdavim
Katılım
13 Mart 2009
Mesajlar
8,420
Reaksiyon puanı
131
Puanları
63
Konuya Vakıf Cevaplardan Onur Duydum . Kafamda Söylemek istediğim şeyle Aynı cevabı aldım . Yazısını Paylaştığım Arkadaşımıda Bu Konunun linkini gönderdim . Hepinizden Allah razı olsun

Saygılarımla
 

mehmet

Müdavim
Emektar
Katılım
9 Mayıs 2007
Mesajlar
2,699
Reaksiyon puanı
47
Puanları
48
Hayırlı günler değerli arkadaşlarım;

Öncelikle tüm forum üyelerimizin,misafirlerimizin ve yöneticilerimizin Ramazan-ı Mübarek'lerini tebrik ediyorum.
Rabbim cümlemize bu Ramazan-ı Şerif'i hakkıyla idrak eden kullarından eylesin.

Bulmeh arkadaşımızın özel mesaj ile uyarısı üzerine bizzat tarafımdan Diyanet İşleri Fetva kuruluna telefonla bu sual sorulmuştur.

Aldığım cevabı aynen aktarıyorum.
"Fıkıh ıstılahında "farz ve vacip" hükümleri kesinlik itibari ile birbirine yakın oldukları için bazı fıkıh alimleri vaciptir,bazıları farzdır diye hüküm vermişler.Ama bu tür konularda doğru olan kesin bir hükmün varlığıdır.
Bundan dolayı Selam vermek sünnet,almak ise farzdır.Vacip olarak söylenmiş olsa bile farz-ı zanni olarak söylenmiştir.

Bu konu ile ilgili olarak Ömer Nasuhi Bilmen Hoca Efendi'nin Farz-i Zanni ve vacip tariflerine bir bakalım.

Farz-ı Zannî

Müçtehidlerce kesin sayılan delile yakın bir derecede kuvvetli görülen ve böylece zannî bir delil ile sabit olan görevdir. Amel bakımından kesin farz kuvvetinde bulunur. Buna Farz-ı Amelî (amel bakımından farz) da denir.
Aynı zamanda böyle bir farza, delilinin zannî olmasından dolayı "Vacib" adı da verilir. Buna göre farz-ı amelî, farz kısımlarının zayıfı, vacib kısımlarının da kuvvetlisi bulunmuş olur. Nitekim abdest almakta başa mutlak olarak meshetmek kesin bir farzdır. Fakat başın dörtte biri kadarını meshetmek ise, amelî bir farzdır."


Vacib

Dinimizde yapılması kesinlik derecesinde bir delil ile sabit olmayan ve yine kuvvetli bir delil ile sabit görülen şeydir. Vitir ve bayram namazları gibi... Vaciblerin yapılmasında sevab vardır. Terk edilmeleri de azabı gerektirir. Vacibin inkâr edilmesi bid'attır ve günahtır. Bunlar, vaciblerin hükmüdür. "Vecibe" sözü, bazan farz yerinde ve bazan da vacib yerinde kullanılır. Çoğulu Vecaib'dir.


Bundan dolayı eğer bir yanlışlık yapmış isem hepiniz hakkınızı helal ediniz.


Sonuç olarak bulmeh arkadaşıma buradan uyarısı için teşekkür ederek,eğer bir kusurum varsa Rabbim'den affımızı niyaz ediyorum.


Saygılarımla



 

GKHNCKR

Müdavim
Katılım
7 Mayıs 2009
Mesajlar
3,980
Reaksiyon puanı
47
Puanları
48
ilgili arkadaş sitem edeyim derken giydirmiş te. ama haklı olduğu tarafta var. kişi dinden soğuk bir hayat sürüyorsa merhaba dediği zaman merhaba de. biraz samimiyeti kurunca selama alıştır. yoksa örnekte olduğu gibi itici bir hal alıyor.
 
S

SDN Okuru

SDN Okuru
arkadaslar selam ''selamet'' anlamindadir.
aleykum ''size'' anlamindadir
selam aleykum ''selam size'' anlamindadir. kelime anlamlari aynen boyledir.
selam kelimesini ''allah'' in adi olarak kabul ettigimizde; selam= allah, allah=allah olur.
yani allahin allahi... boyle sacmalamanin bir anlami yoktur..
sunni topluluklarin buna bir ilavesi olmustur zaman icerisinde,, السلام الله عليكم ilave bu sekildedir.
iste simdi allahin selami sizlere veya allahin selami uzerinize anlami cikar..
ha benim kanaatimce eger selam allahin ismi ise; ki oyle biliriz, ozaman allahin selami demenin bir anlami yoktur.
dedigim gibi bu sonradan ilave edilmis birseydir ve arapcasinida size yazdim arkadaslar.
takdir edersinizki arapcayi araplardan daha iyi bilemeyiz, ha istedikleri yonde yonlendirmeler olmamismidir, elbette olmustur ancak bu mesele farklidir, cunku gunde 50-100-belki 500 defa kullandiklari bir cumleyi hatali soylemeyi daha nekadar kabul edebilirlerdi ya da manasini degisik kullanabilirlerdi,, dolayisiyla bu ilaveyi yapmislardir ve hala kullanilmaktadir arap ulkelerinde.
bizde de tipik bir ornegi vardir, mesela; aleyna aleykum selam gibi.. aslinda hic gerek yoktur
saygilar
 

RedQueen

Asistan
Katılım
11 Aralık 2012
Mesajlar
376
Reaksiyon puanı
2
Puanları
0
ALLAH ' ın selameti sizin üzerinize olsun.
 

ashabulyemin

Müdavim
Katılım
6 Aralık 2008
Mesajlar
3,389
Reaksiyon puanı
20
Puanları
0
Mehmed'imiz yine son noktayı koymuş Allah[cc]razı olsun ben sadece birkaç şeye değineceğim.
Selam herkeze verilmez.Aleykümselam diyenler ise yaptığı eşşekliği anlasın diye demişlerde anlayan kim.Selam alamayacak durumda olanada selam verilmez ki tuvaletini yapana yemek yiyene gibi.Selam alınmazsa veren kendi alacaktır.
Selam mü'minin mü'mine duasıdır.Dua ise ancak mü'mine yapılır.Efendimiz[sav]buyurdu ki iki mü'min beraber yürürken aralarına bir taş girdi etrafını dolaştıılar karşılaştıklarında yine selam versin.Hiç bir söz Selamunaleyküm ün yerini tutmaz.
Kendi şahsıma bir topluma girip selam verdiğimde alan olmazsa kendim alır,Yassu palikaris yani rumca selamlarım anlayana
 
S

SDN Okuru

SDN Okuru
DİN REALİTEMİZDİR, AMA..!
İslamiyet toplumsal realitemizdir, ama ne yazık ki bu realiteyi yozlaştırmışız.
Arap milli egosuna hizmet ederek müslüman olmaya devam ettikçe yozlaşma da derinleşecektir.
Yaratıcı isteseydi bizi Arap, yani tek kavim olarak yaratırdı. Ama insanın kemale rmesi için ilmi gereği hikmetler deryasında bizi kavimlere ayırdı ve bu deryada yüzebilememiz için akıl ve irade vererek olgulaşmamıza imkan tanıdı. Ne yazık ki akıl ve iradesini kullanamayan insan her süreçte kendine putlar yaratarak yaratıcıya şirk koşmuştur. Günümüzde bu putlar daha da modernleşmiştir. Geçmişte elleriyle yaptıkları şekillere/heykeller tapan insanlar, günümüzde arzu ve korkularından yola çıkarak mekanları, mevkileri, sembollari, ideolojileri, dinsel figürleri, ezberleri, kişileri vb gibi... putlar yaratarak yine yaratıcıya modern versiyonlarla şirk-ortak koşmaktadır.
Allah'ın temel arzusu yarattığı "insan" projesinin kemale ermesidir.
Bu yüzden de kutsal olan insandır.
Peygamberler bu projenin gerçekleşmesi için görevlendirilmiştir. Dini prensipler de bu projenin programıdır.
Öyleyse temel argüman "insan olmaktır."
Asır süresi de temel ilahi mesajdır.
Ama insan temel mesajları hep kendi nefsine/egosuna uyarlamış ve gerçekten sapmıştır.
Bu nedenle dinler dinleri, peygamberler peygamberleri takip etmiştir.

Allah'ın verdiği kavmiyet kimliğini tepip, egemen olan kimliğe meyletmek Allah'a şirk koşmaktır.
Kürd, Türk, Fars ve diğer kavimlere mensup insanların kendi kavmiyet kültürüyle selamlaşması, kendi çocuklarına kavmi isimler takması ve kendi dilleriyle kuranı okuyup inanması Allah'ın emri gereğidir.(hücürat-13) Ancak Müslüman olan kavimler bu ilahi emri anlamayarak Arap milli egosuna hizmet ederek çocuklarının adlarını Arapça koydukları gibi, araplara özenerek arapça konuşma isteğiyle "selamün aleyküm" diyerek kavmi haklarını kullanma yönünde isteksiz davranarak Allah'ın verdiği kavmiyet hakkını ret etmektedirler. Arapça selmalşarak, Arap ismi kullanarak ve Kuranı anlamadan araça konuşarak müslüman / insan olunmaz.
Allh isteseydi hepmiz tek kavim ve tek dil ve tek devlet ve tek millet olurduk.
Teklik sadece Allah'a mahsustur.
"Başkalarına benzeyenler lanetlenecektir!"
Kendiniz olamadığınız sürece insan olmayı başaramazsınız.
İnsan olmak kemale ermektir.
Allah kemale eren kamil insanları sever...
Elbette en doğrusunu Allah bilir.
 

aschil

Doçent
Katılım
16 Mart 2013
Mesajlar
594
Reaksiyon puanı
1
Puanları
18
Merhaba;
Sorunun cevabını bulmak için bu kelimenin nasıl türediğini bilmek lazım.
Hz. Muhammed zamanında türemiş bir sözcüktür.Yani İslamla ortaya çıkmıştır.Selamün Aleyküm'ün anlamı: Kurtuluş Seninle olsun'dur.
Aleyküm Selam: Seninlede Kurtuluşun olsun'dur.

Kurtuluşun buradaki anlamı: Hz. Peygamber zamanında müslümanlık yeni yeni ortaya çıktığı için ve yeni yeni yayıldığı için müslümanlık onlar için bir kurtuluştu.Neyden kurtuluyorlardı peki ?
Yanlış inançtan,saçma inançtan,cehaletten kurtuluyorlardı.Ve onların kurtuluşa ermesi ise yalnız müslümanlıkla olacak işti.

Benim bu konudaki bilgilerim bu şekildedir.
 

MahmutAbdulRauf

Öğrenci
Katılım
12 Nisan 2016
Mesajlar
1
Reaksiyon puanı
1
Puanları
3
Yaş
32
Selamun aleykum arkadaşlar.
Selam, salim, teslim, müslim hepsi aynı kökten türemiştir. Bu kök Arapça ve İbranice'yi kapsayan ve çok daha eski geçmişi olan Sami dil ailesinden gelir. Nitekim selam kelimesinin birebir karşılığı İbranice'de shalom olarak aynı anlamla yer alır. Bu anlam da esenlik, barış, iyiliktir. Shalom kelimesi İslam'ın Hz. Muhammed ile bildirilmesinden yüzyıllar öncesinden beri kullanılmaktaydı. Bulunan en eski örneği milattan önceki yüzyıllara ait Tanah'ta shalom sözcüğü geçmektedir. Ayrıca selamun aleykum kalıbının tamamen aynı karşılığı yine İbranice'de shalom aleichem kalıbıyla yine Hz. Muhammed döneminin çok öncesinden beri kullanılır.
 

Ahbârî

Müdavim
Katılım
6 Ekim 2009
Mesajlar
6,274
Reaksiyon puanı
345
Puanları
83
Selamun aleykum arkadaşlar.
Selam, salim, teslim, müslim hepsi aynı kökten türemiştir. Bu kök Arapça ve İbranice'yi kapsayan ve çok daha eski geçmişi olan Sami dil ailesinden gelir. Nitekim selam kelimesinin birebir karşılığı İbranice'de shalom olarak aynı anlamla yer alır. Bu anlam da esenlik, barış, iyiliktir. Shalom kelimesi İslam'ın Hz. Muhammed ile bildirilmesinden yüzyıllar öncesinden beri kullanılmaktaydı. Bulunan en eski örneği milattan önceki yüzyıllara ait Tanah'ta shalom sözcüğü geçmektedir. Ayrıca selamun aleykum kalıbının tamamen aynı karşılığı yine İbranice'de shalom aleichem kalıbıyla yine Hz. Muhammed döneminin çok öncesinden beri kullanılır.
2 yıllık konuya katkı olmuş.
 
Üst